Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1189 E. 2018/1069 K. 27.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1189
KARAR NO : 2018/1069

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/12/2016
KARAR TARİHİ : 27/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19/01/2015 tarihinde davaya konu; … adresinde meydana gelen olay 20/02/2015 tarihli ekspertiz raporu ve resimlerdende de anlaşılacağı üzere … tarafından yapılan kaldırım ve kanalizasyon çalışmalarının devam ettiği sırada sigortalı işyerinin yola bakan pere beton duvarının bu çalışmalar sırasında borunun patlamış olması nedeni ile içeriye su girmesi ile duvar boyasının ıslanıp lekelendiğini, bir kısım ürünlerin pis su ile ıslanıp kirlendiği tespit edildiğini, oluşan hasarın 4.031,16-TL olduğu yine işbu rapor ile tespit edildiğini, müvekkil şirket işbu hasar bedelini poliçeye istinaden sigortalısına ödediğini, işbu hasarın meydana gelmesinde …’nin kusurlu olması sebebi ile ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla davalı … hakkında … 9. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça itiraz edildiğini, itirazın iptalini, icra takibinin devamını, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça açılan dava hukuki mesnedden yoksun olduğunu, bu yüzden müvekkil idare bakımından husumetten reddi gerektiğini, bahsedilen kusur durumunun irdelenmesi ve eğer tazminata hükmedilecek ise bundan tenkis edilmesi gerektiğini, davanın müvekkil idare bakımından husumetten reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
… 9. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında özetle; 4.568,31-TL tutarındaki alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %9,00 yasal değişen oranlarının faiziyle birlikte tahsilini talep ettiği, davalı tarafça borca ve takibe itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 03/10/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu olayın ve sigortalı işyerinde oluşan zararın, … tarafından kanalizasyon borularının değişimi sırasında kanalizasyon borusunun patlamış olması nedeniyle içeriye kanalizasyonun pis sularının girmesi sonucunda meydana gelmiş olduğu sabit olduğunu, işyerine ait boya badana masrafı ile pis sudan dolayı kirlenen 4.867-TL adet gömlek emtiasının yıkanarak temizlenmesi masraflarından dolayı davalıdan kusurlu ve sorumlu olduğunu, sigortalı işyerinin boya badana bedelinin 746,44-TL ve piyasa rayicine uygun olduğunu, kirlenen 4.867-TL adet gömlek emtiasının temizleme giderinin 4.136,95-TL ve piyasa rayiç değerlerine uygun olduğunu, davacının talep edebileceği gerçek zarar miktarının 746,44-TL boya badana masrafı ve 3.131,16-TL gömlek emtiasının temizleme masrafı olmak üzere toplam 3.877,60-TL olduğunu, dava konusu sigortalı işyerinde oluşan zarar ile davalı … tarafından yapılmakta olan kanalizasyon borularının değişimi çalışması sırasında kanalizasyon borusunun patlaması ve içeriye kanalizasyon pisliğinin girmesi arasında, açık ve net bir şekilde illiyet bağının mevcut olduğunu, bu nedenle hukuki ve nihai takdiri tamamen Mahkememize ait olmak üzere, davalının sebebiyet verdiği kanalizasyon borusunun patlaması sonucu kanalizasyon pis sularının içeriye girmesi sonucu oluşan zarar ile ilgili olarak, dava dışı sigortalı …’nın kiracısı bulunduğu binanın, yapı ruhsatına ve projesine uygun yapılıp yapılmadığını, imar mevzuatına ve … mevzuatına uygun olup olmadığı hususları ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, meydana gelen zarardan davalının tamamen kusurlu ve sorumlu olduğunu mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 28/06/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; davaya konu hasarın meydana geldiği mahalde yapılan inceleme sırasında, sokak cephesinde yıkılan perde beton duvarın, geriye çekilerek yenilendiğini, buradan şu sonuca varıldığını, esenler belediyesinin kaldırım çalışmaları sırasında, bodrum kattın 1003 sokak cephesindeki beton perde duvarın yıkıldığı ve kanalizasyon borusunun da bu çalışmalar sırasında patladığını, …’ye haber verilerek, bu arızanın … tarafından giderildiği anlaşıldığını, bu … Belediyesi ile …’nin ortaklaşa yaptıkları bir yol ve kanalizasyon yapımı çalışması olmadığını, yapılan kaldırım çalışması ile …’nin bir ilgisi bulunmadığını, dolayısıyla …’nin bu davada taraf olmaması gerektiğini, esenler belediye başkanlığı imar ve şehircilik müdürlüğü arşivindeki taşınmazla ilgili bilgiler, CD’ye yüklenerek Mahkememize gönderildiğini, tarafça CD’deki belgelerin çıktıları alındığını, mimari uygulama projesinin de ozaliti çıkarıldığını, bina yapılırken, Güngören belediyesinden 2 pafta, 2532 parselde inşa edilecek yapı için 10 Ocak 1994 tarih ve 5434 sayılı yapı ruhsatı alındığını, ancak binada proje harici 3 ve4 normal katların yapılmış olması ve yıkım kararının bulunması sebebiyle, iskan belgesi alınamadığını, binanın, mimari uygulama projesinin bodrum kat planında, 4 adet kömürlük ev binaya ait otopark yer aldığını, WC olmadığını, mahallinde bodrum kat ise, WC’li konfeksiyon atölyesi haline dönüştürüldüğünü, bodrum katın işyerine dönüştürülmesini, WC yapılması ve 1003 sokak cephesine, bodrum katın sokaktan direkt olarak girilen kapısı, sonradan açıldığını, bu hususların yasal hale getirilmesi konusunda CD’de bir belgeye rastlanılmadığını, netice olarak bodrum katta kiracı olarak bulunan …’nın maruz kaldığı zarardan …’nin sorumlu olmadığını, bina sahiplerinin sorumlu olduğunu mütalaa etmiştir.
Dava; Sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen hasar bedelinin rücuen davalı taraftan tahsiline ilişkin itirazın iptali talebidir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı tarafça; 19/01/2015 tarihinde davaya konu … adresinde davalı … tarafından yapıldığı iddia edilen kaldırım ve kanalizasyon çalışmalarının devam ettiği sırada davacı sigorta şirketine sigortalı işyerinin yola bakan perde beton duvarının boru patlaması nedeni ile içeriye su girmesi sonucunda duvar boyasının ıslanıp lekelendiğini, bir kısım ürünlerin pis su ile ıslanıp kirlendiğinin tespit edildiğini, oluşan 4.031,16-TL miktarındaki hasar bedelinin davacı sigorta şirketi tarafından poliçeye istinaden sigortalısına ödediğini ve işbu hasarın meydana gelmesinde …’nin kusurlu olduğundan bahisle ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla davalı …İ hakkında … 9. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafın vaki itirazı sebebiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulanan 28.06.2018 tarihli ek bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; Davaya konu hasarın meydana geldiği … ilçesi, … da bulunan yapının bodrum+zemin+1 ve 2 normal katlarda, dükkan+konut inşaatı için 10/01/1994 tarih ve 5434 no ile yapı ruhsatlı olduğu; ancak ruhsatsız yapılan 3 ve 4 normal katlar için Belediye Encümenince 17/08/1995 tarih ve 2974-2975 Karar numarası ile yıkım kararı verildiği ve yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığı, 20/02/2015 tarihli sigorta eksper raporunda; “…. işyerinin yola bakan perde beton duvarının bu çalışmalar sırasında yıkılmış olduğunun” tespit edildiği, mahallinde yapılan incelemeler sırasında sokak cephesinde yıkılan perde beton duvarının geriye çekilerek yenilendiği, bu nedenle … Belediyesinin kaldırım çalışmaları sırasında bodrum katın 1003 sokak cephesindeki beton perde duvarın yıkıldığı ve kanalizasyon borusunun da bu çalışmalar sırasında patladığı sonucuna varıldığı, akabinde davalı …’ye haber verilmek suretiyle bu arızanın davalı … tarafından giderildiğinin belirlendiği, bu durumda dava dışı … Belediyesi ile davalı …’nin ortaklaşa yaptıkları bir yol ve kanalizasyon yapımı çalışması olmadığının anlaşıldığı, bu sebeple yapılan kaldırım çalışması ile davalı …’nin bir ilgisinin bulunmadığının tespit edildiği, … Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü arşivindeki taşınmazla ilgili belgelerin incelenmesinde ise; davaya konu hasarın bina yapılırken proje harici 3 ve 4 normal katların yapılmış olması ve yıkım kararının bulunması sebebiyle iskan belgesi alınamadığı, binanın mimari uygulama projesinin bodrum kat planında; 4 adet kömürlük ve binaya ait otoparkın yer aldığı, dolayısı ile hasarın meydana geldiği yerde WC’nin bulunmadığı, fiili durumda ise; WC’li bir konfeksiyon atölyesi haline dönüştürüldüğünün anlaşıldığı, bodrum katın işyerine dönüştürülmesi, WC yapılması ve 1003 sokak cephesine bodrum katın sokaktan direkt olarak girilen kapısının sonradan açıldığının tespit edildiği, bu hususların yasal hale getirilmesi konusunda bina malikleri tarafından bir başvuru ya da düzenlenmiş bir belgeye de rastlanılmadığı, davaya konu hasarın meydana geldiği bodrum katı kullanan dava dışı sigortalının maruz kaldığı zarardan, perde betonun yıkılması sonucunda patlayan boru ile ilgili arızanın giderilmesi için müdahalede bulunan davalı …’nin sorumlu olamayacağı anlaşılmış, bu nedenle davalı aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan 68,85-TL harçtan 35,90-TL’in mahsubu ile artan 32,92-TL nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’nin 7. maddesine göre hesaplanan 2.180,00-TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen 8,50-TL’nin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/11/2018

Katip

Hakim