Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/230 Esas
KARAR NO : 2019/278
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/02/2015
KARAR TARİHİ : 05/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil davalı tarafa yemek veren esnaf olarak iş yapmış, ancak davalı şirket müvekkilin ürettiği yemek hizmeti bedellerin müvekkil tarafa ödemediğini, müvekkil, davalı şirketin çalışanları için verilen yemek ve hizmet bedelini ödememesi sebebi ile davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi yapmış olduğunu, ancak davalı taraf yine hukuka uygun alacak sebebi ile aleyhine yapılan icra takibine de haksız olarak itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu, davalının icra takibine vaki haksız itiraz sebebi ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının da davalı taraftan alınarak müvekkile verilmesini, iş bu dava hukuku aykırı itiraz ile duran takibin devamına sağlamaya matuf itirazın iptali davası olduğunu, … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile aynı şartlarda takibin devamına davalı tarafa, haksız itiraz sebebi ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, takibin devamı ile faiz, masraf ve avukatlık ücretinin yine davalı taraftan tahsilini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yan ihtilafa konu ticaret kapsamında müvekkil şirket yemek ve gıda hizmeti sunduğunu, davacı piyasa teamüllerinin çok üzerinde fahiş bir bedelle müvekkil şirkete vermiş olduğu yemek hizmetini ayıplı sunmuş ve müvekkil şirketin personeliyle sorun yaşamasına neden olduğunu, müvekkil şirket personelinden birçok kişi ve misafir üçüncü kişi ayıplı hizmet ve kalitesiz yemekler nedeniyle sağlık problemleri yaşamış olduğunu, gıda zehirlenmelerinin olduğunu, davacı yemek servis sürelerine ve taahütlerine uymadığı için randımanlı bir hizmette alınamamış ve geç gelen kalitesiz yemekler kimse tarafından yenemeden çöp olduğunu, ilk serviste bozuk yemekler geldiğini, davacı müvekkil şirkete taahhüt ettiğinin çok altında bir kalitede hazırladığı menülerden farklı yemekler sunduğunu, anılan dönemde 200 kişinin çalıştığı bir televizyon olan müvekkil şirkette bu durum ciddi sorunlara neden olmuş kalitesiz ve zamanında gelmeyen yemekler nedeniyle çalışanların mağdur olduğunu, davacı verdiği ayıplı hizmetle müvekkil şirketin doğrudan mağduruyetine ve müvekkil şirket personelinin mutsuzluğuna, belgeli sağlık sorunlarına neden olduğunu, müvekkil şirketin bu nedenle uğradığı tüm doğrudan ve dolaylı zararlar nedeniyle fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep haklarımızın saklı tutulduğunu, davacının sunduğu sarih ayıplı-kalitesiz hizmete bağlı artan personel memnuniyetsizliği üzerine derhal davacı yan konudan sürekli haberdar edildiğini, ayıplı hizmetini düzeltmesi ve tedarik eksikliklerini acil gidermesi istendiğini, davacı; müvekkil şirketin tüm hizmetin düzeltilmesi taleplerini müteaddit defalar ve ısrarlar söylenmesine rağmen yerine getirmediğini, davacı sürekli aksaklığın giderileceğini beyan etmiş ama fiilen hiçbir girişimde bulunmadığını, davacı yan tüm bu taleplere karşılık sadece oyalama metoduna başvurmuş ve işbu davaya konu hizmeti layığı ile ayıpsız olarak vermekten kötü niyetle imtina ettiğini, davacı verdiği ayıplı hizmet ve kalitesiz yemeklerle insanların sağlığı ile oynadığından, ilerleyen süreçte davacı biliçli iletişimsizlik yaratarak müvekkil şirketin muhatap bulma imkanını dahi ortadan kaldırıldığını, davacı yan ayıplı hizmetiyle ticari ilişkinin akim kalmasına sebep olan taraf olarak mezkur ayıplı hizmet için müvekkil şirkete faturalar gönderdiğini, müvekkil şirket tüm iyi nitetiyle yaptığı kullanım için ve bu kullanımın karşılığı olan kısmi ödemeler yaptığını, faturaların büyük kısmının karşılığı verilmeyen ayıplı hizmete ilişkin olması ve hakkaniyet ve nıfset ilkelerine aykıtı olması üzerine davacı yan ile görüşülmüş ve taraflar arasında sektör teamülleri gereği varılan şifahi mutabakat neticesinde ticari ilişki sonlandırıldığını, müvekkil şirketin muhasebesel olarak cari hesapların düzeltilmesi talepleri karşısında da davacı yan işlem yapmadığını, tarafça bu durumun kabul edilemez olduğunu, karşı tarafa beyan edildiğini, ayıplı hizmet veren ve verdiği ayıplı hizmet için fahiş ve afaki tutarda faturalar tanzim eden kötü niyetli davacı yan işbu faturalar için huzurdaki davaya konu icra takibinin başlatıldığını, müvekkil şirket düzgün almadığıa ayıplu hizmet için kesilen faturalar dayalı ilamsız takibe itiraz edildiğini, yargılama sürecinde müvekkil şirketin haklılığının ortaya çıkacağını, talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizde açılan işbu davanın 26/12/2018 tarihi itibari ile davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Karar tarihinden itibaren üç (3) aylık süre geçmiş olmasına rağmen, davacı tarafın davasını yenilemediği anlaşıldığından, HMK 150. maddesi gereği davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1- HMK 150. maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli 44,40 TL karar harcının davacının peşin yatırdığı 39,41 TL harçtan mahsubu ile alınması gereken 4,99-TL Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliğinin 11/2. Maddesinde belirtilen 16,02 TL’den az olması nedeni ile harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan masrafın kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgili taraflara iadesine; iade giderinin ilgili tarafça yatırılan avanstan karşılanmasına,
Dair; tarafların yokluğunda, dava miktarı itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 05/04/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır