Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/218 E. 2019/1134 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2011/218 Esas
KARAR NO : 2019/1134
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 12/07/2010
KARAR TARİHİ : 12/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalı …’nin 13/06/2010 tarihinde yapılan 2009 yılı olağan genel kurulunda gündemin 7.maddesinde alınan kararların kooperatif ortak menfaatine, ortakların eşitlik ilkelerine, iyi niyet kurallarına ve hukuka aykırı olduğundan bahisle iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alınan kararların usul ve yasaya uygun olduğunu, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının iş bu davaya konu ettiği hususların …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas ve yine …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyalarında görülmekte olduğunu, yüklenici şirketin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemiş olması yönetim kurulunun yüklenici şirket seçimindeki hatadan kaynaklanmadığını, gecikmenin yıllardır kanunsuz bir işgal bulunması ve idarenin de bu konuda tepkisiz kalmasından kaynaklandığını, yüklenici şirketin araziyle ilgili bu engellerin kaldırılarak işlerinin en kısa zamanda sonuçlandırılmasını sağlayabilmek adına çalışmalar yaptığını, davacının eleştirdiği yüklenicinin, işgalcilerle sulh olarak onlara başka evler teklif etmekte ve adeta bir sosyal sorumluluk görevi ifa etmeye çalışmakta olduğunu, yönetim kuruluna yüklenici şirketi belirlemek, sözleşmeler yapmak, gerektiğinde değişiklik ya da ek düzenlemeler yapmak gibi çok geniş kapsamlı yetki tanındığını, yönetim kurulunun ana sözleşmede yer alan hak ve yetkilerini kullanırken; yasalar ve objektif iyiniyet kurallarından doğan sorumluluk çerçevesinde tamamen serbest bir biçimde yönetim faaliyetini yönetmekte olduğunu, yönetim kurulunun da kendine tanınan bu geniş kapsamlı yetkiler çerçevesinde kooperatif ve üyeleri lehine düzenlemeler ve işlemler yaptığını, yüklenici seçimi ve işin bitiş süresi gibi konularda da kooperatif çıkarlarını koruyucu işlemler yaptığını, bu doğrultuda yükleniciden cezai şart istenmesinin gerekip gerekmediği konusunda davacıya katılmadıklarını, 7 nolu karar yönünden; davacının, bilançonun muhasebe sistemi uygulama genel tebliğine aykırı olduğu ve bilanço ve gelir-gider hesaplan hakkındaki sair iddiaları gerçeği yansıtmadığını, îbra kararlarının yeterli yasal nisapla alındığını ve davacının işbu ibra kararlanmn iptaline ilişkin gerekçelerinin doğru olmadığını, kooperatif, hesapları yürürlükteki yasal mevzuat ve düzenlemelere uygun bir şekilde tutmakta ve hesapların gerçekleri yansıttığını beyanla haksız ve mesnetsiz davanın reddini savunmuştur.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gereken deliller de celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce; davacı iddiaları, davalının cevapları, sunulan deliller kapsamında, … ATM’nin … Esas ve … ATM’nin … Esas sayılı dosya bilirkişi raporlarıda değerlendirilerek 13/06/2010 tarihli davalı kooperatif genel kurulunun 7. maddesinin iptalinin gerekip gerekmediği için dosya ve davalı kooperatif defterleri üzerinde bilirkişiler Prof. Dr. …, Doç. Dr. … ve mali müşavir … marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 03/04/2012 havale tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı raporlarında özetle;
“Ortaklar Kayıt Defterlerinin ( Üye Kayıt Defteri) tetkikinde;
Öncelikle üyelerin ödediği bedellerin ilgili üyenin sayfasına kaydedildiği, ancak defter sayfalarının dolması nedeniyle bu sayfaların üzerine Kooperatif Ortak Defteri başlıklı sayfaların zımbalanmış olduğu, ancak bu sayfalann tasdiksiz olduğu görülmektedir.
Bu üye kayıt defterlerinin kendisine ayrılan dairenin başlık kısımlarında, çeşitli numaralar var ise de bunların dublex mi yoksa normal dairemi olduğu anlaşılmamaktadır.
Yine bunun yanında defterlerde bazı pay sahiplerinin sahip oldukları hisseler ile ilgili olarak kurşun kalem ile A ve B grubu hisse ifadeleri mevcut ise de bunlarında neye göre yapıldığı tarafımızdan anlaşılamamıştır.
Bir kısım A hissesine sahip olanların 31.000,00 TL ve B hissesine sahip olanlarında 25.550,00 TL’lik ilk ödemeleri genel kurul ve yönetim kurul kararlarına uygun düzenli tarihlerde yapmadıkları, bir kısım ortakların ayrılıp yeniden ortak kayıt edildiği, daha sonraki ek sayfada yer alan ödemelerin de bir diğerlerine göre geçikmelerle yapılmış olduğu, ancak her ne kadar bu defterler tasdikli ise de defterlerin üstüne zımbalanan sayfalar tasdiksiz olduğundan bunların ancak yardımcı defter olarak dikkate alınabileceği, bu nedenle gerek A ve gerekse B hissesine sahip üyelerinin gerçek ödemelerinin belge ile ispat edilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Diğer yandan davalı yan vermiş olduğu 26/10/2011 havale tarihli dilekçesinde, kooperatifde A ve B iki tür üyelik bulunduğunu, bu ayrımın da 20 yıl öncesinden geldiğini, davacının da 2005 yılında gerçekleştirilen kura çekimine kadar buna herhangi bir itirazda bulunmadığını beyan etmekte olup, tarafımızca yapılan mali incelemede kooperatifteki bu iki tür (A ve B ) hisse ayrımının nasıl ve neye göre yapıldığını tespit etmek mümkün olmamıştır.
Davacı dava dilekçesinde ana sözleşmede ortaklar arasında yazılı hisse farkı olmadığını, yönetimin fark olduğunu iddia etmesi durumunda ise 1986’dan bugüne kadar ödemelerin hesabını yapıp, ortaya koyması gerektiğini, aynca müktesep hak denerek, oldu bittiye getirilerek ek sözleşmeye … dubleks daire tipi değişikliğinin konulduğunu, 2006 yılından itibaren gelen gecikmeden doğan cezai şartın ve alınması gereken arazi vergisi payının yönetim kurulu tarafından neyin karşılığı olduğunun anlaşılamadığı anlatimdadır.
Yapılan bu tetkik değerlendirilmesinde kayıtlı A ve B grup hisse farkı görülmeyip, yapılan gelişi güzel ödemeler bulunduğu ve 1999 yılındaki fark kapatmayla bariz bir ödeme farkı olmadığı, bu sebeple farklı daire seçimine yönlendirilecek hak görülmemiş ve ortaklar arasındaki ödemeler mahsuplaştırılarak maliyet tespiti yaptırılacağı görülmektedir.
Sayın mahkemenizce davacının bu iddialarının irdelenerek mahsuplaştırılması yönünde karar oluşması halinde yıllar itibarıyla kooperatif genel kurullarında üye ödemeleri ile ilgili kararlar ve buna karşılık üyelerin yapmış oldukları ödemelerin belgeleri ile tespit edilmesi hususu sayın mahkemeniz takdirlerindedir.
Dosya ve davalı kooperatife ait ortak kayıt defterlerinin mali yönden tetkiki sonucunda; defterlerin, öncesinde noter tasdiklerinin mevcut olduğu, ancak üyelerin sayfalarının dolması üzerine, zımbalanmış olan sayfaların noter tasdiksiz olduğu, bu nedenle yapılan ödemelerin belgelendirilmesinin gerektiği, tasdikli üye kayıt defterlerine göre A hissesine sahip ortakların 31.000,00 TL, B hissesine sahip ortaklann ise 25.550,00.-TL.lik ödeme kaydının mevcut olduğu, ancak yukarıda da arz ettiğimiz gibi tasdiksiz defter sayfalarındaki diğer ödemelerin de belgelendirilmesinin gerektiği, dosya mevcudu ve üye kayıt defterlerinden, mevcut olduğu iddia edilen A ve B hisselerinin ne şekilde dubleks ve normal daire seçimine etkili olduğunun tarafımızca anlaşılamadığı, aslında küçük ödeme farkı ile böyle farklı hak sahibi olunamayacağı, farklar için masuplaşmaya gidilmesi gerektiği, ortakların yıllar itibariyle yaptığı ödemelerin farklı olduğu, bilhassa yönetim ve denetim gibi idari yönetimlerde bulunanların zamanında ödeme yapmadığı, bu kişilerin gecikmelerde ve eksik ödemelerde bulunduğu tespit edilerek; davalı tarafından iddia edilen net A ve B grup farkı olmadığı, buna dayanarak müktesep hak doğmayacağı değerlendirilmiştir. Mahkemece istenildiği takdirde ek raporla ödemeler arasındaki fark enflasyona endekslenerek tespit edilebilinir.
Davacının sözleşmelerdeki süreler ile ilgili iddialarının tespiti aşağıdaki gibidir.
… Noterliğin … sayılı ve 14.06.2004 tarihli sözleşmesinin IV. maddesinde, inşaata başlanması için verilen süre 24 ay ve 14.06.2006 tarihine kadardır. İnşaatın tamamlanıp kooperatife ait … normal dairenin teslimi de 24 ay olup 14.06.2008 kadardır. İnşaatın yapımının yavaşlaması veya durması halinde, işin yapım süresi bu geçikme sebeplerinin devam süresi kadar 12 ay uzayabilecektir.14.06.2009 tarihine kadar yüklenicinin kusuru ile tamamlanamaması halinde yüklenici arsa sahibine her ay … firmasının 6-7 parsellerde inşa ettiği dairelerin kira bedelleri esas alınarak … normal daireye tekabül eden miktar kadar tazminat ödeyecektir şartı mevcuttur.
… Noterliğinin … Sayı Ve 10.07 2008 tarihli 2. ek sözleşmenin IV. maddesinde, yüklenici 30.12.2008 tarihine kadar inandıncı bir biçimde arsanın gecekondudan tahliyesine başlamış ve tamamen tahliye etmiş olmalı, arsanın inşaata hazır hale getirtilmesi ve temel ruhsatın alınıp inşaata başlanması için verilen süre 30.06.2009’a kadar olup, inşaatın arsa sahibine ait olan kısmı normalde 31.10.2010 tarihinde bitirilecek ve arsa sahibine teslim edilecektir. Oluşabilecek geçikmelerin varlığı halinde ilk süre 6 ay uzatılabilecek, inşaata başladıktan sonra, gerek yasal mücbir sebeplerle ve gerekse adli ve idari makamların tutumundan dolayı inşaatın yapımının yavaşlaması veya durması halinde iş yapım süresi, bu geçikme sürelerinin devam süreleri kadar uzayabilecek olup bu süre hiçbir gerekçe ile altı ayı geçmeyecektir. Gerek gecekonduların tahliyesi süresinde, gerekse inşaatın yapımı esnasında tanınan en fazla altışar aylık geçikme süreleri zaruri olarak inşaatın teslim tarihine eklenir. Bu ilave sürelere rağmen inşaat, yüklenicinin ihmal ve kusuru neticesi bitirilerek teslim edilmemişse; yüklenici arsa sahibine her ay … firmasının komşu 6-7 parselerde inşa ettiği dairelerin kira bedelleri emsallerine göre hesaplanacak bir miktarı, tazminat olarak ödeyecektir. Ödemeler her ay inşaatın teslim tarihine kadar devam edecektir şartları yazılıdır.
Davalı taraf; yüklenici şirketin anılan sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini kısa bir zaman diliminde yerine getirememiş olması yönetim kurulunun yüklenici şirket seçimindeki hatasından yada sözleşme akdedilmiş olan yüklenici şirketin işini iyi yapmamasından kaynaklanmadığı, sözleşme edimlerine ilişkin bu geçikmeler, tamamen sözleşme konusu arazinin üzerinde uzun yıllardır kanunsuz bir işgal bulunması ve idarenin de bu konuda tepkisiz kalmasından kaynaklandığı iddiasındadır.
İlk sözleşmenin X. (Sözleşmeye Aykırılık, Fesih ve Tazminatlar Maddesinde); ön anlaşması 17.11.2003 tarihinde yapılan bu sözleşme; arsa sahibinin 09.05.2004 tarihli Genel Kurul’da gerekli değişiklikler yapılarak kabul edilmekle kesinlik kazanmış olduğu ve taraflarca 14.6.2004’te imzalandığı belirtilmiştir.
Her iki sözleşmenin tazminatlar bölümünde; yüklenici ayrıca, arsa sahibinin maruz kaldığı ve kalacağı zarar ve ziyanı karşılamış olsa bile … deki 5 normal daire rayiç bedel tutarında (500.000 USD.*5= 2.500.000 TL) bir ceza şartı arsa sahibine ödemeyi herhangi bir şarta bağlı olmaksızın kabul ve tahhüt etmiştir.
İlk sözleşmenin geçerli olması için Genel Kurul’dan gerekli kararın alındığı belirtilmiş olup, ikinci sözleşme için böyle bir Genel Kurul Kararı açıklanmadığından davacının iddiası müspettir.
Her iki sözleşme konusu inşaat sahası aynı olup sözleşmelere göre geçikme şartları oluşmuş ve ilk sözleşmeye göre 14 Haziran 2009 tarihine kadar ve 2. sözleşmeye göre de temel ruhsatın alınıp inşaata başlanması için verilen ilave süre yine 30.6.2009 tarihine kadar ve inşaatın arsa sahibine ait olan kısmı normalde 31.12.2010 tarihinde bitirilecek ve arsa sahibine teslim edilecek olup, bu tarihlere göre davalı tarafında kabul ettiği gibi edimlerini hiç yerine getirmeyen yüklenicinin yazılı cezai şartı olan komşu … firmasının inşa ettiği dairelerin kira bedellerine tekabül eden miktar kadar tazminat ödenmesi ve her iki sözleşmenin X. maddesindeki tazminatlar bölümündeki şarta göre 5 normal daire rayiç değeri kadar bedel tutarında ceza-i şart oluştuğundan bu şartında yönetim tarafından talep edilmesi kanatimiz sayın mahkemenizin takdirine aittir.
İlk sözleşmenin III nolu paylaşım esasları maddesinde; yüklenici firma, halen … firmasınca inşa edilen siteye yakın kroki 2’de gösterilen bölge ve onun devamında … bloktaki … normal daireyi kooperatif için inşa edecektir. Bundan fazla ilave blok veya dairelerin %25′ i kooperatife ait olacaktır. … blok veya 672 daireden eksik olursa … normal daireden (1.2.3 katlar) bir indirim talep edilmeyecektir. İnşaatın bodrumunda her daire için bir depo ve 2 kapak otopark yeri olacaktır, her daire ve blok en az … firmasının satış bedeli kadar olacaktır. Şartı varken,
Ek Tadil Sözleşmenin III Blokların Paylaşımı Maddesinde; Kooperatif daireleri … Masslak Evleri Sitesine yakın ekli kroki 2 de gösterilen bölge ve bu bölgenin devamında, mümkün değilse bir site oluşturacak biçimde bir bütün halinde başka bir bölgede inşa edilecek en az 24 blokta bulunacaktır. İnşaatın tamamının, her blokta en az 12 daire olacak şekilde 56 blok halinde inşa edilmesi öngörülmektedir. Dairelerin bu esaslar dahilinde seçimi öncelikle arsa sahibine aittir. Yüklenici … çatı dubleks ile girişin üstündeki 3 katta toplam 140 (balkonlu) normal olmak üzere … daireyi arsa sahibi için inşa edecektir. Kooperatife bodrum ve zemin kat teklif edilmeyecektir. Yürürlükteki imar planına veya imar planındaki değişikliklere göre daha fazla ilave blok ve daire yapımı söz konusu olursa fazlalıkların % 40’ı arsa sahibine % 60’ı yükleniciye ait olacaktır. İnşaatın bodrumlarından herhangi birinde her daire için bir depo ve bir kapalı otopark, bir de açık otopark yeri olacaktır. Şeklinde değiştirilmiştir.
Birinci sözleşmede ilaveten, 386 ada 10 parsel üzerinde turistik tesis ve iş merkezi inşaatı ve işletilmek üzere kiralanması konusu; ikinci sözleşmede imar durumunun yeterli olmadığı tasarrufunun belirsiz olduğu ifade edilerek 10 parsele ilişkin inşaat metro inşaatına paralel sürede yürütülecektir, bu tarihten sonra madde IV de yazılı cezai şart ödenecektir şeklinde değişmiştir.
İki sözleşme arasında blokların ve dairelerin nevi ve sayısı arasında ve kooperatife verilecek blok yerleri seçiminde bariz fark olduğu, kooperatife verilecek blok yeri seçiminde yükleniciye tanınan iradenin arsa sahibinin kendine arzu ettiği yerden dairelere sahip olma fırsatını kaldıracağı, bu değişikliğin ortakların menfeatine olmayacağı,
İlk sözleşmeden farklı olarak talep edilen … adet dubleks daire ortaklar arasında sebepsiz ve haksız farklılık yarattığı, genel kurulda kararlaştırılmadığı ve davalı tarafından da net açıklanamayan A ve B grup hisseli ortaklara verilmesinin haklılığı olmadığı ve verilecek iki kapalı otopark sayısının bire düşürülmesinin ortaklar menfeatlerine olmadığı yukardaki tespiti yapılan durumlann ortaklar arasında eşitsizlik yaratacağı, bahse konu arsanın daha imar planı belli olmadan ve projesi onaylanmadan ve de daire m2 leri belirlenmeden yapılacak 56 adet 12 daireli blok sayısının % 25 inin 24 blokta … daireyi içereceğinin ve inşaat metre karelerinin dahi hesabının yapılamayacağı, sözleşmede belirlenen % 75 oranında … daireden neye dayanılarak davacı iddiaları parelelinde … adedinin dubleks olarak verilmesinin geçerli sözleşmede muavaza konusu olacağı ve 10 numaralı parselde yapılması düşünülen tasarruflar için de davacı iddialarının geçerli olup öncelikle bir imar planının oluşması ve bu imar planı ve projesi olmadan yapılan taahhütün yok hükmünde tutulacağı ve anlaşmazlık yaratacağından ortaklar menfaatini korumaya yönelik olmadığı,
Dava dilekçesi ekinde sunulan kooperatifin 2009 yılı yönetim faaliyet raporu içersinde mevcut bilançonun ekinde bulunması mecbur tutulan bilanço dip notlarına, gelir tablosu ve gider tablosu dip notlarına rastlanılmamıştır. Diğer yandan söz konusu bilançosunda bir önceki dönemle karşılaştırılmasının yapılmamış olduğu ve sadece 01.01.2009 – 31.12.2009 tarihleri arasındaki dönemi kapsadığı görülmektedir.
Davalı tarafın bu beyana ilişkin dosyayada bir evrakına rastlanmamıştır.
Söz konusu mevcut bilançonun ve gelir gider tablosunun Maliye Bakanlığı’nın 26.12.1992 tarih ve 21447 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan 1 sıra no.lu Muhasebe Uygulamaları Genel Tebliğ gereği Mali Tablolar ilkesinde belirtilen açıklık ilkesine uygun olarak düzenlenmemiş olduğu anlaşılmaktadır.
Kooperatif ana sözleşmesinde ve ortak kayıt defterinde yazılı bir kayıt bulunmadığından ve ortak ödemelerin 1999’da eşitlendiği ve bir kısım ortakların geç ödemelerine rağmen gecikme faizi tahhakuk ettirilmediği cihetle ödemlerde düzensizlik görüldüğünden A grup ortaklara … dubleks daire talebi yerinde olmayıp bu durum ortaklar arasındaki haksızlığı artıracağından ve eşitliği bozacağından ilk sözleşme yapılırken alınan genel kurul kararı gereği … normal balkonlu dairenin yine ilk sözleşmede belirlenen bölgelerdeki bloklardan alınması şeklinde geçerliliğinin korunmasının ortaklar menfeatine uygun olduğundan faaliyet raporu D74.-5. maddelerinin gerçeği yansıtmadığı, her iki sözleşmenin zamanında yerine getirilmediği hususu sabit olup ceza-i şartların ikinci sözleşmenin IV. maddesi ve X. maddesi gereğince inşaatın arsa sahibine teslimi 31.12.2010 tarihinde öngörülmüş ve tahliye süresince oluşabilecek geçikmelerin varlığı halinde bu süre 6 ay uzatılacağından ve sözleşmede ‘bu süre hiçbir gerekçe ile altı ayı geçmeyecektir’ hükmü nazara alınarak altı ay ilavesi ile 30.06.2011 tarihi itibari ile dairelerin teslimi talep edilmesi gerektiği halde söz konusu iptali talep edilen faaliyet raporunda ‘en geç yıl sonuna (2010) kadar inşaata başlanacağı, 2011 yılı sonunda kooperatif üyelerine evlerini anahtar teslimi verilebileceğinin ileri sürmesi yapılan sözleşme hükümlerinin öncelikle kooperatif tarafından uygulanmadığını göstermekte olup; faaliyet raporunun B/4, maddesinin iptalinin ortak menfeatlerine göre uygun olduğu, ayrıca dosya içeriğinden anlaşılacağı üzere inşaata hiç başlanmadığı göz önüne alındığında IV. ve X. maddelerdeki cezai şartın talep hakkının doğduğu, yönetimin bu konuda gecikme cezası isteme veya fesih hakkını kullanmaması yolundaki tutumuna ilişkin faaliyetide yerinde görülmemiştir. Ayrıca faaliyet raporu C maddesi kararının 1 sıra no.lu … gereği mali tablolar ilkesinde belirtilen açıklık ilkesine uygun düzenlenmemiş olduğu tespit edilmiştir.
Takdir sayın mahkemenize ait olmak üzere yukarıda tetkik ve değerlendirmesini yaptığımız 13.06.2010 tarihli genel kurul toplantısında alınan
1.) 7 no.lu madde karan ile kabul edilen gündemin 5. ve 6. maddelerin iptali açısından gereken koşulların oluştuğu
2.) Sözleşmelerdeki gecikme cezalarının koşullarının oluştuğu ” yönünde beyan ve mütalaada bulunmuşlardır.
Mahkememizce, davalı tarafın rapora vaki itirazlarının karşılanması babında kök raporu hazırlayan mevcut bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 01/03/2013 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı raporlarında özetle;
“Mali değerlendirmede belirtildiği üzere, kök rapordaki mali değerlendirmenin içeriği ile mali değerlendirmenin sonucu arasında ifade hatası nedeniyle ortaya çıkan çelişkinin ek raporumuzda yukarıda yer alan mali değerlendirmeyle tashih edilmesi ve sonuç itibariyle mali açıdan “davalı … nin 2008 Yılı Yönetim Kurulu Faaliyet Raporunun içerisinde mevcut bilançonun Maliye Bakanlığının 26.12.1992 tarih ve 21447 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 1 sıra nolu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği gereği Mali Tablolar ilkesinde belirtilen açıklık ilkesine uygun olarak düzenlenmediği” sonucuna varıldığından, buna bağlı olarak 7 no.lu genel kurul kararının kanuna aykırılık sebebiyle iptali açısından gereken koşullarının oluştuğunun Sayın Mahkemenizin takdirleri dahilinde olduğu,
Teknik açıdan kök rapordaki görüşün muhafaza edildiği,
Mali değerlendirmede 1 no.lu sonuçta belirtilen tashihin hukuki sonucu ve bu cümleden olarak davalı kooperatifin genel kurulunda alınan 7 no.lu kararın iptal edilebilirliğinin Sayın Mahkemenizin hukuki değerlendirmesine sunulması dışında , söz konusu mali ve teknik görüşlerin sonucu olan hukuki konularda, hukuki değerlendirme Sayın mahkemenize ait olmak üzere kök rapordaki sonuçtan farklı bir sonuca varılmadığı” yönünde beyan ve mütalaada bulunmuşlardır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Mahkememizce, neticesi bekletici mesele yapılan … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında; davalı kooperatifin 14/06/2009 tarihli genel kurulunda alınan gündemin 1, 7 ve 9 nolu kararların iptaline karar verildiği, kararın kesinleştiği görülmüştür.
Dava; davalı …’nin 13/06/2010 tarihinde yapılan 2009 yılı olağan genel kurulunda gündemin 7.maddesinde alınan kararların kooperatif ortak menfaatine, ortakların eşitlik ilkelerine, iyi niyet kurallarına ve hukuka aykırı olduğundan bahisle iptali isteminden ibarettir. Davalı yan davanın reddini savunmuştur.
Her ne kadar davacı talepleri arasında Genel Kurul’da görüşülen gündemin 7. maddesinin iptali yanında yükleniciden alınmayan geçikmeye ilişkin cezai şartlar ve yüklenici sorumluluğunda olmasına rağmen kooperatif tarafından ödenen vergilerin yükleniciden tahsili istemi de var ise de; yüklenici davada taraf olmadığı gibi bu yönde açılmış usulune uygun davada bulunmadığından inceleme konusu yapılmamıştır.
Davacı yan; ana sözleşmede ortaklar arasında yazılı hisse farkı olmadığını, yönetimin fark olduğunu iddia etmesi durumunda ise 1986’dan bugüne kadar ödemelerin hesabını yapıp, ortaya koyması gerektiğini, aynca müktesep hak denerek, oldu bittiye getirilerek ek sözleşmeye … dubleks daire tipi değişikliğinin konulduğunu, 2006 yılından itibaren gelen gecikmeden doğan cezai şartın ve alınması gereken arazi vergisi payının yönetim kurulu tarafından neyin karşılığı olduğunun anlaşılamadığını ileri sürmektedir.
Yanlar arasındaki ihtilaf; davalı …’nin 13/06/2010 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul’da gündemin 7.maddesinde görüşülen yönetim kurulu faaliyet raporları ile bilançolara ilişkin gündemin 5. ve 6. maddesine ilişkin alınan kararların kooperatif ortak menfaatine, ortakların eşitlik ilkelerine, iyi niyet kurallarına ve hukuka aykırı aykırı olup olmadığı, iptali şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkindir.
Bilirkişiler “ana sözleşme ile tadil sözleşmesi arasında blokların ve dairelerin nevi ve sayısı arasında ve kooperatife verilecek blok yerleri seçiminde bariz fark olduğu, kooperatife verilecek blok yeri seçiminde yükleniciye tanınan iradenin arsa sahibinin kendine arzu ettiği yerden dairelere sahip olma fırsatını kaldıracağı, bu değişikliğin ortakların menfeatine olmayacağı,
İlk sözleşmeden farklı olarak talep edilen … adet dubleks daire ortaklar arasında sebepsiz ve haksız farklılık yarattığı, genel kurulda kararlaştırılmadığı ve davalı tarafından da net açıklanamayan A ve B grup hisseli ortaklara verilmesinin haklılığı olmadığı ve verilecek iki kapalı otopark sayısının bire düşürülmesinin ortaklar menfeatlerine olmadığı yukardaki tespiti yapılan durumlann ortaklar arasında eşitsizlik yaratacağı, bahse konu arsanın daha imar planı belli olmadan ve projesi onaylanmadan ve de daire m2 leri belirlenmeden yapılacak 56 adet 12 daireli blok sayısının % 25 inin 24 blokta … daireyi içereceğinin ve inşaat metre karelerinin dahi hesabının yapılamayacağı, sözleşmede belirlenen % 75 oranında … daireden neye dayanılarak davacı iddiaları parelelinde … adedinin dubleks olarak verilmesinin geçerli sözleşmede muavaza konusu olacağı ve 10 numaralı parselde yapılması düşünülen tasarruflar için de davacı iddialarının geçerli olup öncelikle bir imar planının oluşması ve bu imar planı ve projesi olmadan yapılan taahhütün yok hükmünde tutulacağı ve anlaşmazlık yaratacağından ortaklar menfaatini korumaya yönelik olmadığı, bazı üyelerin aidat ödemelerindeki geçikmelerden geçikme faizi alınmadığı v.s.” dalayısıyla gündemin 7. maddesi içinde görüşülen gündemin 5. maddesinine ilişkin yönetim kurulu faaliyet raporunun yerinde olmadığı,iptali şartlarının bulunduğu, yine gelir gider ve blançolara ilişkin yine gündemin 7. maddesi içinde görüşülen gündemin 6. maddesine ilişkin olarak “defterlerin muhasebe standartlarına uygun düzenlenmediği iptal şartlarının oluştuğu ” mütalaasında bulunmuşlardır.
Mahkememizce neticesi bekletici mesele yapılan … ATM ‘nin … esas sayılı dosyasında 14.06.20009 tarihli Genel Kurul’da bir önceki yıla ilişkin yine faaliyet raporları, gelir-gider tablosu ve blançolar ve ibraya yönelik maddenin aynı gerekçelerle iptali istemine yönelik davanın kabul ile sonuçlandığı ve kararın mündericattan geçerek kesinleştiği, faaliyet raporları ve bilançoların birbiri ile bağlantılı olduğu, dolasıyla yönetim kurulu faaliyet raporu ve bilançolardaki “Esasen ana sözleşme … normal balkonlu dairenin … adedinin çatı dubleks şeklinde yapılması,140 adedinin normal balkonlu daire olarak yapılması ve A grubu, B grubu şeklinde ayrıma gidilmesine ilişkin kararın üyeler arasında eşitsizliğe sebep olduğu, bazı üyelerin aidat ödemelerindeki geçikmelerden geçikme faizi alınmadığı ” şeklindeki tespitler doğrultusunda dava konusu maddenin iptali şartları oluşmakla davanın kabulü cihetine gidilmiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya münderecatından edinilen vicdani kanaat gereğince; davanın kabulü ile; davalı … Kooperatifinin 13/06/2010 tarihli genel kurulunun (gündemin 7.maddesi içinde görüşülen, gündemin 5.maddesine ilişkin yönetim kurulu faaliyet raporu ile yine 7.madde içinde görüşülen gündemin 6.maddesine ilişkin gelir gider tablosu ve bilançolara dair) yönetim kurulu faaliyet raporu, gelir gider tablosu ve bilançolar ile ibraya ilişkin gündemin 7.maddesinin kanuna, ana sözleşmeye ve objektif iyi niyet kurallara aykırı olduğundan bahisle iptaline, davacı tarafın sair talepleri yönünden usulüne uygun olarak harçlandırılmış dava bulunmadığından karar tesisine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; davalı … Kooperatifinin 13/06/2010 tarihli genel kurulunun (gündemin 7.maddesi içinde görüşülen, gündemin 5.maddesine ilişkin yönetim kurulu faaliyet raporu ile yine 7.madde içinde görüşülen gündemin 6.maddesine ilişkin gelir gider tablosu ve bilançolara dair) yönetim kurulu faaliyet raporu, gelir gider tablosu ve bilançolar ile ibraya ilişkin gündemin 7.maddesinin kanuna, ana sözleşmeye ve objektif iyi niyet kurallara aykırı olduğundan bahisle İPTALİNE,
Davacı tarafın sair talepleri yönünden usulüne uygun olarak harçlandırılmış dava bulunmadığından karar tesisine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli harç peşin alındığından, harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 2.725,00TL ücret-i vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.808,00TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzereoy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/12/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …