Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/536 E. 2018/29 K. 17.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/536 Esas
KARAR NO : 2018/29
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/05/2016
KARAR TARİHİ : 17/01/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirkete … nolu ve 02/06/2015/02/06/2016 vadeli İşyeri Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, sigortalı … inş … … Adi Ortaklığı’na ait olan … Mah … Cad … … … adresindeki işyerindeki emteaların 01/07/2015 tarihinde meydana gelen hırsızlık neticesinde çalındığını, hırsızlık olayı neticesinde meydana gelen hasardan dolayı müvekkilimin şirket nezdinde açılan … nolu hasar dosyası incelemesi sonucunda, sigortalı işyerinden çalınan emteaların değerinin 7.021,00TL olduğu tespit edildiğini, 21/09/2015 tarihinde sigortalı şirkete 7.021,00TL hasar tazminatının ödendiğini, davalı güvenlik şirketi sigortalı işyerinin bulunduğu … Alışveriş Merkezinin güvenlik işlerini yüklenen güvenlik şirketi olduğunu, gerekli önlem ve tedbirleri almayarak sigortalı işyerinde meydana gelen hırsızlık hadisesinden ve sigortalı işyerinde meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, müvekkil şirketin sigortalısına yaptığı hasar tazminatı ödemesi ile TTK m.1472 uyarınca sigortalısının talep/dava haklarına hedef olduğunu ve davalı ile yapıaln harici yazışmlardan bir netice alınamadığını, tüm bu nedenlerle 7.021,00TL tazminatın fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla ödenme tarihi olan 21/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, yargılama gideri ve avukatlık ücretleri ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ikametgah adresi sicil gazete örneğinden de olduğu üzere ‘… Sok N:… … İş Merkezi … … …’ adresi olduğunu, mahkemece tebligatların tebligatları başka bir adrese gönderdiğini, davadan tesadüfen 13/10/2016 tarihinde haberdar olunduğunu, davacının iddia ettiği üzere … firmasıyla aralarında herhangi bir saklama sözleşmesi mevcut olmadığını,davacının iddialarını kabul etmemekle, davaya konu emteanın çalındığını ve çalınma olayından davalı firmanın sorumlu olduğunu düşünsek bile çalınan emtianın 7.021,00TL olduğunu kanaatine nasıl varıldığınının anlaşılamadığını, bu nedenlerle müvekkilin kusursuzluğu nedeniyle haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; hırsızlık olayı neticesinde davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına ödenen sigortalı işyerinden çalınan emtia değerinin davalı güvenlik şirketinden rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi ile yetkili mahkemelerin … Mahkemeleri olduğu belirtilerek yetki itirazında bulunulmuş ise de HMK’nın 16. maddesi uyarınca haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği yer mahkemelerinin yetkili olduğu düzenlemesinin mevcut olduğu, somut olayda rücuen tazminat istemi talebinin haksız fiil temelli olduğu ve haksız fiilin gerçekleştiği yer itibariyle (…/ …) mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmakla; davalı yanın yetkisizlik savunmasına itibar edilemeyeceği anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından dava dışı sigortalı ile aralarındaki iş yeri sigorta poliçesi, 02/07/2015 tarihli hırsızlık olayına ilişkin tutanak, şikayetçi ifade tutanağı, bilgi alma ve ifade tutanağı, hasar ekspertiz raporu, dava dışı sigortalı ile davalı şirket arasında düzenlenen araç giriş kapısı, mal kabul görev talimat suretleri, dava dışı sigortalıya ait iş yerinde çalınan emtiaya ilişkin miktar ve fiyatları gösterir fatura suretleri, dava dışı sigortalıya ödemeyi gösterir 21/09/2015 tarihli … Bankası A.Ş’ye ait dekont suretinin ibraz edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından dava dışı sigortalı ile davalı şirket arasında düzenlenen güvenlik hizmet sözleşmesi sureti ile risk analiz raporu suretinin ibraz edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler güvenlik uzmanı … ve sigortacı mali müşavir … marifetiyle hazırlanan 16/05/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Meydana gelen hırsızlık olayında çalınan emtea ve demirbaşlara ilişkin tazminat tutarının 7.021,60TL olduğu, tazminatın İşyeri Sigorta Poliçesi kapsamında bulunduğu ve bu tazminatın davacı sigorta şirketi tarafından (… Bankası EFT İşlemi ile) 21/09/2015 tarihinde sigortalıya ödendiği, Türk Ticaret Kanunu 1472.maddesi kapsamında halefiyet kuralı uyarınca, davacı … ANONİM TÜRK SİGORTA AŞ’nin sigortalının gerçekleşen zararından dolayı sigorta poliçesi kapsamında tazmin ettiği 7.021,00TL’yi sorumlulara karşı rücuen talep etme hakkına haiz olduğu, ancak davalı … Güvenlik Hizmetleri AŞ’nin kusurlu olmadığı yönünde kanaat hasıl olması sebebiyle davalının, davacı sigorta şirketi tarafından yöneltilen rücu talebinden kaçınabileceği, davalı … Güvenlik Hizmetleri AŞ’nin güvenlik personellerinin, 5188 sayılı yasa kapsamında özel kolluk görevlerini yapılması gereken seviyede yapmış oldukları, dava dosyasına ibraz edilen belgeler kapsamında hizmet yönünden … Güvenlik Hizmetleri AŞ’nin kusurlu olmadığı…” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Anılı bilirkişi raporuna vaki itirazların tetkiki babında güvenlik uzmanı bilirkişiden ek rapor temin edilmiştir. Dosyada mübrez 16/10/2017 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; “… … Güvenlik Hizmetleri AŞ tarafından hırsızlık olayından önce 01/01/2014 tarihinde düzenlenen … Analiz Raporunun tamamının incelendiği, Mal Kabul ve Depolar ile ilgili risklerin olduğu ve çözüm önerilerinin … Analiz Raporunda açıklandığı, … Yapı İnş … …Adi Ortaklığı mesai saati içinde veya dışında kendi muhafazası altındaki kapısı açık olan depoyu kilit altına almadığı, sorumluluğu kendilerinde olan depoya malzeme giriş çıkış kayıtlarını kontrollü yapmadığı, kendi sorumluluklarındaki malzemeleri korumadıkları, çalışan personellerin istedikleri gibi depoya giriş çıkış yaptıkları ve istedikleri malzemeyi depodan çıkardıkları, meydana gelen hırsızlık olayı neticesinde birinci derece asli kusurlu olduğu, davalı … Güvenlik Hizmetleri AŞ’nin güvenlik personellerinin 5188 sayılı yasa kapsamında özel kolluk görevlerini yapılması gereken seviyede yapmış oldukları, dava dosyasına ibraz edilen belgeler kapsamında hizmet yönünden … Güvenlik Hizmetleri AŞ’nin birinci derecede asli kusurlu olarak görülemeyeceği…” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacı sigorta şirketi tarafından sigortalanan AVM’ de 01/07/2015 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı neticesinde dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuen tazmini isteminde bulunulduğu, davalı güvenlik şirketi ile dava dışı AVM yönetimi (… Gayrimenkul Yönetim AŞ) arasında güvenlik hizmet sözleşmesinin akdedildiği, somut olayda tartışılması gereken meselenin meydana gelen hırsızlık olayında davalı güvenlik şirketi elemanlarının kusur/ihmalinin bulunup bulunmadığı, kanuni ve akdi sorumluluğun ifasında kusurlu olunup olunmadığı noktasında toplandığı, tetkik edilen olay yeri tutanağında mal kabul/giriş çıkış , kayıt defteri ve bölgeyi gösteren kameraların incelenmesi sonucu hırsızlık olayının gündüz saat 15:18 sularında teknik ofisin açık ve personellerin çalışır olduğu esnada vuku bulduğu, davalı şirket personellerinin giriş kayıtlarının tutup girişte … plakalı … araç ile …’ya geldiğini beyan eden … isimli şahsın ehliyet ve ruhsat bilgilerinin kayıtlarını yaptıkları, şahıslardan birinin kapıyı zorlamadan açarak depoya girdiği ve deponun kapısının kilitli olmadığı, şahısların temizlik görevlisi ile karşılaştıkları fakat temizlik görevlisinin şahısların teknik servis çalışanı olduğunu düşünerek olaya müdahale etmediği, olay yeri inceleme ekiplerinin saat 16:30 civarında bölgeye geldiği, emniyet birimlerince yapılan araç ve kimlik sorgulamasında ehliyet, ruhsat ve plakaların sahte olduğunun tespit edildiği, davalı güvenlik şirketi personellerinin müştereken tanzim edilen 02/07/2015 tarihli olay tutanağına istinaden Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair 5188 sayılı yasa kapsamında araç ve şahısların giriş kaydını yaptıkları olay sonrasında emniyet birimlerine ihbarda bulundukları, olay günü ve saatinde kapısı açık olan teknik personellerin ve hizmetlilerin serbestçe giriş çıkış yaptığı deponun içerisinde bulunan malzeme çeşitleri ile teknik personellerin depodan aldıkları malzemeyi nerede ne kadar kullanacaklarını bilgisinin güvenlik personellerinin hizmet alanına girmediği, depo içerisinde muhafaza altına alınması gereken malzemelerin dava dışı şirket veya alt taşeron firmaların görevi dahilinde olduğu, alt taşeron firmaların kapısı açık olan depolarının önlerinde beklemek veya depodan çıkarılan malzemelerin giriş çıkış kaydının tutulması yönünde güvenlik hizmetleri sözleşmesine ayrıca madde konulmadığı müddetçe güvenlik personellerinin görevi dahilinde olmadığı, davalı şirket ile dava dışı taraf arasında düzenlenen güvenlik hizmet sözleşmesinde bu yönde ayrıca ve açıkça bir hükmün bulunmadığı, araç giriş kapısı talimatının davalı şirket yöneticileri tarafından tek taraflı düzenlenen kendi personellerine verilen yazılı talimat niteliğinde olduğu, karşılıklı taahhüt haline dönüşmediği, davalı şirket personellerinin ehliyet, ruhsat gibi resmi belgelerin sahte olup olmadıklarının tespiti noktasında ayrıca bir yükümlülüğün yüklenemeyeceği, belgenin sahte olup olmadığı hususunun tetkikinin ayrıca özel bir uzmanlık alanı gerektirdiği, teknik personel …’nın gördüğü şahısların AVM genelinde çalışma yapan tedarikçi firmaya ait personeller olduğunu düşündüğü, bu sebeple müdahalede bulunmayarak bölgeden malzemesini alıp çıkış yaptığı, mutfak çalışanı …’ın depo girişinde bekleyen aracı gördüğü, şahıslarla sohbet ettiği, şahısların depodan araca kablo makarasını yüklediğini gördüğü, dolayısıyla olayın meydana geldiği deponun kapısının açık olduğu, çalışan işçilerin depoya serbestçe giriş yaptıkları, dava dışı firmanın ve alt taşeron firmaların mesai saati içerisinde kendi muhafazası altındaki depoda kilit altına alma özel yükümlülüğünü yerine getirme noktasında gerekli önlemleri almadıklarının isabetli olarak tespit edildiği, davacı tarafça sunulan ekspertiz raporunda da görüleceği üzere hadisenin hırsızlık olduğu, olayda herhangi bir zorlamanın bulunmadığı, tutanak ve kamera görüntülerinden depo kapısının açık olduğu, kilitli olmadığı ve doğrudan içeri girildiğinin anlaşıldığı, bu durum nedeniyle hasarın ödenmesinde sakınca bulunduğunun ayrıca belirtildiği, davalı yanca ibraz edilen 15/01/2014 tarihli … AVM için hazırlanan risk analiz raporunda ise … firmasının ve ATM’ lerin bulunduğu bölgeden mal kabul bölümüne giriş yapılan kapının arızalı olması nedeniyle sürekli açık ve kontrolsüz durumda olduğu, bu kapıyı AVM içerisinde çalışan personel, misafir ve kötü niyetli kişilerin çok rahatlıkla kullanabileceği için büyük güvenlik riski teşkil ettiği, … firmasının ve ATM’lerin bulunduğu bölgeden mal kabul bölümüne giriş yapılan kapının acilen tamir edilerek kartlı geçiş sistemi veya girmeye yetkili kişilerin parmak izleri tanımlı parmak izi okuyuculu geçiş sistemi konularak kapının kontrol altına alınması gerektiği, AVM’nin otopark bölgelerinde gelişigüzel bırakılmış birçoğu kullanılabilecek durumda maddi değeri olan malzemelerin hırsızlık riski oluşturduğu hususlarının tespit ve izah edildiği, bu hali ile davalı güvenlik şirketinin 5188 sayılı yasa ve taraflar arasındaki sözleşme kapsamında hizmetin icrası ve ifasında kusurundan bahsedilemeyeceği kanaatine varılmakla; davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan 119,91 harçtan 35,90 TL ‘ in mahsubu ile bakiye 84,01TL ‘ nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 2.180,00TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının hüküm kesinleştiğinde ödeyen tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
17/01/2018

Katip e-imza Hakim e-imza