Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1232 E. 2022/170 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1232 Esas
KARAR NO : 2022/170
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/12/2015
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; 08/09/2014 tarihinde sürücüsü … … sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketince Zorunlu Trafik Sigortası ile sigortalı bulunan … plakalı aracın kusurlu olarak müvekkiline çarpması sonucu müvekkili … …’ın yaralandığını ve malul olduğunu, bu kaza nedeni ile hastanede tedavi gördüğünü, tedavi süresinde iş göremezlik durumu ve bakıcı giderine ilişkin herhangi bir ödeme almadıklarını, davalı trafik sigortacısının müvekkili bakımından bakıcı gideri ve SGK tarafından karşılanması mümkün olmayan tedavi giderleri bakımından poliçe kapsamında temin edilen tedavi giderleri limitine kadar mesuliyeti bulunduğunun tartışmasız olduğunu beyan ederek müvekkilinde oluşan cismani zarar nedeni ile oluşacak maddi tazminat nedeniyle, 500 TL sürekli, 150 TL geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat tutarının , 100 TL bakıcı giderinin ve 250 TL tedavi giderinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla maddi tazminatın sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili bedel arttırım dilekçesi ile ; 100,00 TL bakıcı gideri taleplerini 580,00 TL artırarak 680,00 TL bakıcı giderinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından Zorunlu Karayolu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalanan … plakalı aracın 08.09.2014 tarihinde işletilmesi sırasında oluşan kazada davacının yaralandığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin maddi tazminatın talepleri açısından poliçe limitleri dahilinde ve sigortalı aracın sürücüsünün kusuru oranında davacının zararlarını gidermekle yükümlü olduğunu, ancak sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik talepleri yönünden davacının kusurlu olması nedeni ile talebin reddedilmesi gerektiğini, talep edilen bakıcı gideri yönünden poliçe teminatı dışında kaldığını beyanla davanın reddini savunmuştur .
DELİLLER , TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazasında davacının uğradığı bedensel zararlar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce davacının davaya konu trafik kazası nedeni ile malul olup olmadığı , bir maluliyeti var ise oranı ve süresi hususunda ATK raporu alınmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’nun 18.10.2017 tarihli raporunda özetle;
“…Mevcut belgelere göre;
1. … kızı 11.12.2009 doğumlu … …’ın 08.09.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri muvacehesinde maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği ” yönünde oy burluğu ile mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların kusur durumunun irdelenmesi için ATK raporu alınmıştır.
ATK’nın 08/06/2018 tarihli yazısı ile mümkünse olay yerinde keşif yapılarak yayanın geçiş yaptığı yer, kavşağa olan mesafesi, trafik işaret ve levhasının bulunup bulunmadığı, kamyonun istikamet yönü, dönüş yapıp yapmadığı, çarpma noktasının yeri ve yol kenarına olan mesafesinin ölçekli kroki üzerinde gösterilmesine ve mahal özelliklerine ihtiyaç duyulduğunun belirtiliği, mahkememizce icra edilen keşif sonrası,
Dosya kapsamına alınan 04.03.2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;


İNCELEME ; Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Mahkemesinden gelen 08.06.2016 saylı yazıda olay yerinde keşif yapılarak yayanın geçiş yaptığı yer, kavşağa olan mesafesi, trafik işaret ve levhasının bulunup bulunmadığı, kamyonun istikamet yönü, dönüş yapıp yapmadığı, çarpma noktasının yeri ve yol kenarına olan mesafesinin ölçekli kroki üzerinde gösterilmesi talep olunmuştur.
1.Dosyada bulunan ve polis memuru … tarafından krokide kamyonetin … … caddesinde düz olarak seyrettiği işaretlenmiştir. Keşifte beyanda bulunan davacı vekili ise müvekkilinin babasının kendisine ilettiğine göre kamyonun … sokaktan … … sokağa dönerken, çocuk parkına gitmek üzere olan mağdurun karşıya geçtiği sırada kamyonun arka tekerleğinin altında kaldığı ifade edilmiştir. Olay yerinde yol genişliği 7.50 m. olarak ölçülmüş olup yolları kenarında yaya kaldırımları bulunmaktadır. Dava dosyasındaki ifadelerde adı geçen Özlem sokak kaza mahalline yakın yerlerde yoktur. Bu nedenle sokağın adının … sokak olarak değiştirilmiş olduğu değerlendirilmiştir.
a) Çarpma noktasının yerinin ilk çizilen krokiye göre kaldırıma 80-90 cm. mesafede olduğu değerlendirilmiştir.
b) Mağdure çocuğun yaya kaldırımı uzerinc]en mi yoksa yol içinden mi … … sokağına girdiği yönünde kesin bir bilgi ve beyan yoktur. Ancak ilk çizilen krokiye göre kaldırım köşesine yakın yerden … … sokağına giriş yaptığı kanaatine varılmıştır.
c)Araç sürücüsünün seyir halinde olduğu yolu açıkça belirten bir ifadesi yoktur. İlk çizilen krokide aracın … … sokakta seyir halinde olduğu işaretlenmiştir. Ancak davacı vekilinin keşifteki ifadesine göre aracın … sokaktan gelip sağa.dönüşle … … sokağına giriş yaparken kazanın meydana gelmiş olduğu anlaşılmaktadır. Araç sürücüsü de ifadesinde döndüğü sırada aracın sağ arka tekerinin çocuğun ayağı üzerinden geçtiğini beyan etmiştir.
d)Çarpma noktasının yerinin kaldırım köşesine 80-90 cm mesafede olduğu kabul edilebilir ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Dosya kapsamına alınan Adli tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’nin raporunda özetle;
“..1.DURUM;
Kamyonetin düz seyir halinde olduğu esnada sağ tarafından yola giren yayanın ayağının sağ arka tekeri ile üzerinden geçmesi ile kazanın meydana geldiği kabulünde;
A)Sürücü … …’ın kusursuz olduğu,
B)Yaya … … ‘ın davranış faktörleri sonuç üzerine %100 oranında etken olduğu ,
2.DURUM
Kamyonetin … sokak üzerinden gelerek sağa manevra ile dönüşe geçtiği esnada kaldırımdan yola giren yayanın ayağının üzeriden geçmesi ile kazanın meydana geldiği kabulünde ;
A)Sürücü … …’ın %60 (Yüzde Altmış ) oranında kusurlu olduğu,
B)Yaya … … ‘ın davranış faktörleri sonuç üzerine %40 (Yüzde Kırk) oranında etken olduğu” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Davacının, bakıcı ihtiyacı olup olmadığı ve varsa süresi hususunda ATK raporu alınmıştır.
Dosya kapsamına alınan Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’nun raporunda özetle;
“..Mevcut belgelere göre;
1…. kızı 11.12.2009 doğumlu … …’ın 08.09.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri muvacehesinde maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
2.İyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, Aynı yönetmeliğin 15. Maddesi çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1 (bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği” yönünde oy birliği ile mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacının maluliyeti ve kusur durumları nazara alınarak hesaplama yapılması amacıyla bilirkişi raporu alınmıştır.
Dosya kapsamına alınan 25.01.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;

….
Delillerin ve hukuki durumların takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere
08.09.2014 tarihinde meydana trafik kazasında davalının %60 kusur oranındaki sorumluluk
duruma göre davacı … …’ın,
a)Geçici İş göremezlik döneminde
%100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararı = 4.530,28 TL. olup
Davacının olay tarihinde 5 yaşında olması, … Hukuk Dairesinin 2014/… E, 2014/…,
2016/9637 ve 2016/ … E. sayılı emsal kararlarında yaşı küçük olan ve gelir getiren bir işte
çalışmayan küçüğün iyileşme döneminde mahrum kaldığı bir kazancının olmaması nedeniyle geçici
iş göremezlik dönemi için zararının bulunmayacağının belirtiliyor olması ve buna göre yukarıda
belirlenen geçici iş göremezlik dönemine ilişkin belirlenen maddi zarar tutarının hüküm altına alınıp
alınmayacağının takdirinin Sayın Mahkemeye ait bulunduğu,
b)Bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının = 680,40 TL
c)Tedaviye bağlı yol gideri zararının = 120,00 TL olduğu,
d)Davacıya bu olay nedeniyle araç sürücüsü tarafından 16.12.2014 tarihli uzlaşma tutanağı
kapsamında ödenen 2.000,00 TL.nın güncel değeri 3.280,71 TL olup,
Sayın Mahkeme davacının geçici iş göremezlik dönemi için maddi zarar talep hakkının
bulunduğunun kabulü halinde bu tutarın geçici iş göremezlik zararından tenzili halinde davacının
geçici iş göremezlik dönemi için talep edilebilir bakiye maddi zararının (4.530,28- 3.280,71)=
1.249,57 TL olacağı ve bakıcı gideri ile yol gideri zararının yukarıda belirlenen tutarlardan oluşacağı,
Davacının kaza tarihinde 5 yaşında olması ve gelir getiren bir işte çalışmıyor bulunması
nedeniyle bu konudaki Yargıtay kararlarına göre Sayın Mahkemece davacının geçici iş göremezlik
dönemi için maddi zarar talep edemeyeceğinin kabulü halinde ise davacıya yapılan ödemenin güncel
tutarı davacının bakıcı gideri zararı ile yol gideri zararından fazla olduğundan davacının talep
edilebilir başkaca maddi zararının söz konusu olmayacağı
E)Davacının yukarıda belirlenen maddi zararının poliçe limitleri içinde kaldığı
d)Adli Tıp Kurumu tarafından davacının malul kalmadığı belirlendiğinden davacının sürekli iş
gücü kaybı(maluliyet) nedeniyle maddi zararının bulunmayacağı
f)Davalının 15.12.205 dava tarihinden önce temerrüde düştüğünün belirlenemediği,
G)Sigortalı aracın kullanım şeklinin ticari gözüktüğü ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda;
Davacının, davalıya ZMMS ile sigortalı olan … plakalı aracın çarpması sonucu yaralandığı, geçici ve sürekli işgöremezlik, bakıcı, tedavi ve yol giderleri kalemlerinden oluşan maddi tazminat istemli eldeki davanın ikame edildiği, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı sonrası geliştirilen içtihatlar uyarınca kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri uyarınca davacının maluliyetinin belirlenmesi ve yine hesaplamada TRH 2010 yaşam tablosu esas alınarak, %10 arttırım/indirim yapılması ile sonuca ulaşılması gerektiği , ATK’dan alınan rapor uyarınca davacının kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümleri kapsamında sürekli maluliyetinin bulunmadığı, bu nedenle sürekli maluliyet nedeni ile zarar tazmini talebinin reddi gerektiği, yine ATK raporunda iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğinin belirlendiği, davacı küçüğün kaza tarihinde 5-6 yaşlarında olduğu, gelir getiren bir işte çalıştığının iddia ve ispat edilemediği, dolayısıyla tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancı olmadığından geçici iş göremezlik zararının bulunmayacağı, bu nedenle geçici iş göremezlik nedeniyle maddi tazminat talebinin de reddi gerektiği ( … BAM 40. HD 2019/2794 esas, 2021/1271 karar sayılı ilamı) , olay nedeni ile başlatılan soruşturmada … CBS’nin 2014/… soruşturma sayılı dosyasında davacının babasının olay nedeni ile 2.500 TL zararı olduğunu beyan ettiği ve 2.000 TL nin dava dışı sürücü … … tarafından ödenmesi ile uzlaşmanın sağlandığı, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davacının talep edebileceği bakıcı giderinin 680,40 TL, tedavi ve yol giderlerinin 120 TL olduğunun belirlendiği, CBS dosyasında uzlaşma kapsamında davacının babasına yapılmış olan 2.000 TL ödemenin tedavi, yol ve bakıcı zararlarını karşıladığı, böylece davacı tarafça talep edilebilecek bir zarar kalemi kalmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE ,
2-80,70 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin olarak yatırılan 27,70 TL harcın mahsubu ile kalan 53 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Dava ret ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yerolmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.580,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6- Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/03/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır