Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1107 E. 2019/1101 K. 10.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1107
KARAR NO : 2019/1101
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 10/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 23/02/2012 günü müvekkillerden … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile Ankara ili istikametinden Kırıkkale ili istikametine seyir halinde iken, …Sitesi önünde bulunan kavşaktan dönüş yapmak istediği esnada, aynı yön ve istikamete sol şerit üzerinde seyretmekte olan … plaka sayılı araçla çarpışması neticesinde çift taraflı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kaza sonrasında Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan … plaka sayılı araç karışmış olduğu trafik kazası neticesinde müvekillerden … ile araç içerisinde yolcu olarak bulunan diğer müvekkil … maluliyetine sebebiyet verdiğini, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla söz konusu kaza müvekilllerin vücut fonksiyonlarını kaybederek sürekli sakatlığına sebebiyet verdiğinden davalı sigorta şirketinin poliçe limiti dahilinde ödemekle sorumlu olduğu miktarın her bir müvekkil için 500’er TL olmak üzere şimdilik 1.000,00-TL’sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı taraftan tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Esasa ilişkin diğer cevap ve itiraz hakkı saklı kalmak kaydıyla, HMK’nın 121 maddesi gereğince davacı taraf delillerinin tümünün tarafına tebliğini, tüm delillerin toplanmasını takiben ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından kusur tespitinin yapılmasından sonra müvekkil şirkete sigortalı aracın maluliyet tazminatının hesaplanmasını, müvekkil şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda sorumluluğunun azami yukarıda açıklandığı çerçevede ve azami limit ile sınırlı olacağını, müvekkil temerrüde düşmediğinden dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, müvekkil şirket davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23/02/2012 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken kavşaktan dönüş yapmak istediği sırada sol şerit üzerinde seyretmekte olan … plakalı araç ile çarpışması neticesinde çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazanın kazaya karışan … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin maluliyetine sebebiyet verdiğini, müvekkilinin trafik kazasında vücudu üzerinde meydana getirdiği olumsuz etkilerden dolayı efor kaybı ve ayrıca kazadan sonra çalışamamasından dolayı gelir kaybına uğradığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu kaza nedeniyle müvekkilinin vücut fonksiyonlarını kaybederek sürekli sakatlığına sebebiyet verdiğinden davalı sigorta şirketinin poliçe limiti dahilinde ödemekle sorumlu olduğu miktarın şimdilik 1.000-TL’sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 12/01/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … plakalı aracın kazada malul kalacak şekilde yaralanan sürücüsü davacı …’ın %75, … plakalı diğer aracın dava dışı sürücüsü … Polat’ın %25 oranlarında kusurlu olduğunu, otomobilde yolcu olarak bulunan davacı …’ın kusursuz sayılmalarının uygun olacağını mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulundan alınan 31/07/2017 tarihli ATK raporunda özetle; Mevcut belgelere göre; … kızı, 02/07/1971 doğumlu …’ın 23/02/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı klavikula şövaşe kaynama arızası, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak: Gr1 VII(1a……….0)A %3 E cetveline göre %3.0 (yüzdeüçnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, iş göremezlik (iyileşme) süresinin olay/kaza tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceğini mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına Adli Tıp Kurumu Başkanlığından alınan 27/06/2019 tarihli ATK raporunda özetle; Kişinin olay (23/02/2012) tarihinde müracaat ettiği hastanede çekilen grafilerde patoloji saptanmadığı bildirildiğini, olay tarihinden 1.5 yıl sonra müracaat ettiği hastanede çekilen grafilerde sol skapula ve sol humerusta kırık ve omuz ile dirsekte hareket kısıtlılığı nedeniyle rapor düzenlendiğini, kişinin 15/05/2019 tarihinde Kurulumuzda yapılan muayenesinde kişinin 2000 yılında başka bir kazadada sol kol bölgesinin kırıklarının olduğu ifade ettiği bu nedenle olay (23/02/2012) tarihli sol omuz ve dirsek grafilerinin istendiğini, dosyasında bulunmadığı olay tarihli sol omuz ve dirsek grafilerinin bulunup gönderilmesi halinde yeniden değerlendirilebileceğini, sol omuz ve dirsekteki hareket kısıtlılıklarının dava konusu olay ile illiyetinin kurulamadığı cihetle; Mevcut belgelere göre; Turgut oğlu, 20/02/1968 doğumlu …’ın 23/02/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının; 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığını, iyileşme süresinin 23/02/2012 tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceğini mütalaa etmiştir.
Davacılar vekilinin Mahkememize ibraz etmiş olduğu talep dilekçesinde; Dava konusu hukuki ihtilaf üzerinde davalı … Sigorta AŞ vekili ile akdedilen protokol ile anlaşmış olması sebebiyle; yalnızca asıl dava dosyasında … Sigorta AŞ yönünden davadan feragat ettiğini, Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında davacı … yönünden … AŞ’ye karşı dava ve taleplerinin devam ettiğini beyan etmiş olup, asıl dava yönünden feragata yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davalı … Sigorta AŞ vekilinin Mahkememize ibraz etmiş olduğu beyan dilekçesinde; Davacı tarafla sulh protokolü yapılarak anlaşmaya varıldığını, davacı vekili yapılan protokole istinaden davadan feragat ettiğini, davadan feragate ilişkin davacı taraftan yargılama masrafı ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 10/12/2019 tarihli 7.celsesinde; davacı yanın asıl dava yönünden feragat dilekçesi vermesi, birleşen dava yönünden davaya devam edilmesi yönündeki talebi nazara alınarak Mahkememiz dosyası ile Birleşen … ATM … Esas ve … karar sayılı dosyasının işbu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilerek yargılamanın bu dosya üzerinden yürütülmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Yukarıdaki açıklanan sebeplerle; Mahkememizce asıl dava yönünden davacı tarafın vaki feragat üzerine davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl Davanın FERAGAT nedeni ile REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40-TL harçtan peşin alınan 25,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 19,20-TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan masrafın kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça vekalet ücreti talebi bulunmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/12/2019

Katip …

Hakim …