Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1073 E. 2018/167 K. 06.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1073
KARAR NO: 2018/167
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 16/09/2014
KARAR TARİHİ: 06/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil olay tarihinde plakasını bilmediği 6 ya da 7 nolu itimat hat dolmuşunda yolculuk yapar iken meydana gelen kazada yaralandığını ve sakat kaldığını, müvekkilin malul olması sebebiyle davalıya gerekli evraklar temin edilerek poliçe kapsamında kaza tarihinde kişi başına olan teminat çerçevesinde teminat miktarı kadar ödeme yapılması için başvuruda bulunulmuş ancak müvekkile herhangi bir ödeme yapılmadığını, Borçlar Kanunu 76.maddesi uyarınca ya da TTK 1427/2 uyarınca avans ödemesine karar verilmesini, müvekkilin oluşan cismani zarar nedeniyle oluşacak maddi tazminat nedeniyle, sürekli ve geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat tutarının, bakıcı giderinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, öncelikle 6100 sayılı yasanın 107.maddesine göre belirlenecek maddi tazminatın sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Vekil eden kurumun sigorta şirketi olmadığını, dava dilekçesi ekinde olduğu bildirilen delillerin tarafına tebliğ edilmemiş olduğundan bunların tebliği gerektiğini, tazminata konu olayın trafik kazası neticesi meydana geldiği somut deliller ile ispat edilmesi gerektiğini, olaya karıştığı iddia edilen motorlu aracın cinsi hiçbir şüpheye mahal vermeyecek şekilde belli olması gerektiğini, motorlu aracın sorumluluk sigortası yaptırması zorunlu olmayan bir araç olduğunun tespiti halinde vekil eden kurum aleyhine hüküm kurulmaması gerektiğini, bakıcı giderine bağlı maddi tazminat talebinin reddi gerektiğini, TTK 1427 ve TBK 76.maddelerine istinaden talep edilen kısmi ödemenin reddi gerektiğini, vekil eden kurum hakkında avans faiz talebi dahi kabul edilemeyeceğini, esas bakımından dahi haksız ve mesnetsiz açılmış bulunan davanın reddi ile avukatlık ücreti dahil her türlü yargılama giderinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Trafik kazasından kaynaklı maluliyet tazminatı talebine ilişkindir.
Mahkememizin 09/02/2015 tarihli 2.celsesinin 1 nolu ara kararı gereğince; dosyanın maluliyet raporu tanzimi için ATK’ya gönderilmesine karar verildiği, Mahkememizce 16/02/2015 tarihinde Adli Tıp Kurumu Başkanlığına müzekkere yazıldığı, Adli Tıp Kurumu İstanbul Üçüncü Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 20/03/2015 tarihli ATK ön raporunda; davacı tarafın 22/05/2015 Cuma günü muayene olması hususunda kurumda hazır bulunması gerektiğinin bildirildiği, ATK ön raporunun davacı vekiline tebliğ edildiği, dosyanın Adli Tıp Kurumuna Mahkememizin 10/12/2015 tarihli yazısı ile gönderildiği, Adli Tıp Kurumu İstanbul Üçüncü Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 25/01/2016 tarihli ATK ön raporunda; davacının kurul muayenesine çağrıldığı; ancak gelmediği ve istenen tıbbi evrakın dosyada bulunmadığının tespit edilerek davacının 23/03/2016 Çarşamba günü muayene olması hususunda hazır bulunması gerektiğinin bildirildiği, ATK ön raporunun davacı vekiline tebliğ edildiği, dosyanın Adli Tıp Kurumuna Mahkememizin 14/03/2016 tarihli yazısıyla gönderildiği, Adli Tıp Kurumu İstanbul Üçüncü Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 06/06/2016 tarihli ATK ön raporunda; davacı tarafın 17/08/2016 Çarşamba günü muayene olması hususunda kurumda hazır bulunması gerektiğinin bildirildiği, ATK ön raporunun davacı vekiline tebliğ edildiği, davacı vekilinin ATK ön raporunda belirtilen eksikliklerin tamamlanmasına ilişkin 15/05/2017 tarihinde Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine elden takipli müzekkere yazılmasına yönelik talepte bulunduğu, Mahkememizce talep dilekçesi doğrultusunda 15/05/2017 tarihinde ilgili hastaneye müzekkere yazıldığı, Mahkememiz dosyasının sürüncemede kalmaması için Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine Mahkememizce yazılan müzekkerenin akıbeti sorulmuş olup, Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 26/05/2017 tarihli müzekkere cevabında; davacıya ait 07/02/2012 tarihinde meydana gelen kaza ile ilgili hastanenin HBYS kayıtları taranmış olup, belirtilen tarihte davacıya ilişkin kayıtlara rastlanmadığı bildirildiğinden, Mahkememizce 15/06/2017 tarihli Hakim İnceleme Tutanağı 1 nolu ara kararda; “Davacı vekiline ihtaratlı tebligat çıkarılarak, 06/06/2016 tarihli ATK ön raporunda belirtilen eksikliklerin giderilmesi için bildirilen Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvuru yapılmadığı bildirildiğinden, davacının 2 haftalık kesin süre içerisinde Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvurarak ön rapordaki eksikliklerin giderilmesi için muayene olmasına, aksi halde bu delile dayanmak hakkından vazgeçmiş sayılacağının ihtarına” şeklinde karar verildiği, davacı vekiline çıkartılan ihtarlı davetiyeye rağmen davacı vekilince hastane tarafından herhangi bir evrak Mahkememiz dosyasına ibraz edilmediğinden, Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine Mahkememizce yazılan 19/10/2017 tarihli müzekkerenin akıbeti sorulmuş olup, Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 03/11/2017 tarihli müzekkere cevabında; davacıya ilişkin HBYS sisteminde bulunan tedavi evraklarının Mahkememize gönderildiği, ATK ön raporundaki eksikliklerin giderilmesine yönelik davacı asilin hastaneye başvurmadığı anlaşılmıştır. Yukarıda anlatılan nedenlerle davacı tarafça maluliyet raporu alınması için Adli Tıp Kurumu İstanbul 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 06/06/2016 tarihli ön raporundaki eksikliklerin verilen kesin süreye rağmen giderilmediği, davacının talep ettiği cismani zarar nedeniyle maddi tazminat talebinin maluliyet raporu alınmadan belirlenemeyeceği anlaşılmış, bu nedenle davacı tarafça açılan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş buna ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin alınan 25,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 10,70-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. ‘nin 7.maddesine göre hesaplanan 1.000,00-TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgilisine iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/03/2018

Katip …

Hakim …