Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1155 E. 2018/93 K. 06.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1155 Esas
KARAR NO: 2018/93
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 21/11/2016
KARAR TARİHİ: 06/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30/06/2008 tarihinde…plaka sayılı aracın sebebiyet verdiği müvekkillerinden …’ün sevk ve idaresindeki diğer müvekkillerinin yolcu olarak içinde bulunduğu… plaka sayılı aracında karıştığı kaza sonucu müvekkillerinin malul kalacak şekilde yaralandığını beyanla dava dilekçeleri kapsamında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sürekli/kalıcı iş gücü kaybı nedeniyle her bir müvekkili için ayrı ayrı 100 TL, mutad iştigalinden geri kalması,geçici iş göremez hale gelmesi ve gelir kaybına uğraması nedeniylede her bir müvekkili için ayrı ayrı 100 TL olmak üzere toplam 800 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan aracın 28/11/2007-2008 yılları arasında zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunduğunu, poliçeye göre teminatlarının sakatlanma halinde şahıs başına azami 100.000 TL ile sınırlı olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını beyanla, davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddini, aksi halde müvekili şirketin kalıcı sakatlıktan dolayı, maluliyet tazminatı olarak davacılara toplam 21.122 TL poliçeden doğan mükellefiyetini tamamen yerine getirdiğinden bahisle müvekkil şirket aleyhine açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce davacı asillerin maluliyet oranının tespiti için Bartın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılarak Bülent Ecevit Üniversitesi’nden sağlık kurulu raporları teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce dosya üzerinde iddia ve savunma doğrultusunda trafikçi bilirkişi Nadir Yayla ve aktüerya uzmanı Ayhan Tokat marifetiyle var ise davacı alacağının tespiti ve temerrütün de tartışılması açısından inceleme icra edilerek konuya ilişkin 25/10/2017 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı raporlarında özetle;
“Olaya ait Trafik Kazası Tespit Tutanağı ile dosyadaki diğer belgelere göre kaza yukarıda belirtilen yerde ve açıklanan şekilde meydana gelmiştir.
Kaza yeri meskun bölge içi olup yol düz , orta refüjle bölünmüştür. Davacı tarafa ait aracın seyrettiği yol bölümü iki şeritli olup sağ kenarda 3,0 m genişlikteki emniyet şeridi ile birlikte toplam 11,0 m genişliktedir. Sağ kenarda emniyet şeridini takiben yaya kaldırımı bulunmaktadır. Kaza yerinin 26,60 m ilerisinde anayol/tali yol trafik işareti vardır. Kaza yerinin 26,60 m ilerisinde anayol/tali yol trafik işareti olup yolun asfalt zemini kaza sırasında kuru, görüş açık, vakit gündüzdür.
Davacılardan …’ün yönetiminde Manavgat istikametine seyreden otomobil kaza yerinde fren izi bırakmaksızın park halindeki davalı şirkete sigortalı …plakalı kamyonete emniyet şeridi içinde arkasından çarpmış, kamyonet aldığı çarpmanın etkisi ile soluna savrularak 270 derecelik dönüşle arkası yolun eksen hattı üzerinde olmak üzere sağ şerit üzerinde kalırken davacı otomobili 13,0 m ileride emniyet şeridi içinde asfalt kısma taşmadan durmuştur.
Kazanın oluş şekli hakkında her hangi bir ifade yoktur.
Serik Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan soruşturma sonucu şikayetçi olmadığı için “kovuşturma yapılmasına yer olmadığı” kararı verilmiştir.
Trafik Kazası Tespit Tutanağında Trafik Kanununun 59. maddesine aykırı olarak taşıt yolu üzerine park eden kamyonet sürücüsü … tali kusurlu, arkadan çarpan davacı sürücü … asli kusurlu gösterilmişlerdir.
Kaza, Antalya – Manavgat bölünmüş yolunda Manavgat istikametinde seyreden davacı …’ün yönetimindeki otomobilin yerleşim bölgesi içi olan olay yerinde yolun sağındaki emniyet şeridi üzerine park edilmiş olan davalı şirkete sigortalı kamyonete arkasından çarpması şeklinde meydana gelmiştir.
Davalı şirkete sigortalı…plakalı kamyonet kaza tutanağındaki krokiye göre yolun sağında bulunan 3,0 m genişlikteki emniyet şeridine park edilmiştir. Emniyet şeridi sahip olduğu genişliği göre, kamyonetin bütün olarak yani yolun seyir halinde olan trafiğe ait kısmına taşmadan buraya park edilmesi mümkün olup tutanak krokisinde de kamyonetin bütün olarak yani asfalt yola taşmadan park edilmiş olduğu gösterilmiştir. Ayrıca, kaza yerinde park yasağı bulunmamaktadır.
Diğer yandan, emniyet şeridi içine park edilmiş olan kamyonetin yolun düz ve vaktin gündüz oluşuna göre arkadan gelen sürücülerce gerilerden kolaylıkla fark edilmesi mümkün bulunmaktadır. Buna göre kamyonetin arkasına işaret konmasına yasal olarak mecburiyet yoktur.
Sıralanan hususlara göre, yerleşim bölgesi içinde emniyet şeridi üzerine yola taşmayacak şekilde park eden kamyonet sürücüsü …’ın davranışında trafik yasa ve yönetmeliğine aykırı bir durum olmadığından kazada kusursuz sayılmasının uygun olacağı görüşüne varılmıştır.
Kazada yaralanan davacı …, meskun mahal içinde seyri sırasında yolun sağındaki emniyet şeridine girerek dikkatsizliği ve tedbirsizliği sonucu burada nizami şekilde park halinde olan kamyonete fren yapmadan direkt olarak arkasından çarpmakla Trafik Kanununun 84/d maddesi uyarınca (arkadan çarpma) asli ve tam kusurlu bulunmaktadır.
Bu arada, davacı sürücünün durmakta olan kamyonete çarptıktan sonra bu aracı sola doğru savurup 13,0 m ileride durabilmesi, yerleşim bölgesi içi olan ve 26,60 m ileride kavşak olan kaza yerine göre süratli seyrettiğini , 50 km/sa’lık azami hız sınırlamasına uymadığını göstermekte olup bu şekilde seyri de ayni kanunun 51. ve 52. maddelerine aykırı düşmektedir.
Olaya ait Trafik Kazası Tespit Tutanağında davalı şirket tarafından sigortalanmış olan…plakalı kamyonetin sürücüsü …’ın Trafik Kanununun 59. maddesine istinaden tali kusurlu gösterilmesi hatalı bulunmuştur. Zira, bu kanun maddesi yerleşim bölgeleri dışında ve taşıt yolu üzerine zorunlu haller dışında park eden sürücüler içindir.
Kaza yeri tutanakta belirtildiği üzere yerleşim bölgesi içidir. Ayrıca tutanak krokisine göre araç taşıt yolu üzerine değil emniyet şeridi üzerine taşıt yoluna taşma olmadan park edilmiştir. Vakit gündüz olup aracın gerilerden fark edilmesi kolaylıkla mümkündür. Nihayet, olay yerine park yasağı bulunmamaktadır. Sıralanan hususlara binaen, adı geçen sürücüye tali oranda da olsa kusur verilmesi isabetli görülmemiştir.
Dava dosyasında tüm davacılar bakımından Bartın Devlet Hastanesi tarafından düzenlenmiş özürlü sağlık kurulu raporları bulunmaktadır.
Bunun dışında dava dosyasında Adli Tıp Kurumu Başkanlığı veya Üniversitelerin Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine veya bu konudaki tüzük hükümlerine göre belirlenmiş maluliyet oranına ilişkin bir rapor mevcut değildir.
Dava dilekçesinde, kalıcı iş gücü kaybı zararı yanı sıra ayrıca mutad iştigalden kalma(geçici iş göremezlik) nedeniyle uğranılan zarar talebi de mevcuttur. Ancak; dava dosyasında davacıların geçici iş göremezlik(iyileşme süresi) süresini gösterir bir belge bulunmamaktadır. Bu durumda;
Nihai takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; dava dosyasında bu konudaki Yargıtay kararlarına uygun olarak Adli Tıp Kurumu veya Üniversitelerin Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine veya ilgili tüzük hükümlerine göre belirlenen maluliyet oranını ve davacıların geçici iş göremezlik süresini gösterir bir belge bulunmadığından maddi zarar hesabı yapılması mümkün olmamıştır. Diğer yandan;
İşbu davada…plakalı aracı zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalayan davalı … şirketinden maddi tazminat talebinde bulunulmuştur.
Davalının sorumluluğu sigortaladığı araç sürücüsünün kusuruna bağlıdır. Kusur durumunda ise davalı tarafından zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalanan…plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ın kusursuz olduğu, davacı …’ün(…) %100 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Davalı tarafından sigortalanan araç sürücüsünün kusursuz olması nedeniyle davalının işbu dava kapsamında bir sorumluluğu bulunmayacaktır. Bu durumda da hesap yapılmasını gerektirecek bir durum bulunmamaktadır.” şeklinde mütalaada bulundukları görülmüştür.
Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen cismani zarar nedeniyle geçici ve daimi maluliyete ilişkin maddi tazminatın kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan…plakalı aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Davalı taraf davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasındaki ihtilaf; davalı … şirketine zmm poliçesi ile sigortalı …
Plakalı araç sürücüsünün meydana gelen kazada kusurunun olup olmadığı, davacıların bu kapsamda daimi ve geçici maluliyet tazminatı talep edip edemeyecekleri hususlarına ilişkindir.
Mübrez raporda meydana gelen kazadaki kusurun … plaka sayılı aracı sevk ve idare eden davacı …’e ait olduğu,davalı şirkete sigortalı araç sürücüsü dava dışı …’ın olayda kusurunun bulunmadığı mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya münderecatından edinilen vicdani kanaat gereğince; davalı … şirketi kendi sigortalısının kusuru oranında sorumlu olup sigortalının kusuru tespit edilemediğinden davalı … şirketinden tazminat talebinde bulunulamayacağı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Göre hesaplanan 800 TL ücreti vekaletin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/02/2018

Katip …

Başkan …