Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1068 E. 2020/116 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1068 Esas
KARAR NO : 2020/116
DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/10/2016
KARAR TARİHİ : 19/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun bulunmadığını, tüm kusur davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan araçta olup aracın hızını yol durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamış ve KTK m.57/1-a maddesinin ihlal ettiğini, davalı sigorta şirketi zararın tazmini hususunda sorumlu, davalı sigorta şirketi nezdinde daha önce yapılan başvuruya istinaden … nolu hasar dosyası açılmış olsa da müvekkilin zararı tamamen tazmin edilememiş, müvekkil bu kaza neticesinde yaralanmış, … Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, müvekkilde kaza nedeniyle kalıcı vücut fonksiyon kaybı meydana gelmiş, mahkame tarafından yapılacak iş, kişinin maruz kaldığı olay nedeniyle kalıcı hale gelen sakatlığı nedeniyle meslekte kazanma gücü kaybı ile efor kaybını tespit ederek bu kayıplar nedeniyle ne kadar maddi zarara uğradığının belirlenmesi gerektiğini, Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere beden gücü kaybı hesabı, özürlülük ölçütü yönetmeliğine göre değil kişinin yaşına ve mesleğine göre hesabı yapılan meslekte kazanma gücü kaybı oranı üzerinden yapılmalı, geçici bakcıı gideri ile SGK tarafından karşılanmaya yol, yemek, refakatçi ve sair giderlere ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere, davacının meslekte kazanma gücü kaybı zararı için şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren ticari temerrüt- avans faizi ile tahsili ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, her türlü yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli iş göremezliğe dayalı maddi tazminat istemlerine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketine yazı yazılarak poliçe ve hasar dosyası celp edilmiştir.
SGK’ya yazı yazılarak davacıya davaya konu trafik kazası nedeni ile ödeme yapılıp yapılmadığına ilişkin kurum kayıtları celp edilmiştir.
Davacıya ait tedavi evraklarının celbine müteakip maluliyet raporu temin edilmiştir.
… ASCM’nin … esas sayılı dava dosyası Uyap üzerinden celp edilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler … ve … marifetiyle hazırlanan 06/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”…Adli Tıp Kurumu tarafından davacının iyileşme (geçici iş göremezlik) süresinin 3 haftaya kadar uzayabileceği belirlenmiş, bu durumda, davacının 21 günlük geçici iş göremezlik dönemindeki maddi zararı %100 malul gibi hesaplanacağını, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen rapor ile bu olayın davacıda maluliyet gerektirecek bir araz bırakmadığı belirlendiğini, bu durumda sürekli iş gücü kaybı nedeniyle zarar hesabı yapma imkanı bulunmamakta olduğunu, dava dosyasında davacının aktif olarak çalıştığına ve elde ettiği ücret ve kazançlara ilişkin Yargıtay kararlarına uygun yazılı bir belge bulunmadığından zorunlu olarak hesaplamalar kamu düzenine ilişkin bulunan yasal asgari ücretlere göre yapılacağını, buna göre kazanın meydana geldiği 18.11.2013 tarihinde yürürlükte olan aylık net 803,68 TL. lık asgari ücret üzerinden hesaplama yapılacağını, dava dilekçesinde geçici bakıcı giderine ilişkin haklar saklı tutularak meslekte kazanma gücü kaybı zararı yönünden talepte bulunulmuş ise de; daha sonra verilen beyan dilekçesinde geçici iş göremezlik zararı ile bakıcı gideri zararı yönünden hesap yapılması talebinde bulunulduğunu, bu durumda, bu husustaki nihai takdir ve değerlendirme mahkemeye ait olmak olduğunu, davacının Adli Tıp Kurumunca belirlenen 21 günlük iyileşme süresince tek başına ihtiyaçlarını karşılamayacağı ve bu sürede bir başkasının bakım ve desteğine ihtiyaç duyduğu kabul edilerek; bu konudaki Yargıtay kararlarına göre olay tarihinde yürürlükte olan aylık brüt 1.021,50 TL. lık asgari ücret üzerinden 21 günlük bakıcı gideri zararı hesaplanacağını, geçici İş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı maddi zararının 421.93 TL. olduğunu, bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının 536.29 TL. Olduğunu, dava dilekçesinde SGK tarafından karşılanmayan yol, yemek, refakatçi, pansuman vesair giderlere ilişkin talep haklı tutularak meslekte kazanma gücü kaybı zararı yönünden talepte bulunulmuş ise de; daha sonra verilen beyan dilekçesinde söz konusu giderlerinde hesaplanması talep edildiğini, davacının bakıcı gideri kapsamında kalan refakatçi gideri zararı hesaplanmış, dosyada mevcut belgelere göre davacının tedavilerinin SGK tarafından yapıldığı anlaşılmakta, bunun dışında bizzat davacı tarafından yapılan ve her hangi bir sosyal güvenlik kurumu tarafından karşılanmayan tedavi giderlerini gösterir bir belge mevcut değil, yine dava dosyasında davacının belgelenemeyen tedavi giderlerini belirlemeye yarar bir bilgi ve belgede bulunmadığını, davalı tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanmış bulunan … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ın %75 oranında kusurlu olduğunu, davacı motosiklet sürücüsü …’ın %25 oranında kusurlu olduğunu, davalının %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’ın geçici iş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararının 421,93-TL olduğunu, bakıcı gideri nedeniyle maddi zarının 536,29-TL olduğunu, dava dilekçesinde geçici bakıcı gideri ile SGK tarafından karşılanmayan yol,yemek, refakatçi, pansuman vesaire giderlere ilişkin talep hakları saklı tutularak meslekte kazanma gücü kaybı zararı yönünden talepte bulunulmuş, daha sonra verilen beyan dilekçesinde söz konu giderlerinde hesaplanması talep edilmiş olmakla, usul ekonomisi açısından davacı vekilinin beyan dilekçesi doğrultusunda işbu kazaya bağlı olarak davacının talep edilebilir maddi zararları belirlenmiş, bu husustaki nihai takdirin mahkemede olduğunu, davacının belirlenen zararlarının poliçe limitlerini aşmadığını, KTK 99. Maddesine göre davalı bakımından en erken temerrüt tarihinin 24/10/2016 dava tarihi olarak belirlenebildiği, sigortalı aracın kullanım amacı hususi gözükmekte olduğundan, buna göre ticari avans faizi talebin ilişkin takdirin mahkemede olduğunu…” mütalaa ettikleri görülmüştür.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler … , … ve … marifetiyle hazırlanan 24/062020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”…25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanun’un Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 59 uncu maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98 inci maddesi değiştirilmiş, yapılan değişiklik ile trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık İdlrum ve kuruluşlarının sundukları tedavinin gerektirdiği tüm sağlık hizmet bedelleri, kazazedemi sosyal güvencesi Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda karşılanacağı, maddenin devamında ve geçici l’inci maddede düzenlenen aktarımların gerçekleşmesi koşuluyla da hastaneler tarafından sunulan sağlık hizmet bedelleri yönünden sigorta şirketlerinin yükümlülükleri sona ereceği, ancak kazazedelerin bunun dışında kalan bakıcı veya tedaviye bağlı sair harcamaları sigorta şirketlerinin tedavi teminatları kapsamında yine sigorta şirketleri tarafından devam edeceği yönünde, ayrıca Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanan tedavi giderlerine ilişkin Kurum tarafından yayımlanan Trafik Kazalarına Bağlı Tedavi Giderleri ile ilgili 2012/5 no’lu Genelge gereği trafik kazalarına bağlı tıbbi malzeme, ilaç, yol, gündelik, refakatçi giderleri kendilerince karşılanan kişilerin bu giderleri, SUT hükümleri doğrultusunda Kurum tarafından karşılanacağı, bunların dışında kalan harcamaların Kurum sorumluluğunda bulunmadığı, yine Hazine Müsteşarlığınca 27.08.2011 tarihli ve 28038 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Trafik Kazaları Nedeniyle ilgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik’in “Trafik kazalarından kaynaklanan sağlık giderleri” başlıklı geçici 4. (1) inci maddesi aynı yönde, Kazazede davacı … …’ın, TC Sağlık Bakanlığı … Hastanesi’ nde yapılan tedavilerine ilişkin tüm tedavi gideri GSS kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmış, söz konusu bu tedavilere ilişkin Davacı tarafından herhangi bir muayene ve ilaç katılım payları ödenmediği anlaşılmış, Davacı … …’ın … Üniversitesi Hastanesi’ndeki maluliyet muayenelerine ilişkin Toplam: 564,50-TL’lik tutarın yargılama giderlerinden olduğu değerlendirilmiş, … Mahallesi Osmaniye Merkez/Adana’da ikamet eden Davacı … …’ın, TC Sağlık Bakanlığı … Hastanesi’ ne getirilerek 3 (Üç) gün yatarak tedavi gördüğü ve taburcu olduğu, taburculuktan sonra 4 (Dört) kez de kontrol muayenesi için adı geçen hastaneye geldiği, ayrıca İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nda maluliyet muayenesi için İstanbul’a geliş-dönüşü birlikte değerlendirildiğinde takdiren 2.000,00-TL tutarındaki yol giderinin de tedavi giderlerinden olup, SGK’u tarafından karşılanması gerektiğini, 2.000,00-TL tutarındaki yol gideri dışındaki davacıya ait diğer harcamaların SGK tarafından karşılanmayan giderler olduğu dolayısıyla %75 kusurlu bulunan aracı sigorta teminatı ile güvence altına alan davalı … Genel Sigorta şirketi tarafından 1.500,00 TL’nın karşılanması gerektiğini, SGK’nın sorumluluğu dışında kalan ve davalı sigorta şirketi tarafından karşılanması gereken tedavi ve diğer giderler nedeniyle davalının %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacının talep edebilir zararının 1.500,00-TL olarak belirlendiğini, davacının belirlenen zararlarının poliçe limitini aşmadığını, KTK’nın 99. Maddesine göre davalı bakımından en erken temerrüt tarihinin 24/10/2016 dava tarihi olarak belirlenebildiğini, sigortalı aracın kullanım amacı hususi gözükmekte, buna göre ticari avans faizi talebine ilişkin takdirin mahkemeye ait olduğunu…” mütalaa ettikleri anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde betimlediği alacak kalemlerini mahkememiz ara kararı gereğince miktar itibari ile somutlaştırdığı ve alacak taleplerinin 500-TL geçici iş göremezlikten kaynaklı, 500-TL sürekli iş göremezlikten kaynaklı olmak üzere 1.000-TL olduğunu belirttiği görülmüştür.
Somut olaydaki uyuşmazlığın; 18/11/2013 tarihinde davacı sürücü ile davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı dava dışı araç sürücüsünün karıştığı trafik kazası neticesinde kaza taraflarının kusur durumlarının tespiti, davacının geçici ve sürekli iş göremezliğe düçar olup olmadığı, davacı yanın talep ettiği maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilip verilemeyeceği hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
Huzurdaki davada ileri sürülen talepler kapsamında tatbiki gereken 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde; “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesi de; “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Huzurdaki davada; davalı sigorta şirketinin ZMMS ile sigortaladığı araç ile davacı yanın sevk ve idaresindeki aracın karıştığı (18/11/2013 tarihinde meydana gelen) trafik kazası neticesinde kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan yönetmelik hükümlerinden yararlanılarak yapılan inceleme neticesinde davacının sürekli iş göremezliğinin bulunmadığı, ancak geçici iş göremezlik süresinin ise 3 haftay kadar uzayacağı tespit edilmiştir. Ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun tanzim edilmekle mahkememizce itibar edilir bulunan kusur/aktüerya bilirkişi raporu kapsamında, davacı sürücünün KTK 52 maddesinde tanımlanan hızlarını kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak koşuluna aykırı davrandığı olayda kazanın meydana gelmesinde %25 oranında tali kusurlu, dava dışı sürücünün ise KTK’nın 57. maddesine aykırı surette ana yolda seyreden trafiği kontrol etmeyerek gelen araçlara geçiş üstünlüğü vermesi gerekirken kavşağa kontrolsüz girmekle kazanın meydana gelmesinde %75 oranında asli kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Anılı kusur oranları kapsamında ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun hazırlanan aktüer bilirkişi raporundaki tespitler ışığında davacı yanın sürekli iş göremezliğinin bulunmaması nedeni ile anılı alacak kaleminin yerinde olmadığı ancak geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının 421,93-TL olduğu anlaşılmıştır. Bu kapsamda anılı kanuni düzenlemeler gereğince davalı sigorta şirketinin geçici iş göremezlikten kaynaklı 421,93-TL’yi tazminle mükellef olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Son olarak temerrüt tarihinin tespiti ve faiz türü noktasında inceleme yapılmış olup 2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrütün gerçekleşeceği, davacı tarafın dava öncesinde başvurusuna rastlanılmamakla dava tarihinin temerrüt tarihi olarak belirlenmesinin gerektiği, sigortalı aracın hususi vasıfta olması nedeni ile avans faiz isteminin yerinde olmadığı, yasal faize hükmedilmesinin gerektiği anlaşılmakla; davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davacı yararına geçici işgöremezlikten kaynaklı 421,93-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin ve sürekli işgöremezliğe bağlı maddi tazminat isteminin REDDİNE,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 28,82 TL karar-ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılmayan 54,40-TL peşin harcın, davalıdan alınarak hazineyi irat kaydına,
4- Davacı tarafça yapılan 1.874,35 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 790,84-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 421,93 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 421,93 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, dava miktarı itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır