Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/988 E. 2019/377 K. 07.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/988
KARAR NO : 2019/377
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/10/2015
KARAR TARİHİ : 07/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin murisi …’nün sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, sürücü …’nün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda yoldan çıktığını ve 14/08/2011 tarihinde tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiğini, aracın … numaralı ZMM Trafik Poliçesiyle davalı sigorta şirketi tarafından sigorta edildiğini, müvekkillerinin ölümlü kaza nedeniyle destekten yoksun kaldığını, bu nedenle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, her bir müvekkili için 100,00-TL olmak üzere toplamda 200,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, poliçe limitinin ölen şahıs başına azami 200.000,00-TL olduğunu ve müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan aracın sürücüsünün kendi kusuruyla kazaya neden olduğunu, mirasçıların tazminat istemelerinin mümkün olmadığını, davanın trafik kazasından kaynaklandığını, ticari bir işten kaynaklanmadığını, ticari faiz istenemeyeceğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, yargılama ücreti ve ücreti vekaletin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 11/04/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı sigorta şirketi tarafından davacı anne …’ye; 215,126,23-TL, ödenmesi gerektiğini, ancak poliçe limitinin ölen şahıs başına azami 200,000,00-TL olması nedeniyle davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 200.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, bu tazminata dava tarihi itibariyle reeskont avans faizi uygulanması gerektiğini mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 03/04/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Davalı sigorta şirketi tarafından davacı anne …’ye; 149.027,09-TL ödenmesi gerektiğini, bu miktarın poliçe limiti dahilinde olduğunu, bu tazminata dava tarihi itibariyle reeskont avans faizi uygulanması gerektiğini mütalaa etmiştir.
Davacı vekilinin Mahkememize ibraz etmiş olduğu ıslah dilekçesinde özetle; … için destekten yoksun kalma için daha önce istenen toplamda 100.00-TL’nin 148.927.09-TL arttırılmak suretiyle ıslahı ile toplam 149.027.09-TL destekten yoksun kalma tazminatının yargılama gideri ve ücreti vekalet ile birlikte temerrüt tarihi olan 15/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkille ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 15/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 14.08.2011 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında karşı tarafın %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre; 02.09.2011 tarihinde vefat eden …’nün geride kalan hak sahiplerinden; davacı anne …’nün destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 52.758,26-TL olduğunu, davacının maddi zararının poliçe limiti içinde kaldığını, “hak sahipleri ve destek süreleri” başlığı altında izah edildiği üzere davacı kardeşi …’nün destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat talep şartlarının oluşmadığını, dava dilekçesinde dava tarihinden(06.10.2015) itibaren ticari faiz talebinde bulunulmuş olduğunu, sigortalı aracın kullanım amacının hususi gözüktüğünü mütalaa etmiştir.
Dava, Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacıların murisi …’nün sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken 14/08/2011 tarihinde tek taraflı trafik kazası sonucunda vefat etmesi nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talepli eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 15/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; 14.08.2011 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında murisin %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna ve desteğin hayatı boyunca annesi ve babasına sabit oranda destek olamayacağı hususu da dikkate alınarak yapılan hesaplama gereğince; 02.09.2011 tarihinde vefat eden davacıların murisi …’nün geride kalan hak sahiplerinden; davacı anne …’nün destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 52.758,26-TL olduğu, davacının maddi zararının poliçe limiti içinde kaldığı, müteveffa kardeşinin, davacı …’ye sağlığında fiilen ve eylemli olarak destek olduğunu gösterir bir bilgi ve belge ibraz edilmediğinden dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre müteveffanın sağlığında hali refahta olmaması hususu da değerlendirildiğinde kardeşinin bakım ödevinin öncelikle hayatta olan anne ve babasına ait olduğu, bu sebeple davacı kardeşi …’nün destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat talep şartlarının oluşmadığı, davaya konu sigortalı aracın kullanım amacının hususi olarak belirlendiği, bu sebeple davacı tarafın ticari faiz talebinin yerinde olmadığı, her ne kadar davalı tarafça davacıların murisinin davaya konu kaza sırasında alkollü olması sebebiyle müterafik kusur indirimi talep edilmişse de, davaya konu kazanın tek taraflı gerçekleşen bir kaza olduğu ve davacılar murisinin araçta yolcu olarak bulunmadığı gibi davacılar tarafından eldeki davanın destekten yoksun kalan 3. kişi konumunda oldukları nazara alındığında ilgili talebin yerinde olmadığı, yukarıda anlatılan nedenlerle davacı … yönünden açılan davanın reddine, diğer davacı yönünden 52.758,26 TL tazminatın dava tarihi olan 15/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı …’ye verilmesine ilişkin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; KISMEN REDDİNE,
2-Davacı … yönünden açılan davanın REDDİNE,
3-52.758,26 TL tazminatın dava tarihi olan 15/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı …’ye verilmesnie, fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.603,91-TL ilam harcından 507,00-TL ıslah harcı, peşin alınan 27,70-TL’nin mahsubu ile bakiye 3.069,21-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 507,00-TL ıslah harcı, 27,70-TL peşin harç ve 27,70-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 562,40-TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı …’ye verilmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.153,41-TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı …’ye verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.416,50-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 915,04-TL ‘ nin davacı üzerinde bırakılmasına; arda kalan 501,46-TL ‘ nin davalı taraftan tahsili ile davacı …’ye verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 100,00-TL ücret-i vekaletin davacı …’den tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 10.451,51-TL ücret-i vekaletin davacı …’den tahsili ile davalıya verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/05/2019

Katip …

Hakim …