Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/355 E. 2019/357 K. 30.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/355
KARAR NO : 2019/357
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2015
KARAR TARİHİ : 30/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket adına düzenlenen irsaliyeli fatura bedelinin ödemekten imtina etmesi üzerine …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibinin davalı tarafından itiraz edilmesinden dolayı işbu davanın açıldığını, takip konusu borç para alacağına ilişkin olduğunu, TBK’nın 89/1’den anlaşıldığı üzere para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödenmesi gerekir denildiğini, para borçlarının götürülecek borçlar olduğu için davalının itirazının mesnetsiz olduğunu, davaya müstenid icra takibi alacağın konusu, taraflar arasındaki ticari ilişki gereğince muhtelif tarihlerde yapılan satışlara ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi olduğunu, cari hesap kayıtlarından ve irsaliyeli faturalardan anlaşıldığı üzere alacağın belirgin olduğunu, hesaplanabilen bir likit alacak olduğunu, davalı şirketin ödemekten imtina etmesinin hiçbir geçerli sebebinin bulunmadığı için itirazın kaldırılması gerektiğini, bu nedenlerle itirazın kaldırılması ile birlikte takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen davalılar tarafından Mahkememize cevap dilekçesi ibraz edilmediği anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında özetle; 90.514,69-TL tutarındaki alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği, davalılar tarafından borca ve takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 08/06/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava dosyası ve davacı şirket defter ve belgeleri, TTK’nın 83.maddesi hükmüne binaen tetkik edildiğini, yapılan inceleme sonucunda davacı şirkete ait, yasal defter açılış ve kapanış noter tasdiklerinin, zamanında ve usulüne uygun olarak yapıldığı tespit edildiğini, defter kayıtları açısından ise; TTK’nın 65-88.maddesi hükümlerine aykırılıkları 2.4 bölümünde irdelindiğini, dolayısıyla davacı tarafa ait yasal defterlerin, HMK’nın 222/2 hükmü uyarınca, sahibi lehine delil vasfında olup olamayacağının değerlendirilmesinin Mahkememize ait olduğunu, davalı taraf merkez adresi, İstanbul dışında olduğu için yasal defter ve belgeleri incelenmediğini, ihtilaf konusu bakiyenin tespiti ve değerlendirmesinde davacı kayıtları ve dosya muhteviyatı esas alındığını, davalı ile olan ticari ilişkinin takip edildiği hesapların incelenmesine 2.5 göre takip talebi tarihinde 20/11/2014 davalı; 86.548,29-TL, davacıya borçlu olduğunu, söz konusu bu tutar takip talebinde belirtilen asıl alacak tutarı ile karşılaştırıldığında 89.808,45-TL-86.548,29-TL=3.260,16-TL farklı olduğu hesaplandığını, eğer davalının itirazının yerinde olmadığı ve itirazının iptali edilmesi sonucu ile Mahkememiz karar verir ise, davacının talepleri doğrultusunda oluşturulan borç durumu toplam 155.636,18-TL olduğunu mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 27/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olması nedeniyle sahibi lehine delil teşkil etmesi, davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi hususları dikkate alındığında TTK’nın 64-65, 82,83 maddeleri, HMK’nın 219,220 ve 222.maddelerin hükümleri uyarınca davacının ticari defterlerinde yer aldığı şekliyle davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 86.548,29-TL alacaklı olduğunun kabul edilmesi gerektiğini, icra inkar tazminatı şartlarının da oluştuğunu mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 18/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 20/11/2014 takip tarihi itibariyle davalı yandan 86.548,29-TL alacaklı olduğunu, bununla birlikte davacı yanın icra takibini 89.808,45-TL üzerinden başlattığını, bu anlamda takip talebinin 86.548,29-TL ile sınırlı olması gerektiğini, 20/11/2014 takip tarihinden sonra davacı yan kayıtlarında, davalı yan tarafından yapılan herhangi bir ödeme kaydına rastlanılmadığını, dava dosyasında takibe konu olan faturaların bir kısmının sunulu olduğunu, bu faturalardan, ürün satışına ilişkin olanların bazılarında irsaliye numaralarının olduğu bazılarında ise irsaliye numaralarının bulunmadığını, bu anlamda faturaya konu ürünlerin davalı muhataba teslim edilip edilmediğinin tespit edilemediğini, alacağın tespiti için öncelikle, takibe konu edilen tüm faturaların okunaklı suretleriin ya da suret asıllarının, ürün faturaları için fatura muhteviyatı ürünlerin davalı muhataba tesilm edildğini ispat eden irsaliyelerin ya da başkaca teslim belgelerinin, “… bedeli” faturalarının dayanağı niteliğindeki z raporlarının, “liste gereği” ve “xxxxx firmasının fatura bedeli” açıklamalı faturaların dayanaklarının dosyaya sunulması gerektiğini, bununla birlikte dava dosyasında … Vergi Dairesi Başkanlığının 03/11/2017 tarihli … sayılı cevap yazısının ekinde yer alan, davalı şirketine ait 2012-2013-2014-2015 yıllarına ait BA/BS formlarının incelenmesinde, davacı yanın incelenen muavin hesap ekstresinde yer alan faturaların tamamının, dolayısı ile takibe konu edilen faturaların davalı kayıtlarına alınmış olduğunu, bu durumda davacı yanın takibe konu ettiği faturaların davalı kayıtlarına alınmış olması ve davalı yanın da davaya cevap vermemiş olduğu dikkate alınarka, belirtilen eksikliklerin davacı yan tarafından tamamlanması gerekliliği hususunda takdirin Mahkememize ait oludğunu, davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarında takip tarihi itibariyle tespit edilen alacak tutarı dikkate alınarak, takip talebinin 86.548,29-TL ile sınırlı olması gerektiği ve rapor içerisinde açıklanan nedenlerle; davacı yanın 09/11/2014 temerrüt tarihinden 20/11/2014 takip tarihine kadar geçen sürede tahakkuk edecek işlemiş faiz tutarının, ticari faiz oranı üzerinden 296,99-TL olacağını mütalaa etmiştir.
Dava; İtirazın iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı tarafça; davalı şirket adına düzenlenen irsaliyeli fatura bedelinin ödemekten imtina edildiğinden bahisle …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibinin davalı tarafça itiraz edilmesinden bahisle eldeki itirazın iptali talepli davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 18.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; Taraflar arasında 13.09.2012 tarihli “Alt İmtiyaz Franchise (İşletme Lisanslı Bayilik) Sözleşmesi” imzalandığı, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 4. maddesi gereğince; anlaşma kapsamında davacı tarafın vermiş olduğu franchise hakkı karşılığında royalty ödemesi yapılmasının kararlaştırıldığı; ancak davacı tarafça … Noterliği’nin 05.11.2014 tarih ve … yevmiye numara ihtarnamesi ile franchise sözleşmesine ilişkin yapılması gereken ödemelerin yapılmaması ve sözleşmeye aykırılıkların düzeltilmemesi nedeniyle sözleşmenin feshedildiğinin ihtar edildiği, yine aynı ihtarname ile Ekim ayı hariç güncel bakiye olan 82.720,00-TL’nin ödenmesinin talep edildiği, anılan ihtarnamenin davalı şirkete 08.11.2014 tarihinde, davalı …’a 06.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği ve diğer davalı …’e çıkarılan davetiyenin ise; tebliğ edilemeden iade edildiği, davaya konu olan franchise sözleşmesi gibi sürekli borç ilişkileri içeren sözleşmelerde başlangıç ücretinin veya royalty bedeli olarak adlandırılan periyodik ücretlerin ödenmemesinin sözleşmenin feshi için geçerli bir haklı neden olarak kabul edildiği ve taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 14.15. maddesinde de; davalı tarafın anlaşma gereği tahakkuk eden herhangi bir ödemeyi temerrüt ihtarnamesinden itibaren 30 gün içerisinde yerine getirmemiş olması halinin fesih nedeni olarak belirlendiği, bu nedenle davacı tarafça sözleşmenin haklı sebeple feshedildiğinin anlaşıldığı, davacı taraf ticari defterlerinde; davalı yandan 2012 yıl sonu itibariyle 39.036,79-TL, 2013 yıl sonu itibariyle 44.101,70-TL alacağı bulunduğu, anılan hesabın 2014 yılına devrettiği görülmekle 20.11.2014 takip tarihi itibariyle davacı yanın davalı yandan 86.548,29-TL alacaklı göründüğü; bununla birlikte davacı taraf icra takibinde 89.808,45-TL üzerinden takip başlattığı, takip tarihinden sonra davacı yan kayıtlarında davalı tarafça yapılmış herhangi bir ödeme kaydına rastlanmadığının belirlendiği, dosya kapsamına alınan … Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 03.11.2017 tarihli müzekkere yazı cevabında; davalı şirketin 2012-2015 yıllarına ait BA /BS formlarının incelenmesinde; KDV hariç 2014 Temmuz döneminde 37.934,00-TL, 2014 Ağustos döneminde 13.801,00-TL, 2014 Eylül döneminde 33.821,00-TL, 2014 Ekim döneminde 20.846,00-TL alış fatura bildiriminde bulunduğu, bu kapsamda yapılan bildirimlerin davacı taraf muavin hesap ekstresinde yer alan faturaların adet ve tutarları ile uyumlu olduğu anlaşıldığından; davalı yanın takibe konu edilen faturaları kayıtlarına almış olduğu ve dolayısıyla malları da teslim almış olduğunun kabul edilmesi gerektiği, davacı taraf ticari defterleri gereğince belirlenen; royalty bedeli ile fatura bedelleri toplamı 86.548,29-TL asıl alacak ile ihtarname tebliği ile temerrüde düşürülen davalı şirket ile davalı …’ın işlemiş faiz olan 296,99-TL’den zorunlu olmak üzere toplam 86.845,28-TL üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiş, koşulları oluştuğundan davacı taraf lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek; davanın kısmen kabulüyle kısmen reddine ilişkin aşağıdaki hükmü kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
… İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında davalı tarafların itirazlarının kısmen iptali ile; takibin 86.548,29-TL Asıl alacak ile 296,99-TL işlemiş faiz (işlemiş faizden davalı …ile …’ın sorumlu olmalarına) olmak üzere toplam 86.845,28-TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alcağa takip tarihinden itibaren yıllık %11.75’i geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
Alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 17.369,05-TL icra inkar tazminatının (davalı …’ün 17.309,65-TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile ) davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 5.932,40-TL ilam harcından peşin alınan 1.093,27-TL ‘ nin mahsubu ile bakiye 4.839,13-TL ilam harcının (4.818,84-TL davalı …’ün sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.093,27-TL peşin harç ve 27,70-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 1.120,97-TL davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.697,62-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, (davalı … yönünden 9.673,86 TL sorumlu olmasına)
5-Davacı tarafından yapılan 2.679,85-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 108,64-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına; arda kalan 2.571,21-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, (davalı … yönünden 2.562,41-TL sorumlu olmasına)
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/04/2019

Katip …

Hakim …