Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1256 E. 2018/919 K. 17.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1256
KARAR NO : 2018/919
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 17/10/2014
KARAR TARİHİ: 17/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile … Şti arasında 06/02/2013 tarihinde tanımlanan zaman (18 hafta) ve mekanda ilgili kurulum, uygulama, proje yönetimi, destek ve bakım hizmetlerini sağlamak amacıyla … Lisans ve Uygulama sözleşmesi imzalandığını, fakat davalı tarafın gerek sözleşme ile tanınan sürelerde gerekse müvekkil şirket tarafından iyi niyetle verilen ek sürelerde ve davanın açılmış olduğu bu tarihe kadar yazılımın sözleşmede kararlaştırılan şekilde teslimatını hiçbir şekilde yapmadığını, davaya konu yazılım için müvekkil Şirket tarafından davalı tarafa toplamda 90.824,45 USD ödeme yapıldığını, ilgili fatura ve belgeleri ekte sunduklarını, tanınan ek sürelere ve çekilen ihtarlara rağmen davalı tarafın 18 hafta içerisinde yapması gereken yazılımın teslimatını yapmadığını, bu nedenle müvekkil şirketin teslim edilmeyen ürün nedeniyle davalı tarafa ödemiş olduğu bedellerin iadesi için İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalı tarafın teslimat yapmadığını kabul etmesine rağmen ödemeyi geciktirmek ve müvekkil şirketi sıkıntıya sokmak amacıyla haksız ve kütü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, davalının itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı şirketin sözleşme ile kabul edilen projede belirtilen 18 haftalık süre içerisinde yazılımın teslimatını yapmadığını, müvekkil şirketin iyiniyetle verdiği ek sürelerde dahi hiçbir ilerleme kaydedilmediğini, davalı şirketle yapılan sözleşme gereğince davalı tarafın 18 hafta içerisinde proje planında belirtildiği şekilde yazılımın teslimatını yapmakla yükümlü olmasına rağmen davalı tarafa tanınan ek süreler içerisinde dahi proje planında kararlaştırılan şekilde teslimat yapmadığını, implementasyon aşamalarının neredeyse hiçbirinin gerçekleştirilmediğini, sözleşmede kararlaştırılan 18 haftalık süre sonunda davalı şirkete Aralık 2013 tarihine kadar ek süre verildiğini, müvekkil şirkette çalışan uzman kişiler ve davalı … şirketi ile gerçekleştirilen 30 Ekim 2013 tarihli toplantı esnasında yapılan incelemeler sonucunda sözleşmeye konu işin 2014 yılı içerisinde dahi bitmeyeceğinin taraflarca tespit edildiğini, sözleşme ile planlanan entegrasyon işlemleri, kullanıcı eğitimleri ve en önemlisi teknik destek modülü üzerinde yapılması gereken çalışmaların dava tarihi itibariyle dahi başlamadığını, müvekkil şirket çalışanların davalı şirketin her türlü taleplerini yerine getirdiğini, kendilerinden istenilen her konuda yardımcı olduklarını, sadece bu yazılım ile ilgilenmek üzere özel danışmanlarla dahi anlaşıldığını, projede önemli olan sorunların davalı tarafa iletilmesine rağmen giderilemediğini, davalı şirket sahibi …’ın 21 ekim 2013 tarihinde göndermiş olduğu maille projenin çalışır durumda olmadiğini kendisinin beyan ettiğini, müvekkili şirkete projenin teslimi yapılamamasına rağmen ve şirketin izni olmaksızın müvekkili şirketi referans gösterek yazılımın satışını başka şirketlere yapılmaya çalışıldığını, müvekkili şirketin davalı tarafa sözleşme ile kararlaştırılmış olan bedellerin tamamını süresinden önce avans şeklinde ödemelerle gerçekleştirdiğini, davalı tarafa sözleşme ile kararlaştırılan edimlerin yerine getirilmesi için ihtar çekildiğini ve sözleşme gereği edimlerin yerine getirilmesinin ihtar edildiğini, davalı(borçlu) adına başlatılan icra takibinde 1.050,40 TL peşin harcın taraflarından ödendiğini, buna ilişkin derkenarın icra müdürlüğünden alınmış olup dilekçe ekinde sunulduğunu, bu sebeple söz konusu miktarın iş bu dava için gerekli harçtan mahsup edilmesi gerektiği hususunu mahkememiz dikkatine arz ettiklerini, bu nedenlerle haksız itirazın iptalini, takibin devamını, kötü niyetli borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini, sonuç olarak izah edilen nedenlerle fazlaya dair tüm hak ve alacakları saklı kalmak üzere haksız itirazın iptali ile icra takibinin devamını, kötü niyetli davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama masraf ve giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahliline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkil şirkete her ne kadar tebligat yapılamadığından bahisle T.K. m.35 göre “…” adresine dava dilekçesi tebliğe çıkarıldığını, sundukları Ticaret Sicil Gazetesi suretinden de anlaşılacağı üzere müvekkil şirketin adresinin ” …” olup mahkememizce çıkarılan tebligat adresine “…” yerine “…” yazılmış olduğundan yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, bu sebeple daha önce T.K. m.35’e göre yapılan tebliğin usulüne uygun olmadığını, davacı tarafın yazılımın süresinde teslim edilmemesine karşın davalı müvekkile 90.824,45 USD ödeme yapıldığını iddia etmişse de bu durumun gerçekle bağdaşmadığını, davacı tarafın sözleşme tarihini 06/02/2013 olarak bildirmişse de sözleşme tarihinin 28/12/2012 olduğunu, davalı …’un tüm edimlerini yerine getirdiğini ve taraflar arasından teslim tutanaklari düzenlendiğini, davacı şirketin yönetimini değiştiğini ve … ile çalışmak istemediklerini bildirdiklerini, bu sebeplerle iş bu davanın reddi ile davacının dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya tahmilini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; sözleşme gereğince edimin ifa edilmediği iddiası ile davacı tarafça ödenen bedelin tahsili istemi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki sözleşmelerin ibraz edildiği görülmüştür.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası UYAP üzerinden celp edilmiştir. Anılı takip dosyasının tetkikinde; davacı tarafından davalı aleyhine 90.824,45 USD diğer asıl alacak (207.415,80 TL) ve 1.030,61 USD geçmiş gün faizi (2.353,60 TL) olmak üzere toplam 91.855,06 USD (209.769,40 TL) (1 USD = 2,2837 TL) alacağın takip tarihinden itibaren (fazlaya dair ve faiz oranlarındaki artıştan doğan talepe ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla) işleyecek %9,50 yüksek mevduat faizi (USD) ile takip başlatıldığı, davalı takip borçlusunun borca ve borcun ferilerine itiraz ettiği görülmüştür.
İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas, … karar sayılı 17/07/2017 kesinleşme tarihli dosyası UYAP üzerinden celp edilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen mali bilirkişi …’nin 09/10/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”…Mahkemenin 07.06.2017 tarihli ara kararında davacının ticari defter ve belgelerinin … Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu …Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele Grup Başkanlığımda inceleme yetkisi verildiğini, Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu… Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele Grup Başkanlığı …adresini iki defa gidilmiş olup davacının ticari defter ve belgelerinin talep edildiğini, tarafına verilen iki adet tutak yazısında (vergi müfettişi…, vergi müfettişi …) ticari defter ve belgelerin mükellefe teslim edildiğine dair tarafına bilgi verdiklerini, bu bilgiye istinaden davacı vekilleri ile irtibata geçilmiş olup ulaştığı vekillerin davacının vekilli görevinden istifa ettikleri ve dava dosyasını takip etmedikleri beyan ettiklerini, dava dosyasından davacı asile ulaşmaya çalışılmış olmakla birlikte sonuç elde edilemediğini, diğer taraftan davalının … -… telefonlarından çeşitli tarih ve zamanlar ulaşılmaya çalışılmış olup sonuç elde edilemediğini, bu nedenler ile tarafların ticari defter ve belgelerine ulaşılmadığını, mahkememiz tarafından kesin ve ihtarlı inceleme günü tayin edilerek tarafların ticari defter ve belge ibraz etmesi halinde ibraz edilen bilgi ve belgelere göre rapor tanzim edilebileceğini…” mütalaa ettiği görülmüştür.
Huzurdaki davada taraflar arasında 04/01/2013 tarihli iş ortaklığı programı ana sözleşmesi ve 08/01/2013 tarihli lisans ve uygulama sözleşmesinin akdedildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Somut olayda uyuşmazlığın davalı tarafın anılı sözleşmeler gereğince teslim borcunu ifa edip etmediği, davacının edimin ifa edilmediği iddiası ile bedelin iadesi isteminde haklı olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır. Davacı şirketin ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi marifeti ile inceleme icrası yönünde ara karar tesis edilmiş ise de davacı şirket tarafından ticari defterlerin ibraz edilmediği görülmüştür. Ayrıca taraflar arasında görülüp karara bağlanmış olan ve davalı yanın davacıya karşı ikame ettiği İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas, … karar sayılı 17/07/2017 kesinleşme tarihli dosyası incelendiğinde; davalının işbu davada lisans ve uygulama sözleşmesine dayalı olarak faturaya bağlı alacak istemini ileri sürdüğü, anılı mahkeme tarafından her iki şirketin ticari defterleri üzerinde inceleme icra eden bilirkişi raporunun temin edildiği, hizmet bedeline ilişkin davalı yanın düzenlemiş olduğu faturaların her iki şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiği, böylece sözleşmeye dayalı fatura konusu hizmetin davalı tarafça davacıya verildiği ve davalının davacıya hizmet verdiği hususlarının ispat edilmiş olduğu, anılı mahkeme yargılamasının aynı taraflar arasında, aynı sözleşme ilişkisine dayalı olarak yürütülmekle kararın kuvvetli delil niteliğini haiz olduğu, davacının hizmetin (projenin) teslim alınmadığına yönelik iddiasının ispata muhtaç kaldığı ve tüm dosya kapsamında ispatlanamadığı anlaşılmakla; sübut bulmayan davanın reddine, davacı yanın kötü niyeti ispatlanamadığından koşulları oluşmayan davalı yanın kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2- Davalı yanın kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınan 2.531,95-TL peşin harçtan, alınması gereken 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.496,05-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan masrafın kendi üzerine bırakılmasına,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 18.536,14-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde resen ödeyen tarafa iadesine,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza