Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/407 E. 2018/99 K. 07.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/407 Esas
KARAR NO: 2018/99
DAVA-BİRLEŞEN DAVA : Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ : 13/04/2015
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 08/06/2016
KARAR TARİHİ: 07/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Maddi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan…’a ait ..plakalı araç 01/03/2015 tarihinde 00:25 sularında kaza yaparak kaza neticesinde müvekkil …’a ait park halinde bulunan … plakalı araca %100 kusurlu olarak çarparak kazaya sebep olduğunu, müvekkilin aracı …’ta park halinde bulunmakta olup diğer araçların hızlı bir şekilde müvekkil aracına sol arkadan çarparak bu çarpmanın etkisiyle müvekkil aracı savrulmuş ve sağ arka kapısının hasar gördüğünü, kazaya sebep olanın davalı taraf olduğunu, davalının kaza sonrası olay yerinden kaçtığını, aşırı hız, kontrolsüz ve dikkatsiz hareketleri trafik güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde araç kullanması nedeni ile %100 kusurlu olduğunu, davalının birden çok asli kusurlu hareketi bulunduğunu, kusurlu olarak kazaya sebep olan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası…numaralı poliçe ile … Sigorta AŞ tarafından yapıldığını, sigorta şirketinin sigorta ettirenin sorumlu olduğu tüm maddi zararlardan sorumlu olduğu için davanın sigortaya karşı açıldığını, kaza sebebi ile müvekkilin toplam 7.150,00TL maddi zarar söz konusu olduğunu, bu nedenlerle müvekkilin uğramış olduğu zarar karşısında dava sonuçlandığında tahsil kabiliyetini kaybetmemesi açısından .. plakalı aracın trafik kaydına ihtiyati tedbir konulmasını, davanın kabulünü, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.650,00TL maddi zarar ve 3.500,00TL araç değer kaybı olmak üzere toplam 7.150,00TL’nin olay tarihi olan 01/03/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkile ödenmesini, yargılama, harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinden bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil sigorta şirketinin ..plakalı aracı 25/08/2014- 19/08/2015 tarihleri arasında trafik poliçesi ile sigortaladığını, kaza ile ilgili davadan önce müvekkil şirkete müracaat edilmediğini, herhangi bir hasar dosyasının açılmadığını, davacı tarafın sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yönündeki iddialarını kabul etmediğini, davacının araçta oluşan değer kaybı taleplerini kabul etmediklerini, sigorta teminatı dışında kaldığını, davacı yanın müvekkil şirkete müracaat etmemesi nedeniyle ancak dava tarihinden itibaren faizi talep edebileceğini, davacının değer kaybı talebinin reddini, kusur tespitinden sonra aktüer bilirkişi kanalı ile maddi hasar tazminatının hesaplanmasını, olay tarihinden itibaren faiz taleplerinin reddini savunmuştur.
BİRLEŞEN DAVADA TALEP : Davacı vekil dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’a ait … plakalı araç ile mülkiyeti…’a ait ..plakalı aracın, 01/03/2015 tarihinde 00:25 sularında kaza yaparak kaza neticesinde müvekkil …’a ait park halinde bulunan … plakalı araca %100 kusurlu olarak çarparak kazaya sebep olduğunu, kusurlu olarak kazaya sebep olan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasının…Sigorta AŞ tarafından yaptırıldığını, müvekkilin aracı …’ta park halinde bulunmakta olup diğer araçların hızlı bir şekilde müvekkil aracına sol arkadan çarparak bu çarpmanın etkisiyle müvekkil aracı savrulmuş ve sağ arka kapısının hasar gördüğünü, bu nedenlerle davanın kabulünü, 1.825,00TL maddi zararı ve 750,00TL araç değer kaybı olmak üzere toplam 2.550,00TL’nin olay tarihi olan 01/03/2015 tarihinden yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; bahsi geçen … plaka sayılı aracın müvekkil şirkete, 19/11/2014-2015 tarihleri arasında meydana gelebilecek rizikolara karşı … nolu KTK zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile teminat altına alındığını, poliçeden dolayı sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına azami 29.000,00TL ile sınırlı olduğunu, ancak teminat limitlerini bildirmenin davayı kabul anlamına gelmediğini, gerçek zarar miktarının araştırılıp saptanması neticesinde bulunacak meblağdan sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında değişiklik yapılmasına dair genel şartlar başlıklı maddenin yürürlüğe girmiş olduğunu, ve bu tarihten sonra akdedilen sözleşmelere uygulanacağını, işbu düzenleme uyarınca kazaya karışan sigortalı aracın trafik poliçesi 19/11/2014 tarihinde akdedildiğinden işbu poliçe uyarınca müvekkil şirketin 01/03/2015 tarihli değer kaybı zararından sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, bu nedenlerle davacının açmış olduğu haksız ve yersiz davanın reddini, müvekkil şirket davanın açılmasına sebebiyet vermediği için masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; trafik kazasından kaynaklanan araç hasar/tamir bedeli, değer kaybına dair maddi tazminat istemine ilişkindir.
Trafik kazasına karışan araçlara ait poliçe suretleri celp edilmiş, kusur ve aktüerya bilirkişi raporu temin edilmiştir.
Davalı sigorta şirketlerine yazılan yazı cevaplarının ve davacı yanın ibraz ettiği delillerin tetkikinde; davacı tarafça dava tarihinden önce davalı sigorta şirketlerine herhangi bir başvurunun yapılmamış olması nedeni ile hasar dosyasının mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Birleşen İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/636 esas sayılı dosyasının tetkikinde; 10/06/2016 tarihli kararda mahkememiz 2015/407 esas sayılı dava dosyası ile arasında tarafları ve konuları bakımından hukuki ve fiili bağlantı bulunduğundan yargılamanın mahkememiz 2015/407 esas sayılı dava dosyası üzerinden yürütülmesine karar verildiği, Mahkememizin 2015/407 esas sayılı dosyasında bilirkişi raporu ile tespit edilen 2.550,00TL maddi tazminatın olay tarihi olan 01/03/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen sigorta uzmanı bilirkişi Nuray Dinçment ve makine mühendisi bilirkişi M. Turgut Özaktaş marifetiyle hazırlanan 27/05/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Dosya içerisinde mevcut trafik kaza raporunda … ve ..plaka sayılı araçların kavşakta kazaya karışmalarından sonra araçlardan bir tanesinin park halinde davacı aracına çarparak hasar görmesine neden olduğu, olay sonrası olay yerini terk eden bu araç sürücülerinin kusurlu olduklarının belirtildiği, dosya içerisindeki mevcut delilerin değerlendirilmesi sonucunda davacı aracının yolun kenarında park halinde olduğu sırada kavşakta iki aracın çarpıştığı, bunun neticesinde kazaya karışan araçlardan bir tanesinin de davacı aracına çarptığı, kazaya karışan araçlardan birinin davalı şirket tarafından ZMMS poliçeli olan araç olup diğerinin plakası belirlenmiş olmasına rağmen muhtemelen doğrulanmadığından davaya dahil edilmediği, olay yerinin kontrolsüz kavşak olup yolların diğerinden üstün olduğu yönünde bilgi bulunmadığı, trafik kaza raporunda bu husus açıklanmadığından her iki yolun da eş değerli yollar oldukları sonucuna varıldığı, bu tip kavşaklarda araçların aynı anda kavşağa gelmeleri halinde sağdan gelen aracın diğerine göre geçiş önceliğinin mevcut olduğu, ancak kazaya karışan iki araçtan hangisinin sağdan geldiği ya da önceden kavşağa girdiği hususu açık olmadığından mevcut delil ve tespitlere göre her iki araç sürücüsünün de kusurlu olmaları sonucu kazanın meydana geldiği kanaatine varıldığı, davacıya ait aracın olay sırasında yol kenarında park halinde olması nedeni ile kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı kazayı önlemek için alabileceği bir tedbirin bulunmadığı, davacıya ait … plakalı aracın 2012 model …marka ..tipinde özel oto olduğu, dosya içinde yapılan onarım masraflarının faturasının mevcut olduğu, faturada sağ arka kapı sacı, kapı kolu iç braketi, sol stop, arka tampon ve tampon ayağı gibi parçaların yenilendiği, işçilik giderleri ile birlikte toplam onarım maliyetinin KDV dahil 3.650,00TL olduğu, bu tutarın hasar durumuna ve günün rayiç bedellerine uygun bulunduğu, değer kaybının ZMMS ile teminat altına alınan zararlardan olduğuna dair yerleşik Yargıtay içtihatları ile kabul edildiği, tamamen benzer araçların ikinci el değerleri ise daha önce kaza geçirip geçirmediği, geçirdi ise araçta meydana gelen hasarın durumu ve buna bağlı olarak yapılan onarım amaçlı işlerin kalitesinin üzerinde değer kaybı meydana gelip gelmediği, kaporta aksanları ve boya dış görüntüsüne motor, yürüyen ve aktarma organlarının durumuna ve iç aksanların durumuna, kullanım şekline bağlı olarak değişiklik gösterebildiği, internet siteleri, günlük gazetelerin seri ilan sayfaları, açık oto pazarları ve galeriler, ticari araç pazarları ve ikinci el alım satımı yapan şirketlerden alınan listeler gibi kaynaklarda yapılan araştırmalar ışığında belirlendiği, olay sonucu onarım gören aracın yapılan onarıma rağmen ikinci el satış fiyatında aracın marka ve modeli, hasar durumu, onarım şekli, aracın kilometresi gibi parametlere göre azalmaların meydana geldiği, olay üzerinden belli bir süre geçtiği için günümüzde geçmişe dönük net ve sağlıklı şekilde ikinci el rayiç bedel araştırması yapılabilecek veri tabanının mevcut olmadığı, bunun belirlenebilmesi için günümüzde geçerli kasko değeri ile ikinci el piyasa rayiç değeri dikkate alınarak söz konusu aracın arka kapı sacının değiştirilmesi ve yapılan onarım ile boya işlemleri nedeni ile araçta 1.500TL değer kaybı meydana geleceği kanaatine varıldığı, dava konusu olayda davacı tarafından sigorta şirketine yazılı bir başvurunun yapılmadığı, bu nedenle temerrüt tarihinin en erken dava tarihi olması gerektiği, davalı şirket tarafından ZMMS sigorta poliçeli ..plaka sayılı aracın sürücü olayda %50 oranında kusurlu olduğu, kazaya karışan diğer aracın sürücüsünün olayda %50 oranında kusurlu olduğu, davacı tarafın olayda kusursuz olduğu, değer kaybı zararlarının Yargıtay kararları doğrultusunda gerçek zarar kalemleri arasında sayıldığından, sigorta poliçesi teminatında olup aracın sigortacısı sigortalının kusuru oranından bu zarardan sorumlu olduğu, davacıya ait aracın hasar bedeli ve değer kaybının toplam 3.650 + 1.500 = 5.100 TL olup davalı sigorta şirketinin bu tutarın % 50′ si olan 2.550TL’den sorumlu olduğu…” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, rapora karşı taraflarca herhangi bir itirazın ileri sürülmediği, tahkikat aşaması devam etmekte iken birleşen dava dosyasının celbi nedeni ile bilirkişi heyetinden ek rapor temin edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen sigorta hukuk uzmanı bilirkişi Nuray Dinçment ve makine mühendisi bilirkişi M. Turgut Özaktaş marifetiyle hazırlanan 06/10/2017 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; “…Davacı aracında oluşan 3.650,00TL maddi zararda ( ..plakalı ve … plakalı) araçların %50 oranında kusur bulunduğu tespit olunmakla İstanbul 16. ATM nezdinde 2015/407 esas sayılı davaya talep yönünden… ve … Sigorta AŞ’nin maddi zarar karşılğı 1.825,00TL ve 1.500,00TL olarak takdir ve tespit olunan değer kaybından 750,00TL olmak üzere toplam 2.575,00-TL sorumlu olması gerektiği, dosyada mübrez 27/05/2016 tarihli kök bilirkişi raporunda davacı aracında oluşan 3.650,00TL maddi zarardan ( ..plakalı ve … plakalı) araçların %50 oranında kusur bulunduğu tespit olunmakla İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde 2016/636 esas sayılı davaya talep yönünden … ve… Sigorta AŞ’nin maddi zarar karşılığı 1.825,00TL ve 1.500,00TL olarak takdir ve tespit olunan değer kaybından 750,00TL olmak üzere toplam 2.575,00TL sorumlu olması gerektiği…” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi ve tüm dosya kapsamından edinilen vicdani kanaat sonucunda; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. maddesinde hüküm altına alındığı üzere; haksız bir fiille başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu,
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinin; “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinin; “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde düzenlediği, anılan yasal düzenlemeler gereğince Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasa gereğince yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu,
Davalı sigorta şirketleri tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalanan araçların davalı sürücülerin idaresinde iken meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının park halindeki aracının hasar gördüğü, bu kapsamda meydana gelen hasar bedeli ile araç değer kaybı isteminin dava ve birleşen dava konusu yapıldığı, dosyada mübrez birbiri ile uyumlu bilirkişi raporlarının dosya kapsamına uygun, ayrıntılı ve gerekçeli olmakla mahkememizce itibar edilebilir bulunduğu, anılı kök ve ek rapora göre davacıya ait aracın olay yerinde yol kenarında park halinde olması nedeni ile meydana gelen kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun mevcut olmadığı, davacı aracının yolun kenarında park halinde olduğu sırada kavşakta iki aracın çarpıştığı, bunun neticesinde kazaya karışan araçlardan bir tanesinin de davacı aracına çarptığı, olay yerinin kontrolsüz kavşak olup yolların bir diğerinden üstün olduğu yönünde bilgi bulunmadığı, trafik kaza raporunda bu husus açıklanmadığından her iki yolun da eş değerli yollar oldukları sonucuna varıldığı, bu tip kavşaklarda araçların aynı anda kavşağa gelmeleri halinde sağdan gelen aracın diğerine göre geçiş önceliğinin mevcut olduğu, ancak kazaya karışan iki araçtan hangisinin sağdan geldiği ya da önceden kavşağa girdiği hususu açık olmadığından mevcut delil ve tespitlere göre her iki araç sürücüsünün de kusurlu olmaları sonucu kazanın meydana geldiği kanaatine varıldığı, davacıya ait … plakalı aracın 2013 model.. marka …tipinde hususi otomobil olduğu, onarım masraflarının faturasının dosyada mevcut olduğu, faturada sağ arka kapı sacı, kapı kolu iç braketi, sol stop, arka tampon ve tampon ayağı gibi parçaların yenilendiği, işçilik giderleri ile birlikte toplam onarım maliyetinin KDV dahil 3.650,00TL olarak belirtildiği, bu tutarın hasar durumuna ve günün rayiç bedellerine uygun bulunduğu, tamamen benzer araçların ikinci el değerleri ise daha önce kaza geçirip geçirmediği, geçirdi ise araçta meydana gelen hasarın durumu ve buna bağlı olarak yapılan onarım amaçlı işlerin kalitesinin üzerinde değer kaybı meydana gelip gelmediği, kaporta aksanları ve boya dış görüntüsüne motor, yürüyen ve aktarma organlarının durumuna ve iç aksanların durumuna, kullanım şekline bağlı olarak değişiklik gösterebildiği, internet siteleri, günlük gazetelerin seri ilan sayfaları, açık oto pazarları ve galeriler, ticari araç pazarları ve ikinci el alım satımı yapan şirketlerden alınan listeler gibi kaynaklarda yapılan araştırmalar ışığında belirlendiği, olay sonucu onarım gören aracın yapılan onarıma rağmen ikinci el satış fiyatında aracın marka ve modeli, hasar durumu, onarım şekli, aracın kilometresi gibi parametlere göre azalmaların meydana geldiği, olay üzerinden belli bir süre geçtiği için günümüzde geçmişe dönük net ve sağlıklı şekilde ikinci el rayiç bedel araştırması yapılabilecek veri tabanının mevcut olmadığı, bunun belirlenebilmesi için günümüzde geçerli kasko değeri ile ikinci el piyasa rayiç değeri dikkate alınarak söz konusu aracın arka kapı sacının değiştirilmesi ve yapılan onarım ile boya işlemleri nedeni ile araçta 1.500TL değer kaybı meydana geleceği kanaatine varıldığı, davalı şirket tarafından ZMMS sigorta poliçeli ..plaka sayılı aracın sürücünün olayda %50 oranında kusurlu olduğu, kazaya karışan diğer aracın sürücüsünün olayda %50 oranında kusurlu bulunduğu, değer kaybı zararlarının da tazmini gereken gerçek zarar kalemleri arasında yer aldığı, davacıya ait aracın hasar bedeli ve değer kaybının toplam 3.650 + 1.500 = 5.100 TL olup davalı sigorta şirketinin bu tutarın % 50′ si olan 2.550TL’den sorumlu olduğu, davacı ve birleşen dosya davacısının 2.550TL yönünden talepte bulunduğu, bu miktar yönünden HMK 26. madde bağlamında davacının isteminin yerinde görüldüğü, talep edilen miktarın zorunlu poliçe limitini aşmadığı, davalı haksız fiil sonucu zarar ika eden sürücülerin TBK 49 vd maddeleri kapsamında zarardan sorumlu olup temerrüt halinin haksız fiil tarihi olan kaza tarihi itibari ile gerçekleştiği, davalı sigorta şirketlerinin ise zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçeleri kapsamında yukarıda anılı yasal düzenlemeler uyarınca davacının maddi zararını tazminle mükellef olduğu, 2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrütün gerçekleşeceği, davacı tarafın dava tarihinden önce davalı sigorta şirketlerine başvurusunun bulunmaması nedeni ile temerrüt halinin davalı sigorta şirketleri yönünden dava tarihi itibari ile başladığı kanaatine varılmakla; davanın asıl dava yönünden kısmen kabulüne, birleşen dava yönünden ise kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜ ile,
2.550,00 TL tazminatın, davalı… tan 01/03/2015 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 13/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
a-Alınması gereken 174,17-TL harçtan peşin alınan 122,11-TL harcın mahsubu ile bakiye 52,06-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacı yararına taktir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
c-Ret miktarına göre davalı yararına taktir olunan 2.180,00TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı … Sigorta A.Ş.’ye verilmesine,
d-Davacı tarafça asıl ve birleşen dava yönünden yapılan masraflar müşterek olduğundan; 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 382,00 TL tebligat v.s. posta masrafları olmak üzere toplam 1.782,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 936,92 TL’sinin asıl ve birleşen dava davalılarının tamamından müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
e-Davacı tarafça asıl dava yönünden yapılan 122,11-TL peşin harç ve 27,70 TL başvuru harcı toplamı olan 149,81 TL yargılama giderinin asıl dava davalılarından müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı tarafa verilmesine,
2- Birleşen İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/636 esas sayılı davanın KABULÜ ile,
2.550,00 TL tazminatın, davalı … tan 01/03/2015 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 08/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
a-Alınması gereken 227,83-TL harçtan, peşin alınan 43,55-TL harcın mahsubu ile bakiye 184,28-TL harcın birleşen dava davalılarından müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 2.180,00TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
c-Davacı tarafça birleşen dava yönünden yapılan 43,55 TL peşin harç ve 29,20 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 72,75 TL yargılama giderinin birleşen dava davalılarından müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı tarafa verilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/02/2018

Katip…
e-imza

Hakim…
e-imza