Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/342 E. 2018/387 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.

16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/342
KARAR NO : 2018/387

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/03/2011
KARAR TARİHİ : 26/04/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin birim fiyat teklif vermek üzere davalı idare ile yapılan 16.04.2007 tarihli sözleşme ile “… Alt Geçit ve Bağlantı Yolları İnşaatı” yapımı işini üstlendiği, üstlenilen işin ilgili yasa, idari şartname ile idare ile yapılan sözleşme şartlarına uygun olarak, süre uzatımı dâhil işin bitirilmesi gereken tarih olan 01.07.2008 tarihinde tamamlayarak idareye teslim edilerek 28.05.2010 tarihinde kesin kabul tutanağı düzenlendiği, sözleşme fiyatları ve hakediş toplamları ile ilgili tutarları belirtilmesine rağmen son ve kesin 10. hakediş raporunun 205.200,99.TL üzerinden düzenlendiği, müvekkilinin itirazı üzerine davalı idarenin bu kez 10. hakediş raporunu 422.681,25 TL üzerinde düzenlediği, son ve kesin hakedişin bu şekilde düzenlenmesi ile müvekkilimin yapılıp teslim ettiği iş bedelini eksik almasına sebebiyet verildiği, müvekkilinin bu son kesin hakediş raporunu da itirazı kayıtla imzaladığı, bu itibarla; yapılan imalata karşılık olarak davalı idarenin; 2.054.511,07 TL + 369.811,99 TL (%18 KDV) olmak üzere toplamı olarak 2.424.323,06.TL – 422.681,25 TL = 2.001.641,81.TL daha müvekkiline ödemesi gerektiği, nitekim … Üniversitesi Yapı ve Deprem Uygulama Araştırma Merkezi tarafından hazırlanan hukuki mütalaa raporunda yükleniciye ödenecek tutarın 2.424.323,06 TL olduğu görüş ve kanaatine varıldığı, dolayısıyla davalı idarenin yapılan imalattan dolayı 2.001.641,81 TL anapara ile işin tamamlandığı 01.07.2008 tarihinden itibaren avans faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte müvekkiline ödemesi gerektiği, hakedişlerin ödenmesi gereken tarihte ödenmemesi dolayısıyla işleyecek avans faiz oranı üzerinde gerçekleşen müvekkil zararı toplamı olan 763.717,30 TL olduğu, müvekkilinin finans açığını kapatmak için finans kurumlarına yaptığı temlik karşılığı aldığı krediyle kapatmak zorunda kaldığı, hakediş temliklerinin de davalı idarenin onay ve muvafakati ile yapıldığı, bu itibarla; hakedişlerin zamanında, düzenli ve usulüne uygun ödenmemesi nedeniyle doğmuş olan munzam zararı ile zararın doğduğu tarihten itibaren de avans faiz oranı üzerinde işleyecek faizi ile birlikte davalı idareden tahsilinin talep edildiği, neticeden, her bir kalem alacağına ilişkin fazlaya dair haklarımız saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak üzere, yapılan imalata karşılık ödenmeyen 2.001.641,81 (KDV dâhil) müvekkil zararından şimdilik 60.000,00 TL ile işin tamamlama tarihi olan 01.07.2008 tarihinden itibaren ticari avans faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline, hakedişlerin yasal süresinde ödenmemesinden kaynaklanan gecikme faizi olan 763.717,30 TL müvekkil zararından şimdilik 30.000,00 TL ile zararın doğduğu tarihten itibaren ticari avans faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline, hakedişlerin düzenli, zamanında ve usulünce ödenmemesi ile meydana gelen finans açığını kapatmak zorunda kaldığı, hakedişlerin temlik edilmesinden kaynaklanan 519.287,01 TL munzam zarardan şimdilik 10.000,00 TL ile zararın doğduğu tarihten itibaren ticari avans faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi istenmiştir.
Davacı vekili 03/05/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile; yapılan imalatlara karşılık ödenmeyen 2.001.641,81.TL’nin, nesafet kesintisi olarak 40.000.TL’nin 01/07/2008 tarihinden itibaren, hak edişlerin süresinde ödenmemesi sebebiyle tahakkuk eden gecikme faizi niteliğindeki 305.149,10.TL’nin, munzam zarar niteliğindeki 214.137,91.TL’nin tahakkuk tarihinden itibaren avans faizi nispetinde işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili istenmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Yapım İşleri Genel Şartnamesinde “Geçici Hakediş raporları yüklenici başvurusu ile sözleşme veya eklerinde aksine bir hüküm yoksa ayda bir defa düzenlenir. Yüklenici başvurmadığı takdirde idare, en geç üç ay içinde, tek taraflı olarak hakediş düzenlenir” ibaresinin bulunduğu, yüklenicinin başvurusu doğrultusunda; hakedişler düzenlendiği ve 10. hakediş hariç herhangi bir itiraz olmaksızın karşılıklı imza altına alındığı, dava dosyasında bahsedilen 10. hakedişte düzeltme yapılmasının sebebinin, yüklenicinin E-5 Karayolu üstündeki trafik bilgi işaret levhalarının ikisini yerinde tesbit edememesi üzerine 10. hakediş metrajlarının yapılamadığı ve yüklenicinin başvurusu üzerine Trafik Müdürlüğünce orta refüj genişletme çalışmaları sırasında kaldırıldığı tespit edilerek hakediş metrajlarına eklendiği, müvekkili kurum tarafından yapılan incelemede yüklenici ile müvekkili kurum arasında imzalanan 10. Hakediş dosyasının metraj sayfasında grovak malzeme temini ve kullanılması pozunun toplam imalat miktarı 18.913,954 iken, kesit ve hesaplamalar sonucu bu değer 15.362,822 m3’e düştüğü ve toplam düşürülen miktarın 3.551,132 m3 olduğu, yüklenici firma tarafından itiraz edilen miktarın 10.314,212 m3 olup, yüklenicinin imzaladığı değerle itiraz ettiği değer arasında tutarsızlık bulunduğu, ayrıca Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 41. maddesinde belirtildiği gibi “Yüklenicinin kesin hakediş raporunun düzenlenmesinde geçici hakediş raporlarındaki rakamlara itibar edilmez ve kesin metraj ve hesaplar sonucunda bulunan miktarlar esas alınır.” hükmü bulunduğundan, geçici hakedişlerde yapılan metrajların hiçbirine kesin hakediş metrajlarında itibar edilemeyeceği, geçici hakedişlerin hepsinin yüklenici firmanın yazılı talebi üzerine düzenlendiği ve karşılıklı imza altına alındığı, ödemelerin geç yapılması ile ilgili yüklenici firmanın işe geçici olarak ara veya gecikme avansı talebi olmadığından imalatlara devam edildiği, ayrıca ilgili sözleşmenin 12.5. maddesinde “Yüklenici, her türlü hakediş ve alacaklarını idarenin yazılı izni olmaksızın başkalarına temlik edemez. Temliknamelerin noterlikçe düzenlenmesi ve idarece istenen kayıt ve şartları taşıması gerekir” denildiği, yüklenici firma ödemelerde oluşan gecikme sebebiyle, işe ara verilmesi talebinde bulunmadığı, ödemelerin temlik edilmesini talep etmesi üzerine müvekkili idarenin yüklenicinin her bir hakediş için ayrı ayrı talebi ve sözleşme gereği başbakanlık oluru ile temlik yapılmasına onay verildiği, kesin hesap neticesinde fiilen yapılan imalatların bedelinin ödendiği, yapılmamış imalatların bedellerinin ödenmediği, hakediş ödemelerin gecikmesi halinde, faizle para alınarak imalat yapılması hususunda idarenin hiçbir talep ve talimatı olmadığından bahisle, yasal dayanaktan yoksun davacı taleplerinin ve davanın tümden reddine, masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini taleple savunmuştur.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Dava, davacı yanca yapılan imalat karşılığı ödenmeyen bedelin, hakedişlerin yasal süresinde ödenmemesi sebebiyle gecikme faizinin ve yine hakedişlerin usulünce ödenmediği iddiasıyla hakedişlerin temlik edilmesinden kaynaklanan munzam zararın davalıdan tahsili istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasında düzenlenen 16/04/2007 tarihli sözleşme ile davacının “… Alt Geçit ve Bağlantı Yolları İnşaatı” işini üstlendiği anlaşılmaktadır.
Davaya konu inşaat işi; 12/01/2007 tarih ve 2007/1 sayılı AYKOME Kararı doğrultusunda, 23/01/2007 tarihli ve M. 34.0.İBB. 11.49.460.100/434 sayılı ihale onay belgesiyle 26/03/2007 tarihinde ihale edilmiş olup, 7.714.429.79 TL+ KDV tutarındaki teklifi veren … Tic. Ltd. Şti.’nin teklifi ekonomik yönden en avantajlı teklif olarak görülmüş ve 02/04/2007 tarihli ve 91/2 sayılı ihale komisyon kararı ile onaylanmıştır. İş sözleşmesinin 16/04/2007 tarihinde, iş yeri tesliminin 19/04/2007 tarihinde yapılmış olduğu, sözleşmenin 18. maddesi uyarınca %20 oranında 1.542.114,52 TL tutarında keşif artışı meydana geldiği, keşif artışı ile birlikte toplam sözleşme bedelinin 9.256.544,31 TL olduğu ve işin uzatılan süre ile 01/07/2008 tarihinde bitirilerek geçici ve kesin kabulünün ve kesin hak edişinin yapılmış olduğu görülmüştür. Ayrıca davacı şirketin 10 no’lu kesin hakedişi ihtirazi kayıtla imzaladığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce uzman bilirkişi kurulu vasıtasıyla mahallinde keşfen bilirkişi incelemesi yapılmış, bilirkişi kurulu tarafından 19/12/2011 tarihli rapor ve inşaat mühendisi bilirkişinin 21/12/2011 tarihli muhalefet şerhli raporu alınmış, tarafların itirazları kapsamında ayrıca ek rapor alınmıştır. Alınan bilirkişi kurulu rapor ve ek rapor ile muhalefet raporu dosya kapsamı ile birlikte nazara alındığında itirazların yeni bir ek rapor ile giderilmesinin mümkün olamayacağı anlaşıldığında, davacı iddiası alacak kalemleri, davalı cevapları, yapılan keşif sonrası alınan raporlar kapsamında davacı alacağının varlığı miktarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli şekilde değerlendirilip tespit edilebilmesi için yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilerek oluşturulan yeni bilirkişi kurulundan da kök ve ek raporlar alınmıştır. Bilirkişi kurul raporunda 01/07/2008 tarihli 10 no’lu kesin hakedişte idarenin yaptığı kesintiler ile hakediş metrajları üzerinde incelemeler ile 10 no’lu kesin hakedişe dahil edilmemiş olup da yerinde yapıldığı tespit edilen imalatlar değerlendirilip, ayrı ayrı imalat bedelleri hesaplamaları yapılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen inşaat işine ait eser sözleşmesinin 6. maddesinde iş bedeli “bu sözleşme , birim fiyat sözleşme olup, ihale dökümanında yer alan ön ve /veya kesin projelere ve bunlara ilişkin mahal listeleri ile birim fiyat tariflerine dayalı olarak, idarece hazırlanmış cetvelde yer alan her bir iş kaleminin miktarı ile bu iş kalemleri için yüklenici tarafından teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan tutarların toplamı olan 7.714.429,79 YTL+ KDV bedel üzerinden akdedilmiştir”olarak belirlenmiş, sözleşme bedeline dahil olan giderler belirtilmiştir. Bu tespite göre; davalı belediyenin kullanımında olan (kamunun yararlandığı oranda) iş miktarı 19/12/2011 tarihli bilirkişi raporunda ve 06/11/2009 tarihli -370 sayılı … Yapı ve Deprem Uygulama Araştırma Merkezince oluşturulan heyet tarafından ayrı ayrı hesaplanmıştır. … Yapı ve Deprem Uygulama Araştırma Merkezi tarafından yapılan hesaplamalarda KDV dahil 2.001.641,81 TL tutarı bulunmuş olup bu değere yüklenici karı dahil edilmiş ve kesintiler düşülmemiştir. 19/12/2011 tarihli raporda ise yüklenici karı hariç kesintiler dahil hesap yapılmıştır. Hesaplamalarda KDV dahil 1.361.877,79 TL bulunmuştur. Her iki raporda bulunan metraj miktarların aynı olduğu, 19/12/2011 tarihli bilirkişi raporunda da belirtilmektedir. Diğer bir değişle, … tarafından hazırlanmış olan metraj tabloların geçerliliği 19/12/2011 tarihli bilirkişi raporunda da vurgulanmıştır. Nitekim … Yapı ve Deprem Uygulama Araştırma Merkezince kurulan heyetin hesapladığı 2.001.641,81 TL tutardan %25 yüklenicini karı ve idarece yapılan 524.982,49 TL tutarındaki kesintinin doğru olduğu kabul edilirse ortaya yaklaşık olarak aynı sonuç çıkmaktadır. Bu kapsamda ihtilaflı imalat miktarları ile ilgili olarak her iki bilirkişi kurulunun da aynı miktarı tespit ettikleri anlaşılmaktadır. Diğer yandan bu metraj bilgilerine idare tarafında da itiraz bulunmamaktadır. Bu sebeple 2. bilirkişi kurul raporunda da imalat miktarlarına katılınmış kesinti miktarı yönünden davalının sunduğu bilgi ve belgeler kapsamında, yapılan imalatların bedeli yüklenici karı olmaksızın ve karı ilave edilerek ayrıca tespit edilen 524.982,49 TL kesinti düşülmek suretiyle alternatifli hesaplamalar yapılmıştır.
Sözleşme dışı imalatın mevcut olduğu, bunun bedelinin yapıldığı tarihteki mahalli rayiçlerden tespit olunup, sözleşme içi iş bedeline ilave olunması, fiziki oran belirlenirken imalattaki kusurların nazara alınması, yükleniciye yapılan ödemeler düşülerek yüklenici alacağının da bulunması gerekmektedir. Bu kapsamda yeniden oluşturulan bilirkişi kurulu raporu gözönüne alındığında, belirtilen ilkelere uygun olarak hesaplanan 1.516.777,20 TL ödenmeyen imalat bedelinin mevcut olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 12/2. Maddesinde;”… Hakediş raporları, bu sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesinde düzenlenen esaslar çerçevesinde, kanuni kesintiler de yapılarak 30 günde bir düzenlenir ve idarece onaylandıktan sonra 30 gün içinde tahakkuka bağlanarak 15 gün içinde ödenir…” denilmektedir. Buna göre İdarenin onay tarihinden itibaren en geç 45 gün (1,5 ay) sonra hak edişin ödenmesi gerekmektedir. Bu durumda 1. Bilirkişi kurulunun hesapladığı davacı yanca talep edilen 305.149.10 TL yönünden davanın haklı ve yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.
BK’nun 105. maddesi uyarınca munzam zarar istenebilmesi için; bir para borcunun bulunması, borcun ödenmesinde temerrüde düşülmesi, alacaklının faizi aşan bir zararının bulunması ve borçlunun bunda kusurlu olması gerekmektedir. Bilirkişi kurul raporunda davacı yanın talep ettiği zararın faizle karşılanmayan munzam zarar niteliği taşıdığı görüşü bildirilmekte ise de; hak edişlerin usulünce ödenmemesi ve bu sebeple temlik edilmiş olmasından doğan zarar yönünden, böyle bir zararın doğumu öncesi davalı yana herhangi bir ihtarname gönderilmediğinin, davalının temerrüde düşürüldüğünün kanıtlanmadığı, ayrıca alacağın temliki yoluna gidilerek zararın önlenmiş olacağı, faizle karşılanmayan bir zarardan söz edilemeyeceği kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak yukarıda açıklanan sebeplerle, davacı yanın 1.516.777,20 TL ödenmeyen imalat bedeli alacağı ile 305.149,10 TL faiz alacağının mevcut olduğu, bu bedellerin toplamı yönünden davanın kabulü, munzam zarar istemi yönünden açılan davanın reddi gerektiği, toplam 1.821.926,30 TL alacağın dava tarihinde talep edilmiş 60.000,00 TL’lik kısmına dava tarihinden, faiz alacağına faiz yürütülemeyeceğinden faiz alacağı dışındaki ıslah edilen tutara ıslah tarihinden değişen oranlarda avans faizi yürütülebileceğine dair verilen karar taraf vekillerinin vaki temyizi üzerine Yargıtay 15.Hukuk Dairesi’nin 2014/1115 esas, 2014/7201 karar sayılı 11/12/2014 tarihli kararı ile”
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı yüklenicinin tüm, davalı iş sahibinin ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
… Altgeçit ve Bağlantı Yolları İnşaatı işi 26.03.2007 tarihinde yapılan ihale sonucu 7.714.429,79 TL + KDV bedelle davacıya ihale edilmiş, %20 keşif artışı ile sözleşme bedeli 9.256.544,31 TL’ye arttırılmış, iş uzatılan süreyle 01.07.2008 tarihinde bitirilerek geçici ve kesin kabulü yapılmış 10 nolu kesin hakediş 01.07.2008 tarihinde düzenlenerek yükleniciye ödenecek tutar 422.681,25 TL olarak hesaplanmıştır. Davacı yüklenici bu hakedişi 07.06.2010 tarihli dilekçesinde yazılı nedenlerle ve itirazi kayıtla imzalamış olup hakediş bedelinin yükleniciye ödenmiş olduğu ihtilafsızdır. Davacı yüklenici bu hakedişlere metrajlar yönünden ve ayrıca yapıldığı halde hakedişe dahil edilmeyen işler yönünden itiraz etmiş kesin hakedişten KDV dahil 2.001.641,80 TL alacaklı olduğunu ileri sürmüş ve davasını bu miktar üzerinden ıslah etmiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporları içeriğinden davacı yüklenicinin 10 nolu kesin hakedişden hatalı yapıldığını iddia ettiği 524.982,49 TL tutarındaki kesintiden kaynaklanan alacak talebinin yerinde olmadığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi kurulunun hazırlamış olduğu ilk rapor kapsamında 10 nolu kesin hakedişe dahil edilmemiş olup da yerinde yapılmış olduğu tespit edilen imalâtlar … Yolu Altgeçit Köprüsü İstinat Duvarları imalât bedeli, … Yolu İhata Duvarı imalât bedeli, … Yolu CK3 Kolu İhata Duvarı imalât bedeli ve rögar uzatmaları imalât bedeli olmak üzere 4 kalem halinde değerlendirilmiş %18 KDV ilavesiyle bu imalâtların bedeli ilk raporda 1.361.877,79 TL, 2. raporda ise 1.516.777,20 TL olarak hesaplanmış, mahkemece 2. rapordaki miktara itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Davalı iş sahibi ilk rapora 31.01.2012 tarihli dilekçeyle itiraz etmiş ilgili bölgede idarece 02.09.2005 tarihinde ihalesi yapılan ve … Tic.Ltd.Şti. uhdesinde kalan “… Köprülü Kavşağı İnşaatı İşi”nde 03.04.2006 tarihinde düzenlenen 3. hakedişin metraj cetvelinde, … yolu ihata duvarı imalâtlarının 12. onaya kadar toplam 132 mt uzunluğunda tüm imalâtların alındığı, ayrıca … Menfez Projesi (Dikimevi önüne) ne ait imalâtların alındığı, 17.11.2006 tarihli 7 nolu hakediş metrajında ise … yolu ilave perde imalâtlarının 17. onaya kadar toplam 165.88 mt uzunluğunda tüm imalâtların, 02.06.2006 tarihli 4. hakediş metraj cetvelinde ise … yolu CK3 kolu ihata duvarı imalâtlarının 16. onaya kadar toplam 192 mt uzunluğunda hakedişlerde yer aldığı ileri sürülerek ilgili hakedişlerin metraj sayfaları, yolların projeleri ve en kesitleri delil olarak sunulmuş, sözü edilen bu imalâtlar bedelinin … Tic. Ltd. Şti.’nin uhdesinde kalan iş kapsamında bedelinin adı geçen yükleniciye ödendiğini savunmuştur. Bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 2. rapor ile ek rapora da davalı vekili bu doğrultuda itiraz ettiği halde, itiraz üzerine alınan ek raporda itirazlar cevaplandırılmamış, sözleşme dışı yapıldığı iddia edilen işlerin … Tic. Ltd. Şti.’ne yapılan iş kapsamında olup olmadığı, bu işe ait sözleşme hakedişler ve metrajlar celp edilerek incelenmemiş, itirazlar Yargıtay denetimine elverişli şekilde cevaplandırılmamıştır. Bu yönüyle hükme esas alınan bilirkişi raporu Yargıtay denetimine elverişli değildir.
Mahkemece davalı itirazları da nazara alınarak ve 02.09.2005 tarihinde … Tic. Ltd. Şti.’ne ihale edilen işe ait sözleşme ve ekleriyle tüm hakedişleri ve metrajları da celp edilerek Yargıtay denetimine uygun biçimde rapor alınmak suretiyle sonuca gidilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
Mahkemece yüklenicinin hakediş alacağının yanısıra ayrıca hakedişlerin ödenmesi gereken tarihte ödenmemesi nedeniyle 305.149,10 TL işlemiş faiz alacağına hükmedilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 12. maddesi ödeme yeri ve şartlarını düzenlemekte olup 12.2 madde hükmüne göre hakediş raporları sözleşmenin eki olup, Yapı İşleri Genel Şartnamesi’nde düzenlenen esaslar çerçevesinde kanuni kesintilerde yapılarak 30 günde bir düzenlenir ve idarece onaylandıktan sonra 30 gün içinde tahakkuka bağlanır, 15 gün için de ödenir hükmünü içermektedir. Bilirkişi kurulu tarafından hakedişlerin onay tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde ödenmesi gerektiği düşüncesinden hakereketle onay tarihi ve ödeme tarihleri arasında geçen süreye göre 205.149,10 TL faiz hesaplanmıştır. Sözleşmenin 12.2. maddesinde yer alan hüküm Dairemizin yerleşik uygulamasına göre muaccelliyet şartı olup, temerrüde esas alınması mümkün değildir. Davacı, davalı idareyi dava tarihinden önce ihtar keşide etmek suretiyle usulen temerrüde düşürmediğinden sözleşmenin bu maddesine dayanılarak temerrüd faizine hükmedilmesi de doğru olmamış, karar bu yönüyle de bozmayı gerektirmiştir.” şeklinde gerekçesi ile bozularak dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizce de usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce dava dışı … Ticaret LTD ŞTİ’ye ihale edilen …. Köprüli Kavşağı inşaat işine ait sözleşme ve ekleri ile tüm hakediş ve metrajların davalı Belediye Başkanlığından elden takipli müzekkereye yönelik ara kararı takiben bozma ilamı doğrultusunda ve celp edilen bilgi ve belgeler üzerinde önceki heyette yer alan bilirkişiler marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 29/11/2016 tarihli ek rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı ek raporlarında özetle;
”… Altgeçit ve Bağlantı Yolları İnşaatı işi … Büyükşehir Belediyesi tarafından 26.03.2007 tarihinde yapılan ihale sonucu 7.714.429,79 TL + KDV bedelle davacı … Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ne ihale edilmiş, söz konusu iş için taraflar arasında 16.04.2007 tarihinde sözleşme düzenlenmiş, sözleşmenin 18.1. maddesine uygun olarak %20 keşif artışı ile sözleşme bedeli 9.256.544,31 TL’ye arttırılmış, işin süresi 01.07.2008 tarihine uzatılmıştır.
İş süresince 9 adet geçici hakediş raporu tarafların her hangi bir itirazı olmadan imzalanmıştır. Söz konusu iş, keşif artışları ve ilave süre uzatımlarıyla öngörülen sürede tamamlanmış ve 01.07.2008 tarihinde, “Yapılan işin sözleşme ve eklerine uygun olduğu ve geçici kabule engel olabilecek eksik, kusur ve arızalarının bulunmadığı görülmüştür” şeklinde ibare ile birlikte heyet üyeleri ve davacı müteahhit tarafından imzalanmış, 10.07.2009 tarihinde de İta Amiri tarafından onaylanmıştır.
İşin kesin hesap hakedişi 01.07.2008 tarihinde düzenlenmiş yükleniciye ödenecek tutar 422.681,25 TL olarak hesaplanmıştır. Ancak; söz konusu kesin hesap hak edişi, davacı müteahhit … Tic. Ltd. Şti. tarafından “07.06.2010 tarihli dilekçede yazılı itirazi kayıtla” notu konularak imzalanmıştır.
Kesin Kabul 01.07.2009 tarihinde “kesin kabule engel olmayan kusurlu imalatlar için 40.000,- (kırk bin) TL. nefaset kesilmesine karar verilmiştir” ibaresiyle düzenlenmiş ve tutanak, heyet üyeleri ve davacı müteahhit tarafından herhangi bir ihtirazi kayıt düşülmeden imzalanmış, 28.05.2010 tarihinde Gn.Sekr.Yrd. Mevlüt Vural imzasıyla onaylanmıştır.
Kesin kabul işlemlerinde de geçerli olan YİGŞ’ nin 41 inci maddesinin 12 nci fıkrası; “Geçici kabul için yapılan incelemede, teknik olarak kabulünde sakınca görülmeyen ve işin idareye teslimini ve kullanılmasını ve/veya işletilmesini engellemeyen, giderilmesi de mümkün olmayan veya fazla harcama ve zaman kaybını gerektiren, kusur ve eksiklikler görülecek olursa yüklenicinin varsa hakediş veya teminatından uygun görülecek bir bedel kesilmek şartı ile iş idare tarafından bu hali ile kabul edilebilir. Bu gibi kusur ve eksikliklerin niteliğinin ve kesilecek bedelin kabul tutanağında gösterilmesi gereklidir. Yüklenici bu işleme razı olmazsa, her türlü gideri kendisine ait olmak üzere, kusur ve eksiklikleri verilen sürede düzeltmek ve gidermek zorundadır. Madde hükmü çerçevesinde, geçici kabulde tespit edilen kusurlu ve eksik işler dolayısıyla nefaset kesintisi yapılabilmesi için aşağıdaki koşulların oluşması gerekir:
Kusurlu ve eksik işler teknik olarak, kabulü engellemeyecek nitelikte olmalıdır.
Nefaset kesintisine konu kusurlu ve eksik işler, teknik olarak giderilmesi mümkün olmamalı veya fazla harcama ve zaman kaybı gerektiren nitelikte olmalıdırşeklindedir.
Heyetimizin Mütalaası: Davaya konu işin kesin kabul işleminde, usule uygun hareket edilmediği, teknik olarak kabulünde sakınca görülmeyen kusur ve eksikliklerin niteliğinin kesin kabul tutanağında veya ek tutanakta belirtilmediği, sadece, kesilecek nefaset bedelinin miktarının gösterildiği tespit edilmiştir. Heyetimizce; davaya konu işin, hiçbir kusurunun bulunmamasının işin doğasına uygun olamayacağı, kullanıma engel olmayacak ve düzeltilmesi ya da tamamlanmasında teknik olarak zorluk olan bu tür eksik ya da kusurlu imalatlar için İdare tarafından nefaset kesintisi uygulamasının yapılmış olmasının ise normal olduğu mütalaa edilmektedir. Ayrıca, herhangi bir mesnete dayandırılmaksın yapılan kesintiye-binaen kesin kabul tutanağının herhangi bir şerh konulmaksızın imzalanmış olması nedeniyle, kesilen 40.000,- (Kırk Bin) TL. nefaset bedelinin davacı müteahhit tarafından talep edilmesinin haklılığı hususu Sayın Mahkemenin takdirindedir. Sözleşmenin 12.2. maddesinde “Hakediş raporları, bu Sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesinde düzenlenen esaslar çerçevesinde; kanuni kesintiler de yapılarak 30 günde bir düzenlenir ve idarece onaylandıktan sonra otuz gün içinde tahakkuka bağlanarak on beş gün içinde ödenirdenilmektedir. Aşağıdaki tabloda görüleceği üzere, hakediş ödemelerinin (9 no.lı Hakediş hariç) gecikmeli olarak yapıldığı, bununla birlikte işin ifasında her hangi bir gecikme olmadığı ve işin süresinde bitirildiği görülmektedir.
Davacının, hak edişlerin zamanında, düzenli ve usulünce ödenememesi nedeniyle, finans açığını, davalı idarenin onay ve muvafakatini alarak, davalı idareden olan alacaklarını finans kurumlarına yaptığı temlik karşılığı aldığı kredi ile kapattığı anlaşılmaktadır.
Heyetimizin Mütalaası: Davacının, idareden olan alacaklarını finans kurumlarına yaptığı temlik karşılığı kredi almak suretiyle; işe ara verilmesinin, işin uzamasının, kurulu şantiye düzeninin tekrar tekrar bozulmasının önüne geçildiği ve işin bir an önce kamunun hizmetine sunulmasının sağlanmış olduğu (kamu yararı) anlaşılmaktadır. Bu hususta nihai karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, işi süresinde bitirebilmek adına hak edişleri zamanında alamadığından finans açığını kapatmak üzere yapılan mali işlemlerin (temlik ve kredi alma) işin bir an önce bitirilebilmesi amacına yönelik olduğu kanaati ile hak edişlerin geç ödenmesinden kaynaklanan maliyetlerin (205.149,10 TL lik işlemiş faizin) davalı işveren İdarece karşılanmasının uygun olacağı, bu hususta; davacının “Muacceliyet, alacaklının borçludan, borçlanılan edimi talep ve dava edebilme yetkisidir (Prof. Dr. Fikret Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 1999 Baskı, Cilt 2, sayfa 1081). Eski TBK “Borcun ifası henüz istenemiyorsa muaccel bir borçtan söz edilemez. Borcun yerine getirilmesi vadeye bağlı değilse borcun doğması ile birlikte borç muaccel olur (BK 74)” demekte idi. Yeni Borçlar kanunumuzun 117. maddesi-muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Demekle ihtarı gerekli görmüş ancak maddenin ikinci fıkrası “Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlenmişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır. Bu maddenin ihtarın gerekli olmadığı durumları açıkça belirtmiştir. Davamızda tarafların serbest iradeleriyle imzalamış oldukları sözleşmenin 12.2 maddesinde karşılıklı olarak kesin bir vade belirledikleri hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Bu nedenle Borçlar kanunumuzun 117 maddesi mucibince davalı tarafın hak edişin imzalanmasından veya onayından itibaren en geç 15 gün içinde ödeneceği hususu kesin olup davalı taraf bu 15. gün temerrüde düşeceği kesindir. Bundan sonra alacaklı tarafa tekrar ihtar yükümlülüğü getirmek kanunun lafzına ve ruhuna aykırı olarak borçluyu ekstra korumaya almaktır.” şeklindeki beyanları, heyetimizce de uygun olarak mütalaa edilmektedir.
Davacı yüklenici bu hakedişlere metrajlar yönünden ve ayrıca yapıldığı halde hakedişe dahil edilmeyen işler yönünden itiraz etmiş, kesin hak edişten KDV dahil 2.001.641,80 TL alacaklı olduğunu \\er\ sürmüş ve davasını bu miktar üzerinden ıslah etmiştir.
Bilirkişi kurulunun hazırlamış olduğu ilk rapor kapsamında … alt geçit ve bağlantı yolları işine ait 10 nolu kesin hakedişe dahil edilmemiş olup da yerinde yapılmış olduğu tespit edilen imalâtlar … Yolu Altgeçit Köprüsü İstinat Duvarları imalât bedeli, … Yolu İhata Duvarı imalât bedeli, … Yolu CK3 Kolu İhata Duvarı imalât bedeli ve rögar uzatmaları imalât bedeli olmak üzere 4 kaiem halinde değerlendirilmiş %18 KDV ilavesiyle bu imalâtların bedeli ilk raporda 1.361.877,79 TL, 2. raporda ise 1.516.777,20 TL olarak hesaplanmış, mahkemece 2. rapordaki miktara itibar edilerek hüküm kurulmuştur.
Davalı İdare, ilk rapora 31.01.2012 tarihli dilekçeyle itiraz etmiş ilgili bölgede idarece 02.09.2005 tarihinde ihalesi yapılan ve … Tic.Ltd.Şti. uhdesinde kalan “… Köprülü Kavşağı inşaatı lşi”nde 03.04.2006 tarihinde düzenlenen 3. hakedişin metraj cetvelinde, … yolu ihata duvarı imalâtlarının 12. anoya kadar toplam 132 mt uzunluğunda tüm imalâtların alındığı, ayrıca … Menfez Projesi (Dikimevi önüne) ne ait imalâtların alındığı, 17.11.2006 tarihli 7 nolu hakediş metrajında ise … yolu ilave perde imalâtlarının 17. anoya kadar toplam 165.88 mt uzunluğunda tüm imalâtların, 02.06.2006 tarihli 4. hakediş metraj cetvelinde ise … yolu CK3 kolu ihata duvarı imalâtlarının 16. anoya kadar toplam 192 mt uzunluğunda hak edişlerde yer aldığı ileri sürülerek ilgili hak edişlerin metraj sayfaları, yolların projeleri ve en kesitleri delil olarak sunulmuş, sözü edilen bu imalâtlar bedelinin … Tic. Ltd. Şti.’nin uhdesinde kalan iş kapsamında bedelinin adı geçen yükleniciye ödendiğini savunmuştur.
Davacı müteahhit Firmanın temyiz itirazlarının yerinde görülmeyen hususlarının tekrar incelenerek lehlerine karar verilmek üzere karar düzeltme talebinde; “Şöyle ki; Davalı … Büyukşehir Belediyesi dava dilekçesinin kendilerine tebliğinden yerel mahkemenin vermiş olduğu kararım açıkladığı 18.12.2013 tarihine kadar delillerini sunmamıştır. Davanın sonuna doğru … köprülü kavşak inşaatının … inşaat tarafından yapıldığı iddiasını ileri sürmüştür. Bu iddiasına ilişkin belge ve bilgileri dosyaya sunmuş ve bilirkişi heyeti tarafından bu iddiaları yetersiz ve mesnetsiz bulunduğundan dolayı reddedilmiştir. Dosyaya daha sonra bu iddiaları yönünde başka bir delil ileri sürmeyeceklerini de ayrıca bildirmişlerdir. İddiaları davayı sürünceme de bırakmaya yöneliktir. Bu iddiaları gerçek olsa davalı belediye mahkemeden tekrar keşif istemesi gerekmekte idi; uygulama genelde bu tür itirazların yerinde teknik yetkililerin yerinde hak ediş ve tekerrür ödemelerinin detaylarının incelenerek yapılması olarak karşımıza çıkmaktadır. Tabi olayımızda tekerrür iş ve ödeme olmadığı için bunu istemeden sadece dosyadaki belgelerle bilirkişi incelemesinde bulunmaları ve bunu temyiz itirazı olarak ileri sunmaları hakkın kötüye kullanılması olarak telakki edilmelidir. Kaldı ki yerel mahkeme kendilerine 1 aylık kesin süre vermelerine rağmen başka delillerini ileri sürmemişler ya da dosya ya ibraz etmemişlerdir. Bu yönüyle Yüksek Yargıtay’ımızın ilamının 2 numaralı bendindeki bozma kararı oluşa ve hakkaniyete aykırı bir karar niteliği taşımış olup, kararın düzeltilmesi gerekmektedir.” ifadeleri yer almaktadır.
Yargıtay 15. Hukuk dairesinin 11/12/2014 karar tarihli 2014/1115 esas ve 2014/7201 karar sayılı “Bozma Kararı” nda “02.09.2005 tarihinde … Tic. Ltd. Şti.’ne ihale edilen işe ait sözleşme ve ekleriyle tüm hak edişleri ve metrajları da celp edilerek Yargıtay denetimine uygun biçimde rapor alınmak suretiyle sonuca gidilmek üzere kararırı bozulması gerekmiştir.” denilmektedir.
Heyetimizin Mütalaası: Mahkeme dosyası ve ekleri (bir ana dosya klasörü, dört ek dosya klasörü ve 90 adet proje paftasından oluşan dosya içeriği) heyetimizce tekrar incelenmiş, davalının yukarıdaki iddialarını teyit edecek her hangi bir belgenin (sonradan sunulmuş olabileceği savıyla) “…Tic.Ltd.Şti.’nin müteahhidi olduğu “… Köprülü Kavşağı İnşaatı İşi” ne ait ataşman, metraj, yeşil defter, hak ediş, proje vb.) celp edilip edilmediği, İlgili … 16. Asliye Ticaret Mahkemesi Kalemi’nden araştırılmış, ancak; böyle bir ek dokümana rastlanmamıştır. Dosya içeriğinde bulunan proje paftalarının tamamı, davacının uhdesinde bulunan … Alt Geçit ve Bağlantı Yolları İnşaatına ait olup dökümü aşağıdadır. Dava dosyası ekinde yer alan hak ediş raporları (10 adet hak ediş dosyası), yazışmalar vb. evrakın tamamının da davacı uhdesindeki “… Alt Geçit ve Bağlantı Yolları İnşaatına ait olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, dosya eklerinin incelemesinde davacı tarafından bedelleritalep edilen imalatların, davalı iddiasında yer … Tic.Ltd.Şti. uhdesindeki “… Köprülü Kavşağı İnşaatı İşi”ne ait olduğuna dair iddiaları doğrulayacak her hangi bir metraj, hak ediş ya da projeye de rastlanmamıştır. Bir başka deyişle, dosya içeriğinde davalı İdarenin iddialarını doğrulayacak her hangi bir belge bulunmamaktadır. Bu ise, heyetimiz nezdinde davacı tarafın bu husustaki itirazlarının ve taleplerinin haklı olduğu kanaatini uyandırmaktadır.
Davaya konu işin kesin kabul işleminde, usule uygun hareket edilmediği, teknik olarak kabulünde sakınca görülmeyen kusur ve eksikliklerin niteliğinin kesin kabul tutanağında veya ek tutanakta belirtilmediği, sadece, kesilecek nefaset bedelinin miktarının gösterildiği tespit edilmiştir. Heyetimizce; davaya konu işin, hiçbir kusurunun bulunmamasının işin doğasına uygun olamayacağı mütalaa edilmektedir. Ayrıca, herhangi bir mesnete dayandırılmaksın yapılan kesintiye binaen kesin kabul tutanağının herhangi bir şerh konulmaksızın imzalanmış olması nedeniyle, kesilen 40.000,- (Kırk Bin) TL. nefaset bedelinin davacı müteahhit tarafından talep edilmesinin haklılığı hususu Sayın Mahkemenin takdirindedir.
10. No.lı hak ediş raporunda idare tarafından ödenmiş olan 422.681,25 TL tutarı düşüldükten sonra müteahhitlik karı dahil olarak değerlendirildiğinde; 2.001.641,81 TL tutarında eksik ödeme (KDV dahil) 305.149,10 TL Tutarında faiz ödemesi, 214.137,91 TL Tutarında munzam zarar olmak üzere; toplam 2.520.928,82 TL tutarın ödenmesi gerektiği b) İmalatlar karşılığı olan bedelin hesabında, BK 413 madde hükmüne uygun olan hesap yöntemi heyetimizce de benimsenmektedir. Buna göre, müteahhitlik karı eklenmeden Kârsız olarak değerlendirildiğinde; 1.516.777,20 TL. Tutarında eksik ödeme (KDV dahil), 305.149,10 TL. Tutarında faiz ödemesi, 214.137,91 TL. Tutarında munzam zarar olmak üzere; toplam 2.036.064,21 TL. (İkiMilyonOtuzAltıBinAltmışDört Lira YirmiBir Kuruş) tutarının davalı tarafından davacıya ödenmesi gerektiği ” şeklinde beyan ve mütalaada bulunmuşlardır.
… Altgeçit ve Bağlantı Yolları İnşaatı işi … Büyükşehir Belediyesi tarafından 26.03.2007 tarihinde yapılan ihale sonucu 7.714.429,79 TL + KDV bedelle davacı … San. Tic. Ltd. Şti.’ne ihale edilmiş, söz konusu iş için taraflar arasında 16.04.2007 tarihinde sözleşme düzenlenmiş, sözleşmenin 18.1. maddesine uygun olarak %20 keşif artışı ile sözleşme bedeli 9.256.544,31 TL’ye arttırılmış, işin süresi 01.07.2008 tarihine uzatılmıştır.
İş süresince 9 adet geçici hakediş raporu tarafların her hangi bir itirazı olmadan imzalanmıştır. Söz konusu iş, keşif artışları ve ilave süre uzatımlarıyla öngörülen sürede tamamlanmış ve 01.07.2008 tarihinde, “Yapılan işin sözleşme ve eklerine uygun olduğu ve geçici kabule engel olabilecek eksik, kusur ve arızalarının bulunmadığı görülmüştür” şeklinde ibare ile birlikte heyet üyeleri ve davacı müteahhit tarafından imzalanmış, 10.07.2009 tarihinde de İta Amiri tarafından onaylanmıştır.
İşin kesin hesap hakedişi 01.07.2008 tarihinde düzenlenmiş yükleniciye ödenecek tutar 422.681,25 TL olarak hesaplanmıştır. Ancak; söz konusu kesin hesap hak edişi, davacı müteahhit … Gıda San. Tic. Ltd. Şti. tarafından “07.06.2010 tarihli dilekçede yazılı itirazi kayıtla” notu konularak imzalanmıştır.
Kesin Kabul 01.07.2009 tarihinde “kesin kabule engel olmayan kusurlu imalatlar için 40.000,- (kırk bin) TL. nefaset kesilmesine karar verilmiştir” ibaresiyle düzenlenmiş ve tutanak, heyet üyeleri ve davacı müteahhit tarafından herhangi bir ihtirazi kayıt düşülmeden imzalanmış, 28.05.2010 tarihinde Gn.Sekr.Yrd. … imzasıyla onaylanmıştır.
Kesin kabul işlemlerinde de geçerli olan YİGŞ’ nin 41 inci maddesinin 12 nci fıkrası; “Geçici kabul için yapılan incelemede, teknik olarak kabulünde sakınca görülmeyen ve işin idareye teslimini ve kullanılmasını ve/veya işletilmesini engellemeyen, giderilmesi de mümkün olmayan veya fazla harcama ve zaman kaybını gerektiren, kusur ve eksiklikler görülecek olursa yüklenicinin varsa hakediş veya teminatından uygun görülecek bir bedel kesilmek şartı ile iş idare tarafından bu hali ile kabul edilebilir. Bu gibi kusur ve eksikliklerin niteliğinin ve kesilecek bedelin kabul tutanağında gösterilmesi gereklidir. Yüklenici bu işleme razı olmazsa, her türlü gideri kendisine ait olmak üzere, kusur ve eksiklikleri verilen sürede düzeltmek ve gidermek zorundadır. Madde hükmü çerçevesinde, geçici kabulde tespit edilen kusurlu ve eksik işler dolayısıyla nefaset kesintisi yapılabilmesi için aşağıdaki koşulların oluşması gerekir:
Kusurlu ve eksik işler teknik olarak, kabulü engellemeyecek nitelikte olmalıdır.
Nefaset kesintisine konu kusurlu ve eksik işler, teknik olarak giderilmesi mümkün olmamalı veya fazla harcama ve zaman kaybı gerektiren nitelikte olmalıdırşeklindedir.
Heyetimizin Mütalaası: Davaya konu işin kesin kabul işleminde, usule uygun hareket edilmediği, teknik olarak kabulünde sakınca görülmeyen kusur ve eksikliklerin niteliğinin kesin kabul tutanağında veya ek tutanakta belirtilmediği, sadece, kesilecek nefaset bedelinin miktarının gösterildiği tespit edilmiştir. Heyetimizce; davaya konu işin, hiçbir kusurunun bulunmamasının işin doğasına uygun olamayacağı, kullanıma engel olmayacak ve düzeltilmesi ya da tamamlanmasında teknik olarak zorluk olan bu tür eksik ya da kusurlu imalatlar için İdare tarafından nefaset kesintisi uygulamasının yapılmış olmasının ise normal olduğu mütalaa edilmektedir. Ayrıca, herhangi bir mesnete dayandırılmaksın yapılan kesintiye-binaen kesin kabul tutanağının herhangi bir şerh konulmaksızın imzalanmış olması nedeniyle, kesilen 40.000,- (Kırk Bin) TL. nefaset bedelinin davacı müteahhit tarafından talep edilmesinin haklılığı hususu Sayın Mahkemenin takdirindedir. Sözleşmenin 12.2. maddesinde “Hakediş raporları, bu Sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesinde düzenlenen esaslar çerçevesinde; kanuni kesintiler de yapılarak 30 günde bir düzenlenir ve idarece onaylandıktan sonra otuz gün içinde tahakkuka bağlanarak on beş gün içinde ödenirdenilmektedir. Aşağıdaki tabloda görüleceği üzere, hakediş ödemelerinin (9 no.lı Hakediş hariç) gecikmeli olarak yapıldığı, bununla birlikte işin ifasında her hangi bir gecikme olmadığı ve işin süresinde bitirildiği görülmektedir.
Davacının, hak edişlerin zamanında, düzenli ve usulünce ödenememesi nedeniyle, finans açığını, davalı idarenin onay ve muvafakatini alarak, davalı idareden olan alacaklarını finans kurumlarına yaptığı temlik karşılığı aldığı kredi ile kapattığı anlaşılmaktadır.
Heyetimizin Mütalaası: Davacının, İdareden olan alacaklarını finans kurumlarına yaptığı temlik karşılığı kredi almak suretiyle; işe ara verilmesinin, işin uzamasının, kurulu şantiye düzeninin tekrar tekrar bozulmasının önüne geçildiği ve işin bir an önce kamunun hizmetine sunulmasının sağlanmış olduğu (kamu yararı) anlaşılmaktadır. Bu hususta nihai karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, işi süresinde bitirebilmek adına hak edişleri zamanında alamadığından finans açığını kapatmak üzere yapılan mali işlemlerin (temlik ve kredi alma) işin bir an önce bitirilebilmesi amacına yönelik olduğu kanaati ile hak edişlerin geç ödenmesinden kaynaklanan maliyetlerin (205.149,10 TL lik işlemiş faizin) davalı işveren İdarece karşılanmasının uygun olacağı, bu hususta; davacının “Muacceliyet, alacaklının borçludan, borçlanılan edimi talep ve dava edebilme yetkisidir (Prof. Dr. Fikret Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 1999 Baskı, Cilt 2, sayfa 1081). Eski TBK “Borcun ifası henüz istenemiyorsa muaccel bir borçtan söz edilemez. Borcun yerine getirilmesi vadeye bağlı değilse borcun doğması ile birlikte borç muaccel olur (BK 74)” demekte idi. Yeni Borçlar kanunumuzun 117. maddesi-Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Demekle ihtarı gerekli görmüş ancak maddenin ikinci fıkrası “Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlenmişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır. Bu maddenin ihtarın gerekli olmadığı durumları açıkça belirtmiştir. Davamızda tarafların serbest iradeleriyle imzalamış oldukları sözleşmenin 12.2 maddesinde karşılıklı olarak kesin bir vade belirledikleri hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Bu nedenle Borçlar kanunumuzun 117 maddesi mucibince davalı tarafın hak edişin imzalanmasından veya onayından itibaren en geç 15 gün içinde ödeneceği hususu kesin olup davalı taraf bu 15. gün temerrüde düşeceği kesindir. Bundan sonra alacaklı tarafa tekrar ihtar yükümlülüğü getirmek kanunun lafzına ve ruhuna aykırı olarak borçluyu ekstra korumaya almaktır.” şeklindeki beyanları, heyetimizce de uygun olarak mütalaa edilmektedir.
Davacı yüklenici bu hakedişlere metrajlar yönünden ve ayrıca yapıldığı halde hakedişe dahil edilmeyen işler yönünden itiraz etmiş, kesin hak edişten KDV dahil 2.001.641,80 TL alacaklı olduğunu \\er\ sürmüş ve davasını bu miktar üzerinden ıslah etmiştir.
Bilirkişi kurulunun hazırlamış olduğu ilk rapor kapsamında … alt geçit ve bağlantı yo\\an işine ait 10 nolu kesin hakedişe dahil edilmemiş olup da yerinde yapılmış olduğu tespit edilen imalâtlar … Yolu Altgeçit Köprüsü İstinat Duvarları imalât bedeli, … Yolu İhata Duvarı imalât bedeli, …CK3 Kolu İhata Duvarı imalât bedeli ve rögar uzatmaları imalât bedeli olmak üzere 4 kaiem halinde değerlendirilmiş %18 KDV ilavesiyle bu imalâtların bedeli ilk raporda 1.361.877,79 TL, 2. raporda ise 1.516.777,20 TL olarak hesaplanmış, mahkemece 2. rapordaki miktara itibar edilerek hüküm kurulmuştur.
Davalı İdare, ilk rapora 31.01.2012 tarihli dilekçeyle itiraz etmiş ilgili bölgede idarece 02.09.2005 tarihinde ihalesi yapılan ve … Tic.Ltd.Şti. uhdesinde kalan “… Köprülü Kavşağı inşaatı lşi”nde 03.04.2006 tarihinde düzenlenen 3. hakedişin metraj cetvelinde, … yolu ihata duvarı imalâtlarının 12. anoya kadar toplam 132 mt uzunluğunda tüm imalâtların alındığı, ayrıca … Menfez Projesi (Dikimevi önüne) ne ait imalâtların alındığı, 17.11.2006 tarihli 7 nolu hakediş metrajında ise … yolu ilave perde imalâtlarının 17. anoya kadar toplam 165.88 mt uzunluğunda tüm imalâtların, 02.06.2006 tarihli 4. hakediş metraj cetvelinde ise … yolu CK3 kolu ihata duvarı imalâtlarının 16. anoya kadar toplam 192 mt uzunluğunda hak edişlerde yer aldığı ileri sürülerek ilgili hak edişlerin metraj sayfaları, yolların projeleri ve en kesitleri delil olarak sunulmuş, sözü edilen bu imalâtlar bedelinin … Tic. Ltd. Şti.’nin uhdesinde kalan iş kapsamında bedelinin adı geçen yükleniciye ödendiğini savunmuştur.
Davacı müteahhit Firmanın temyiz itirazlarının yerinde görülmeyen hususlarının tekrar incelenerek lehlerine karar verilmek üzere karar düzeltme talebinde; “Şöyle ki; Davalı … Büyukşehir Belediyesi dava dilekçesinin kendilerine tebliğinden yerel mahkemenin vermiş olduğu kararım açıkladığı 18.12.2013 tarihine kadar delillerini sunmamıştır. Davanın sonuna doğru … köprülü kavşak inşaatının Sinan inşaat tarafından yapıldığı iddiasını ileri sürmüştür. Bu iddiasına ilişkin belge ve bilgileri dosyaya sunmuş ve bilirkişi heyeti tarafından bu iddiaları yetersiz ve mesnetsiz bulunduğundan dolayı reddedilmiştir. Dosyaya daha sonra bu iddiaları yönünde başka bir delil ileri sürmeyeceklerini de ayrıca bildirmişlerdir. İddiaları davayı sürünceme de bırakmaya yöneliktir. Bu iddiaları gerçek olsa davalı belediye mahkemeden tekrar keşif istemesi gerekmekte idi; uygulama genelde bu tür itirazların yerinde teknik yetkililerin yerinde hak ediş ve tekerrür ödemelerinin detaylarının incelenerek yapılması olarak karşımıza çıkmaktadır. Tabi olayımızda tekerrür iş ve ödeme olmadığı için bunu istemeden sadece dosyadaki belgelerle bilirkişi incelemesinde bulunmaları ve bunu temyiz itirazı olarak ileri sunmaları hakkın kötüye kullanılması olarak telakki edilmelidir. Kaldı ki yerel mahkeme kendilerine 1 aylık kesin süre vermelerine rağmen başka delillerini ileri sürmemişler ya da dosya ya ibraz etmemişlerdir. Bu yönüyle Yüksek Yargıtay’ımızın ilamının 2 numaralı bendindeki bozma kararı oluşa ve hakkaniyete aykırı bir karar niteliği taşımış olup, kararın düzeltilmesi gerekmektedir.” ifadeleri yer almaktadır.
Yargıtay 15. Hukuk dairesinin 11/12/2014 karar tarihli 2014/1115 esas ve 2014/7201 karar sayılı “Bozma Kararı” nda “02.09.2005 tarihinde … Tic. Ltd. Şti.’ne ihale edilen işe ait sözleşme ve ekleriyle tüm hak edişleri ve metrajları da celp edilerek Yargıtay denetimine uygun biçimde rapor alınmak suretiyle sonuca gidilmek üzere kararırı bozulması gerekmiştir.” denilmektedir.
Heyetimizin Mütalaası: Mahkeme dosyası ve ekleri (bir ana dosya klasörü, dört ek dosya klasörü ve 90 adet proje paftasından oluşan dosya içeriği) heyetimizce tekrar incelenmiş, davalının yukarıdaki iddialarını teyit edecek her hangi bir belgenin (sonradan sunulmuş olabileceği savıyla) “….Ltd.Şti.’nin müteahhidi olduğu “… Köprülü Kavşağı İnşaatı İşi” ne ait ataşman, metraj, yeşil defter, hak ediş, proje vb.) celp edilip edilmediği, İlgili … 16. Asliye Ticaret Mahkemesi Kalemi’nden araştırılmış, ancak; böyle bir ek dokümana rastlanmamıştır. Dosya içeriğinde bulunan proje paftalarının tamamı, davacının uhdesinde bulunan … Alt Geçit ve Bağlantı Yolları İnşaatına ait olup dökümü aşağıdadır. Dava dosyası ekinde yer alan hak ediş raporları (10 adet hak ediş dosyası), yazışmalar vb. evrakın tamamının da davacı uhdesindeki “… Alt Geçit ve Bağlantı Yolları İnşaatına ait olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, dosya eklerinin incelemesinde davacı tarafından bedelleritalep edilen imalatların, davalı iddiasında yer … Tic.Ltd.Şti. uhdesindeki “… Köprülü Kavşağı İnşaatı İşi”ne ait olduğuna dair iddiaları doğrulayacak her hangi bir metraj, hak ediş ya da projeye de rastlanmamıştır. Bir başka deyişle, dosya içeriğinde davalı İdarenin iddialarını doğrulayacak her hangi bir belge bulunmamaktadır. Bu ise, heyetimiz nezdinde davacı tarafın bu husustaki itirazlarının ve taleplerinin haklı olduğu kanaatini uyandırmaktadır.
Davaya konu işin kesin kabul işleminde, usule uygun hareket edilmediği, teknik olarak kabulünde sakınca görülmeyen kusur ve eksikliklerin niteliğinin kesin kabul tutanağında veya ek tutanakta belirtilmediği, sadece, kesilecek nefaset bedelinin miktarının gösterildiği tespit edilmiştir. Heyetimizce; davaya konu işin, hiçbir kusurunun bulunmamasının işin doğasına uygun olamayacağı mütalaa edilmektedir. Ayrıca, herhangi bir mesnete dayandırılmaksın yapılan kesintiye binaen kesin kabul tutanağının herhangi bir şerh konulmaksızın imzalanmış olması nedeniyle, kesilen 40.000,- (Kırk Bin) TL. nefaset bedelinin davacı müteahhit tarafından talep edilmesinin haklılığı hususu Sayın Mahkemenin takdirindedir.
10. No.lı hak ediş raporunda idare tarafından ödenmiş olan 422.681,25 TL tutarı düşüldükten sonra müteahhitlik karı dahil olarak değerlendirildiğinde; 2.001.641,81 TL tutarında eksik ödeme (KDV dahil) 305.149,10 TL Tutarında faiz ödemesi, 214.137,91 TL Tutarında munzam zarar olmak üzere; toplam 2.520.928,82 TL tutarın ödenmesi gerektiği b) İmalatlar karşılığı olan bedelin hesabında, BK 413 madde hükmüne uygun olan hesap yöntemi heyetimizce de benimsenmektedir. Buna göre, müteahhitlik karı eklenmeden Kârsız olarak değerlendirildiğinde; 1.516.777,20 TL. Tutarında eksik ödeme (KDV dahil), 305.149,10 TL. Tutarında faiz ödemesi, 214.137,91 TL. Tutarında munzam zarar olmak üzere; toplam 2.036.064,21 TL. (İkiMilyonOtuzAltıBinAltmışDört Lira YirmiBir Kuruş) tutarının davalı tarafından davacıya ödenmesi gerektiği ” şeklinde beyan ve mütalaada bulunmuşlardır.
Mahkememizce bilirkişi raporunda bozma ilamında işaret olunan … yolu işi dosyasının incelenemediği mütalaa olunmakla anılı dosya dosyamız arasında olduğundan incelenmesi ve bozma ilamı doğrultusunda heyetteki aynı bilirkişiler marifetiyle ek inceleme icra edilerek konuya ilişkin 11/10/2017 tarihli 2.ek rapor teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Bilirkişiler anılı 2.ek raporlarında özetle;
“Yargıtay 15. Hukuk dairesinin 11/12/2014 karar tarihli 2014/1115 esas ve 2014/7201 karar | sayılı “Bozma Kararı” nda “02.09.2005 tarihinde … Tic. Ltd. Şti.’ne ihale edilen işe ait I sözleşme ve ekleriyle tüm hak edişleri ve metrajları da celp edilerek Yargıtay denetimine uygun i biçimde rapor alınmak suretiyle sonuca gidilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.” denilmektedir.
Heyetimizin Mütalaası: Mahkeme dosyası ve ekleri (bir ana dosya klasörü, dört ek dosya klasörü ve 90 adet proje paftasından oluşan dosya içeriği) heyetimizce tekrar incelenmiş, davalının yukarıdaki iddialarını teyit edecek her hangi bir belgenin (sonradan sunulmuş olabileceği savıyla) “…Ltd.Şti/nin müteahhidi olduğu “… Köprülü Kavşağı İnşaatı İşi” ne ait ataşman, metraj, yeşil defter, hak ediş, proje vb.) celp edilip edilmediği, İlgili … 16. Asliye Ticaret Mahkemesi Kaleminden araştırılmış, ancak; böyle bir ek dokümana rastlanmamıştır. Dosya içeriğinde bulunan proje paftalarının tamamı, davacının uhdesinde bulunan … Alt Geçit ve Bağlantı Yolları İnşaatına ait olup dökümü aşağıdadır. Dava dosyası ekinde yer alan hak ediş raporları (10 adet hak ediş dosyası), yazışmalar vb. evrakın tamamının da davacı uhdesindeki “… Alt Geçit ve Bağlantı Yolları İnşaatı”na ait olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, dosya eklerinin incelemesinde davacı tarafından bedelleri talep edilen imalatların, davalı iddiasında yer … Tic.Ltd.Şti. uhdesindeki “… Köprülü Kavşağı İnşaatı İşi”ne ait olduğuna dair iddiaları doğrulayacak her hangi bir metraj, hak ediş ya da projeye de rastlanmamıştır. Bir başka deyişle, dosya içeriğinde davalı İdarenin iddialarını doğrulayacak her hangi bir belge bulunmamaktadır. Bu ise, heyetimiz nezdinde davacı tarafın bu husustaki itirazlarının ve taleplerinin haklı olduğu kanaatini uyandırmaktadır.
Davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili Av. … tarafından 2 klasör halinde sunulan evrak heyetimizce incelenmiştir.
Söz konusu ilk klasörde; … Köprülü Kavşağı işi için … Büyükşehir Belediye Başlanlığı, Fen İşleri daire Başkanlığı, Altyapı Hizmetleri Müdürlüğü’nce … Tic. Ltd. Şti. ne ödeme yapmak üzere düzenlenen; 03.03.2006 tarihli 1 No.lı geçici hakediş raporu, 03.04.2006 tarihli 2 No.lı geçici hakediş raporu, ( 01.1 İnşaat Yol başlıklı metraj cetvelinin 2.,3.,5.,6.,7.ve 8. Metraj sayfaları eksik olarak) 03.05.2006 tarihli 3 No.lı geçici hakediş raporu, 02.06.2006 tarihli 4 No.lı geçici hakediş raporu, 02.07.2006 tarihli 5 No.lı geçici hakediş raporu, 01.08.2006 tarihli 6 No.lı geçici hakediş raporu, 18.11.2006 tarihli 7 No.lı geçici hakediş raporu, ( 01.1 İnşaat Yol başlıklı metraj cetvelinin 3.,4.,5.,8., ve 9. Metraj sayfaları eksik olarak) 28.11.2006 tarihli 8 No.lı geçici hakediş raporu, söz konusu ikinci klasörde ise, yaklaşık maliyet hesapları, ihale işlem dosyası, 06.Ekim 2005 tarih ve 26370 sayı ile ( noter mührü okunamayan) onaylı … Büyükşehir Belediyesi ile … Ltd. Şti arasında düzenlenen sözleşme fotokopisi yer almaktadır.
Heyetimizin Mütalaası: söz konusu klasörlerdeki evrak tarafımızdan incelenmiştir.
Davalı tarafça mükerrer ödendiğinin belgesi olarak sunulan 2 ve 7 No.lı hakediş raporunun yukarıda zikredilen sayfaları eksiktir. Bunun da fazla bir önemi yoktur, zira; söz konusu hakediş raporları, geçici hakediş raporları olması nedeniyle, nihai hesapları içermemektedir. Kanaatimizce, geçici hakediş raporlarına ve içeriğinde yer alan metraj hesaplarına göre bir hükme varmak mümkün değildir.
İkinci klasörde yer alan evrak (ihale – sözleşme dosyası) ise dava dosyamızı hiçbir şekilde ilgilendirmemektedir.
Davalının, 31.1.2017 tarihli layihasında, önceki ek bilirkişi raporunda, -davalı yararına olduğu bildirilen- Yargıtay bozma kararının gözönünde bulundurulmadığı yönünde itirazda bulunulmuştur. Sayın mahkemenin bilirkişi görevini açıklayan 6.4.2017 tarihli kararında, ”ve bozma ilamı doğrltusunda ek rapor için” denildiği görülmekle; aşağıdaki tespitler yapılabilecektir. Şöyle ki: Bozma konusu sayın Mahkemeniz (18.12.2013 t.li-2011/326-346 s.lı) kararında, “1.516.777,20 Tl. ödenmeyen imalat bedeli alacağı ile 305.149,10 TL faiz alacağının mevcut olduğu”ndan bahisle, “kısmen kabul ile”, davacının davalıdan “toplam 1.821.926,30 TL.nin …. davalıdan tahsiline” hükmedilmiştir. Anılan bozma ilamında, “davacı yüklenicinin tüm … temyiz itirazlarının reddine” karar verilmiştir. Davacının temyiz dilekçesinde, temyiz sebepleri, “yüklenici kârı”, “nefaset kesintisi”, “munzam zarar” ve “faiz başlangıç tarihi” yönlerinden olarak sıralanmıştır. Anılan (Yarg.15.HD., 11.12.2014 t.li-2014/1115-7201 s.lı) bozma kararında ise, davalının temyiz itirazlarından, 1) “sözleşme dışı yapıldığı iddia edilen işlerin … Tic. Ltd.Şti.ne (yaptırılan) iş kapsamında olup olmadığına ilişkin olarak, Cdavalının itirazları da nazara alınarak ve”), “… Tic. Ltd.Şti.ne ihale edilen işe ait sözleşme ve ekleriyle tüm hakedişleri ve metrajları da celbedilerek Yargıtay denetimine uygun biçimde rapor alınmak” konusunda (“bent/2”)’, yine, 2) “davacı, davalı İdareyi dava tarihinden önce… temerrüde düşürmediğinden … temerrüd faizine hükmediimesini(nin) de doğru oima”dığı (“bent/3”) yönünden “davalı yararına bozma” hükmü tesis edilmiş ve davalının diğer temyiz itirazları red edilmiştir. Davalı taraf, karar düzeltme İle, her iki konuya ilişkin bozma yönünden bozmanın kaldırılmasını ve davacının temyiz itirazları doğrultusunda bozma tesisini talep etmiştir. Ancak, Yargıtay (Yarg.15.HD., 11.12.2014 t.li-2014/1115-7201 s.lı karar ile), davacının karar düzeltme isteğini red etmiştir.
Davalı vekilince sunulan belgelerin incelenmesi neticesinde heyetimizin kanaatinde herhangi bir değişiklik oluşmamıştır. İlk ek raporumuzdaki kanaatimizi -bozma kapsamında olacak şekilde aynen muhafaza etmekteyiz. Davacının bozma sonrası ve bozma kapsamında değerlendirme ile- sözleşme kapsamı dışındaki imalatlarının karşılığı olan bedelin hesabında, eBK 413 (yeni TBK.529) madde hükmüne uygun olan hesap yöntemi heyetimizce de -önceki raporlarımızda belirlendiği üzere-benimsenmektedir. Buna göre, -bozma kapsamı dışında olma yönünden- müteahhitlik karı eklenmeden kârsız olarak değerlendirilme ile; bozma konusu yerel mahkeme kararında benimsendiği üzere, davacının davalıdan olan 1.516.777,20 TL. eksik ödeme (KDV dahil) karşılığı alacak tutarının davalı tarafından davacıya dava tarihinden işleyecek bozma konusu kararda belirli temerrüt faizi oranında temerrüt faiziyle ödenmesi gerektiği hususundaki kanaatimizi tekrarlamaktayız.” şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Dava; ödenmeyen bakiye imalat bedeli ve hakedişlerin sözleşmede belirtilen tarihlerde ödenmediğinden bahisle gecikme faizi ile munzam zarar alacağı isteminden ibarettir.
Mahkememizin bozma öncesi hükmünde davacı yanın 1.516.777,20TL bakiye imalat bedeli alacağı ve 305.149,00TL ise hakedişlerin süresinde ödenmemesinden kaynaklı gecikme faizi alacağı olduğundan bahisle 1.821.926,30TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, taraf vekillerince vaki temyiz üzerine Yüksek Yargıtay 15 Hukuk Dairesi’nce davalı iş sahibinin davacı talebine konu bir kısım hakediş bedelinin … Köprülü Kavşağı inşaatı işini alan dava dışı … Ticaret Limited Şirketi’ne yapılan hakediş ödemesi içinde yer aldığı yönündeki rapora itirazının ve savunmasının denetlenmediğinden bahisle, yine hakedişlerin sözleşmede belirtilen tarihlerde ödenmediğinden bahisle gecikme faizi talebi yönünden ise sözleşmedeki konuya ilişkin düzenlemenin muacceliyet şartı olup davalının usulüne uygun temerrüde düşürülmediğinde bahisle talep edilemeyeceği gerekçesi ile dosya mahkememize aktarılmış olup, bozma sonrası yapılan incelemede davalı yanın davacı müteahhidin hakediş alacağı kalemlerinden bir kısmının dava dışı …’ın üstlendiği iş kapsamında olduğu yönündeki savunmasının kanıtlanamadığı anlaşılmakla bozma ilamı da nazara alınarak 1.516.777,20TL bakiye imalat bedeli alacağı esas alınarak davanın kısmen kabulüne, hakediş ödemelerinin gecikmesinden kaynaklı faiz talebinden usulüne uygun temerrüt bulunmadığından şartları oluşmayan faiz talebinin reddine, yine munzam zarar alacağı ise önceki bozma ilamı kapsamınca kesinleşmiş olmakla reddine dair karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya mündericatından edinilen vicdani kanaat gereğince; davanın kısmen kabulü ile; 1.516.777,20TL bakiye imalat bedeli alacağının 60.000,00TL’sine 22/03/2011 dava tarihinden, bakiye 1.456.777,20TL’ye 06/05/2013 ıslah tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 1.516.777,20TL bakiye imalat bedeli alacağının 60.000,00TL’sine 22/03/2011 dava tarihinden, bakiye 1.456.777,20TL’ye 06/05/2013 ıslah tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesin,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 103.611,10 TL. Karar harcından, peşin ve ıslahla yatan 43.511,55 TL. Nin mahsubu ile, bakiye 60.099,60 TL. TL.nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, (Bozmadan önceki ilamda belirtilen 80.937,40 TL. Bakiye karar harcı, davalı tarafından, Mahkememiz veznesine yatırılmış bulunduğundan, yeniden harç yazılmasına yer olmadığına, yatırılan harçtan bakiye kalan 20.837,80 TL.nin karar kesinleştiğinde, talep halinde davalıya iadesine)
Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş bulunduğundan, yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.gereğince hesaplanan 69.453,31 TL. Vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davacı tarafından peşin ve ıslahla yatırılan harçlar toplamı 43.662,20 TL. Nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davacı tarafından, bozmadan önce yapılan 11.837,00 TL. İle, bozmadan sonra yapılan 3.065,20 TL. Olmak üzere toplam: 14.902,20 TL.nin, davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 8.822,10 TL.nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş bulunduğundan, yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.gereğince hesaplanan 55.265,92 TL. Vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük kesin süre içerisinde Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/04/2018

Başkan

Üye

Üye

Katip