Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/735 E. 2018/203 K. 08.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/735 Esas
KARAR NO : 2018/203
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2015
KARAR TARİHİ : 08/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında akdedilen yurt dışı piyasalarda işlem yapma imkanı sağlayan Tradebox işlem platformuna açık sözleşme gereğince; davalı yanın müvekkili banka nezdende açtığı hesapları üzerinden yurt dışı menkul kıymet piyasalarında işlem yapma imkanı sağladığını ve bu hesap üzerinden çoğunlukla Euro/İsvicre Frangı para birimlerine yönelik yapılan vadeli işlemler ile aldığı pozisyonlardan kaynaklı ait teminat açığı oluştuğunu beyan ederek; 294.020 amerikan doları ve 23.325 avro tutarındaki para alacağının temerrüt tarihi olan 15 Ocak 2015 tarihinden karar tarihine kadar geçecek süre için taraflar arasında akdedilmiş bulunan yabancı borsalarda yatırım araçtan alım satım işlemlerine aracılık ve çerçeve sözleşmesinin 20. maddesi uyarınca hesaplanacak temerrüt faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, İcra İflas Kanunu’nun 257 ve 258. maddeleri uyannca davalının borca yetecek miktarda kıymetli evrak, menkul kıymet, nakit, taşıt ve diğer her tüıiü taşınır malları, taşınmaz mallan ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklanna mahkemece uygun görülecek teminat karşılığında ihtiyaten haciz uygulanmasına, avukatlık ücreti ve diğer tüm yargılama giderlerinin davalı tarafın üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davaya yanıt vermemiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip, celbi gerekli deliller celp edilerek dosyamız arasına girmiştir.
Mahkememizce banka kayıtları ile dosya üzerinde iddia kapsamında SPK ve Menkul Kıymet Uzmanı … ile Mali Müşavir … ve Bankacı Bilirkişi … marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 20/06/2016 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Yine mahkememizce mevcut raporla ihtilaf aydınlanmadığından rapor iptal edilmeksizin heyet değişikliğine gidilerek davacı tarafın ticari defter ve belgeleri davalı tarafça kullanılan hesap ile dosya üzerinde, iddia ve savunma ile özellikle davalının yaptığı işlemlerin tek tek denetlenerek hesapta meydana gelen eksi bakiyenin neden kaynaklandığı hususunun belirtilmesi doğrultusunda işletme iktisatçısı Prof. Dr. Sabri Burak Arzova ve sektör bilirkişisi SPK uzman … ve Bankacı … marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 05/05/2017 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Davacı vekili 06/12/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile; 44.158.43 avro tutarındaki alacak kalemini 44.158.43 avro olarak ıslah etmiştir.
HMK’nun 114/1-c ve 115 maddeleri gereğince görev; kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olmakla; mahkememizce davanın her aşamasında reesen nazara alınması gerektiğinden dava dosyası görev noktasında incelenmiştir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/90 Esas, 2016/6987 Karar nolu İlamı ile;
“Dava tarihinde yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/k ve 1 maddelerinde, tüketici ve tüketici işlemi tanımlanmıştır. Buna göre tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere, ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere, her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
Aynı Yasanın ” Diğer Tüketici Sözleşmeleri” başlıklı 5. Bölümünde yer alan 49. Maddesi, “Finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşmeler” başlığını taşımaktadır. Bu maddenin 1. Fıkrasına göre finansal hizmetler, her türlü banka hizmeti, kredi, sigorta, bireysel emeklilik, yatırım ve ödeme ile ilgili hizmetleri ifade eder. Finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşme ise, finansal hizmetlerin uzaktan pazarlanmasına yönelik olarak oluşturulmuş bir sistem çerçevesinde, sağlayıcı ile tüketici arasında uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle kurulan sözleşmelerdir.
Yine aynı Yasanın 73/1. Maddesi, ” Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” hükmünü, 83. Maddesi ise, ” Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümler uygulanır. Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili, diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” hükmünü amirdir.
Bütün bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki ilişkinin, tüketici işlemi kapsamında kaldığı ve bu ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlıklarda Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu sonucuna varılmaktadır.” ifadeleri yer almaktadır.
HMK’nun 114/1-c ve 115 maddeleri gereğince görev; kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olmakla; mahkememizce davanın her aşamasında reesen nazara alınması gerektiğinden dava dosyası görev noktasında incelenmiştir.
Davacının tacir olmayıp tüketici olduğu, ayrıca davanın yurtdışında işlem yapılma imkanı sağlayan tradebox işlem platformu yetkisine haiz euro-isviçre frankı ve sair para birimleri üzerinde vadeli pozisyon alma imkanı sağlayan sözleşmeden kaynaklandığı ve Yargıtay kararı da nazara alındığında 6502 sayılı Tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 3. Maddesi l bendi gereğince mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine ve kararın kesinleşmesini müteakip iki haftalık kesin süre içinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
H Ü K Ü M /: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
Kararın istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesini müteakip, bu tarihten itibaren istinaf yoluna başvurulması ve istinaf talebinin reddi kesinleşmesine müteakip iki haftalık kesin süre içinde talep halinde dosyanın İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
2-Mahkememizin görevsizlik kararına konu talepler yönünden HMK’nın 331. Maddesi gereğince harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede değerlendirilmesine, dosyanın yasal süresi içinde gönderilmemesi durumunda talep halinde yargılama giderleri ve vekalet ücretinin mahkememizce karara bağlanmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzereoy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/03/2018

Başkan Üye Üye Katip