Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/977 E. 2018/1191 K. 25.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/977
KARAR NO : 2018/1191
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2016
KARAR TARİHİ : 25/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı şirketin … nolu abonesi olarak … Silivri İstanbul adresinde faaliyet gösteren işyerinin için elektrik satın aldığını, müvekkilinin 4 yıldır abone olduğunu, burada kullanılan sayacın önceki kiracıdan devralındığını, abone olduğu günden beri elektrik faturasını düzenli ödeyen müvekkilinin kullandığı sayacın davalı yetkililerince 3-4 ay önce yerinden sökülüp yerine yine aynı kişilerce yeni bir sayaç takıldığını, bu işlemin ardından müvekkiline davalı şirket tarafından kaçak elektrik tüketim tahakkuku (abonesiz) adı altında borç tahakkuk belgeleriyle aleyhine toplam 12.682,30 TL’lik borç tahakkuku yapıldığını, müvekkilinin işbu borca itiraz ettiğini, itirazlara karşı şifahen herhangi bir tutanak kendisine verilmeden sayaca müdahale suretiyle elektrik kaçırmışsınız dendiğini ve itirazların reddedildiğini, müvekkilinin iddia edildiği gibi sayaca müdahale olmasını kendi kullandığı süre için kabul etmediğini, müvekkili hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, müvekkilinin, davalı şirketin elektriği kesme tehditlerine daha fazla katlanamayıp söz konusu borcu taksitlendirmek ve ilk taksit olan 2.000,00-TL yi ödemek zorunda kaldığını, davalı şirket tarafından müvekkili aleyhine tahakkuk ettirilen haksız ve mesnetsiz işbu borcu itirazları kabul edilmediğinden işbu tahakkuk işleminin iptali ve borcumuzun olmadığının tespiti yönünden işbu davayı açmak zorunda kaldıklarını, müvekkili aleyhine davalı şirketince tahakkuk ettirilen 12.046,70 TL ve 635,60 TL borç tahakkuk belgelerinin iptali ile her iki belgedeki borç tahakkuk tutarı olan toplam 12.682,30 TL müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, müvekkilinin ödemek zorunda kaldığı paraların ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek ticari faiziyle birlikte müvekkiline geri ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı, hak düşürücü süre, görev ve yetki itirazında bulunduklarını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun “Ticari davalar, çekişmesiz yargı işleri ve delilleri” başlıklı 4. maddesi “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri” ni ticari davalar arasında saydığını, mıştır. Yine aynı kanunun ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler” başlıklı 5. maddesi “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” hükmünü havidir. Davada her iki taraf da tacir olup, dava konusu iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirdiğinden görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleridir. İşbu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, müvekkil şirket kayıtlarında yapılan incelemede 29.06.2015 tarihinde sayaç sökülerek laboratuvara sevk edildiğini, Laboratuvarda yapılan incelemede “03.01.2010 tarihli gövde kapak açılma ikazı var, sayaç içerisinden R ve S fazları akım ölçüm uçları kesilerek, sayaç bu fazlarda kayıt yapmaz hale getirilmiş, kaçak işleminin yapılması uygundur” sonucu çıkartıldığını, müvekkili kurum personelince yapılan kontrol neticesinde laboratuvar sonucuna istinaden “… ” adına … seri no’lu zabıt varakası tanzim edildiğini, hesaplama sonucunda, 635,60-TL kaçak bedeli, 12,046,70-TL kaçak ek tahakkuk olmak üzere toplam 12.682,30-TL bedel tahakkuk ettirildiğini, İlgili tutanak hesabı Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre yapılmış olup, tahakkuk hesabı yönetmelik gereği, ilgilinin kullandığı dönemi kapsamakta olduğunu, yapılan tahakkuk hesabında herhangi bir hata bulunmadığını, davacı ödemelerini yaparken ihtirazi kayıt öne sürmeden ödediğini, Serbest irade ile ve ihtirazi kayıt konulmadan ödenen bedel geri istenemeyeceğini, mevzuat ve yargıtay içtihatları bu yönde olduğunu belirterek davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine karar verilmesini istemiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında 23/05/2016 tarihinde görevsizliğine karar verilmiş olup, işbu dosya Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 03/04/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının dava dosyasındaki belgelerden … nolu tesisat için 17/02/2011 tarihinden itibaren …’ın yasal abonesi olduğunu, Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmelikleri ve Elektrik Piyasası Düzenleme Kurulu Yönetmelikleri bu tür elektrik enerjisi tüketimini, davalı kurumun ilgili tutanaklarına istinaden açık bir şekilde kaçak elektrik enerjisi kullanımı olarak tanımlayarak ortaya koyduğunu, dosyadaki tutanak, laboratuar muayene raporu, sayaç değiştirme tutanağı ve diğer belgelerden hareketle, dosyada adı geçen adreste bulunan iş yerinde ayrıntılı verilen dava konusu tutanak, laboratuar muayene raporu ve diğer belgelere istinaden kaçak elektrik enerjisi tüketildiğini, fakat kaçak tüketim başlangıç tarihine göre tahakkukun kime uygulanacağının tespitinin gerektiğini, davacının dava konusu tesisatta aboneliği 17/02/2011 tarihinde başladığını ve laboratuar muayene sonucuna göre kaçak kullanım başlangıç tarihinin 03/01/2010 tarihinde olduğu dikkate alındığında, davacı için sayacın eksik tüketim kaydı devam ettiğinden, eksik tüketim tahakkuku uygulanabileceğini, ilgili kurul kararlarına göre dava konusu tutanaklar için kaçak elektrik enerjisi hesaplamalarında davalı kurum …’ın yaklaşımının değerlendirme kısmında verildiği gibi dikkate alınmasının uygun olduğunu, dava konusu tutanak ve laboratuar muayene raporu dikkate alınarak yapılan hesaplamalar ve değerlendirmeler sonucunda elde edilen eksik elektrik enerjisi tüketimi bedelinin, vergiler dahil olacak şekilde toplam 10.461,53-TL olarak davacının tahakkuk ettirilmesi sonucunun uygulanmasının uygun olduğunu, davacı tarafından …’ın tahakkukuna yönelik yapılan taksitlendirmenin ilk taksidi olan 2.000,00-TL’nin yapılan hesaplamalardaki eksik tüketim sonucundan düşülerek uygulama yapılması gerektiğini mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 12/09/2017 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Davacının dava dosyasındaki belgelerden … nolu tesisat için 17/02/2011 tarihinden itibaren …’ın yasal abonesi olduğunu, Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmelikleri ve Elektrik Piyasası Düzenleme Kurulu Yönetmelikleri bu tür elektrik enerjisi tüketimini, davalı kurumun ilgili tutanaklarına istinaden açık bir şekilde kaçak elektrik enerjisi kullanımı olarak tanımlayarak ortaya koyduğunu, dosyadaki tutanak, laboratuar muayene raporu, sayaç değiştirme tutanağı ve diğer belgelerden hareketle, dosyada adı geçen adreste bulunan iş yerinde ayrıntılı verilen dava konusu tutanak, laboratuar muayene raporu ve diğer belgelere istinaden kaçak elektrik enerjisi tüketildiğini, fakat kaçak tüketim başlangıç tarihine göre tahakkukun kime uygulanacağının tespitinin gerektiğini, davacının dava konusu tesisatta aboneliği 17/02/2011 tarihinde başladığını ve laboratuar muayene sonucuna göre kaçak kullanım başlangıç tarihinin 03/01/2010 tarihinde olduğu dikkate alındığında, davacı için sayacın eksik tüketim kaydı devam ettiğinden, eksik tüketim tahakkuku uygulanabileceğini, ilgili kurul kararlarına göre dava konusu tutanaklar için kaçak elektrik enerjisi hesaplamalarında davalı kurum …’ın yaklaşımının değerlendirme kısmında verildiği gibi dikkate alınmasının uygun olduğunu, kayıp bedelinin hesaplanarak ilave edilmesine ilişkin olarak, 6446 sayılı EPK’na ek maddeler eklenmesi yönünden kayıp ve diğer bazı bedellere ilişkin düzenlemeleri içeren 17/06/2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yayım tarihinden itibaren yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun yayım tarihinden sonraki dönemi kapsamakta olduğunu, geçici maddelerin kapsadığı dönem açısından hukuki yorumun Mahkememize ait olduğunu, 6719 sayılı kanunun dava konusu kapsamı ile ilgili madde ve geçici maddeleri için yapılan itirazlar Anayasa Mahkemesinde inceleme aşamasında olduğunu, bu konudaki hukuki yorumun da Mahkememize ait olduğunu, dava konusu tutanak ve laboratuar muayene raporu dikkate alınarak yapılan hesaplamalar ve değerlendirmeler sonucunda elde edilen eksik elektrik enerjisi tüketimi bedelinin, vergiler dahil olacak şekilde toplam 10.461,53-TL olarak davacıya tahakkuk ettirilmesi sonucunun uygulanmasının uygun olduğunu, davacı tarafından …’ın tahakkukuna yönelik yapılan taksitlendirmenin ilk taksidi olan 2.000,00-TL’nin hesaplamadaki eksik tüketim sonucundan düşülerek uygulama yapılması gerektiğini mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 28/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu EPDK Kurul Kararları 6719 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanunu Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği diğer ilgili mevzuatlar ile dosya içeriğindeki bilgi, belge ve deliller üzerinde, yapılan inceleme kapsamında, davacının … nolu tesisatı için 17/02/2011 tarihinden itibaren davalı …’ın yasal abonesi olduğunu, … seri nolu, 29/06/2015 tarihli sayaç değiştirme tutanağı, 07/07/2015 tarihli sayaç muayene talep ve sonuç formu ve bu belgelere dayanılarak hazırlanan … seri nolu, 14/07/2015 tarihli kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağı ile tespit anında çekilen fotoğraflardan, … seri nolu makel marka elektrik sayacına müdahale edildiği ve R,S fazlarının akım ölçüm uçları kesilerek, sayacın bu fazlarda kayıt yapamaz hale getirildiğini, 07/07/2015 tarihli sayaç muayene talep ve sonuç formunda belirtilen bilgilerden, elektrik sayacına müdahalenin 03/01/2010 tarihinde yapıldığını, dolayısıyla söz konusu tesisata aboneliği, 17/02/2011 tarihinde başlayan davacı şirketin bu müdahaleden sorumlu tutulamayacağını, ancak sayaç iki fazda tüketim yapmadığından davacı şirkete elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliğinin ilgili maddeleri gereğince, 03/06/2015 ile 04/07/2014 tarihleri arasında 2 fazdan ölçüm yapılamadığından tüketilmesi gereken 31.248 kWh enerji için, eksik tüketim hesabının yapılmasını gerektiği, bu tüketimin KDV dahil 12.046,70-TL olarak faturalandırılması gerektiğini, sonuç olarak … tahakkuk nolu 635,60-TL’lik kaçak bedelinin iptal edilmesi gerektiğini, davacı şirketin …’ca doğru olarak hazırlanan 12.046,70-TL’lik eksik tüketim bedelinden sorumlu olacağını, ayrıca eksik tüketim fatura içeriğini oluşturan bedeller ile ilgili kesintiler üzerinde 6719 sayılı kanun kapsamında yapılan kontrollerde, EPDK tarafından ilan edilen tarifelere aykırı bir durumun olmadığını mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 21/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının dava dosyasındaki belgelerden … nolu tesisat için 17/02/2011 tarihinden itibaren …’ın yasal abonesi olduğunu, 07/07/2015 tarihli sayaç muayene talep ve sonuç formunda belirtilen bilgilerden, elektrik sayacına müdahalenin 03/01/2010 tarihinde yapıldığını, dolayısıyla söz konusu tesisata aboneliğini, 17/02/2011 tarihinde başlayan davacının bu müdahaleden sorumlu tutulamayacağını, ancak davacı için sayacın eksik tüketim kaydı devam ettiğinden, saece eksik tüketim tahakkukunun uygulanabileceğini, dolayısıyla sayaç iki fazda tüketim yapmadığından, davacı şirkete elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliğinin sayacın hiç veya doğru tüketim kaydetmememsi halinde tüketim miktarının tespiti başlığı altında açıklanan hükümler gereğince 03/06/2015 ile 04/07/2014 tarihleri arasında asayç doğru kayıt yapsaydı, tüketilmesi gereken 31.248 kWh enerji için, eksik tüketim hesabının yapılası gerekitğini, bu tüketimin de 12.046,70-TL olarak hesaplandığını, sonuç olarak … tahakkuk nolu 635,60-TL’lik kaçak bedelinin iptal edilmesi gerektiğini, davacı şirketin …’ca doğru olarak hazırlanan 12.046,70-TL’lik eksik tüketim bedelinden sorumlu olacağını, ayrıca eksik tüketim fatura içeriğini oluşturan bedeller ile ilgili kesintiler üzerinde 6719 sayılı kanun kapsamında yapılan kontrollerde, EPDK tarafından ilan edilen tarifelere aykırı bir durumun olmadığını mütalaa etmiştir.
Dava; Davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen 12.046,70-TL ve 635,60-TL elektrik borç tahakkuk belgelerinin iptali ile her iki belgedeki borç tahakkuk tutarı olan toplam 12.682,30-TL borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı taraf; … nolu tesisat sayılı sayaç ile 17.02.2011 tarihinden itibaren davalı …’ın yasal abonesi olduğu, davacının iş yerinde kullanılan sayacın önceki kiracıdan devralındığını, abone olduğu günden beri elektrik faturasını düzenli ödeyen davacının kullandığı sayacın davalı yetkililerince 3-4 ay önce yerinden sökülüp yerine yine aynı kişilerce yeni bir sayaç takıldığını, bu işlemin ardından müvekkiline davalı şirket tarafından kaçak elektrik tüketim tahakkuku (abonesiz) adı altında borç tahakkuk belgeleriyle aleyhine toplam 12.682,30 TL’lik borç tahakkuku yapıldığını, davacının tahakkuk ettirilen bu borç nedeniyle borçlu bulunmadığından bahisle eldeki menfi tespit davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 28.12.2017 tarihli kök ve 21.03.2018 tarihli ek bilirkişi raporlarında da belirlendiği üzere; Davacının … nolu tesisatta 17/02/2011 tarihinden itibaren davalı …’ın abonesi olduğu, dosya kapsamına sunulan … seri nolu 29/06/2015 tarihli sayaç değiştirme tutanağı, 07/07/2015 tarihli sayaç muayene talep ve sonuç formu ve bu belgelere dayanılarak hazırlanan … seri nolu 14/07/2015 tarihli kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağı ile tespit anında çekilen fotoğrafların incelenmesi sonucunda; davaya konu … seri nolu makel marka elektrik sayacına müdahale edildiği ve R,S fazlarının akım ölçüm uçları kesilerek, sayacın bu fazlarda kayıt yapamaz hale getirildiğinin tespit edildiği, 07/07/2015 tarihli sayaç muayene talep ve sonuç formunda belirtilen bilgilerde; elektrik sayacına müdahalenin 03/01/2010 tarihinde yapıldığının anlaşıldığı, dolayısıyla söz konusu tesisata aboneliğinin 17/02/2011 tarihinde başlaması nedeniyle davacı tarafın bu müdahaleden sorumlu tutulamayacağı anlaşılmıştır. Her ne kadar; davacı tarafça sayaca müdahalede bulunmadığı belirlenmişse de; davacı tarafın müdahale edilmiş sayacı kullandığı süreç boyunca sayacın iki fazda tüketim yapmadığından eksik tüketim meydana geldiğinin belirlendiği, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili maddeleri gereğince, hatalı ölçüm yapılan elektrik sayacı ile yapılan son ölçüm tarihi olan 03/06/2015 tarihi ile 04/07/2014 tarihleri arasında 2 fazdan ölçüm yapılamadığından tüketilmesi gereken 31.248 kWh enerji için eksik tüketim hesabının yapılmasının gerektiği, bu tüketimin KDV dahil 12.046,70-TL olarak faturalandırılmasının somut duruma uygun olduğu; ancak … tahakkuk nolu 635,60-TL’lik kaçak bedelinden davacı tarafın sorumlu olamayacağından iptal edilmesi gerektiği anlaşalmış, eksik tüketim fatura içeriğini oluşturan bedeller ile ilgili kesintiler üzerinde 6719 sayılı Kanun kapsamında EPDK tarafından ilan edilen tarifelere de aykırı bir durum bulunmadığından, davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulüyle kısmen reddine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE;
Davacı tarafın … tahakkuk numaralı 635,60TL bedelli kaçak elektirik ceza faturası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı tarafından yatırılan 216,59-TL peşin harcın, alınması gereken 43,41-TL harcın mahsubu ile artan 173,18-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 216,59-TL peşin harç ve 27,70-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 244,29-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 635,60-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Göre hesaplanan 2.180,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.985,40-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 1.885,90-TL ‘ nin davacı üzerinde bırakılmasına; arda kalan 99,50-TL ‘ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 168,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 8,42-TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına; artan 159,58-TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/12/2018

Katip …

Hakim …