Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/648 E. 2018/562 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/866
KARAR NO : 2018/556
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/08/2015
KARAR TARİHİ : 05/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/06/2011 günü müvekkil yolcu konumunda olduğu sürücüsü … olan …. plakalı araç ile … yönünden … köyü istikametine göre kendi şeridinde seyir halinde iken davalılardan sürücü …’nin sevk ve idaresinde olan … plaka sayılı aracı ile … köyünden … istikametine seyir halindeyken yeni tren yolu üst geçidine gelindiğinde sollama yapılması yasak olan yerde sollama yapmak suretiyle müvekkilin yolcu konumunda bulunduğu karşı şeritten gelen araca çarpması neticesinde maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak şimdilik, sürekli iş göremezlik nedeniyle 200,00-TL maddi tazminatı, geçici iş göremezlik nedeniyle 200,00-TL maddi tazminatın, tedavi giderleri nedeniyle 100,00-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte, her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsilini, kazaya neden olan aracın trafik kaydına ihtiyati tedbir konulmasını, yaşanan trafik kazası sonucu 40.000,00-TL manevi tazminatın, olay tarihinden işletilecek faizi ile birlikte, davalı …’den tahsilini, davacı müvekkilin yargılama giderlerini ödeyecek mali gücü bulunmadığından Adli müzaheret kararı verilmesini, yargılama giderleri ücretli vekaletin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Güvence Hesabı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Kazaya sebebiyet veren aracın kaza tarihi kapsar şekilde geçirli trafik sigorta poliçesinin olup olmadığının tespiti gerektiğini, davaya konu kazaya ilişkin kusur oranlarının tespiti ATK vasıtasıyla yapılması gerektiğini, davacının daimi maluliyet durumunun tespiti adına ATK … İhtisas Dairesinden özürlü sağlık raporu alınması gerektiğini, müvekkil kurumun geçici iş göremezlik tazminatından kaynaklanan sorumluluğu bulunmadığını, davacı tarafın olay tarihinden itibaren faiz talebi haksız olup, reddi gerektiğini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Belgeye dayanmayan davacının maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini, yüksek olarak talep edilen manevi tazminat isteminin reddine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamına alınan Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu Başkanlığından alınan 31/05/2017 tarihli ATK raporunda özetle; Davacının maluliyetine neden olacak derecede araz bırakmadığından maluliyet oranı tayinine mahal olmadığını, iyileşme süresinin 11/06/2011 tarihinden itibaren 3 haftaya kadar uzayabileceğini, hakkında düzenlenmiş olay tarihli tıbbi belgelerde bildirilen ve kişinin kurumda yapılan muayenesinde belirlenen yüz sınırları içindeki yara izlerinin belirli bir mesafeden ilk bakışta belirgin bir dikkat sarfetmeden fark edildiği cihetle çehrede sabit eser niteliğinde olduğunu mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 17/01/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Kazanın meydana gelmesinde kaza tarihinde geçerli ZMSS poliçesi olmayan … plakalı otomobilin davalı sürücüsü …’nin %75, davacının yolcusu olduğu …. plakalı otomobilin sürücüsü …’nın %25 oranlarında kusurlu olduğunu, davacının kusursuz sayılmalarının uygun olacağı görüşüne varıldığını, davalıların %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’ın geçici iş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararının 329,15-TL olduğunu, davacının maddi zararı zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve teminat limiti içinde kaldığını, Güvence Hesabının manevi tazminat taleplerinden sorumluluğunun bulunmayacağını, davalı Güvence hesabının 25/08/2015 dava tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenemediğini, diğer davalı bakımından temerrüdün 11/06/2011 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağını, sigortasız aracın kullanım amacı hususi olduğunu, avans faize talebine ilişkin Mahkememize ait olduğunu, maluliyeti bulunmayan davacının sürekli iş gücü kaybı nedeniyle maddi zararının bulunmadığını mütalaa etmiştir.
Dava; Trafik kazası nedeniyle geçici iş göremezlik tazminatı ve tedavi giderlerine ilişkin maddi tazminat ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; 11.06.2011 günü davacının yolcu olarak bulunduğu dava dışı sürücünün hakimiyetinde bulunan …. plakalı araç ile davalı sürücü …’nin sevk ve idaresinde olan … plaka sayılı aracın çarpışması sonucunda davacının yaralandığı, dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu Başkanlığından alınan 31/05/2017 tarihli ATK raporunda belirlendiği üzere; davaya konu kazanın davacının maluliyetine neden olacak derecede araz bırakmadığından maluliyet oranı tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin 11/06/2011 tarihinden itibaren 3 haftaya kadar uzayabileceği, hakkında düzenlenmiş olay tarihli tıbbi belgelerde bildirilen ve kişinin kurumda yapılan muayenesinde belirlenen yüz sınırları içindeki yara izlerinin belirli bir mesafeden ilk bakışta belirgin bir dikkat sarfetmeden fark edildiği cihetle çehrede sabit eser niteliğinde olduğunun belirlendiği, Adli Tıp Kurumu bilirkişi raporu nazara alınarak düzenlenen 17.01.2018 tarihli bilirkişi heyet raporunda; Kazanın meydana gelmesinde kaza tarihinde geçerli ZMSS poliçesi olmayan … plakalı otomobilin davalı sürücüsü …’nin %75, davacının yolcusu olduğu …. plakalı otomobilin sürücüsü …’nın %25 oranlarında kusurlu olduğu, davacının kusursuz sayılmasının uygun olacağı görüşüne varıldığı, davalıların %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’ın geçici iş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararının 329,15-TL olduğu, davacının maddi zararı zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve teminat limiti içinde kaldığı ve davalı sürücü ile davalı Güvence Hesabının geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olduğu, davalı Güvence Hesabının dava tarihinden önce temerrüde düştüğü ispat edilemediğinden bu davalı bakımından dava tarihi olan 25/08/2015 tarihi, diğer davalı bakımından temerrüdün 11/06/2011 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağı, sigortasız aracın kullanım amacı hususi olduğundan yasal faiz talep edilebileceği anlaşılmış, taleple bağlı kalınarak 200,00-TL geçici iş göremezlik tazminatının davalı Güvence Hesabı yönünden dava tarihi olan 25/08/2015 tarihinden, diğer davalı … yönünden kaza tarihi olan 11/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davalılardan alanarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise; Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, (818 sayılı BK’nun 47. Maddesi) 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nın 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında somut olayda; olayın meydana geliş şekli, tarafların kusur durumu, davaya konu kaza nedeniyle davacının yüzünde oluşan yara izlerinin belirli bir mesafeden ilk bakışta belirgin bir dikkat sarf etmeden fark edildiği ve davacının yüzünde sabit iz niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları nazara alınarak aşağıda belirtilen bir miktar manevi tazminata hükmetmek gerekmiş, hükmedilen tazminatın kaza tarihi olan 11.06.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine dair, davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE;
Taleple bağlı kalınarak 200,00TL geçici iş göremezlik tazminatının davalı güvence hesabı yönünden dava tarihi lolan 25/08/2015 tarihinden, diğer davalı … yönünden kaza tarihi olan 11/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davalılalrdan alanarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,
10.000,00TL manevi tazminatın olayl tarihi olan 11/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahisili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 696,76-TL ilam harcından (maddi yönden 13,66-TL’lik kısmından Güvence Hesabı sorumlu olmak kaydıyla) peşin alınan 138,35-TL’nin mahsubu ile bakiye 558,41-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 138,35-TL peşin harç ve 27,70-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 166,05-TL davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan maddi yönden 200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı Güvence Hesabı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Göre hesaplanan maddi yönden 300,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile ilgili davalıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan manevi yönden 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı …, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Göre hesaplanan manevi yönden 2.180,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile ilgili davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 1.438,00-TL delil ve posta gideri ile 511,35-TL ATK masrafı olmak üzere toplam 1.949,35-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 1.458,41-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına; arda kalan 490,94-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair davalı … vekilinin yüzüne karşı diğer tarafların ylokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/06/2018

Katip Hakim