Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/686 E. 2019/784 K. 18.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/686 Esas
KARAR NO : 2019/784
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 19/02/2015
KARAR TARİHİ : 18/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … Nolu tesisata aboneyken 2008 de resmiyet de müvekkilinin eşi … adına olan kahvenin sayacı arızalı iken … 2008 senesinde sayacı söktüğünü sonra sayaç taktıklarını, daha sonra 03/06/2009 ve sonraki aylarda … sayaç kaçak diye zabıt tuttuklarını, kaçak faturaları çıkarttıklarını, müvekkilinin itiraz ettiğini, müvekklinini adına kaç kez kaçak elektrikten suç şikayeti yapıldığını, beraat kararı verildiğini, en son 2014 senesinde itiraz sebebi ile ödenmeyen kaçak faturaları iptal etmişse de, ödenen kaçak faturalarının iptal etmediği gibi 10/02/2014 tarihindeki 5.551,70 TL 15/01/2015 tarihinde de 4.425 TL faturaları iptal etmediğini, müvekkilinin afaki olarak bedas elektrik kurumuna 1.8537 TL ödediği halde sorunu çözülmediğini beyanla; … nolu tesisat da müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığının tespiti ve tedbir getirilmesini, gerçek borcunun çıkarılmasını, fazla ödenenlerin geri verilmesini, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu … no’lu tesisata ait mahalde bulunan kayıtta … seri no’lu sayaçın 26.01.2019 tarihinde söküldüğünün belirlendiğini, davacının iddialarının tamamen asılsız olduğunu, müvekkil şirkete kaydı olmayan … seri no’lu sayaçtan enerji kullanmaktan dolayı muhtelif tarihlerde … ile … hakkında tutanak tutulduğunu, ilgili tutanaklardan … A.Ş’a ait olan bedellerin bir kısmı perakente komisyonu tarafından iptal edilerek normal fiyat üzerinden tahakkuk ettirildiğini, bu faturalar; 5.551,70, – 515,50, – 2989,10 ve 1.007,00 TL’den oluştuğunu, yapılan hesaplamalarda herhangi bir hata bulunmadığı ve davacının borcunun sabit olduğu belirtelerek davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; kaçak elektrik tüketim tahakkukuna yönelik olarak menfi tespit istemine ilişkindir.
Davalı şirkete yazı yazılarak dava tarihinden geriye doğru tüketim ekstreleri ve kaçak elektrik tüketim tahakkukuna ilişkin işlem dosyası celp edilmiştir.
Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış ve tarafların delilleri toplanmış olup davaya konu …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosası celp edilerek dosyamız arasına alınmış ve incelenmiş olup; “…Davacı tarafından 5551,70 TL enerji bedeli, 699,5 TL gecikmiş gün faizi ve 125,91 TL faizin KDV si üzerinden icra takibi başlatıldığı, 17/06/2015 tarihinde ihtiyati haciz işleminin başlatılarak haciz tutanağı tutulduğu…” görülmüştür.
Dosyanın …. Tüketici Mahkemesi’nin … esas, … karar sayılı görevsizlik kararı üzerine dosyanın tevzi edildiği, davacı tarafça dava değeri olarak belirtilen 28.314-TL üzerinden mahkememizce harç ikmalinin yaptırıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu olay teknik bilgiyi gerektirdiğinden alanında uzman bilirkişi … ‘dan 22/12/2016 tarihinde rapor alınmış ve alınan raporda özetle; ” …Davalı şirket elemanlarınca davacı işyerinde … nolu tesisat ile ilgili muhtelif zamanlarda 17 adet ” kaçak elektrik tüketim tahakkuku” tanzim edildiği, davalı şirket tarafından davacı … adına açılan elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçları davasının davacı lehine sonuçlandığını, kaçak elektrik tüketilmediğinin bilirkişilerce defalarca ispatlandığını, … nolu tesisatta kaçak elektrik kullanılmadığı, dvalı şirket tarafından davacının işyerinden 03-06-2009/30-05-2015 tarihleri arasınad tutulan ve kaçak kayıt sorgulama listesinden tespit edilen 17 adet kaçak elektirk tüketim tahakkuk’urın iptal edilmesi ve bunların yeniden hesaplanması gerektiği ni…”mütalaa ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan alanında uzman bilirkişiler … ve … ‘dan alınan 08/08/2017 tarihli raporda özetle; ”…Mahkemenin 10/05/2017 tarihli ara karar içeriğinde belirtilen hususların bilimsel olarak hesaplanabilmesi için davalı tarafından 3.1 ‘de belirtilen bilgi ve belgelerin dosyaya temin edilmesi gerektiğini… “mütalaa ettikleri anlaşılmıştır. Mahkememizce bilirkişi raporunda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra dosyamız aynı heyete tevdii edilmiş olup 17/04/2018 tarihinde sunmuş oldukları raporda özetle; ”…Davaya konu kaçak elektrik tutanakları okunaklı olmaksızın normal tarife üzerinden hesaplanması gereken davacı borcunun, dava konusu yapılan dönemler için toplam 5*180:900 TL olduğu, davalı şirketin icra takibi aşamasında davacıdan toplamda 9652,39 TL tahsil ettiği, tahsil edilen tutarda davacının borcunun tenzil edildiğinden, davacının davalı şirketten 8752,39 TL alacaklı olduğunu…” mütalaa ettikleri anlaşılmış olup bahse konu elektrik faturaları mahkememize sunulmuş olup dosyamız yeniden ek rapor alınmak üzere aynı heyete tevdi edilmiş ve 31/05/2019 tarihinde sunulan raporda özetle; “…Davaya konu kaçak elektrik tutanakları olmaksızın normal tarife üzerinden 5 dönem için hesaplanması gereken davacı borcunun 900 Tl olduğu, alternatif olarak davalı şirket … İcra Dairesinde … sayılı dosyası baz alındığında davacıdan 9652,39 TL tahsil edildiği, tahsil edilen tutardan davacının borcu tenzil edildiğinden davacının davalı şirketten 8752,39 TL alacaklı olduğu, davalı şirket’in 02/04/2019 tarihinde mahkeme sunduğu 30/11/2011 tarihinde davacı işyerinde tutulan … seri numaralı kaçak elektrik tutanağnıın mahkeme tarafından dikkate alınması durumunda davacıdan 10.724,95 TL tahsil edildiği davacının borcu tenzil edildiğinden davacının davalı şirketten 9.824,95 TL alacaklı olduğunu… ” mütalaa ettikleri anlaşılmıştır.
Huzurdaki davada uyuşmazlığın davalı yanın tanzim ettiği kaçak elektrik tüketim tahakkuklarının yerinde olup olmadığı, davacının tahakkukların normal tarife üzerinden hesaplanması sureti ile borçlu olunmayan miktarın tespitine yönelik olarak menfi tespit isteminde haklı olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır. Somut olayda davalı şirket tarafından davacı iş yerinde 17 adet kaçak elektrik tüketim tahakkukunun tanzim edildiği, davacı aleyhine açılan ceza davaları kapsamında davacının sayaca müdahalesinin bulunmadığı, kullanılan enerjinin sayaç tarafından kayıt edilmesini engelleyecek herhangi bir durumun tespit edilemediği gerekçeleri ile beraatine karar verildiği görülmüştür. Bu kapsamda yapılan inceleme neticesinde ilk olarak ispat yükü hususu incelemeye alınmıştır. Nitekim 4721 sayılı TMK’nın 6. maddesi uyarınca kural olarak bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran ve iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecbur olup ispat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerli kabul edilmiştir. Menfi tespit davasında borçlu borcun varlığını inkar ediyorsa, bu durumda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşmektedir. Görülmektedir ki, menfi tespit davasında kural olarak, hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı alacaklıdadır ve alacaklı hukuki ilişkinin varlığını kanıtlamak durumundadır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/02/2015 tarih, 2013/19-1362 E-2015/826 K. sayılı, 20/04/2016 tarih, 2014/13-856 E-2016/523 K.) Somut olayda davacı, davalıya kaçak elektrik tahakkukuna dayalı olarak borcunun bulunmadığını iddia ettiğine göre, ispat yükü davalı alacaklının üzerinde bulunmaktadır. Huzurdaki davada yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde belirlenen tespitler de incelendiğinde davacı tarafın davalı tarafından tanzim edilen kaçak elektrik tahakkuklarına yapılan itiraz kapsamında davalı şirket tarafından kurulan komisyon marifeti ile kaçak elektrik zabıtlarının iptal edildiği, davalı şirket elemanlarınca davacı iş yerine ait tesisata ait sayacın 13/08/2015 tarihinde değiştirildiği ve yeni sayacın takıldığı, sayacın kaydettiği tüketim miktarları kapsamında aylık ortalama 180-TL aylık faturanın gelmekte olduğu, davacı abonenin günlük tüketimlerinde bir değişiklik olmadığı, dolayısıyla elektrik sayacına harici hat çekerek müdahale edildiğine yönelik bir tespite varılamadığı, sonuç olarak “Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği”nin 26. ve devamı maddelerinin uygulanması için gerekli şartların oluşmadığına yönelik tespitlerin ayrıntılı, gerekçeli olarak tanzim edilmekle mahkememizce itibar edilir bulunduğu, davaya konu kaçak elektrik tüketim tahakkukunun ispata muhtaç kaldığı, normal tüketim tarifesi üzerinden 5 dönem için davacı borcunun 900-TL olarak hesaplandığı, davacıdan tahsil edilen 10.724,95-TL den tahsil edilmesi gereken 900-TL ‘nin mahsubu ile bakiye 9.824,95-TL yönünden davacı yanın menfi tespit isteminde haklı bulunduğu, dava dilekçesi ile talep edilmeyen tazminat isteminin iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağının devreye girmesi ile talep edilmesi nedeni ile itibar edilemeyeceği anlaşılmakla; davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davacının davalıya 9.824,95-TL yönünden borçlu olmadığının tespiti ile, 9.824,95-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi sureti ile istirdatına, fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Koşulları oluşmayan tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihi itibarıyla kabul edilen miktar üzerinden hesaplanarak alınması gereken 671,14 TL nispi karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 483,53 TL harçtan mahsubu eksik kalan 187,61 TL harcın karar davalıdan tahsiline,
4-Davacı tarafından yapılan 1250 TL bilirkişi ücreti, 220,7 TL tebligat gideri, 44,40TL başvurma harcı ve 483,5 TL peşin harç olmak üzere toplam 1998,6 TL yargılama giderinden kabul ve red edilen miktarlar dikkate alınarak hesaplanan 693,5 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, arta kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/09/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır