Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1215 E. 2018/429 K. 15.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1215
KARAR NO : 2018/429
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/12/2015
KARAR TARİHİ: 15/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı, müvekkilin imza altına almış olduğu 85.000-TL bedelli bir senetten bahisle İstanbul …. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile davalı müvekkile 103.060,17-TL bedelli bir icra takibi başlattığını, müvekkil gönderilen ilk ödeme emri iade edilmiş olmakla müvekkil ile UYAP sistemi üzerinden mernis adresine tekrar tebliğ yapıldığını ve ödeme emri 03/03/2014 tarihinde ilgili mahalle muhtarlığına tebliğ edilmişse de müvekkilin bahis konusu takipten sonradan sehven haberder olduğunu ve süresi içerisinde bahis konusu takibin iptali için itiraz süresini kaçırdığını, bu nedenle müvekkile sahte imza ile yöneltilen icra takibinin iptalini, müvekkilin aracına konulan haciz şerhinin fekki için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalı tarafından takip dosyasına yapılan haksız ve mesnetsiz icra takibi neticesinde talep edilen 103.060,17-TL’lik borcun olmadığının tespitini, haksız ve kötüniyetli olarak açılmış bulunan icra takibi sebebiyle takip miktarının %20’sinden az olmamak kaydıyla davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi ibraz edilmediği anlaşılmıştır.
İstanbul …. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasında özetle; “103.060,17-TL tutarındaki alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek ticari oranından az olmamak üzere artan oranlarda faiz ile birlikte” tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 16/11/2017 tarihli Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesinden alınan ATK raporunda özetle; Tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede; inceleme konusu senette …’a atfen atılı borçlu imzaları ile …’ın mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği hususlarını mütalaa etmiştir.
Dava; İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ve takibe konu 23/08/2012 keşide tarihli 85.000,00-TL bedelli senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı tarafça; İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına konu 23/08/2012 keşide tarihli 85.000,00-TL bedelli senet altındaki imzanın davacı tarafa ait olmaması nedeniyle eldeki menfi tespit davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 20/11/2017 havale tarihli Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın Adli Belge İnceleme Şubesi tarafından düzenlenen ATK raporunda; inceleme konusu senette davacı …’a atfen atılı borçlu imzaları ile …’ın mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediğinin belirlendiği anlaşılmıştır. Bu nedenle icra takibine konu senet nedeniyle davacı tarafın borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Davacı taraf, İİK’nın 72/5 maddesi gereğince davalının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir. Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde; davacı tarafın davaya konu senet ve takip nedeniyle borçlu bulunmadığının tespit edildiği ve her ne kadar davalının lehdar olduğu düşünülerek %20 kötüniyet tazminatı sorumluluğuna gidilmiş ise de; ancak davalının senette hamil olduğu ve kendisinden önce cirantaların bulunduğunun icra müdürlüğü kasasından alınan senet aslı incelendiğinde anlaşıldığı, bu bağlamda senet üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığını bilebilecek durumda bulunmadığı ve takip alacaklısının senedi icra takibine konu etmekte haksız ve kötüniyetli olduğunun kabulüne olanak bulunmamasına rağmen Mahkememiz hükmünün kısa kararında davacı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekirken sehven kabulüne karar verilmiş, kısa karar ve gerekçeli karar arasında uyumsuzluk yaratmamak adına bu hususa gerekçeli kararda değinilmekle yetinilmiş, buna ilişkin davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
İstanbul …. İcra müdürlüğünün …E. Sayılı icra dosyası ve icra dosyasına konu 23/08/2012 vade tarihli 85.000,00 TL tutarlı 22/08/2012 düzenlenme tarihli senet nedeni ile davacı tarafın BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Takip konusu alacağın %20’sine tekabül eden 20.612,03 TL kötüniyet tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 7.040,04-TL ilam harcından peşin alınan 1.760,02-TL’nin mahsubu ile bakiye 5.280,02-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.760,02-TL peşin harç ve 27,70-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.787,72-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.994,81-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 318,40-TL yargılama gideri davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/05/2018

Katip Hakim