Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/905 E. 2018/69 K. 31.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/905
KARAR NO : 2018/69
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 31/08/2016
KARAR TARİHİ: 31/01/2018
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilin ortağı olduğu ve çift imzayla temsil edilen …Mobilya Mutfak İnşaat İthalat İhracat San ve Tic. Ltd. Şti tarafından … Mobilya Aksesuarları San ve Tic. AŞ’den satın alınacak mobilya yan ürünleri kulp, kol ve aksesuar malların karşılığı olarak …Bankası Torbalı Şubesi’nin 28/02/2016 keşide tarihli, …çek numaralı ve 50.000,00-TL meblağlı çek verildiğini, ayrıca dava konusu çekten başka … Mobilya Aksesuarları San ve Tic AŞ’ye farklı tarihlerde olmak üzere toplam 450.000,00-TL meblağlı çekleri de verdiğini, davalı şirket tarafından müvekkil hakkında İstanbul 12. İcra Müdürlüğünün…esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkil tarafından 10/05/2016 tarihinde davalı şirkete 66.363,00-TL ödeme yapıldığını, borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı 66.363,00-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek olan yıllık %10,50 ticari faizi ile istirdadını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf davasına konu ettiği çekin hangi tarihte kime, neden teslim edildiği hususlarında dahi çelişkili beyanlarda bulunduğunu, davaya konu 28/02/2016 vade tarihli çekin dava dışı … Mobilya Aksesuarları San ve Tic. AŞ şirketi çalışanına teslim edildiği iddia edilen toplam bedeli 450.000,00-TL olan çekler arasında yer almadığını, dava dışı … Mobilya Aksesuarları San ve Tic AŞ ile davacının yetkilisi olduğu …Mobilya Ltd. Şti arasındaki hukuki ihtilaf müvekkile karşı ileri sürülemeyeceğini, müvekkil aleyhine açılmış olan haksız davanın reddi ile yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul 12. İcra Müdürlüğü’nün…esas sayılı dosyasında özetle; “56.034,34-TL tutarındaki alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %10,50 (ticari değişen oranlarda) faizi ile birlikte.. ( Fazlaya dair ve faiz oranlarındaki artıştan doğan talep hakkımız saklıdır, TBK 100.madde gereğince kısmi ödemeler öncelikle işlemiş faiz, masraf ve fer’ilere mahsup edilecektir.)” tahsiline ilişkin icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin…Esas sayılı dosyasının onaylı bir sureti UYAP sistemi üzerinden dosyamız arasına alınmış, incelenmesinde; Davacının, Mahkememiz dosyasının davacısı, davalının … Mobilya Aksesuarları San ve Tic. AŞ olduğu, davanın Mahkememiz dosyasına konu çekde dahil olmak üzere 9 adet çek yönünden menfi tespit istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasının onaylı bir sureti UYAP sistemi üzerinden dosyamız arasına alınmış, incelenmesinde; Davacının, Mahkememiz dosyasının davacısı, davalısının da Mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, davanın 31/08/2016 keşide tarihli 50.000,00-TL meblağlı çek nedeniyle açılan menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 26/09/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Ticaret Kanunu ve 6361 sayılı Finansal Kiralama Kanunu hükümlerine göre ciro yoluyla dava konusu çeki devralan davalı … şirketine karşı davacının çek keşidecisine mesnet teşkil eden borç ilişkisine ait defileri ileri süremeyeceğini, davalı … şirketinin dava konusu çeki, dava dışı Barem firmasından 6361 sayılı finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketlerinin kuruluş ve çalışma esasları usul ve esaslara uygun bir şekilde temlik aldığı ve dava dışı şirkete çek bedelini ödemiş olduğunu, bu nedenle davalı … şirketinin iyi niyetli hamil olduğunu, dava konusu çeki iktisap ederken bile bile borçlu zararına hareket ettiği hususunun kanıtlanamadığını, bu nedenle davacının talebinin kabulüne olanak bulunmadığını mütalaa etmiştir.
Dava; İstanbul 12. İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı takip dosyasına konu çekin davacı tarafça ödenmesi nedeniyle açılan istirdat davasıdır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan deliller bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı tarafın ortağı olduğu ve çift imzayla temsil edilen dava dışı …Mobilya Mutfak İnşaat İthalat İhracat San ve Tic. Ltd. Şti tarafından dava dışı … Mobilya Aksesuarları San ve Tic. AŞ’den satın alacağı mobilya yan ürünlerinden kulp, kol ve aksesuar vb. mallarının karşılığı olarak …Bankası Torbalı Şubesi’nin 28/02/2016 keşide tarihli, …çek numaralı ve 50.000,00-TL meblağlı çek verildiği, ayrıca dava konusu çekten başka dava dışı … Mobilya Aksesuarları San ve Tic AŞ’ye farklı tarihlerde olmak üzere toplam 450.000,00-TL meblağlı çekleri de verdiği, davalı şirket tarafından davacı hakkında İstanbul 12. İcra Müdürlüğü’nün…esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davacı tarafından 10/05/2016 tarihinde davalı şirkete 66.363,00-TL ödeme yapıldığından bahisle eldeki istirdat davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davaya konu çekin; …Bankası Torbalı Şubesi’ne ait 28/02/2016 keşide tarihli, …çek numaralı ve 50.000,00-TL bedelli, keşidecisi …Mobilya Mutfak İnşaat İthalat İhracat San ve Tic. Ltd. Şti olan davaya konu çekin davalı … tarafından 08/03/2016 tarihinde ibraz edildiği, banka tarafından çekin üzerinde keşidecinin müşterek imzasının eksik olması nedeniyle işlem yapılmadığının çek üzerine yazıldığı anlaşılmıştır.
Kambiyo hukukunda temel ilke; kambiyo senetlerinin temel ilişkiden bağımsız olması ve borçlunun temel ilişkiden doğan defi ve savunmalarını senedi ciro ile devralan hamile karşı ileri sürememesidir. TTK’nın 687/1. maddesi hükmü, bu kuralın istisnasını; “hamili poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olması” şeklinde ifade etmektedir.
6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9/3 maddesinde de, Ticaret Kanunu’nda yer alan hükümlere paralel olarak “faktoring şirketi bile bile borçlunun zararına hareket ederek kambiyo senedi iktisap etmemiş ise şahsi def’ilerin faktoring şirketine karşı ileri sürülemeyeceği” belirtilmiştir. Buna göre faktoring şirketleri, fatura tevsiki ile birlikte, çeki ciro yolu ile temlik alabilecektir. Faturadaki malların teslim edilip edilmediği, malların bedellerinin ödenip ödenmediği veya çekin teminat amaçlı verilmiş olup olmadığı gibi iddialar faktoring şirketine karşı ileri sürülemeyecektir. Bunun istisnası ise faktoring şirketinin bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olması halidir. Çeki faktoring şirketine ciro edenin kötü niyetli olması önemli değildir. Önemli olan faktoring şirketinin bunu bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması gerekir.
Somut olayda; her ne kadar davacı taraf, çekin ikinci imzanın tamamlanmasından sonra ciro edileceğinin kararlaştırılmış olduğu halde ciro edildiği ve çekin verilmesine neden olan temel ilişkiye konu malların da da teslim edilmediğini iddia etmişse de, bu yöndeki iddia kişisel bir def’i oluşturup, bu iddianın da cirantaya karşı ileri sürülebilmesi için cirantanın kötüniyetli olduğunun kanıtlanması gerekir. TTK’nın 686/1 maddesi; “Bir poliçeyi elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa da kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde, yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar bu hususta yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır.” hükmünü içermektedir. Davalı … şirketinin dava konusu çek üzerindeki hakları müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşılmıştır. Yine çekte de uygulama alanı bulan TTK’nın 687/1 maddesi; “Poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğerki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.” şeklindedir. Bu durumda, davacı tarafından, çekin ikinci imzanın tamamlanmasından sonra ciro edileceğinin kararlaştırılmış olduğunun ve çekin verilmesine neden olan temel ilişkiye konu malların da teslim edilmediğinin davalı … tarafından bilindiğinin, buna rağmen bile bile çekin devir alındığının, dolayısıyla da bir kötüniyetin bulunduğunun ispat edilmesi gerekir. Davacı tarafından, çekin ikinci imzanın tamamlanmasından sonra ciro edileceğinin kararlaştırılmış olduğunun ve çekin verilmesine neden olan temel ilişkiye konu malların da teslim edilmediğinin davalı … tarafından bilindiği, buna rağmen bile bile çekin devir alındığı dolayısıyla da bir kötüniyetin bulunduğu hususları eldeki davada geçerli delillerle ispat edilememiştir. Davalının dava konusu çeki bir faktoring sözleşmesine istinaden aldığı, faktoring sözleşmesine konu hizmetleri fatura karşılığında ifa ettiği de anlaşıldığından, davalının kötüniyeti olduğu da ispat edilememiştir.
Somut olayda, davacının davaya konu çekin keşide eden şirketin ortağı, davalının ise davaya konu çekin son yasal hamili olduğu, davalının davaya konu çeke ciro yoluyla devraldığı sabittir. Davacı tarafından, ortağı olduğu …Mobilya Mutfak İnşaat İthalat İhracat San ve Tic. Ltd. Şti’nin çift imzayla temsil edildiği, dava konusu çekin sadece kendisi tarafından imzalandığı, bu nedenle keşideci olarak yer alan …Mobilya Mutfak İnşaat İthalat İhracat San ve Tic. Ltd. Şti tarafından geçerli bir çek düzenlenmediği de iddia edilmiş ise de; TTK’nın 818. maddesi hükmünün yollamasıyla çek için de uygulama alanı bulan TTK’nın 678. maddesi; “Temsile yetkili olmadığı halde bir kişinin temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye imzasını koyan kişi, o poliçeden dolayı bizzat sorumludur; bu poliçeyi ödediği takdirde, temsil olunduğu kabul edilen kişinin haiz olabileceği haklara sahip olur. Yetkisini aşan temsilci için de hüküm böyledir.” hükmünü içermektedir. Davacının ortağı olduğu …Mobilya Mutfak İnşaat İthalat İhracat San ve Tic. Ltd. Şti.’nin çift imzayla temsil edildiği, buna rağmen dava konusu çekin sadece davacı tarafından imzalandığı kabul edilse dahi bu durum dava konusu çekin geçersizliğine yol açmaz. Çeki imzalayan davacının yukarıda anılan hüküm uyarınca yetkisiz temsilci sıfatıyla çek bedelinden yine de sorumlu olur. Yukarıda anlatılan nedenlerle; davacının istirdat talebi yerinde görülmediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan 1.133,32-TL harçtan 35,90-TL’in mahsubu ile artan 1.097,42-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 7.649,93-TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/01/2018

Katip …

Hakim …