Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/272 E. 2018/351 K. 18.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/272 Esas
KARAR NO : 2018/351

DAVA : Tazminat ( Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/08/2014
KARAR TARİHİ : 18/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat ( Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22/09/2012 günü dava dışı … sevk ve idaresinde bulunan … plakalı otomobiliyle seyir halinde iken sola dönüş kurallarına riayet etmemesi sebebiyle karşı istikametten gelen müvekkil … in sevk ve idaresinde bulunan motorsiklete çarpması neticesinde müvekkilin ağır şekilde yaralandığını, meydana gelen kaza neticesinde … CBS … soruşturma nolu dosyada müvekkil … in kazanın meydana gelişinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davaya konu trafik kazası neticesinde müvekkilin vücut fonksiyon kaybına uğradığını, kaza sebebiyle yüzünde oluşan ize takılmış bu iz nedeniyle toplum içine çıkmaktan kaçındığını, bu nedenlerle sürekli maluliyetine sebebiyet verildiğinden davalı … şirketinin poliçe limit dahilinde ödemekle sorumlu olduğu miktarın şimdilik 1.000-TL sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil sigorta şirketinin poliçeden kaynaklanan maddi tazminat talebinden doğan sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olup söz konusu sorumluluk aynı zamanda gerçek zarar miktarı ile sınırlı olduğunu, davacı yanın araçta takması zorunlu olan koruma kaskı takıp takmadığının dolasısıyla ortaya çıkan sonuçta müterafik kusurlarının bulunup bulunmadığı hususlarının araştırılmasını, müvekkil şirketin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, bu nedenlerle müvekkil şirket hakkında davanın reddine, yargılama ücreti ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; 22/09/2012 tarihli trafik kazasından kaynaklanan maluliyete dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacıya ait tedavi evrakları celp edilmiştir.
SGK’ya yazı yazılarak davacıya dava konusu trafik kazası nedeni ile herhangi bir ödemenin yapılmadığı anlaşılmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturma dosyası celp edilmiştir.
… plakalı araca ait poliçe ve hasar dosyası celp edilmiştir.
Mahkememizce temin edilen 05/07/2017 tarihli ATK 3. İhtisas Dairesi raporunda özetle; “… … oğlu, 03.09.1989 doğumlu …’in 22.09.2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme ( iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği, yüz sınırları dahilindeki izlerin muayyen bir mesafeden bakıldığında belirgin dikkat sarfetmeden görülebildiği cihetiyle yüzde sabit iz niteliğinde olduğu …” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen trafik mühendisi bilirkişi … ve aktüer bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 17/01/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Kazanın … ili … kasabası … caddesinde Kiledere istikametinde seyreden davalı şirketçe sigortalanmış olan … plakalı kamyonetin olay yerinde kavşakta soluna dönüşe geçtiği sırada karşı taraftan gelen davacının sürücüsü olduğu plakasız motosiklet ile çarpışması şeklinde meydana geldiği, Trafik Kanununun sola dönüşlerle ilgili 53b maddesine göre bu manevrayı yapacak sürücülerin işaret verip yoluniki şeritli sol şeride taşmadan yavaşlayıp sola yanaşmaları, bu arada karşılan gelen trafiği kontrol ederek emniyetli dönüş imkanı varsa dönüş manevrasını yapmaları, aksi durumda müsait zamanı beklemeleri gerektiği, kazada davalı şirkete sigortalı kamyonetin sürücüsü … 1,04 promil alkollü olarak kulandığı araç ile bu kurala uymayacak şekilde dönüşe geçip karşı taraftan gelmekte olan davacının yönetiminde olup düz olarak seyrettiği için geçiş önceliği olan motosikletin önünü emniyetsiz şekilde kestiğinden Trafik Kanununun 84h maddesi uyarınca asli kusurlu bulunduğunu, kazanın meydana gelmesinde adı geçen sürücünün yasal sınırın iki katı üzerinde akkollü olmasının rolü olduğu, ATK tarafından düzenlenen 05/07/2017 tarihli raporile davacının iyileşme süresinin 3 haftaya kadar uzayabileceği belirlendiği, davacının 21 günlük geçici iş göremezlik dönemi için maddi zararı %100 malul gibi hesaplanacağı, dava dosyasında davacının yaptığı iş ile elde ettiği ücret ve kazançları gösterir Yargıtay kararlarına uygun yazılı belge bulunmadığından zorunlu olarak olay tarihinde yürürlükte olan aylık net 739,80TL lik yasal asgari ücrete göre hesaplama yapılacağı, davacının 3 haftalık yani 21 günlük geçici iş göremezlik dönemindeki maddi zararı;
739,80/30×21 gün x %100 kusur = 517,86 TL
Davacı çehresinde meydana geen sabit eser nedeniyle 6098 sayılı Borçlar Kanununun 50. Maddesi uyarınca zararının kapsamının ve parasal değerinin mahkemece belirlenmesi gerektiği, bu hususta uygulamada hükmedilecek manevi tazminat tutarında dikkaet alındığı, ancak somut olayda sadece sigorta şirketi davalı olup, zorunlu traik sigorta poliçesi de manevi tazminat taleplerini kapsadığı, çehredeki sabit eser bir maluliyete sakatlığa neden olmadığından bu hususta bir hesap yapma imkanı olmadığı, çehrede sabit eserin sürekli sakatlığa neden olmaması nedeniyle de zorunlu sigorta poliçesi kapsamında yer alan sürekli sakatlık teminatı kapsamında davalı … şirketinin sorumluluğuna ilişkin hukuki durumun mahkeme takdirinde olduğu, kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan tarifeye göre davalının zorunlu trafik sigorta poliçesine istinaden sorumluluk üst limiti sakatlık teminatı bakımından 225.000,00TL olduğu, … 17. Hukuk Dairesinin … ile … esas sayılı kararlarında açıkça geçici iş göremezlik zararının zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve sakatlık teminatı limitine dahil olduğu, davacının geçici iş göremezlik zararı poliçe kapsamında ve limiti içinde kaldığı, davacı tarafından davalıya 02/04/2013 tarihinde başvuruda bulunulmuş olup, başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası 12/04/2013 tarihinde Cuma günü mesai bitimi sona erdiği, bu durumda da davalı bakımınadn temerrüt bir sonraki iş günü olan 15/04/2013 tarihinde gerçekleşmiş olacağı, sigortalı aracın ruhsatında kullanım amacı hususi gözüktüğü, kazanın meydana gelmesinde davalı … AŞ tarafından ZMSS poliçesi ile sigortalanmış olan … plakalı kamyonetin yasalsının üzerinde alkollü sürücüsü … un tam kusurlu olduğu, plakasız motosikletin kazada yaralanan sürücüsü davacı … in kusursuz sayılmalarının uygun olacağı, davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’in geçici iş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararının 517,86TL olduğu, davacının maddi zararının zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve teminat limiti içinde kaldığı, başvuru tarihine göre temerrüdün 12/04/2013 tarihinde gerçekleşmiş olacağı, sigortalı aracın kullanım amacının hususi olup avans faizi talebine ilişkin takdirin mahkemede olduğu, maluliyeti bulunmayan davacının sürekli iş gücü kaybı nedeniyle maddi zararının bulunduğu…” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. maddesinde hüküm altına alındığı üzere; haksız bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesi uyarınca; “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesi gereğince ; “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” Anılan yasal düzenlemeler gereğince Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasa gereğince yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür.
Huzurdaki davada; davalı … şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalanan … plakalı aracın dava dışı sürücü idaresinde iken meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme ( iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği hususları anılı ATK raporu ile tespit edilmiştir. Ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun tanzim edilmekle mahkememizce itibar edilir bulunan bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere dava dışı sürücünün idaresinde bulunan … plakalı aracın olay yerinde kavşakta soluna dönüşe geçtiği sırada karşı taraftan gelen davacının sürücüsü olduğu plakasız motosiklet ile çarpışması şeklinde meydana geldiği, Trafik Kanununun sola dönüşlerle ilgili 53/b maddesine göre bu manevrayı yapacak sürücülerin işaret verip yolun iki şeritli sol şeride taşmadan yavaşlayıp sola yanaşmaları, bu arada karşılan gelen trafiği kontrol ederek emniyetli dönüş imkanı varsa dönüş manevrasını yapmaları, aksi durumda müsait zamanı beklemeleri gerektiği, kazada davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü … 1,04 promil alkollü olarak kulandığı araç ile bu kurala uymayacak şekilde dönüşe geçip karşı taraftan gelmekte olan davacının yönetiminde olup düz olarak seyrettiği için geçiş önceliği olan motosikletin önünü emniyetsiz şekilde kestiğinden Karayolları Trafik Kanununun 84/h maddesi uyarınca asli kusurlu bulunduğu, kazanın meydana gelmesinde adı geçen sürücünün yasal sınırın iki katı üzerinde akkollü olmasının rolü olduğu, davacının kazanın meydana gelmesinde atfı kabil kusurunun bulunmadığı sonucuna varıldığı, neticeten davacı için geçici iş göremezlik tazminatının 517,86-TL olarak hesaplandığı, talep edilen maddi tazminat miktarının zorunlu poliçe limitini aşmadığı, davalı … şirketinin ise zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçeleri kapsamında yukarıda anılı yasal düzenlemeler uyarınca davacının maddi zararını tazminle mükellef olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrütün gerçekleşeceği, davacı tarafın dava tarihinden önce 02/04/2013 tarihinde davalı … şirketine başvuru yapması üzerine temerrüt halinin davalı … şirketi yönünden 15/04/2013 itibari ile başladığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ile avans faiz talep edilmiş ise de kazaya neden olan aracın hususi kullanım tarzında olduğu anlaşılmakla, yasal faize hükmedilmesinin gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla; davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
517,86 TL’nin 15/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden alınması gereken 35,37 TL ilam harcından peşin alınan 25,20 TL ‘ nin mahsubu ile bakiye 10,17 TL ilam harcının Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliğinin 11/2. Maddesinde belirtilen 16,02 TL’den az olması nedeni ile harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL peşin harç, başvuru harcı 25,20TL olmak üzere toplam 50,40 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 517.86 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 482,14TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6- Davacı tarafça yapılan 1.200 TL bilirkişi ücreti, 279,50 TL posta masrafı toplam 3.214TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 766,17 TL ‘sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davanın miktarı itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/04/2018

Katip … e-imza Hakim …e-imza