Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/25 E. 2018/146 K. 27.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/25 Esas
KARAR NO : 2018/146
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/01/2015
KARAR TARİHİ : 27/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde; müvekkil ile davalı arasında akdedilen sözleşme gereğince … parselde kain taşınmaz üzerine yapılan inşaattan… nolu dairenin müvekkil tarafından satın alındığını, 30/03/2014 tarihinde teslim edilmesi gerekirken, dava tarihine kadar geçen 8 ay, 8 günlük sürede halen teslim edilmediğini beyanla meydana gelen gecikme nedeniyle aylık 1.000 TL olmak üzere toplam 8.000 TL gecikme tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, taraflar arasında gayrimenkul satış sözleşmesi imzalandığını, davacının kendi edimlerini yerine getirmediğini bu nedenle diğer taraftan edimini yerine getirmesini talep edemeyeceğini, davacı tarafın satış bedeli için müvekkile Barter çeki verdiğini ancak çekin karşılıksız çıktığını, dolayısıyla müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu, davacının huzurdaki davada gecikme tazminatı talep ettiğini ancak gecikme tazminatının talep şartının borçlunun kusuru olduğunu, müvekkilinin kusuru olmadığı gibi temerrüt halinin de söz konusu olmadığını, sözleşmede cezai şart düzenlemesinin de bulunmadığını beyanla haksız ve mesnetsiz davanın reddini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce dosya üzerinde iddia ve savunma doğrultusunda mali müşavir … ve Yard. Doc Dr. hukukçu bilirkişi … marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 04/05/2016 tarihli rapor teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Bilirkişiler anılı raporlarında özetle;
“Davacıya ait yasal defter tasdikleri ve adı geçen …çeki ödemesine ait muhasebe kayıtları talep edilmiş, ancak herhangi bir cevap alınamadığından bu konuda bir inceleme yapılamamıştır.
… A.Ş. tarafından sayın mahkemeye hitaben düzenlenen 4/10/2015 tarihli yazıda,
”Yazınıza konu Seri A Sıra No:…nolu 300.000 TL değerindeki çek bir barter çekidir. …çeki ise barter sistemine katılan üyeler arasında greçekleşen alım satım işlemlerinde bir ödeme ve tahsilat aracı olarak kullanılan, üzerinde işlemin bedelinin yazılı olduğu, mal veya hizmeti satın alan tarafından kaşelenip imzalanan,… kodunun üzerine yazılması ile hüküm doğuran ve böylelikle alıcı üye cari hesabında borçlanma, satıcı üye cari hesabında alacak kaydı oluşturan, barter sistemi üzerinde alışverişin gerçekleştiğini belgeleyen, barter sistemine münhasır bir ödeme aracı ve kıymetli evrakıdır.Yazınızda bu barter çekinin ödeme ve dava tarihi olan 09/01/2015 tarihi itibariyle karşılığının olup olmadığı sorulmuş, şirketimiz kayıtlarından 09/10/2012 tarihli … yetki kodlu çek ile 300.000 TL’lik tutarın … Şti.’nin barter hesabına borç, … A.Ş.’nin barter hesabına ise alacak olarak kaydedilmiş olduğunu, söz konusu işlem sonucunda çek tarihi olan 09/10/2012 tarihi itibariyle … A.Ş.’nin şirketimiz nezdindeki barter hesabı 8.339,829,23 TL’den 8.639.839,23 TL’lik bakiyeye ulaşmış olduğunu, … Şti.’nin hesabı da 402.000 TL’den 102.000 TL’ye inmiştir.”denilmektedir.
Yazıdan da anlaşılacağı üzere davacı tarafından davalıya yapılması gereken 300.000 TL’lik ödeme, 09/10/2012 tarihinde barter çeki ile yapılmış olup, davacının bu konudaki yükümlülüğünün yerine getirilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Yapılan incelemeler neticesinde;
Davacı tarafın yasal defter tasdik bilgileri ve muhasebe kayıtları talep etmemize rağmen tarafımıza ibraz edilmemiştir.
Mevcut verilen ışığında yapılan incelemede; … A.Ş.’nden Sayın mahkemenize sunulan 14.10.2015 tarihli, detayı yukarıda açıklanan yazı içeriğinden, davacı tarafın davalı tarafa yönelik 300.000 TL’lik … çeki ödemesinin gerçekleşmiş olduğu, bu nedenle de davalıya yönelik yükümlülüğünü yerine getirmiş olduğu kanaatine varılmıştır.
Bu nedenle halen davalıya teslimi gerçekleşmeyen gayrimenkul ile ilgili olarak, teslim edilmesi gereken tarih olarak belirlenen 30/03/2014 tarihinden, dava tarihi olan 09/01/2015’e kadar geçen 9 ay 9 gün için, takdir Sayın Mahkemenize ait olmak üzere; davacı talebi doğrultusunda aylık 1.000 TL’lik kira mahrumiyetinin gerçekleşmiş olduğu ve bu tutarın da, 9*1.000 TL=9.000 TL,Ocak 2015 ayı içinde 9 günlük: 9/3*1.000=300 TL olmak üzere toplam 9.000 TL+3002 TL= 9.300 TL olduğu, ayrıca bu tutara da dava tarihinden itibaren kanuni faiz oranı işletilmesi gerektiği ” şeklinde mütaalada bulundukları görülmüştür.
Dava; harici satış sözleşmesi ile satın alınan daire vasfındaki bağımsız bölümün davet edilen süre sonunda teslim edilmediğinden bahisle gecikmeden kaynaklı mahrum kalınan kira bedeli tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Davalı taraf davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasındaki ihtilaf; davacı tarafın davalıdan gecikmeden kaynaklı mahrum kalınan kira bedeli tazminatı talebinde bulunup bulunamayacağı hususlarına ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın taraflar arasında harici adi yazılı …i Sözleşmesiyle satışının davalı satıcı … İnşaat tarafından davacı alıcı …’e taahhüt edildiği tartışmasızdır.
Türk Medeni Kanununun 706., Borçlar Kanununun 213., 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hükümleri gereğince tapuda kayıtlı bir taşınmaz satışının hüküm ve sonuç meydana getirmesi için sözleşmenin resmi biçim koşuluna uyularak yapılması zorunludur.Yine 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60/3 ve 89. maddeleri taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin noterlerce düzenleme şeklinde (resen) yapılacağı kuralını getirmiştir.
Dolayısıyla tapuda kayıtlı taşınmazların satışı resmi şekilde yapılır. Resmi şeklin dışında yapılan satış sözleşmeleri geçersizdir. Geçersiz olan satış sözleşmelerinde taraflar aldıklarını geri vermekle yükümlüdür.
Bu genel açıklama çerçevesinde somut olay irdelendiğinde; dava konusu dairenin taraflar arasında adi yazılı olarak düzenlenen taşınmaz vaadi sözleşmesine konu edildiği, sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığı, davalı … İnşaat’ın ayni hak sahibi arsa maliki olduğu, şahsi hak sahibi yüklenici veya müteahhit sıfatının bulunmadığı, ayni hakkın devrinin söz konusu olduğu, ayni hakların devrinin veya satışının yahut satış vaadinin resmi şekle riayet edilerek yapılmasının gerektiği, bu anlamda taraf arasındaki sözleşmenin geçersiz sözleşme olduğu ve geçersiz sözleşmeye dayanarak kira mahrumiyetinden kaynaklı tazminat talebinde bulunulamayacağı,aksi düşünürse bile genellikle cebri tescil davalarında karşılaşılan dava konusu bağımsız bölümün alıcısına teslim edilmesi ve alıcısı tarafından kullanılması durumlarında uygulama imkanı bulunan resmi şekle riayet edilmediğinden bahisle geçersizlik halinin ileri sürülmesinin Medeni Kanunun 2. maddesindeki dürüstlük kuralına aykırılık teşkil etmesi halinin somut olayda bulunmadığı, yine taraflar arasında düzenlenen adi yazılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin 7.1 maddesinde satıcının 6 ay teslim süresini uzatabileceği, v.s inşaat işleri için ilave süre isteyebileceği, ayrıca 7.2 maddesinde çevre tanzimine ilişkin tüm İmalat ve işlerin bu süreye dahil olmadığı, ayrı bir program dahilinde yerine getirilerek iskan başvurusunda bulunacağı düzenlenmiştir. Binada iskan alınmadan kiraya verilemeyeceği tartışmasızdır. Bu durumda davaya konu bağımsız bölümün oturulabilir durumda teslimi noktasında taraf arasındaki sözleşmede iskanın alınması süresini de kapsayan net ve belirli bir tarih olmadığından ayrıca bu gerekçeyle de davacı talebi yerinde değildir. İzah edilen nedenlerle mübrez bilirkişi raporuna iştirak edilememiş ve davanın reddi gerekmiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya münderecatından edinilen vicdani kanat gereğince; davanın reddine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan 136,62 TL harçtan 35,90 TL harcın mahsubu ile arda kalan 100,70 TL harcın karar k esinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Göre hesaplanan 2.180 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Başkan …