Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1110 E. 2022/601 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1110 Esas
KARAR NO : 2022/601
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 11/11/2015
KARAR TARİHİ : 11/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ticari ilişkiden kaynaklı, karşı taraftan cari hesap alacağına karşılık …. İcra Müdürlüğünün 2015/… Esas Numaralı dosyasından İcra takibi başlatıldığını, icra takibine itiraz edildiğini, müvekkilinin muhasebe kayıtlarında davalı şirketin 212.236,15 TL müvekkile borçlu olduğunu, icra takibi öncesi ve sonrasında davalının borcunu ödemediğini, …. İcra müdürlüğünün 2015/… Esas sayılı dosyasına yapılan icra takibine vaki haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ve davalının itirazının iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra
inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı arasında 2011-2012-2013 yılları arasında uskumru cinsinden balık ticareti yaptıklarını, alıcı olan müvekkili ile satıcı davacı arasındaki ticari ilişki bir sözleşmeye dayanmadığını, müvekkil şirketin teslim aldığı mala karşılık ödemeleri, çek vasıtasıyla elden teslim ederek, karşılıklı edimlerin ifa edildiğini dair ibra belgesi imzalandığını, davacı tarafın dava konusunda kötü niyetli davrandığından dolayı davanın redddine, haksız olarak açılan dava nedeniyle %20 kötü niyet tazminatının hükmedilmesine karar verilmesini savunmuştur.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; satıcı müvekkilimiz ile alıcı davalı taraf arasındaki ticari ilişkinin bir sözleşmeye dayanmadığını, davalı tarafın teslim aldığı mallara karşılık ödemeleri çek vasıtasıyla elden teslim ederek yaptığını davalıyı ibra ettiğini, müvekkilinin davalı şirketi hiçbir zaman ibra etmediğini, davalı tarafından ibra niteliğinde olduğu iddia edilerek dosyaya sunulan belgelerin müvekkili tarafından imzalanmadığını, davalı tarafından dosyaya sunulan belgenin düzenlenme tarihi 23.11.2012 olduğunu, icra takibine konu alacağın 2013 yılına ait cari hesap alacağı olduğunu, davalı tarafından dosyaya sunulan belgede bir takım kayıp çeklerden bahsedildiği, talebe konu kayıp çeklerle ilgili alacak verecek kalmadığı yönündeki belge ve beyan müvekkili açısından bağlayıcı olmadığını, icra takibine konu alacak için tarafımızca bahse konu kayıp çeklerle ilgili kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapılmadığını, cari hesap alacağına dayalı ilamsız takip yapıldığını, davanın kabulüne, davalı borçlunun, … İcra Müdürlüğünün 2015/… Esas numaralı dosyasına vaki itirazının iptali ile davalının asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
…. İcra Dairesi 2015/… Esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
Bilirkişi mali müşavir … … ile nitelikli hesaplamalar uzmanı hukukçu … …’dan 23/01/2017 tarihli kök rapor ve 24/08/2021 tarihli ek rapor alınmıştır.
ATK İhtisas Dairesinden imza incelemesine ilişkin rapor alınmıştır.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın 24/01/2019 tarihli ropurunda: “İnceleme konusu belgede … adına atılı basit tersimli imza ile …’ın mukayese yazı ve imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzanın isim yazısı ile birlikte değerlendirildiğinde kuvvetle muhtemel …ın eli ürünü olduğu yönünde” mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın 10/03/2020 tarihli ropurunda: “inceleme konusu belgede ikinci satırdaki “81.500” ibaresinde sol başta bulunan “8” rakamı kendinden 3sonra gelen rakamlardan mürekkep renk tonu, fulaj ve satır hizası bakımından farklılıklar arz ettiğinden söz konusu “8” rakamının bulunduğu konuma farklı fiziki evsafta bir kalemle sonradan ilave edilmiş olduğu,
İnceleme konusu belgede üzerinden gitmeler bulunan söz konusu “8” rakamı, kişilere atfedilebilecek tanı unsurlarını yitirmiş olduğundan “8” rakamının aidiyetinin, bu meyanda sorulduğu üzere …’ın eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği” yönünde mütalaada bulunduğu görülmüştür.
Bilirkişi … ‘dan 23/05/2022 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahhkememizde görülmekte olan bu dava; taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı doğduğu iddia edilen alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Tarafların arasındaki uyuşmazlık konusunun …. İcra Md. 2015/… Esas sayılı dosyasına davalı tarafın vaki itarızn iptaline mümkün bulunup bulunmadığı, davacı tarafın icra takip itirazına hak kazanıp kazanmadığı hususunda toplandığı anlaşıldı.
…. İcra Dairesi 2015/… Esas sayılı icra dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün 2015/… Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı … tarafından davalı şirket aleyhine 09/04/2015 tarihinde 212.236,15TL asıl alacak üzerinden davalı … aleyhine ilamsız
takip başlatıldığı, takip dayanağının 212.236,15TL cari hesap ve 31.576,67TL faiz alacak olarak gösterildiği, davalının yasal süresi içerisinde takibe, borca, faize ve ferilerinin tümüne itirazı
ile takibin durduğu, iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığa uygun alanında uzman bilirkişi mali müşavir … … ile nitelikli hesaplamalar uzmanı hukukçu … …’dan 23/01/2017 tarihli kök raporu alınmıştır.
Bilirkişiler raporunda özetle; Davacı tarafın, davalı taraftan toplam 212.247,00 TL fatura ve cari hasap alacağı bulunduğu, bu alacak tutarından 30.000,00 TL’nin düşülmesi gerektiği, davacı tarafın davalı taraftan takip tarihi Itibariyle (212.247,00 TL —30.000,00 TL) 192.247,00 TL alacağının bulunduğu, bu tutara da takip tarihinden itibaren avans faiz oranının işletilmesi yönünde mütalaada bulunmuştur. Bilirkişi raporunun taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği, davacı vekilinin 20/02/2017 tarih ve davalı vekilinin 17/02/2017 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçeleri ile bilirkişi raporuna itiraz ettikleri, davalı vekilinin 29/05/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile, dava konusu miktarı, ödeme yaptıkları kayıtlar yönünden ıslah ettiği anlaşılmıştır. Davacının ıslaha karşı yapılan beyanına karşılık Adli Tıp Kurumu incelemesine esas olmak üzere Mahkememizin 13/06/2017 tarihli duruşma ara kararı ile davacıya ait imza örnekleri alınmıştır. ATK raporuna tarafların itiraz ettikleri, alınan ilk bilirkişi raporuna taraf vekillerinin beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi ile davalı yanın cevap dilekçesinin ıslahı ile birlikte ileri sürdüğü yeni hususlar hakkında inceleme yapılmak üzere kök raporun hazırlayan bilirkişiler mali müşavir … ile nitelikli hesaplamalar uzmanı hukukçu … …’dan 24/08/2021 tarihli ek rapor alınmıştır.
Bilirkişiler ek raporunda özetle;
” Davalı … Ltd. Şti.’nin davacı …’dan 2013 yılında 404.850, 15 TL faturalı malın alınmış olunduğunu kabul ettiği, davacı …’ın 2013 yılına ait Cari Hesap Ekstresinin ilk kayıtlarına incelendiğinde de davalı firmanın 2012 yılından ileri gelen bir borcunun bulunmadığı, aksine 31.12.2012 tarihi itibariyle 137.614.-TL alacaklı konumda olduğu, iş bu tutarında 2013 yılına alacak kaydı olarak devir ettiği, bu durum dahi iş bu raporun önceki sayfalarında belirtildiği gibi, dava konusu alacakla ilgili 2012 yılı içerisinde düzenlenmiş bir belgenin ve de ilan ödemelerle ilgili belgeni celenmesine gerek ortaya koyduğunu, davacı firmanın 2013 yılına ait Cari Hesap Ekstresi inceleme devam edildiğinde davalı firmanın … seri nolu, … serl no-lu, … seri nolu ve … seri no.lu çeklerle 2013 yılı içerisinde toplam 70.000.-TL daha ödeme yaptığı, 2012 yılından devir gelen 137.614, 00 TL alacak tutarı ile birlikte borç tutarına yapılan alacak kayıtları toplamının da 207.614, 00 TL olduğu görüldüğü, İş bu alacak kayıtları toplamını, davalı firmanın kabul ettiği 2013 yılı toplam 404.860, 15 TL mal alış tutarından düştüğümüzde ise davacı firmanın nezdinde tuttuğu 2013 yılına ait Cari Hesap Eksire kayıtlarına göre 197.236, 15 TL alacaklı olması gerektiği anlaşıldığı, (davacı 2013 yılı Cari Hesap Ekstresinde ise bu alacak rakamı 212.236, 15 TL gözükmekte olup, aradaki 15.000TL farkla ilgili gerekli açıklamalar üstte yapılmıştır. ) davalı firmanın 29.05.2017 tarihli ıslah dilekçesinde belirttiği … seri no.lu 26.01.2013 tarihli 20.000.-TL, … serl no.lu 26.01.2013 tarihli 20.000.-TL, … seri no.lu 23.02.2013 tarihli 20.000.-TL, — … seri no.lu 21.04.2013 tarlhli 15.000.-TL, — … seri no.lu 49.05.2013 tarihli 15.000.-TL, … seri nolu 16.06.2013 tarihli 20.000.-TL çek bedellerinin. de (6 adet çek) davalı firmanın borçlu olduğu tutardan düşülmesi gerektiği, davacı …’ın işe iş bu çek bedelleri ile ilgili herhangi bir işlem yapmadığı görüldüğü, davalı … Ve İnş. Ltd. Şti. Tarafından verilen iş bu & adet toplamı 110.000, 00 TL olan çek bedellerini de 197.236, 415 TL olarak gözüken alacak meblağından düştüğümüzde ise ( 197.236, 15 TL – 110.000, 00 TL – 87.236, 15 TL ) 31.12.2013 tarihi itibariyle davacı …’ın davalı … Ltd. Şti.’nden kalan alacağının 87.236, 15 TL yönünde” mütalaada bulunduğu görülmüştür.
Tarafların 2011 ve 2012 yılı ticari defter ve belgelerinin yeniden incelenmesi ve ATK … İhtisas Dairesi Raporuna konu elden ödeme belgesinin raporda alternatifli olarak değerlendirilmesi suretiyle dosyaya yeni görevlendirilen mali müşavir … 23/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“Taraf defter kayıtlarından borç alacak tespiti yapmanın mümkün olmadığı, davacı tarafından 2013 yılında kesilen faturalar ve buna karşılık davalı tarafından keşide edilmiş çek ödemeler sonrası düzeltilen davacı alacağının takip tarihi itibariyle 87.236,15 TL’ye baliğ olacağı, ATK raporlarında incelenen 29,09.2014 tarihinde 81.500.-TL’lik belgenin davacı …’ın eli ürünü olduğunun kabulü halinde, davacı …’ın takip tarihi itibariyle (87.236,15 —- 81 .500,00) 5.736,15 TL alacaklı olacağı, ATK raporlarında incelenen 29.09.2014 tarihinde 81.500.-TL ‘lik belgenin davacı …’ın eli ürünü olmadığının kabulü halinde, davacı …’ın takip tarihinde davalıdan 87.236,15 TL alacaklı olduğu yönünde” mütalaada bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce somut olay incelendiğinde; davalı taraf cevap dilekçesinde özetle davacı ile 2011-2013 yılları arasında uskumru ticareti yapıldığını, müvekkilinin teslim aldığı mallara karşılık ise çek teslim ettiğini ve ibra belgeleri imzalattığını beyan etmiş ve ekinde çek listesi sunulmuştur.
Mahkememiz tarafından alınan 23/01/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; davacı tarafın, davalı taraftan 212.247,00 TL fatura ve cari hesap alacağı bulunduğu, söz konusu miktardan 30.000,00 TL’nin düşülmesi hâlinde bakiye 182.247,00 TL alacağı bulunduğu hesap edilmiştir.
Akabinde mahkememizce davalı vekilince bildirilen çeklerin akıbeti bankadan sorulmuştur. 14/03/2017 tarihli …’ın yazı cevabına göre ise; … nolu çek 17/12/2012 tarihinde … adlı kişiye ödendiği, … ile … nolu çeklerin henüz bankaya ibraz edilmemiş olduğu, … ile … nolu çeklerin ise takas sistemi tarafından ödendiği bildirilmiştir.
Davalı vekilince cevap dilekçesi ıslah edilerek; davacının 20/09/2014 tarihli 81.500,00 TL’lik ödemeyi mahsup etmediğini, muhatabı … olan … seri numaralı 20.000,00 TL bedelli, … seri numaralı 20.000,00 TL bedelli, … seri numaralı 20.000,00 TL bedelli, … seri numaralı 15.000,00 TL bedelli, … seri numaralı 15.000,00 TL bedelli, … seri numaralı 15.000,00 TL bedelli, … seri numaralı 20.000,00 TL bedelli çekin …’a verildiği ve hesaptan düşülmediği savunulmuştur.
21/07/2017 tarihli …’ın yazı cevabına göre ise; … seri numaralı 20.000,00 TL’lik ve … seri numaralı 20.000,00 TL’lik çeklerin… tarafından takas sisteminden ödendiği ve hamilinin … San. ve Tic Ltd Şti olduğu bildirilmiştir. … seri numaralı 20.000,00 TL’lik çekin ise … tarafından takas sisteminden ödendiği ve hamilinin …olduğu bildirilmiştir. … seri numaralı 20.000,00 TL’lik ve … seri numaralı 15.000,00 TL’lik çeklerin davalı tarafından bankaya iade edildiği ve çeklerin iptal edildiği bildirilmiştir. … seri numaralı 15.000,00 TL’lik çekin … Bankası tarafından takas sisteminden sorulmuş olduğu, karşılıksızdır işlemi görmüş olduğu, bankaya ibraz eden hamilin … olduğu ve akabinde davalı tarafından çekin bedelinin elden ödenerek çek aslının bankaya getirildiği bildirilmiştir. Banka tarafından sunulan çek görüntülerinin incelenmesinde tamamının … nam ve hesabına düzenlenilmiş olduğu anlaşılmıştır.
ATK … İhtisas Dairesi’nin 24/01/2019 tarihli raporunda özetle 81.500,00 TL’lik bedele ilişkin belge aslındaki imza ve yazıların kuvvetle muhtemel …’ın eli ürünü olduğu bildirilmiştir. ATK … İhtisas Dairesi’nin 10/03/2020 tarihli raporunda ise aynı belgedeki 8 rakamının bulunduğu konuma farklı fiziki evsafta bir kalemle sonradan ilave edilmiş olduğu ve …’ın eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği bildirilmiştir.
24/08/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; davalının davacıdan 2013 yılında 404.850,15 TL faturalı mal almış olduğu, 2013 yılına ait cari hesap ekstresinin ilk kayıtlarına göre davalı firmanın 2012 yılından gelen bir borcunun olmadığı aksine 31/12/2012 tarihi itibariyle 137.614,00 TL alacaklı olduğu, davacı firmanın 2013 yılına ait cari hesap ekstresinin incelemeye devam edildiğinde … seri numaralı çekler ile 2013 yılında davalının toplam 70.000,00 TL daha ödeme yaptığı anlaşıldığı, tüm bu sebeplerle 404.850,15 TL’den 207.614,00 TL (137.614,00+70.000,00)’nin mahsup edildiğinde davacı firmanın 197.236,15 TL alacaklı olması gerektiği, ancak bildirilen çeklerin incelenmesinde … seri numaralı çek bedellerinin toplamı olan 110.000,00 TL’nin de düşülmesi gerektiği bu sebeple davacının alacağının 87.236,15 TL olduğu bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere taraflar arasında 2012 yılından kalma herhangi bir borcun cari hesap ekstresine devredilmediği, 2013 yılında davacının davalıya toplam 404.850,15 TL’lik mal sattığı, cari hesap ekstrelerine göre karşılığında 207.614,00 TL almış olduğu, davalı tarafın bildirmiş olduğu çek numaralarına ilişkin müzekkere cevaplarının incelenmesinde de 110.000,00 TL’nin de çek aracılığıyla davalı tarafından davacıya ödenmiş olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca davalı tarafından sunulmuş olan 81.500,00 TL bedelli belge bakımından da söz konusu yazı ve imzanın …’a ait olduğuna ilişkin ATK raporu ile “8” rakamının sonradan eklendiğini bildiren ATK raporu birlikte değerlendirildiğinde söz konusu belgenin esasen 1.500,00 TL bedelli olduğu kanaati mahkememizde hâsıl olmakla bilirkişi kurulu tarafından hesap edilen 87.236,15 TL’den 1.500,00 TL’nin mahsubu ile davacının davalıdan toplam 85.736,15 TL alacaklı olduğu anlaşılmış olmakla açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacının alacağı yapılan yargılama ile ortaya çıkmış olmakla alacağın likit olmadığı kanaatine varılmış ve icra inkar tazminatının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
Davalı borçlu tarafından …. İcra Müdürlüğünün 2015/… esas sayılı takip dosyasında takibine yapılan itirazın 85.736,15 TL asıl alacak bakımından İPTALİNE, takibin aynı şartlar altında 85.736,15 TL asıl alacak bakımından devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 5.856,63TL karar harcından 2.405,41TL peşin harcın mahsubu ile 3.451,2TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 2.405,41TL peşin harç ve 27,70TL başvurma harcı olmak üzere toplam 2.433,11TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 13.717,78TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 19.975TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.412,55TL (bilirkişi ücreti, tebligat v.s.) yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre hesap edilen 1.378,55 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-Davalı tarafından yapılmış masraf bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır