Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1133 E. 2019/371 K. 02.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1133
KARAR NO : 2019/371
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2016
KARAR TARİHİ : 02/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize sunmuş dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalılardan Genel Kredi Sözleşmesine dayalı alacağının tahsili için yapılan takibe vaki davalının haksız itirazının iptalini, takibin devamını ve davalıların %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın iptalini isteyen davacı bankanın talep etmiş olduğu %72 oranındaki temerrüt faizi oranının mağduriyete yol açacak kadar fahiş olduğunu, her ne kadar davacı banka sözleşmede uygulanan faiz oranını 3095 Sayılı yasaya dayandırmakta ise de; ilgili Genel Kredi Sözleşmesi’nin temerrüt faizini düzenleyen hükmünün genel işlem şartı niteliğinde olduğunu, TBK. m. 20 gereği genel işlem şartının; bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ilerideki çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla önceden tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşmeler olduğunu, Borçlar Kanunu’nda genel işlem şartlarına ilişkin maddelerin tüm sözleşmeleri kapsayacak şekilde genel hükümler karşısında emredici nitelikteki maddeler olarak düzenlediğinden, genel işlem şartlarına dair korumanın sınırları geniş olup tüketici yahut tacir ayrımı yapmaksızın herkes açısından genel işlem koşullarının denetlenmesine imkan verdiğini, müvekkillerine adeta dayatma olarak sunulan %72 temerrüt faizi oranının bir genel işlem şartı niteliği taşıdığını, böylesine yüksek bir temerrüt faizi oranının kabul edilmesinin mümkün olmadığını, davalı müvekkillerinin davacı- alacaklı …’na icra takibine konu miktarda borcu bulunmadığını, bankanın genel kredi sözleşmesi’ndeki genel işlem şartlarına dayanarak taleplerde bulunmasının, Türk Medeni Kanunu’nun 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralına da aykırı olduğunu beyan ederek; haksız ve mesnetsiz davanın reddini savunmuştur.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2015/36628 takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalılar aleyhine genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağına istinaden 728.198,38TL’si asıl alacak, 45.418,30TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 773.346,68TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalıların vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce banka kayıtları ile dosya üzerinde, iddia ve savunma doğrultusunda bankacı bilirkişi … , … ve … marifeti ile inceleme icra edilerek konuya ilişkin 22/12/2017 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı raporlarında özetle;
”İnceleme ara kararı gereğince dosya kapsamında ve davacı vekilince 17.07.2017 tarihli dilekçe ekinde dosyaya sunulan belgeler üzerinde yapılan inceleme sonuçları aşağıda sunulmaktadır.
Düzenlenen Sözleşmeler:
Davacı bankanın … Şubesiyle dava dışı … San. ve Tic. A.Ş. ( … Ltd. Şti. olan unvanı daha sonra A.Ş.’ye çevrilmiştir.) arasında, davalıların müteselsil kefaletiyle aşağıdaki kredi sözleşmeleri imzalanmıştır:
a) Genel Kredi Sözleşmesi;
Tarih Tutar (TL)
08.06.2010 l.000.000,00
b) Kredi Çerçeve Sözleşmesi:
Tarih Tutar (TL)
13.3.2014 1.000.000,00
13.3.2014 1.500.000,00
toplam 2.500.000,00
Kredi borçlusu şirket tarafından ayrıca;
-Bila tarihli, TL/YP Teminat Mektubu ve Harici Garanti işlemleri Taahhütnamesi,
-26.07.2012 tarihli Nakit, TL Mevduat veya Döviz Tevdiat Hesabı Rehni Şerhi,
-Bila tarihli Kredili Ticari Mevduat Hesabı Taahhütnamesi,
-Bila tarihli Çek Taahhüt Kredisi Taahhütnamesi,
-Bila tarihli Cari Hesap, Havale Emri, İşletme Kredisi İşlemleri Taahhütnamesi, imzalanmıştır.
Kredi Hesaplarının Tetkiki:
Davacı bankanın … Şubesi tarafından dava dışı … San. ve Tic. A.Ş.’ne;
1)Taksitli ticari kredi,
2)BCH kredisi,
3)Açık hesap (kredili mevduat),
4)Teminat mektubu kredisi,
5) Çek kredisi, kullandırılmıştır.
Kredi kullandırımlarıyla ilgili incelemeler aşağıda sunulmaktadır.
Taksitli ticari kredi,
Dava dışı borçlu şirkete 22.10.2014 tarihinde, aylık %0.97 (yıllık %11.64) faiz oranıyla 36 ay vadeli 520.000.- TL tutarında taksitli ticari kredi (eşit taksitli işletme kr.) kullandırılmıştır.
Kredinin ilk taksit vadesi 24.11.2014, son taksit vadesi 23.10.2017, beher taksit tutarı 17.182.16 TL (son taksit 17.182.25 TL), geri ödenecek toplam borç tutarı 618.557.85 TL olarak belirlenmiştir.
Kredinin 22.10.2015 tarihli taksiti dahil 12 taksiti ödenmiş, 22.10-2015 tarihli taksit vadesinde kalan anapara tutarının 366.314.34 TL olduğu, bu tutann 19.02.2016 tarihinde takip hesaplarına aktarıldığı görülmüştür.
BCH Kredisi;
Bu kredi hesabından; 08.09,2015’de 42.586.-TL, 10.09.2015’de 47.449.- TL ilave kredi kullandırılmış kredi anapara borcu ilk kullandırılan 53.913.- TL ile birlikte 143.998.- TL olmuştur.
Kredi anapara borçları 22.02.2016 tarihinde takip hesaplarına aktarılmıştır. 3) Açık Hesap (kredili mevduat):
Bu kredinin kat tarihindeki anapara borcu 50.000.- TL olup, birikmiş faiz ve ferisi ile birlikte kat tutarı 51.328.53 TL olduğu, kredi borcuna %20.04 oranında akdi faiz uygulandığı görülmüştür. Aynı dönemde TCMB tarafından belirlenen faiz oranı ise %24.24’dür. Kredi borcu 22.02.2016 tarihinde takip hesaplarına aktarılmıştır.
Çek Kedisi (gayri nakti kredi):
Dava dışı kredi borçlusu şirkete, … nolu mevduat hesabına bağlı olarak; 22.10.2014 tarihinde 4004166 – 4004190 seri nolu 25 yaprak, 17.08.2015 tarihinde … – … seri nolu 25 yaprak, 30.10,2015 tarihinde … – … seri nolu 25 yaprak, olmak üzere toplam 75 yapraklı 3 adet çek karnesi verilmiştir.
Davacı vekilinin 17.07.2017 tarihli dilekçesi ekinde sunulu bulunan çeklerle ilgili belgelerin tetkikinden; …, … ve … nolu 2 adet çekin müşteri nezdinde olduğu (henüz bankaya ibraz edilmediği), …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … nolu toplam 40 çekin takip tarihi itibariyle henüz bankaya ibraz edilmediği ancak 2016 ydında muhtelif tarihlerde karşılıksız yazıldığı görülmüştür.
Bankaca sorumluluk payı ödenen çek aşağıda gösterilmiştir:
Çek no ödeme tarihi Ödenen miktar (TL)
… 11.11.2015 1.200,00
Kredi Hesaplarının Kat’ı ve Temerrüt tarihinin Tespiti:
Davacı bankanın … Şubesi 17.11.2015 tarihinde, dava dışı kredi borçlusu şirkete ve davalılara keşide ettiği 121106 nolu ihtarname ile kredi hesaplarını kat ederek, 12.11.2015 tarihi itibariyle; 720.275.35 TL nakit kredi borçlarının 1 gün içinde ödenmesini, 126.100.-TL gayri nakti kredi borcunun 1 gün içinde bankada faiz getirmeyen bir hesapta nakden ve defaten depo edilmesini, aksi halde %72 temerrüt faizi uygulanarak yasal yollara başvurulacağını davalılara ve dava dışı borçlular ihtar ve ihbar etmiştir.
İhtarname tebliğleri ve davalıların temerrüt tarihleri, tatil günleri de dikkate alınarak aşağıda gösterilmiştir:
İsim Tebliğ tarihi Temerrüt tarihi
… 19.11.2015 iade 24.12.2015
… 19.11.2015 23.11.2015
… 19.11.2015 23.11.2015
… – Ltd. Şti. 19.11.2015 23.11.2015
… .Ltd. Şti. 1911.2015 23.11.2015
Kefil konumunda olan davalı … tebligat yapılamamış olduğundan temerrüt tarihi 24.12.2015 takip tarihi olarak kabul edilmiştir.
Davacı banka 14.11.20)6 tarihinde, 773.346.68 TL nakit alacak toplamı üzerinden huzurdaki davayı açmıştır.
Temerrüt Faiz Oranının Tespiti:
08.06.2010 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’nin “Müşterinin Borçlar Tamamen Ödeninceye Kadar Yükümlülükleri ve Temerrilt Tarihi” başlıklı 53. maddesi şöyledir ; “Müşteri , bu sözleşmeye göre açılmış cari hesap veya hesapların kesilmesi, vadeli kredilerin vadelerinin gelmesi , temerrüde düşmesi, sözleşmenin feshi veya her ne suretle olursa olsun borçlarının muaccel kılınması, yada aleyhinde yasal işlemlere başvurulması halinde Bankanın bu sözleşmede yazılı temerrüt faizi oranı ile bağlı olmadığını; alacakların muaccel kılınmasını teminen keşide edilen ihtarnamede belirtilen temerrüt faizi oranının değişmesi halinde dahi; Müşteriye açılmış kredi veya kredilere, takip veya dava tarihinde geçerli olan temerrüt faizi oranının uygulanmasını ve Bankanın değiştirilmiş olan bu yeni temerrüt faizi oranım talep etme hakkı ve yetkisinin bulunduğunu kabul ve taahhüt eder.
Borcun hangi tür krediden doğduğuna ve bu kredi vadesinde bakılmaksızın cari hesabın veya hesapların kat’ı yada borçların muacceliyeti yahut sözleşmenin feshi tarihinde sözleşmede yer alan veya bankaca değiştirilen yeni temerrüt faizi oranının uygulanmasını ve bu faize ilişkin mali yükümlülükler ile temerrüt komisyonu ve masrafları da ödemeyi müşteri kabul ve taahhüt eder.”
Kredi Çerçeve Sözleşmelerinin “Müşterinin Borçlar Tamamen Ödeninceye Kadar Yükümlülükleri ve Temerrüt Tarihi” başlıklı 4.2. maddesinde; “Müşteri, temerrüdün doğduğu tarihten itibaren aynı tür krediler ve hesaplar için banka tarafından T.C. Merkez Bankası’na bildirilen TL/YP en yüksek cari faiz oranının %100 fazlası olarak belirlenen oranda ve bu oranların değişmesi halinde, değişen oranlarda temerrüt faizi uygulanmasını ve bu tutarları ödeyeceğini kabul eder.” hükmü davalılar tarafından kabul edilmiştir.
Kat ihtarında, borcun ödenmemesi halinde %72 temerrüt faizi ile tahsili için yasal yollara başvurulacağı ihtar edilmiştir.
Davacı vekilinin 17.07.2017 tarihli dilekçesinin ekinde dosyaya sunulan 15.02.2012 tarih ve GM- 1325 nolu Genel Mektupla, TCMB’ye bildirilen en yüksek faiz oranının %36 olduğu, temerrüt faiz oranının tüm krediler için TCMB’ye bildirilen en yüksek ticari kredi faiz oranının %100 fazlasıyla uygulanacağı banka teşkilatına duyurulmuştur.
Sözleşme koşullarına göre istenebilecek temerrüt faizi, TCMB’ye bildirilen en yüksek faiz olan %36 faizin %100 fazlasıyla %72 olarak hesaplanmıştır.
Davacı banka, Sözleşmenin tanıdığı yetkiye istinaden, açık kredi hesabı dışındaki krediler için istemiş olduğu %36 ticari kredinin %100 fazlasıyla %72 oranında temerrüt faizi talep etmiştir.
TCMB tarafından yayınlanan 25.05.2013 tarih ve 2013-35 sayılı Basın Duyurusu ile, 27.05.2013 tarihinden geçerli olmak üzere kredili mevduat faiz oranlarının bireysel kredi kartı faiz oranlarında olduğu gibi TCMB tarafından belirlenmesi esası getirilmiştir. Bu oranın, takip tarihinde %30.24 olduğu görülmüştür.
Davacı bankanın istemiş olduğu %72 faiz oranı fahiş midir?
%72 faiz oranının fahiş olup, olmadığının tartışılması ve değerlendirilmesi gerekir. Bilindiği gibi bankalar uygulamada 3 ayda bir faize faiz (bileşik faiz) yürütebilmektedir. Kanuni takibe aktarılan kredi borçlarına ise, ancak basit faiz uygulanabilmektedir. Takibe intikal eden kredilerin tahsili uzun zaman alabilmektedir, örneğin takip ve dava aşamasındaki bir davanın sonuçlanması 3-4 yıl, hatta daha uzun sürebilmektedir. Bu süre dikkate alınarak, bankalarca, temerrüt faizine esas alınacak faiz oranları fiilen uygulanan akdi faiz oranlarına göre daha yüksek belirlenmektedir.
Kredi tahsilatının gecikmesinde, davacı bankanın kaynak ve gelir kaybına uğrayacağı kuşkusuz bulunmaktadır.
Dava konusu olayda, BCH. kredileri %15 ile %18.75 arasında değişen faiz oranlarından kullandırılmıştır.
Krediye uygulanan en düşük % 15 akdi faiz oranı bileşik faiz oranının ; -1. sene sonunda %15.86,2. sene sonunda %34.24, 3. sene sonunda % 55.45, 4, sene sonunda % 80.22 faiz oranına ulaşacağı hesaplanmıştır.
Bu durumda davacı bankanın, açık kredi hesabı dışındaki krediler için istemiş olduğu %72 temerrüt faiz oranının yüksek olmayacağı sonucuna varılmaktadır.
Teminat Mektubu Depo Talebinin Değerlendirilmesi:
08.06.2010 tarihli Genel Kredi Sözleşmesin 34. maddesinde; “Teminat mektuplarının muhataplardan geri alınması ile bankaya geri verilmesi veya mektup tutarının o tarihteki faiz, komisyon, mali yükümlülükler ve diğer masraflarla birlikte , nakden veya bir defada faiz getirmeyen bir hesapta bankaya depo edilmesini” hükmü davalılar tarafından kabul edilmiştir. Sözleşme hükmü gereğince davacı banka meri bulunan 2 adet toplam 74.500.- TL’tık teminat mektubu bedellerinin deposunu isteme hakkına sahip bulunmaktadır.
Çek Bedelleri Depo Talebinin Değerlendirilmesi:
5941 sayılı Çek Kanunu 20.12.2009 tarihli 27438 sayılı Resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
5941 sayılı yasanın ”İbraz” ödeme, çekin karşılıksız olduğunun tespiti ve gecikme cezası” başlıklı 3. maddesi aşağıdaki gibidir.
MADDE 3 – (1) Karşılığı bulunan çek, hesabın bulunduğu muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz edildiğinde hamilin varsa vergi kimlik numarası saptandıktan sonra ödenir. Ancak çek, hesabın bulunduğu şubeden başka bir şubeye ibraz edildiğinde, o şubece karşılığı sorulmak suretiyle ödenir.(2) “Karşılıksızdır” işlemi, muhatap bankanın hamile kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktarın dışında, çek bedelinin karşılanamayan kısmıyla sınırlı olarak yapılır.(3)Muhatap banka, ibraz eden düzenleyici dışındaki hamile, süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için;
a)Karşılığının hiç bulunmaması hâlinde,
1)Çek bedeli altıyüzTürk Lirası veya üzerinde ise alüyüz Türk Lirası,
2)Çek bedeli altıyüz Türk Lirasının akında ise çek bedelini,
b)Karşılığının kısmen bulunması hâlinde,
1)Çek bedeli altıyüz Türk Lirası veya altında ise, çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmî karşılığı altıyüz Türk Lirasına tamamlayacak bir miktan,
2)Çek bedeli altıyüz Türk Lirasının üzerinde ise, çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmî karşılığa İlave olarak altıyüz Türk Lirasını, ödemekle yükümlüdür. Bu husus, hesap sahibi ile muhatap hatılca arasında cek deflerinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdî kredi sözleşmesi hükmündedir. Bu fıkradaki miktar, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan fiyat endeksjerindeki yıllık değişmeler göz önünde tutularak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından her yıl Ocak ayında belirlenir ve Resmî Gazete’de yayımlanır. Bankanın çek yaprağı başına sorumluluk miktan, TCMB tarafından yayınlanan Tebliğle, 26.01.2015 tarihinden itibaren 1.200.- TL olarak belirlenmiştir, (bkz. 21.01.2015 tarih ve 29243 sayılı R. Gazete) 5914 sayılı yasanın 3. md. ile, ibrazında karşılığı olmayan çek yaprağı başına muhatap banka, TCMB tarafından belirlenen sorumluluk miktarlarım ödemekle sorumlu tutulmuştur
08.06.2010 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi nin Bankanın “Nakit Depo Edilmesini veya Ek Teminat Verilmesini İsteme yetkisi” başlıklı 8. maddesinde; “Banka dilediği her zaman kullandırılan kredi karşılığında, müşterinin borçlarından gerekli gördüğü kısmına teminat olmak üzere tayin edeceği miktarda nakdin depo edilmesini isteyebilir….” hükmü davalı tarafça kabul edilmiştir. Sözleşme hükmüne göre, dava dışı kredi borçlusu şirkete verilen; takip tarihî itibariyle müşteri nezdinde gözüken 42 adet çeke (bunlardan 40 adedi 2016 yılında bankaya ibraz edilerek karşılıksız yazılmıştır) karşılık, 42 \ 1.200.- TL^50.400- TL’nın deposu gerekir. Davacı banka ise icra takibinde toplam 80.500.- TL tutarında gayri nakdi alacak depo talebinde bulunmuştur. Talep edilen miktarın 74.500.- TL’sı teminat mektubu depo tutan olup, kalan 6.000.-TL’nın 5 adet çeke denk gelen depo olduğu değerlendirilmiştir.
Banka Kayıtlarının Delil kabul Edilmesi:
08.06.2010 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin ve Kredi Çerçeve Sözleşmelerinin, sırasıyla 56. ve 5. md. uyarınca her türlü anlaşmazlıkta, banka kayıtlarının delil olacağı kabul ve taahhüt edilmiştir.
Davalı İtirazlarının Değerlendirilmesi:
Davalılar vekili %72 temerrüt faiz talebinin genel işlem koşulu olduğunu ileri sürerek, itirazda bulunmuştur. Ancak, yukarıdaki bölümde belirttiğimiz gibi, kredinin tahsili ile ilgili yapılan takip ve yargılama uzun zaman alacağından, talep edilen %72 temerrüt faizinin yüksek olmayacağı değerlendirilmiştir.
Diğer yandan, davalılar tarafından 13.03.2014 tarihli 1.500.000.- TL ve 1.000.000.- TL’lık Kredi Çerçeve Sözleşmeleri imzalanmadan önce; 23.07.2012 tarihli Sözleşme Öncesi Bilgilendirme Mutabakat Formunu, -10.03.2014 tarihli Sözleşme Öncesi Bilgilendirme Mutabakat Formunu, imzalamışlardır.
Sözleşme Öncesi Bilgilendirme Mutabakat Formu’nun 9. maddesinde, temerrüt halinde, banka tarafından T.C. Merkez Bankası’na bildirilen TL/YP en yüksek cari faiz oranının %100 fazlası oranında temerrüt faizi uygulanacağı konusunda dava dışı kredi borçlusu şirket bilgilendirilmiştir. Rapordaki açıklamalar ışığında, %72 temerrüt faizi talebinin, tacir olan dava dışı şirket hakkında genel işlem koşulu sayılıp, sayılamayacağının sayın mahkemece değerlendirilmesi gerekir.
1) Davacı banka, nakit ve gayri nakit kredilerden kaynaklanan alacağının tahsili için, davalılar hakkında aşağıdaki şekilde icra takibi yapmıştır;
Asıl alacak Faiz Vergi Nakit alacak Gayri nakdi Genel toplam (TL)
726196.36 45.146 30 – 773 346,68 80 600 853 646,68
2)Yapılan incelemede, takip tarihi itibariyle davacı alacağı aşağıdaki şekilde tespit edilmiştir:
a) …:
Asıl alacak. Faiz Vergi Nâkit alacak Gayri nakit Genel toplam (TL)
728.198.36 – – 728198,38 80.500,00 808.698,38
b) Diğer Davalılar:
Asıl alacak Faiz Vergi Nakit alacak Gayri nakdi Genel Toplam TL
723-497,31 42.999,19 – 766 496.50 60 500 846 996,60
3) Davacı banka kayıtlarına göre dava dışı … San. ve Tic, A.Ş, asaleten, davalılar da kefaleten borçlu durumda bulunmaktadır.
Anlaşmazlık halinde taraflar arasındaki sözleşmenin 56. md. ve Kredi Çerçeve Sözleşmelerinin 5. md. uyarınca banka kayıtlan delil kabul edilmiştir.
4)Davacı banka;
– Açık kredî (kredili mevduat) asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren TCMB tarafından belirlenen %30.24 oranında, diğer kredi asıl alacak tutarlarına ise takip tarihinden itibaren %72 oranında temerrüt faizi talep edebilecektir.
Davacı banka ise icra takibinde, asıl alacak tutarı için %72 oranında temerrüt faizi istemiştir.
5) Takip ile dava tarihi arasında, L000960 nolu BCK kredisine karşılık 22.02.2016 tarihinde yapılan 15.038.77 TL tahsilatın infazda dikkate alınması gerekir.” şeklinde beyan ve mütalaada bulunmuşlardır.
Mahkememizce, davacı banka vekilinin itirazları doğrultusunda kök raporu hazırlayan bilirkişiler marifetiyle alınan 11/07/2018 tarihli ek rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı ek raporlarında özetle;
”Rapora karşı yapılan itiraz: Davacı banka vekili UYAP üzerinden verdiği, “Bilirkişi raporuna itirazlarımızı havi dilekçedir” konulu bila tarihli dilekçesinde, itirazlarının değerlendirilmesini ve bu doğrultuda yeni bir b.kişi incelemesi yapılmasına karar verilmesini istemiştir.
İtiraz: …Ancak müvekkil bankanın müşterek borçlu ve müteselsil kefil olan davalı …’dan olan alacağı eksik hesaplanmış olup, itiraz etme gereği hasıl olmuştur.
B.kişi raporunun 4. sayfasında “Kredi Hesaplarının Katı ve Temerrüt Tarihinin Tespiti” başlığı altında davalı borçlu …’a ihtarname tebliğ edilemediği, bu nedenle bu borçlunun takip ile temerrüde düşmüş oldukları belirtilmiştir.
Temerrüt tarihi bu borçlu yönünde hatalı tespit edilmiştir. Zira Yargıtay kararları, İİK. 68/b ve devamı md. gereği; hesap kat ihtarının borçluların sözleşmede gösterilen adresinden bila tebliğ dönmesi halinde, krediyi kullandıran tarafa yeni adresin noter aracılığıyla bildirmesi gerektiği, bu şekilde bildirilmemesi halinde ise hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılacağı kabul edilmiştir. (Yargıtay 1 l.IID. 26.09.2013 tarih, 2012/18477 sayılı İlamı)
Yargıtay kararları vc İÎK.68/b md. gereği müşterek ve müteselsil kefillere hesap kat ihtarı tebliğe çıkarılmıştır. Borçlu şirket … A.Ş. temerrüt tarihi, hesaplamalarda … için de temerrüde esas alınması gereken tarihtir. Bu tarih dikkate alınarak hesaplama yapılmalıdır. Temerrüt tarihlerinin hatalı olarak tespit edilmesi nedeniyle alacağımız, bu borçlu yönünden toplamda 45.148.30 TL eksik hesaplanmıştır.17.11.2015 tarih 121106 yevmiye nolu ihtarname davalı borçlu …’un o dönem adres kayıt sisteminde kayıtlı bulunan ve müvekkil bankaya bildirdiği adreslere gönderilmiş, ancak taşınması ve adres yetersizliği sebebiyle her iki adrese ihtarname tebliğ edilememiştir. Ancak adres değişikliği müvekkil bankaya ihbar edilmediğinden, kredi sözleşmesi hükümleri gereği temerrüde düşmüşlerdir. İnceleme /degerlendirmc; kök raporda, …’a ihtarname tebliği yapılamadığından, temerrüt tarihi takip tarihi olarak kabul edilmiştir. Bu tespitte bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı vekilinin itiraz dilekçesinde bahsettiği Yargıtay 11.HD. 26.09.2013 tarih. 2012/18477 K, sayılı ilamı kredi asıl borçlusu ise dikkate alınacak bir karar olup, kefil yönünden uygulama imkanı bulunmamaktadır.
Konuyla birebir örlüşen bir Yargıtay kararı aşağıda verilmekledir.
T.C. YARGİTAY 19. Hukuk Dairesi ESAS NO : 2012/13110 KARAR NO : 2012/18922:”…………….Davalı dava konusu genel kredi sözleşmesini müteselsil kedi sıfatı ile imzalamıştır Davalıya gönderilen hesap kat ihtarnamesinin “gösterilen adresten ayrıldığı ve yeni adresinin bilinmediği” gerekçesi ile tebliğ edilemediği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. f.J.K’nun 4949 sayılı Yasa ile değişik 68/b maddesinin son cümlesi hükmü kredi borçlusu yönünden uygulanabilir ise de kefil bakımından uygulama veri bulunmamaktadır. Hal böyle olunca somut olay açısından davalının takipten önce temerrüde düşürülmediği ve bu nedenle takıp can hine kadar işlemiş faiz istenemeyeceği gözetilmeksizin mahkemece somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazıh şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.1Z.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.” hükmünün bulunduğu,
Yukarıdaki Yargıtay kararı dikkate alındığında, kök raporda …’un tcmerrüt tarihinin takip tarihi kabul edilerek yapılan hesaplamanın doğru olduğu aşikar bulunmaktadır. Belirtilen nedenlerle davacı vekili itirazı yersiz bulunmaktadır.” şeklinde beyan ve mütalaada bulunmuşlardır.
Mahkememizce, önceki ara kararda davalı itirazları değerlendirilmediğinden iş bu defa davalı itirazlarının değerlendirilmesi ayrıca ek raporda kefil yönünden temerrüt oluşmadığından bahisle takibe kadar faiz uygulaması yapılmamış ise de akdi faiz hususunun tartışılması noktasında kök ve ek raporu hazırlayan bilirkişiler marifetiyle alınan 13/12/2018 tarihli 2. ek rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı 2.ek raporlarında özetle;
”Davalılar tarafından 22.12.2017 tarihli Kök ve 03.07.2018 tarihli ek rapora itiraz edildiği yönünde verilmiş bir itiraz dilekçesi olmadığı gibi, duruşma oturumlarında da yapılmış bir itiraz beyanı bulunmamaktadır.
Buna karşın davalıların itirazı kök rapor sayfa 10’da değerlendirilmişti.
Davalı …’a usulüne uygun yapılmış bir tebligat bulunmadığından, temerrüt tarihi 1 24.12.2015 takip tarihi kabul edilmişti. Adı geçen davalı için, kök raporda kullandırılmış olan krediler 1 için takip tarihine kadar akdi faiz hesaplanarak, asıl alacak tespiti yapılmıştır, (bkz. kök rapor sayfa 5 j ve 6) Söz konusu davalı için hesaplanan asıl alacak tutarları aşağıdaki tabloda gösterilmiştir:
Kredi türü Kredi tutarı Faiz BSMV Asıl alacak
(TL) (TL) (TL) (TL) (TL)
Taksitli tic. Kr. 366314,34 7.461,82 373,09 374.149,25
BCH kr. 298.824,77 5.498,67 274,93 304.598,37
Kredili mevduat 51.328,53 1.200,06 60,00 52.588,59
Çek kredisi 1.200,00 26,88 1,34 1.228,22
Gayri nakdi depo 717.667,64 14.187,43 709,36 732.564,43
Davalı … yönünden 24.12.2015 temerrüt/takip tarihi itibariyle asıl alacak tutan 732.564.43 TL bulunmuş (bu miktann 14.187.43 TL’sı faizden oluşmaktadır), ancak davacı banka icra takibinde 728.198.38 TL asıl alacak istemiş olduğundan, asıl alacak tutan taleng^ğince 728.198.38 TL olarak kabul edilmiştir.” şeklinde beyan ve mütalaada bulunmuşlardır.
Dava; Genel Kredi Sözleşmesi, kapsamında kullandırılan kredinin tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali isteminden ibarettir.
Yanlar arasındaki ihtilaf; davacı bankanın davalılardan GKS kefaletinden kaynaklı davalı şirkete kullandırılan kredi nedeniyle alacaklı olup olmadığı, var ise miktarı, uygulanacak faiz oranı ve alacağın davalılardan tahsilinin talep edilip edilmeyeceği hususlarına ilişkindir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya mündericatından edinilen vicdani kanaat gereğince; mübrez raporla davalıların dayanak genel kredi sözleşmesine istinaden asıl borçlu ve müşterek-müteselsil kefalete istinaden sorumluluklarının bulunduğunun belirlendiği ayrıca alacak miktarının yanlar arasındaki sözleşme, kredi ilişkisi ve bankacılık mevzuatına uygun olarak belirlendiği, sözleşmenin 18. maddesinde kefillerin Gayrinakti Krediden sorumluluğunun düzenlendiği, davalılardan … yönünden temerrütün takiple oluştuğu, bu borçlu yönünden takibe kadar işleyen akti faizin asıl alacağa dahil olduğu ve takipteki asıl alacağa yönelik taleb aşılamayacağından bu miktarın esas alınmasının gerektiği, dolayısıyla mahkememizce denetlenen raporun hükme esas alınabileceği anlaşılmakla; davanın kısmen kabulü ile …. İcra Müdürlüğünün 2015/36628 esas sayılı takip dosyasında davacının davalılardan Ticari Taksitli Kredi, BCH Kredisi ve Mevduat Kredisinden kaynaklı (davalı … borcun 728.198,38 TL asıl alacağa ilişkin nakdi ve 80.500 TL çek ve teminat mektubu depo talebinden kaynaklı gayrinakdi olmak üzere 808.698,38 TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) 723.497,31 TL asıl alacak, 42.999,19 TL işlemiş faiz olmak üzere 766.496,50 TL nakdi ve 80.500 TL çek-teminat mektubu depo talebinden kaynaklı gayrinakdi olmak üzere toplam 846.996,50 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara ilişkin itirazın iptaline, asıl alacak 728.198,38 TL’nin kredili mevduat hesabından kaynaklanan kısmı olan 52,588,59 TL’sine takipten itibaren (bu kısım yönünden davalı … dışındaki davalılar 51.658,55 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) yıllık %30,24 oranında sözleşme temerrüt faizi ve %5 Genel Gider Vergisi, bakiye kısmına (davalıların sorumluluk miktarlarıyla sınırlı olmak kaydıyla) yıllık %72 oranında temerrüt faizi ve %5 Genel Gider Vergisi uygulanmak, yine gayrinakdi krediler açısından davacı bankada faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesi ve …. İcra Müdürlüğünün 2016/77 esas sayılı dosyası yönünden tahsilde tekrar olmamak kaydıyla takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına, davalıların 766.496,50 TL nakti alacak üzerinden (davalı … yönünden 728.198,38 TL üzerinden %20 icra inkar tazminatıyla ile sınırlı olması kaydıyla) %20 icra inkar tazminatıyla sorumlu tutulmalarına, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1- Davanın kısmen kabulü ile … İcra Müdürlüğünün 2015/36628 esas sayılı takip dosyasında davacının davalılardan Ticari Taksitli Kredi, BCH Kredisi ve Mevduat Kredisinden kaynaklı (davalı … borcun 728.198,38 TL asıl alacağa ilişkin nakdi ve 80.500 TL çek ve teminat mektubu depo talebinden kaynaklı gayrinakdi olmak üzere 808.698,38 TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) 723.497,31 TL asıl alacak, 42.999,19 TL işlemiş faiz olmak üzere 766.496,50 TL nakdi ve 80.500 TL çek-teminat mektubu depo talebinden kaynaklı gayrinakdi olmak üzere toplam 846.996,50 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara ilişkin itirazın iptaline, asıl alacak 728.198,38 TL’nin kredili mevduat hesabından kaynaklanan kısmı olan 52,588,59 TL’sine takipten itibaren (bu kısım yönünden davalı … dışındaki davalılar 51.658,55 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) yıllık %30,24 oranında sözleşme temerrüt faizi ve %5 Genel Gider Vergisi, bakiye kısmına (davalıların sorumluluk miktarlarıyla sınırlı olmak kaydıyla) yıllık %72 oranında temerrüt faizi ve %5 Genel Gider Vergisi uygulanmak, yine gayrinakdi krediler açısından davacı bankada faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesi ve … İcra Müdürlüğünün 2016/77 esas sayılı dosyası yönünden tahsilde tekrar olmamak kaydıyla takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına,
Davalıların 766.496,50 TL nakti alacak üzerinden (davalı … yönünden 728.198,38 TL üzerinden 145.639,67TL %20 icra inkar tazminatıyla ile sınırlı olması kaydıyla) 153.299,30TL %20 icra inkar tazminatıyla sorumlu tutulmalarına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 52.359,37TL ilam harcından peşin alınan 13.240,33 TL’nin mahsubu ile bakiye 39.119,04TL ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan toplam 13.240,00TL harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan (nakdi alacak yönünden 44.609,84 TL nispi ve çek-teminat mektubu depo bedelinden kaynaklı 2.725,00TL maktu olmak üzere) 47.334,84TL ücret-i vekaletin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalılar, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan (çek-teminat mektubu depo bedelinden kaynaklı 2.725,00TL, reddolan kısım için 2.725,00TL olmak üzere) 5.450,00TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.326,50TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 20,61TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına; arda kalan 2.305,89TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzereoy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/05/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …