Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/804 E. 2018/1183 K. 25.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/804
KARAR NO : 2018/1183

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/07/2016
KARAR TARİHİ : 25/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin … plakalı aracın maliki iken, aracın satışı için davalıya vekaletname verdiğini, araç satışının 12/04/2012 tarihinde yapılmış olduğunu, davalının taşıtı eşine satmış olduğunu, bedelini şirkete ödemediğini, davalı ve eşi işlemlerin yapılmasında kötü niyetli olarak hareket ettiğini, satış bedelinin istenmesi için 30/10/2014 tarihinde açılan … icra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına borçlular tarafından haksız olarak itiraz edildiğini, borçluların yaptığı itirazın taraflarına 25/07/2016 tarihinde tebellüğ edildiğini, borçluların itirazda haksız olduklarını, neticede davalıdan 50.000,00-TL ana para ve satış tarihinden bu yana işlemiş yasal faizi ile birliket tahsili ile bu miktarlar bakımından itirazın iptaline, haksız itiraz nedeni ile borçlu davalının %20 icra inkar tazminatı ödemesine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ilgili araç, bedeli mukabili …’ya satılmadığını, ilgili satış işleminin sebebi …’nın şirkette sahip olduğu hisseleri şirketin diğer ortağı …’ya devrinin yapılmış olduğunu, davacı şirketin yetkilisi görünen … müvekkilin eşi …’nın hissesini devrettiği …’nın annesi olduğunu, müvekkilin eşi …’nın sahip olduğu hisseslerin şirketin diğer ortağı ve şirket yetkilisinin oğlu olan …’ya devredilmesi karşılığında şirket yetkilisi sıfatıyla … şirkete ait olan aracın …’ya devredilmesi için müvekkile vekaletname verdiğini, borcu kabul anlamına gelmemek kaydıyla borcun olduğu düşünülse dahi müvekkil temerrüde düşürülmediğini, işbu nedenle icra takip dosyasında işlemiş faiz talebini kabul etmediğini, itirazın iptali davası 1 yıllık süresinde açılmadığını, itiraz ile takibin durduğu UYAP kayıtlarından anlaşıldığını, itirazın yapıldığının bilinmediğinin iddia edilmesi mümkün olmadığını, haksız ve kötüniyetli açılan davanın reddiyle, davacının %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
…. icra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında özetle; 61.379,45-TL tutarındaki toplam alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık faizi ile beraber ödenmesini talep ettiğini, davalı tarafça borca ve takibe itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 15/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin davalıya araba satışı için 12/04/2012 tarihinde vekaletname ile yetki verdiği, bu yetki çerçevesinde davacı şirkete ait … plakalı aracın 19/04/2012 tarihinde Araç satış sözleşmesi ile KDV dahil 50.000,00-TL’ye …’ya satıldığını, satış bedelinin nakden ödendiğinin sözleşmeye derçedildiğini, davacı 30/10/2014 tarihinde …. icra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile … ile … aleyhinde, takip başlattığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, davacı takip borçlusu … ve …’nın takibe itiraz etmeleri üzerinde, sadece … aleyhinde dava ikame ettiğini, netice talep bölümünde itirazın iptali davası, dava konusu alacak davası olarak belirtildiğini, bu durumda işbu davanın itirazın iptali mi yoksa alacak davası mı olduğunun belirlenmesi gerektiğini mütalaa etmiştir.
Dava; İtirazın iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı tarafça; davacı şirketin … plakalı aracın maliki iken, aracın satışı için davalıya vekaletname verildiğini, aracın davalının eşine 12/04/2012 tarihinde satıldığını; ancak bedelinin şirkete ödemediğini, satış bedelinin istenmesi için 30/10/2014 tarihinde başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğinden bahisle eldeki itirazın iptali talepli davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı taraf ise; davaya konu aracın, bedeli mukabili dava dışı …’ya satılmadığını, ilgili satış işleminin sebebinin …’nın şirkette sahip olduğu hisselerin şirketin diğer ortağı …’ya devrine ilişkin olduğunu, davalının eşi …’nın sahip olduğu hisselerin şirketin diğer ortağı ve şirket yetkilisinin oğlu olan …’ya devredilmesi karşılığında şirket yetkilisi sıfatıyla dava dışı …’nın şirkete ait olan aracın …’ya devredilmesi için davalıya vekaletname verdiğini savunmuştur.
Davaya konu … Noterliği’nin … yevmiye numaralı 12.04.2012 tarihli araç satış sözleşmesinin incelenmesinde; İlgili sözleşmede özellikleri belirtilen aracın KDV dahil 50.000,00-TL bedelle davacı şirket adına vekaleten davalı tarafından, dava dışı …’ya satılarak teslim edildiği ve alıcı tarafından araç bedelinin tamamen alındığının belirtilerek resmi şekilde araç satış işleminin gerçekleştirildiği anlaşılmıştır.
Dosya arasına alınan davacı şirketin 21.12.2013 tarih ve 01 sayılı Yönetim Kurulu kararında; dava dışı … ‘nın davacı şirkette mevcut 1.036,125-TL tutarındaki toplam 207.225 Adet hissesini …’ya devrettiği ve yönetim kurulunun da bu devri kabul ettiğinin belirlendiği; ancak ilgili yönetim kurulu kararında hisse devri karşılığında davaya konu aracın devri ile ilgili bir düzenleme bulunmadığı ve hisse devrinin aracın satışından 20 ay sonra gerçekleştiği, yine araç satışı ve hisse devrine ilişkin tutarların da birbirinden farklı olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafın araç devrinin hisse devrine ilişkin olarak gerçekleştirdiği yönündeki iddiasının, resmi senedin aksine bir iddia olduğu, resmi senette bu hususta bir açıklık bulunmadığı, aracın devrinin hisse devri karşılığında verildiği savunmasını, resmi senette 50.000,00-TL bedel ile satıldığının yazılı olması durumunun aksinin ancak resmi nitelikteki delillerle kanıtlanabileceği, resmi belgelerin aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgeler olduğu, şirket adına vekaleten aracın satışını gerçekleştiren davalının, vekil edene karşı bedelden doğan borcunu tümüyle yerine getirmemiş olması resmi sözleşme ile doğan hukuki sonucu değiştiremeyeceği, bu nedenle vekil eden davacı şirkete bedelin ödenmeyen bölümünün tahsilini isteme hakkı vereceği, bu bedeli ödediğini kanıtlama külfeti ise davalıya ait olup, bakiye satış bedelinin ödendiğini yasal kanıtlarla kanıtlayamadığı, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar vermek gerektiği anlaşılmış, bu nedenle … İcra Mürdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında davalı tarafın itirazının iptali ile koşulları oluştuğundan davacı yararına icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş, buna ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE;
… İcra Mürdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında davalı tarafın itirazının iptali ile takibin 50.000,00-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 10.000,00-TL icra inkar tazmitanın davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.415,50-TL ilam harcından peşin alınan 546,99-TL’nin mahsubu ile bakiye 2.868,51-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 546,99-TL peşin harç ve 29,20-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 576,19-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.850,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.333,55-TL yargılama gideri davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/12/2018

Katip …

Hakim …