Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1048 E. 2018/372 K. 25.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1048 Esas
KARAR NO : 2018/372

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/10/2015
KARAR TARİHİ : 25/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21/02/2011 günü sürücü … un sevk ve idaresindeki … Sigorta AŞ tarafından tanzim edilen zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında sigortalı bulunan … plakalı araç ile orta mahalle hastane kavşağında tali yoldan ana yola çıkmakta iken ana yolda seyreden … plakalı motosiklet sürücüsü müvekkil … a çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, … plakalı motosiklet sürücüsü müvekkil … yaralandığını, yaralanması neticesinde malul olduğunu, … ın geçirdiği kaza nedeniyle yaralandığı, sağ diz altında parçalı açık kırıklar meydana geldiği, geçirdiği ameliyatlara rağmen tam olarak iyileşemediği, kaza sesebiyle … devlet hastanesinde tedavi gördüğünü, bu nedenlerle trafik kazası sebebiyle şimdilik 1.000TL maddi tazminatın, sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin sorumluluğu sigortalısının kasuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olduğundan 2918 sayılı trafik kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine göre temin edeceği, ayrıca manevi tazminat ve tedavi talepleri teminat dahilinde olmadığı, müvekkil şirket sigortalısının kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini, trafik sigortası genel şartlarına göre maluliyet oranının kesin olarak saptandığı tarihe kadar geçen süre içined geçici iş göremezliğe ilişkin talepler poliçe kapsamınad olmayıp müvekkil şirket sorumlu olmadığı, buna ilişkin talepler bakımından Sosyal Güvenlik kurumunun sorumluluğu bulunduğu, bakıcı giderinin tamamının sigorta şirketlerinin sorumluluğunda bulunduğunu, bu nedenlerle davacının geçici ödeme yönündeki talebinin reddine, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; 21/02/2011 tarihli trafik kazasından kaynaklanan maluliyete dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … plakalı araca ait ZMMS poliçesi celp edilmiş, hasar dosyasının açılmadığı anlaşılmıştır.
… İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne yazı yazılarak davacının sosyal ve ekonomik durum tespitinin yapıldığı anlaşılmıştır.
… İlçe Devlet Hastanesi’ne yazı yazılarak davacının 21/02/2011 tarihli tedavi evraklarının celp edildiği anlaşılmıştır.
SGK’ya yazı yazılarak davacıya davaya konu trafik kazası nedeni ile herhangi bir ödemenin yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2011/685 sayılı dosyası kapsamında verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın dosyada mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz ara kararı ile temin edilen ATK 3. İhtisas Kurulunun 08/03/2017 tarihli raporunda özetle; ” …… oğlu … doğumlu …’ın 21.02.2011 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 XII ( 32a……..1) A%5, E cetveline göre: %3.3 ( yüzdeüçnoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme süresinin ( geçici iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği…” kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen aktüer bilirkişi … ve trafik mühendisi kusur bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 21/08/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Kazadan sonra araçların olay yerinden ayrıldıkları için trafik zabıtasında Trafik Kazası Tespit tutanağı düzenlendiği, ancak ifadelere göre oluş şeklinin … Cad ile …. Sok ve hastane yolunun meydana getirdiği dört kllu kontrolsüz türden kavşak olduğu, mahalli kollukça düzenlenen basit krokiye göre davacının seyrettiği … cad orta ayrıcı ile bölnmüş olup kavşağa girişte hız kesici tümsek ve bunun önüne yaya geçidi çizgisi bulunmadığı, iki araç motosikletin seyrine göre sol şerit üzerinde çarpışmış, çarpışma sonucu motosiklet devrilip 2,7m mesafede olmak üzere orta refüj aralığında kaldığı, davalı şirekete sigortalı otomobilin sürücüsü … un kazadan sonra polis merkezinde alınan ifadesinde yönetiminde bulunan … plakalı araçla orta mahalle …. Sokak üzerinden … caddesine çıkış yapmadan önce durup yolu kontrol ettiğini, yolu boş görüp hareket ettiği sırada daha önce fark etmediği motosiklete aracın önü ile çarptığını beyan ederken, motosikletin sürücüsü davacı … … plakalı motosikleti ile … caddesinde Çınaraltı istikametine giderken buradaki tümsekte yavaşladığını, bu sırada Kız meslek lisesi çıkışında beklemekte olan aracın hareket etmesi ile motosikletine yan tarafından çarptığını, kazada bacağının kırıldığını, kaza sırasında motosiklette yolcu olduğunu belirten … in otomobilin … caddesine ani olarak girdiğini, kavşakta davacının seyrettiği … Caddesi orta refüj ile bölünmüş anayol, davalı şirkete sigortalı aracın geldiği yol sokak nitelikli tali yol olduğu, tali yoldan gelen davalı şirkete sigortalı otomobilin sürücüsü dava dışı sürücüsü kavşağa girmeden önce tam olarak durması bölünmüş anayolda solundan gelen trafiği kontrol ederek yaklaşan araç varsa beklemesi, müsait durum olduğunda kavşağa girmesi gerektiği, otomobil sürücüsü … un kazada %100 oranında olmak üzere asli kusurlu bulunduğu, ATK 08/03/2017 tarihli raporu ile davacının maluliyet oranının %3,3 olarak belirlendiği, anılan oran üzerinden sürekli iş göremezlik dönemi maddi zararı yapılacağı, 09/05/1992 doğumlu davacının olay tarihinde 18 yıl, 9 ay, 12 günlük olup, 19 yaşında kabul edilerek PMF 1931 işaretli yaşam tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü 46 yıl ve muhtemelen 65 yaşına kadar yaşayacağı, Yargıtay ın bu konuda yerleşmiş içtihatlarıda aktif olarak çalışabilme yaşının 60 olarak kabul edildiği, buna göre davacının aktif çalışma hayatının 60 yaşına kadar süreceği kabul olunarak bakiye aktif hayat süresi 60-19=41 yıl ve pasif devresi 5 yıl olduğu, askerlik hizmet süresinin kazanç tespitinde dışarıda tutulacağı, dava dosyasında kazalının yaptığı iş ile elde ettiği ücret ve kazançları gösterir yazılı bir belge bulunmadığından zorunlu olarak hesaplamalar kamu düzenine ilişkin bulunan yasal asgari ücretlere göre yapılacağı, kazalının 21/02/2011-21/02/2017 tarihleri arası geçen 6 yıllık bilinen dönemdeki kazanç tespitinde;
Kazalının geçici iş göremezlik dönemindeki net kazanç toplamının 5.805,90TL olduğu,
Kazalının %3,3 oranında malul olduğu bilinen dönemdeki kazanç toplamının 49.182,96TL olduğu,
İşleyecek ve bilinmeyen bakiye devre sonuna kadar geçecek süre içinde Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarında belirtilen hususlar nazara alınarak her yıl için ayrı ayrı %10 artış ve %10 iskontolama esasına göre hesplama yapılacağı, kazalının işleyecek devre başındaki net bir yıllık gelirinin ise;
1.404,06×12 ay= 16.848,72TL olup anılan tutar işleyecek aktif devre maddi zarar hesabına esas alınacağı,
Davacının aktif devre sonunda pasif dönemde de emsallerine göre daha fazla efor sarf ederek hayatını idame ettireceğinden Yargıtay’ın bu konudaki kararları dikkate alınarak pasif dönem zarar hesabına da asgari geçim indirimi dikkate alınmaksızın belirlenen net asgari ücretin yıllık tutarı olan 15.249,00TL esas alınacağı,
40 yıllık işleyecek aktif ve pasif devrenin peşin değerinin 665.950,20TL olduğu,
Aylık geçici iş göremezlik dönemindeki maddi zararının 5.805,90TL x %100 mal x %100 kusur = 5.805,90TL
Sürekli iş göremezlik dönemindeki maddi zararının;
63 aylık işlemiş iskontosuz aktif devre maddi zararı 49.182,96TLx %3,3 mal * %100 kusur= 1.623,04TL
40 yıllık işleyecek iskontolu aktif ve pasif devre maddi zararı 665.950,20TL x %3,3 mal x %100 kusur = 21.976,36 TL
Kazalının sürekli iş göremezlik dönemindeki maddi zarar toplamının 23.599,40TL olduğu,
9 aylık bakıcı gideri zararının 7.358,85TL olduğu,
Olay tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre davalının zorunlu trafik sigorta poliçesine istinaden sorumluluk üst limiti sakatlık ve tedavi gideri teminatları bakımından ayrı ayrı 200.000,00TL olduğu,
Davacının geçici ve sürekli iş gücü kaybı zararı ile bakıcı gideri zararı zorunlu trafik sigorta poliçesindeki limiti içinde ve kapsamında kaldığı,
Dava dosyasında Karayolları Trafik kanununun 99. Maddesine uygun olarak davalı sigorta şirketine yapılmış başvuru belgesi bulunmadığından temerrüt 22/10/2015 dava tarihinde gerçekleştiği,
Sigortalı araç hususi nitelikte olduğundan olaya avans faiz oarnlarının uygulanmasının mümkün gözükmediği,
Kazanın meydana gelmesinde davalı … Sigorta AŞ tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanmış olan … plakalı aracın dava dışı sürücüsü … un %100 kusurlu,
… plakalı motosikletin kazada malul kalacak şekilde yaralanan sürücüsü davacı … ın kusursuz sayılmalarının uygun olacağı,
Davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’ın;
Geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının 5.805,90TL olduğu,
Sürekli iş göremezlik dönemine ait %3,3 maluliyeti ile ilgili maddi zararının 23.599,40TL olduğu,
Bakıcı gideri nedeniyle maddi zararını 7.358,85TL olduğu,
Davacının maddi zararlarının zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve limiti içinde kaldığı, davalının 22/10/2015 dava tarihinden önce temerrüde düştüğünün belirlenmediği, sigortalı aracın kullanım amacı hususi olduğu…” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili HMK’nın 107. maddesine dayalı dava kapsamında 13/02/2018 tarihli talep arttırım dilekçesiyle maddi tazminatlar yönünden dava değerini geçici iş göremezlik tazminatı yönünden 5.805,90 TL, sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden 23.599,40-TL’ye yükselterek bu tutarın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Tahsil talepli belirsiz alacak davasında, dava tarihinde alacağın tamamı için zamanaşımı kesilmektedir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 157. maddesi uyarınca, dava süresince tarafların yargılamaya ilişkin her işleminden veya hâkimin her kararından sonra zamanaşımı yeniden işlemeye başlar. Bu nedenle yargılama sırasında alacağın zamanaşımına uğradığından söz edilemeyeceğinden, belirsiz alacak davası olarak davasını ikame eden davacının talep artırım dilekçesi üzerine davalı sigorta şirketi tarafından ileri sürülen zamanaşımı definin de sonuca bir etkisi olmayacaktır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesi uyarınca; “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesi gereğince ; “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” Anılan yasal düzenlemeler gereğince Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasa gereğince yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür.
Huzurdaki davada; davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalanan … plakalı aracın dava dışı sürücü idaresinde iken meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 XII ( 32a……..1) A%5, E cetveline göre: %3.3 ( yüzdeüçnoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme süresinin ( geçici iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği hususları anılı ATK raporu ile tespit edilmiştir. Ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun tanzim edilmekle mahkememizce itibar edilir bulunan bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere dava dışı sürücünün idaresinde bulunan … plakalı aracın dava dışı sürücüsünün kavşağa girmeden önce tam olarak durması, bölünmüş anayolda solundan gelen trafiği kontrol ederek yaklaşan araç varsa beklemesi, müsait durum olduğunda kavşağa girmesi gerekmekteyken bu kurala riayet edilmediği, bu nedenle gerçekleşen trafik kazasında dava dışı sürücüsünün kazada %100 asli kusurlu bulunduğu, kusur oranına herhangi bir itirazın yöneltilmediği, neticeten davacı için geçici iş göremezlik tazminatının 5.805,90-TL, sürekli iş göremezlik tazminatının ise 23.599,40-TL olarak hesaplandığı, talep edilen maddi tazminat miktarının zorunlu poliçe limitini aşmadığı, davalı sigorta şirketinin ise zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçeleri kapsamında yukarıda anılı yasal düzenlemeler uyarınca davacının maddi zararını tazminle mükellef olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrütün gerçekleşeceği, davacı tarafın dava tarihinden önce davalı sigorta şirketine başvuru yapmadığı, bu nedenle davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt halinin ve tahsil talepli belirsiz alacak davasında faiz başlangıcının dava tarihi olan 22/10/2015 itibari ile başladığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ile avans faiz talep edilmiş ise de kazaya neden olan aracın hususi kullanım tarzında olduğu anlaşılmakla, yasal faize hükmedilmesinin gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla; davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
23.599,40 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 5.805,90 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 29.405,30 TL maddi tazminatın dava tarihi olan 22/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 2.008,67TL harçtan peşin alınan 27,70-TL harcın ve 97TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 1.883,97TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı yararına taktir olunan 3.528,64-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 27,70TL başvuru harcı, 1.200,00TL bilirkişi ücreti, 189,20TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.416,9TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/04/2018

Katip e-imza Hakim e-imza