Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1132 E. 2018/723 K. 12.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1132 Esas
KARAR NO : 2018/723
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 14/11/2016
KARAR TARİHİ : 12/07/2018
Taraflar arasında Mahkememizde görülen Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalı bankanın müvekkil aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında takibe konu ettiği 18.12.2006 tanzim ve 18.01.2007 vade tarihli 675000 USD bedelli bonoda müvekkiline atfen yer alan imzanın müvekkiline ait olmadığından bahisle bono ve takip nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı garanti bankası ve fiili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacağın dava dışı … Bankası’ndan temini kalındığını, davacı tarafın bononun tanzim tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolması arefesinde imza inkarında bulunmasının hakkın kötüye kullanılması olduğunu ve Türk Medeni Kanunu’nun 2. maddesi gereğince davanın reddinin gerektiğini, ayrıca temlik edilen … Bankası tarafından …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esasında davacı taraf aleyhine açılmış tasarrufun iptali davasının derdest bulunduğunu ve dava dilekçesinde bu dosyaya atıfta bulunulmadığını, ayrıca davacı tarafın icra mahkemesinde de şikayet yolu tercih etmediğini, davacı iddiasının bir an için doğru olduğu kabul edilse dahi davacının genel kredi sözleşmesinden dolayı sorumluluğunun bulunduğunu beyanla haksız ve mesnetsiz davanın reddini savunmuştur.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Mahkememizce delillerin ibrazını bir takip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının yapılan tepki içinde takibin davacı tarafça dava dışı … ile davacı … aleyhine 18.01.2007 vadeli 675000 USD bedelli 1 adet bonoya istinaden 675000 USD si asıl alacak olmak üzere 1.598.306,25 USD (harca esas değer 2.405.653,01 TL)nin tahsili için yapılan kambiyo senetlerine ilişkin takip talebinden ibaret bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce ileri sürülen imza inkarı doğrultusunda; davacı tarafın huzurda yazı ve imza örnekleri alınmış, ihtilafsız, önce dair mukayese esas ıslak imzalarının bulunduğu belge asılları bulunduğu mahallerden celbedilerek dava konusu bono aslı üzerinde grafoloji uzmanı bilirkişiler …, … ve .. marifetiyle inceleme icra edilerek konuyu ilişkin 21.03.2018 tarihli rapor teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi heyetinin anılı raporda özetle; 18.12.2006 tanzim, 18.01.2007 vade tarihli, alacaklısı … Tekstil İşletmeleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, borçlusu …, … olan 675000 USD bedelli senet aslında borçlu …’a atfen atılı bulunan alt kısmındaki 1 adet imzanın, mevcut mukayese imzalara kıyasla …’ın eli ürünü olmadığını” mütalaa ettikleri görülmüştür.
Davalı tarafın talebiyle yargılama aşamasında dava temlik eden dava dışı … Bankası’na ihbar edilmiştir.
Davacı vekili; mahkememizce icra edilen karar celsesinde davanın kabulünü ve davalı bankanın kötü niyet tazminatıyla sorumlu tutulmasını talep etmiştir.
Davalı banka vekili; kendilerinin temlik alan olarak davalı sıfatına hayırlı olduklarını, kötü niyetli olmadıklarını beyanla kötü niyet tazminat talebinin reddini savunmuştur.
Dava; imza imkanına dayalı takip konusu yapılan bono ve takip nedeniyle borçsuzluğun tespiti istemine ilişkindir. Davalı taraf, davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasındaki ihtilaf; davacı aleyhine takibe konu edilen bonodaki imzanın davacı ait olup olmadığı, borçsuzluk iddiasının dinlenip dinlenmeyeği, yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
Mübrez raporla; davaya ve takibe konu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığı mütalaa edilmiştir.
İmza inkarı herkese karşı ileri sürülebilecek nitelikte mutlak defi niteliğindedir.Bu sebeple davacı tarafın imza inkarına dayalı bono ve takibe ilişkin borçsuzluğun tespiti talebi yerinde olup dava salt; kambiyo ilişkisi çerçevesinde incelenmiş, temel ilişki ayrı bir davanın konusunu teşkil ettiğinden ve huzurdaki davanın konusunu oluşturmadığından inceleme konusu yapılmamıştır.
Mahkememizce icraden yargılanma ve tekmil dosya münderecatından edilen vicdani kanaat gereğince; davanın kabulü ile 18.01.2007 vadeli, 675.000,00 USD bedelli bono ve bu bonoya dayalı olarak yapılan … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası nedeniyle davacının davalıya 1.598.306,25 USD borçlu olmadığının tespitine, davacı kötüniyet tazminat talebinin davalı bankanın temel ilişki çerçevesinde genel kredi sözleşmesinin imzalanması sırasında veya sonraki işlemlerde imza sayısındaki fazlalıklarda nazara alındığında bonodaki imzanın bizzat davacı tarafça atılıp atılmadığını bilemeyebileceği, bilerek böyle bir senedi kabul etmeyeceği anlaşılmakla tarafın şartları oluşmadığından ve yerinde görülmediğinden reddine, dair aşağıdaki hükmün verilmesi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile 18.01.2007 vadeli, 675.000,00 USD bedelli bono ve bu bonoya dayalı olarak yapılan … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası nedeniyle davacının davalıya 1.598.306,25U SD borçlu olmadığının tespitine,
Davacı tarafın şartları oluşmayan ve yerinde görülmeyen kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 357.019,60 TL. Karar harcının davalıdan alınarak, hazineye irad kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş bulunduğundan, yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Gereğince, kabul edilen miktar yönünden hesaplanan 117.464,61 TL. Vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Suçüstünden ödenen 11 davetiye gideri 154,00 TL. İle, bilirkişi ücreti 1.800,00 TL. Olmak üzere, toplam:1.954,00 TL. Yargı giderinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydı için, Harç Tahsil Müzekkeresi yazılmasına,
Davacının yaptığı gider ve yatırdığı harç bulunmadığından, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davalının giderinin üzerinde bırakılmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzereoy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/07/2018

Başkan

Üye

Üye

Katip