Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/374 E. 2018/1000 K. 13.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/374
KARAR NO : 2018/1000

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/04/2016
KARAR TARİHİ : 13/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/10/2013 günü Balıkesir ili … ilçesi … Beldesi … İşletmeleri öğütme tesislerinde …’ın idaresindeki … plakalı kamyon ve buna bağlı … plakalı dorsenin geri geri gitmesi sırasında müteveffa …’a çarpması sonucu kaza meydana geldiğini, fazlaya ilişkin her türlü dava talep hakları saklı kalmak üzere, davanın kabulü ile davalı … şirketi tarafından sigorta poliçesi kapsamında ödenmesi gereken destekten yoksun kalma tazminatından şimdilik 500,00-TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Haksız ve mesnetsiz açılan davanın tamamen reddini, masraf, faiz ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine, sigortalı araç sürücüsünün aracın karıştığı kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığının ve bulunuyor ise oranının tespiti için Mahkememizce bilirkişi atanmasını, tazminat hesabının sigortalımızın kusur oranınca yapılması gerektiğini, müvekkil şirketin temerrüdü bulunmadığından faizin yasal faiz oranında ve dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğini, öncelikle genel şartlara uygun olarak tüm hasar evrakları ile birlikte hasar başvurusu yapılması gerektiğini, hiçbir başvuru yapılmadan açılan davaya müvekkilin dava açılmasına sebebiyet vermemesi nedeniyle dava masraflarından, faizden ve tüm ferilerinden sorumluluğunun ve temerrüdünün bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 16/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Kazanın meydana gelmesine, davalı tarafından zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalanmış … plakalı çekiciyi kullanan …’ın %50 oranında, kazada vefat eden davacı …’ın eşi …’ın %50 oranında kusurlu sayılmalarının uygun olacağı görüşüne varıldığını, davalının sigortalı araç sürücüsünün %50 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre olayda vefat eden …’ın geride kalan hak sahiplerinden, davacı eş …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 49.637,58-TL olduğunu, davacının maddi zararı poliçe limiti içinde kalmakta olduğunu, davalının 04/04/2016 dava tarihinden önce temerrüde düştüğünün belirlenemediğini mütalaa etmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin … talimat sayılı dosyasına alınan 03/10/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Kazanın meydana geldiği maden işletmesinin yükleme sahası karayolu ile bağlantılı olan, karayolu sayılan bir alan olduğunu, eğer maden işletmesinin içerisinde bulunan yükleme sahasının, dışarıdaki karayoluyla bir bağlantısı olmamış olsaydı dışardaki karayolunu kullanan hiçbir motorlu araçlar maden sahası içerisine girip bor madenini yükleyemeceğini, dolayısıyla Karayolları trafik kanununa göre karayolları sayılan yerlerden olduğunu, bu nedenle karayolları trafik kanunu uygulanacağını mütalaa etmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/46 talimat sayılı dosyasına alınan 06/04/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Kazanın meydana geldiği maden işletmesinin yükleme sahası karayolu ile bağlantılı olan, karayolu sayılan bir alan olduğunu, eğer maden işletmesinin içerisinde bulunan yükleme sahasının, dışarıdaki karayoluyla bir bağlantısı olmamış olsaydı dışardaki karayolunu kullanan hiçbir motorlu araçlar maden sahası içerisine girip bor madenini yükleyemeceğini, dolayısıyla Karayolları trafik kanununa göre karayolları sayılan yerlerden olduğunu, bu nedenle karayolları trafik kanunu uygulanacağını mütalaa etmiştir.
Davacı vekilinin ıslah dilekçesinde özetle; Dava neticesinde 15/03/2017 tarihli bilirkişi raporuna herhangi bir itirazı bulunmadığını, müvekkilin hak etmiş olduğu tazminat miktarının 49.637,58-TL olarak hesaplandığını, 49.637,58-TL tazminat ücretinin davalı taraftan tahsili ile müvekkile verilmesini talep etmiştir.
Dava; Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda;13/10/2013 tarihinde dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı kamyon ve buna bağlı … plakalı dorsenin geri geri gitmesi sırasında müteveffa …’a çarpması sonucunda meydana gelen trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği, dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 16/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; davaya konu kazanın meydana gelmesinde, davalı tarafından zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalanmış … plakalı çekiciyi kullanan …’ın %50 oranında, kazada vefat eden davacı …’ın eşi …’ın %50 oranında kusurlu sayılmalarının uygun olacağı görüşüne varıldığı, davalının sigortalı araç sürücüsünün %50 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre olayda vefat eden …’ın geride kalan hak sahiplerinden, davacı eş …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 49.637,58-TL olduğu, davacının maddi zararının poliçe limiti içinde kaldığı ve davalının 04/04/2016 dava tarihinden önce temerrüde düşürüldüğü ispat edilemediğinden dava tarihinden itibaren yazal faiz talep edebileceği anlaşılmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin … talimat sayılı dosyası ile alınan 03/10/2017 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana geldiği maden işletmesinin yükleme sahası karayolu ile bağlantılı olan, karayolu sayılan bir alan olduğu, eğer maden işletmesinin içerisinde bulunan yükleme sahasının dışarıdaki karayoluyla bir bağlantısı olmamış olsaydı dışarıdaki karayolunu kullanan hiçbir motorlu aracın maden sahası içerisine girip bor madenini yükleyemeceği, dolayısıyla Karayolları Trafik Kanununa göre “karayolu sayılan” yerlerden olduğu, bu nedenle somut olayda Karayolları Trafik Kanunu uygulanacağının belirlendiği anlaşılmıştır.
Bu bağlamda somut olayda; sorumluluk durumuna göre olayda vefat eden …’ın geride kalan hak sahiplerinden, davacı eş …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle 49.637,58-TL maddi tazminatının dava tarihi olan 04/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE ;
49.637,58-Tl tazminatın dava tarihi olan 04/04/2016 tarihinden itibaren işeleycek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.390,74-TL ilam harcından 170,00-TL ıslah harcı ve peşin alınan 29,20-TL’nin mahsubu ile bakiye 3.191,54-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 170,00-TL ıslah harcı, 29,20-TL peşin harç ve 29,20-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 228,40-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.810,13-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.970,60-TL yargılama gideri davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/11/2018

Katip …

Hakim …