Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/8 E. 2019/198 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/981
KARAR NO : 2019/184
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 08/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu münhasır delil niteliğinde olan müvekkil banka kayıtları gereğnice bankaya borçlu olduğunu, yapılan icra takiplerinin ve icra takiplerine konu taleplerin usul ve yasaya uygun olması nedenlerle davalının itiraz taleplerinin iptal edilmesi gerektiği davalı … Turizm AŞ banka ile imzalanan sözleşme ile kredi kullandığı … borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, kullandırılan kredilerin ödenmemesi üzerine borçlulara kredi hesaplarının kati ile borcun ödenmesi ihtarı yapıldığını, ihtara rağmen borçlu davalılar borcunun ödemeyince yasal işlemlere başlandığını, borçlular aleyhine ihtiyati haciz kararı çıkarılmış davalılar ihtayati haciz kararına itiraz etmediğini, müvekkil banka kayıtlarının sözleşme gereği münhasır delik niteliğinde olduğunu, davalı tarafın yaptığı kısmi itiraz dilekçesinde davacı bankaya borçlu olduklarını ikrar ettiğini, kredi sözleşmesinde … müşterek borçlu müteselsil kefil, … Turizm AŞ ise asıl borçlu olduğunu, bundan dolayı davalının yaptığı tüm itirazların iptali takibin devamına, davalıların inkar tazminatı ödemesine ve yargılama masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa ödettirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafça Mahkememize cevap dilekçesi ibraz edilmediği anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasında özetle; 2.021.126,62-TL toplam alacağın asıl alacak kısmına takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %14,77 gecikme tazminatı/kar payı mahrumiyeti ve işleyecek gecikme tazminatının %5 gider vergisi, ihtiyati haciz masraf ve ihtiyati haciz ücreti vekaleti ile birlikte icra takip masrafları ve ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ödenmesini talep ettiği, davalıların borca ve takibe itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 04/04/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafa ait 2012-2013-2014 yılları arası ticari defterlerinin açılış noter tasdiklerinin ve yevmiye defteri kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve son karar Mahkememize ait olmak üzere davacının ticari defter ve belgelerinin kendi lehine delil olması vasfının bulunduğunu, davacı ile davalı ve kefili arasında 12/02/2010 tarihinde bankacılık Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı bu sözleşmeye istinaden borçlu lehine … nolu hesaptan krdei kullandırıldığı davalının dava konusu borcu ödememesi nedeni ile davacı bankanın takip ve dava hakkının bulunduğunu, yapılan incelemede davalının ödemediği kredi ana bakiyesinin 2.021.126,64-TL olduğu davacı ile davalı taraf arasında imzalanan bankacılık genel hizmet sözleşmesine göre toplam faiz 7.463,01-TL olduğu takip tarihi itibari ile toplam alacağının 2.028.589,65-TL olduğunu mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 10/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafından davalıya kullandırılan kredilerin, borçlularının kredi ödeme koşullarına uymaması sonucunda, … Noterliğinin 02/11/2012 tarih, … yevmiye nolu ile ihtarname keşide edildiği, ihtarnamede 02/11/2012 itibariyle 2.020.847,37-TL’lik borcun en geç yirmi dört saat içinde ödenmesinin ihtar edildiğini ve muhataplarına aynı gün itibariyle tebligatların yapıldığını, ilgili tebligata rağmen, borcn ödenmemesi üzerine … İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile 02/11/2012 tarihinde 2.021.126,62-TL’nin ödenmesi talebiyle ilamsız icra takibi yapıldığını, davalıların vekili tarafından 19/11/2012 tarihinde … İcra Müdürlüğüne verilen kısmi itiraz dilekçesinde özetle; 19/11/2012 tarihi itibariyle 1.736.350,00-TL’lık borcun kabul edildiğini, bu tutarı aşan 284.497,37-TL’lık kısmına davalı borçlular tarafından itiraz edildiğini, bu arada … İcra Müdürlüğünün Mahkememize yazdığı 18/07/2014 tarihli yazısında 2012/23010 esas sayılı dosyasının 05/05/2014 tarihinde yetkisizlikle kapatılarak, … İcra Müdürlüğüne gönderildiğini, dava dosyası ve davacı bankanın … şubesine yapılan incelemede; toplam 2.550.000,00-TL’lık Genel Kredi Sözleşmesinin mevcut olduğu ve ilgili sözleşmelerde … Turizm Sanayi ve Ticaret AŞ’nin borçlu olarak ve …’in ise müşterek borçlu, müteselsil kefil olarak imzalarının bulunduğunu, davalı firmaya 28/10/2011-13/09/2012 tarihleri arasında 5 parçada toplam 2.400.000,00-TL tutarında Kurumsal finansman destek kredisi kullandırıldığını, kullandırılan her bir kredi için kurumsal finansman destek kredisi talep formu alındığını, ayrıca kullandırılan kredinin tutarı ve kar payı bilgisinin de yer aldığı geri ödeme tablolarının, davalı firma tarafından kaşelenerek imzalandığını, Genel Kredi Sözleşmesinin 6.3 maddesinde istinaden, katalım bankaları mevzuatı, uygulaması ve niteliği gereği, söz konusu kullandırılan kredilerin ana para tutarı ile birlikte, kar payı ve ferilerinin tahakkuk ettirilerek, müşteri hesabına 2.706.767,37-TL olarak borç kaydedildiğini, 02/11/2012 tarihinde keşide edilmiş olan ihtarnamede asıl alacak tutarı olan belirtilen 1.991.847,37-TL’nın müşteri hesabına borç kaydedilen taksit tutarları toplamı olan 2.706.767,37-TL’dan, hesap kat tarihine kadar borçlu firmadan yapılan 714.920,00-TL’lık taksit tahsilatlarının düşülmesi sonucu kalan borç bakiyesi olduğunu, sonuç olarak ihtarnamede davacı banka tarafından talep edilen asıl alacak tutarının, ilgili bankanın niteliği ve mevzuatına göre doğru hesaplandığını, ayrıca kar payı oranına yapılan itirazın da, kredi geri ödeme tablolarının borçlu firma tarafından kaşelenip imzalanması nedeniyle, uygulanan oranların kabul edildiğini gösterdiği düşünülerek, bu konudaki itirazın haklı olmadığını mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 21/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafından davalıya 5 parçada toplam 2.400.000,00-TL’lik kurumsal finansman destek kredisi kullandırıldığını, Katılım Bankaları mevzuatı, uygulaması ve niteliği gereği bahse konu kredi tutarlarına, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 6.3 maddesine istinaden, kar payları tahakkuk ettirilerek davalı şirket 2.706.767,37-TL olarak borçlandırıldığını, takip tarihi itibariyle davalı şirket tarafından ödenmiş taksitler toplamı 714.920,00-TL olduğundan davacı bankanın davalıdan toplam nakit alacak tutarının 1.991.847,37-TL olduğunu, davacı bankanın ayrıca davalı şirket nezdinde mevcut bulunan iade edilmemiş çek yapraklarının banka yükümlülük tutarları nedeniyle de 29.000,00-TL’lık gayri nakdi alacağının bulunduğunu, toplam 2.020.847,37-TL olduğunu, davacı banka ile davalı şirket arasında kar payı oranı konusunun müzakere edildiği ve taraflarca serbestçe belirlendiğini, bununla birlikte taraflar arasında belirlenen kar payı oranının hukuka uygun olup olmadığını mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 27/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı bankanın davalılardan 12/11/2012 takip tarihi itibariyle 1.839.461.37-TL nakit alacak tutarınca alacaklı olduğunu, buna karşın davalıların alacağın 1.736.350,-TL kısmını kabul etmeleri nedeniyle iptali gereken itiraz tutarının 1.839.461,37-TL-1.839.461,37-TL =103.111,37-TL olduğunu, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar 1.839.461,37-TL matrah üzerinden hespalanacak %13,74 nispetinde bir gecikme tazminatı ile bunun %5’i gider vergisinin istenebileceğini, davacı yanın 29.000,-TL’lık çek yaprağı bloke talebine ilişkin koşulları bulunmamakla birlikte istenip istenemeyeceğine dair hukuki değerlendirmenin Mahkememizin takdirleri içinde kaldığını, kefil sıfatıyla sorumlu olan davalının imzaladığı sözleşmelerin kefalet limitleri 2.550.000,-TL ile temerrüt tarihi itibariyle doğan toplam 1.839.461,37-TL borçtan büyük olması nedeniyle, bundan sonra hesaplanacak gecikme tazminatı ve ferilerden de sorumlu olacağını mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 09/08/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı bankanın davalılardan 12/11/2012 takip tarihi itibariyle 1.839.461.37-TL nakit alacak tutarınca alacaklı olduğunu, buna karşın davalıların alacağın 1.736.350,-TL kısmını kabul etmeleri nedeniyle iptali gereken itiraz tutarının 1.839.461,37-TL-1.839.461,37-TL =103.111,37-TL olduğunu, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar 1.839.461,37-TL matrah üzerinden hespalanacak %13,74 nispetinde bir gecikme tazminatı ile bunun %5’i gider vergisinin istenebileceğini, davacı yanın 29.000,-TL’lık çek yaprağı bloke talebine ilişkin koşulları bulunmamakla birlikte istenip istenemeyeceğine dair hukuki değerlendirmenin Mahkememizin takdirleri içinde kaldığını, kefil sıfatıyla sorumlu olan davalının imzaladığı sözleşmelerin kefalet limitleri 2.550.000,-TL ile temerrüt tarihi itibariyle doğan toplam 1.839.461,37-TL borçtan büyük olması nedeniyle, bundan sonra hesaplanacak gecikme tazminatı ve ferilerden de sorumlu olacağını mütalaa etmiştir.
Dava; Genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, dosya kapsamına alınan ve hükme dayanak yapılan 09.08.2018 tarihli bilirkişi raporu ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı banka ile davalılardan … Turizm San. ve Tic. A.Ş. arasında 12.09.2010 tarihli ve 2.000.000,00-TL bedelli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalı …’in ise bu sözleşme ve artırım sözleşmeleriyle birlikte 2.550.000,00-TL limitle müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla kefalet verdiği, davacı bankaca bu sözleşmeye dayalı olarak asıl borçluya beş ayrı proje bazında 2.400.000,00-TL’lik kredi kullandırıldığı ve bunların 12 ay eşit taksitte toplam 2.706.767,37-TL olarak geri ödemesinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı banka tarafından nakit kredi kullandırımına ek olarak ayrıca 29 adet çek yaprağı sorumluluk bedeli karşılığı olarak 29.000,00-TL’nin depo edilmesi talep edilmiş ise de; hesap kat tarihi olan 01.11.2012 itibariyle çek yaprağı başına istenen bu tutarın hangi hesaptan verilen ve hangi seri numaralı çek yapraklarının blokesinin istendiğinin belgelendirilmemiş olduğundan bu talebinin yerinde görülmediği, davacı banka tarafından hesap tarihi itibariyle henüz vadesi gelmemiş olan taksitlerin içinde ana paradan ayrı olarak kar payı ve bunun vergisi de bulunduğu halde davacı yanın kalan alacağını talep ederken taksitlerin ana parasını değil içinde kar payı da bulunan toplam taksit tutarını talep etmekte olup; buna gerekçe olarak ise; katılım bankacılığının uygulama biçimini göstererek proje tutarının kar paylarının da kapsadığını ileri sürdüğü, somut olayda ise; vadesi gelmemiş taksitlerin sadece ana paraları dikkate alındığında 12.11.2012 takip tarihi itibariyle nakit alacak tutarının 1.839.241,37-TL olduğu, davacının bu tutara henüz vadesi gelmemiş taksitler içindeki 145.339,03-TL kar payı ve bunun %5 gider vergisi olan 7.266,97-TL yi de ekleyerek davalılardan 1.991.847,37-TL talep ettiği, halbuki proje kaynağı kar ve zarara katılma fonlarından temin edildiğinden taksitleri aksayarak bedelleri ödenmeyen projelerin kar etmeleri kadar zarar etmelerinin de mümkün olduğu, henüz vadesi gelmemiş taksitlerin kar paylarının zarar yazılması mümkün iken projenin zararlı görünmemesi adına bu tutarların haksız olarak sözleşmeye konulan maddeye dayanmak suretiyle borçluya yüklenmiş olduğu, bu sebeple davacı bankanın davalılardan nakit kredi bakımından 12.11.2012 takip tarihi itibariyle 1.839.241,37-TL istemde bulunabileceği anlaşılmış; fazlaya ilişkin takip tarihinde henüz tahakkuk etmemiş kar payı eklenmiş tutara yine kar payı eklenmek suretiyle mükerrer talepte bulunduğu anlaşılmıştır. Anlatılan nedenlerle; Davacı bankanın davalılardan 12/11/2012 takip tarihi itibariyle 1.839.461.37-TL nakit alacak tutarınca alacaklı olduğu, buna karşın davalıların alacağın 1.736.350,-TL kısmını kabul etmeleri nedeniyle iptali gereken itiraz tutarının 1.839.461,37-TL-1.839.461,37-TL =103.111,37-TL olduğu, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar 1.839.461,37-TL matrah üzerinden hespalanacak %13,74 nispetinde bir gecikme tazminatı ile bunun %5’i gider vergisinin istenebileceği anlaşılmış, koşulları oluştuğundan davacı taraf yararına icra inkar tazminatına hükmedilerek davanın kısmen kabulüne kısmen reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
… İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasında davalı tarafın itirazının kısmen iptali ile; Takibin 103.111,37-TL asıl alacak yönünden devamı ile davalı tarafın bu miktara vaki itirazının iptaline,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren %13,74 oranında gecikme faizi ile %5 BSMV uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 20.622,274-TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 7.043,53-TL ilam harcından peşin alınan 4.863,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 2.180,23-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 4.863,30-TL peşin harç ve 25,20-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 4.888,50-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.998,91-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 16.849,92-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.164,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 2.018,39-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına; arda kalan 1.145,61-TL ‘ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/03/2019

Katip …

Hakim …