Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/862 E. 2019/530 K. 19.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/862
KARAR NO : 2019/530
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/08/2015
KARAR TARİHİ : 19/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … plakalı aracın 28/08/2011 tarihinde karışmış olduğu trafik kazası nedeniyle müvekkil … yaralanmış ve kalıcı şekilde sakatlandığını, mevzu bahis kazada, ifade tutanaklarından anlaşılacağı üzere müvekkilin kusurunun olmadığını, müvekkil araç içerisinde yolcu konumunda olduğunu, kazanın oluşumunda herhangi bir kusurun atfedilemeyeceğini, kaza da yaralanan müvekkil, maruz kaldığı olay nedeniyle kalıcı hale gelen sakatlığı meslekte kazanma gücü kaybına neden olmakta olduğunu, bu kaybın oranı mahkemece tespit edilerek, ne kadar maddi zarara uğradığının belirlenmesinin gerektiğini, bu hesaplama yapılırken de davacının gelir durumu; asgari ücretin üzerinde olması nedeniyle, bu durum dikkate alınarak hesaplanması gerektiğini, davacının talebi maluliyete bağlı meslekte kazanma gücü kaybından oluşan maddi zararın yanında, ayrıca davacının %100 oranında özürlü olduğu ve hiç iş göremediği döneme ilişkin iş göremezlik tazminatı ve bu döenm ait bakıcı gideri tazminatı davacıya ödenmesi gerektiğini, bunun yanında SGK tarafından karşılanmayacak tedavi gidiş gelişleri esnasında harcayacağı kesin olan ek tedavi, yol, yemek ve refakatçi vs. Giderleri buna ilişkin belge sunulmasa dahi davacıya ödenmesi gerektiğini, davacının müşkül vaziyeti dolayısıyla Adli Yardımdan yararlandırılmasını, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 6100 sayılı yasanın 107. Maddesin göre belirlenecek şimdilik 1.000,00-TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi işletilerek tahsili ile alınarak davacıya ödenmesini, her türlü yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı nedeniyle davanın reddini, … plakalı aracın motor ve şase numarası da belirtilerek kaza tarihini kapsayan bir poliçesinin bulunup bulunmadığının sigorta bilgi merkezine sorulmasını, davanın; … plakalı aracın kaza anındaki sürücüsüne kimliğinin ve adresinin kaza ile ilgili yürütülen soruşturma dosyasından tespitin talep ettiğini, ve işletenine kimliğinin ve adresinin … Trafik Şube Müdürlüğünden sorulmasının ihbarını, delillerin taraflarına tebliğini, kusurun Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından yapılacak bilirkişi incelemesi ile tespitini, maluliyet oranlarının Adli Tıp … İhtisas Kurulu tarafından tespitini, geçiçi iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri ve yol gideri talebinin reddini, hatır taşıması nedeniyle tazminatta indirim yapılmasını, gelirin resmi belge ile ispatını, kaza ile ilgili yürütülen soruşturma dosyasının celbini, kaza tarihinden itibaren faiz talebinin reddini, avans faizi talebinin reddini, itirazlarının kabulü ile davanın reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; trafik kazasından kaynaklı iş göremezliğe dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacıya ait tedavi evrakları celp edilmiştir.
SGK’ya yazı yazılarak davacı tarafa trafik kazası nedeni ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılmıştır.
İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı marifetiyle hazırlanan maluliyet raporu temin edilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler … ve … tarafından 20/12/2018 tarihinde hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; ”…Kaza tarihi itibariyle zorunlu trafik sigorta poliçesi bulunmayan … plakalı araç sürücüsü dava dışı … ‘nin %100 oranında tam asli kusurlu olduğunu, dava dışı sürücüsü … ‘in kusursuz olduğunu, davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı … ‘nın geçiçi iş göremezlik dönemine ait maddi zararının; 5.567,68-TL olduğunu, sürekli iş göremezlik dönemine ait %45 maluliyeti ile ilgili maddi zararının; 96.096,18-TL olduğunu, bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının; 7.777,20-TL olduğunu toplamda 109.441,06-TL olduğunu, davacının zorunlu trafik sigorta poliçesi bulunmayan … plakalı araçta yolcu olarak bulunması nedeniyle, belirtilen zarar tutarlarından hatır taşıması nedeniyle yapılacak indirim oranının takdirinin mahkemede olduğunu, davacının maddi zararlarının zorunlu trafik sigorta poliçe limitini aşmadığını, davalının 24/08/2015 tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenememiş olduğundan, dava dosyasında sigorta poliçesi bulunmayan … plakalı aracın kullanım amacının ticari olduğuna dair bir belge bulunmadığından avans faizi talebine ilişkin takdirin mahkemede olduğunu…” mütalaa ettikleri anlaşılmıştır.
Davacı taraf ıslah dilekçesi ile taleplerini bilirkişi raporundaki hesaplama miktarınca arttırmış ve tedavi giderine yönelik taleplerinin mevcut olmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi kapsamında zamanaşımı defi ileri sürdüğü görülmekle iş bu savunma öncelikli olarak irdelenmiştir. Bu kapsamda yapılan değerlendirme neticesinde; 2918 sayılı KTK’nun 109. maddesi gereğince, haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinin, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır. Ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için, eylemin aynı zamanda bir suç oluşturması yeterli olup, bunun dışında fail hakkında ceza davasının açılması ya da mahkumiyet kararı verilmesi gibi bir koşul aranmamaktadır. Ceza zamanaşımının uygulanması ilişkin kural, hem dava hem de kısmi dava olarak açılan davada ıslah yoluyla talep edilen miktarın artırılması (ıslahı) durumunda uygulama alanı bulmaktadır. Anılı kanuni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında yaralamalı trafik kazasından kaynaklı eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK kapsamında öngörülen 8 yıllık ceza zamanaşımı süresi dikkate alındığında 28/08/2011 kaza tarihi ve 24/ 08/2015 dava tarihi itibari ile zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla; zamanaşımı savunmasının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
… Yönetmeliği’nin “Hesaba Başvurulabilecek Haller” başlıklı 9.maddesi; ”Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için …’na başvurulabilir.” şeklinde düzenleme altına alınmıştır.
Anılı kanuni düzenlemeler, ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun olmakla itibar edilir bulunan bilirkişi raporu ve dosya kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; kaza tarihi olan 28/08/2011 günü sigortası bulunmayan araç sürücüsünün %100 kusuru ile meydana gelen trafik kazası neticesinde araç yolcusu olan davacının %45 oranında meslekte kazanma gücünden kaybettiği ve geçici iş göremezlik süresinin 9 aya kadar uzayabileceği saptanan davacının maddi zararı 5.567,68-TL geçici iş göremezlik dönemine ait maddi tazminat, 96.096,18-TL sürekli iş göremezlik dönemine ait maddi tazminat ve 7.777.20 TL bakıcı tazminat olmak üzere toplam 109.441,06-TL olarak belirlenmiş ise de davalı yanın hatır taşıması savunması kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda, hatır taşımalarının bir menfaat karşılığı olmaması nedeni ile bu gibi taşımalarda TBK’nin 51. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılmasının gerek öğretide gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsendiği, kazaya neden olan sigortasız araçta yolcu olan davacı ile araç sürücüsünün akraba olmadığı, araç sürücüsünün arkadaşı olduğu, aracın ticari, yolcu taşımaya özgülenmiş bir araç olmaması göz önüne alındığında somut olayda hatır taşıması nedeniyle belirlenen tazminattan yerleşik içtihatlar gereğince %20 oranında indirim yapılmak suretiyle karar verilmesinin gerektiği sonucuna varılmakla 87.552,85TL maddi tazminatı davalı …nın tazminle mükellef olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Kazaya neden olan aracın ticari kullanım vasfında olduğu iddiasının ispata muhtaç kalması nedeni ile yasal faize hükmedilmesinin gerektiği, ıslah dilekçesi ile arttırılan tazminat talepleri yönünden HMK’nın 26. maddesi uyarınca temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesinin gerektiği, davacı tarafın davadan önce davalı …na başvuru yapmaması nedeni ile temerrütün dava tarihi olan 24/08/2015 tarihi itibari ile başladığı anlaşılmakla; davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davacı zararı 5.567,68-TL geçiçi işgöremezlik, 96.096,18-TL sürekli işgöremezlik, 7.777,20-TL bakıcı tazminatı olmak üzere toplam 109.441,06-TL olarak belirlenmiş ise de takdiren hatır taşıması nedeniyle tazminatta %20 indirime gidilerek 87.552,85-TL’nin 24/08/2015 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gereken 5.980,73-TL harçtan 371-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 5.609,73-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 27,70-TL başvuru harcı ve 371-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 398,70-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 1.200-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 305,75-TL olmak üzere toplam 1.505,75-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 1.204,60-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan 30-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 24-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 9.754,23-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgili taraflara iadesine; iade giderinin ilgili tarafça yatırılan avanstan karşılanmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/06/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır