Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/44 E. 2023/382 K. 25.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/44 Esas
KARAR NO : 2023/382
DAVA : Sigorta (Kasko Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 20/01/2023
KARAR TARİHİ : 25/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kasko Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesi özetle; dava konusu 21/10/2021 tarihinde davalı sürücü … … sevk ve idaresindeki … Plakalı aracı ile görgülü sokağı takiben turgutreis caddesi yönünden mesaj caddesi yönüne doğru seyrederken, aynı yönde seyir halinde olan davacı müvekkil … sevk ve idaresindeki … plakalı aracına çarpması sonucunda yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, İş bu kazada müvekkil … ağır yaralandığını, Tutulan kaza tespit tutanağı sonucunda, bu kazanın oluşumunda … Plakalı araç sürücüsü … … ‘nin 2918 sayılı KTK’da yer alan 52/1-a ( Kavşaklara yaklaşırken hız azaltmak zorundadır.) maddesini ihlal edip asli ve tam kusurlu olduğunu, Bu kazadan sonra müvekkilin hayatının alt üst olduğunu, hem sağlık hem de psikolojik olarak hayatının kaza öncesindeki gibi olamayacağını, Davacı adına 30.000,00 TL manevi tazminat bedelinin kaza tarihi itibarıyla yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE
Dava, trafik kazası nedeniyle yaralanan davacının manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava, 20/01/2023 tarihinde açılmış olup, davacı taraf husumeti kazaya sebep olan aracın kasko sigortacısı davalı … A.Ş’ ye yöneltmiştir.
19/12/2018 tarih ve 30630 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7155 sayılı Kanunun 20.maddesiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddede, “5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır…”
22.maddesiyle, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3.maddesinde “…Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır”,
23.maddesiyle 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa dördüncü bölümden sonra gelmek üzere “Dava Şartı Olarak Arabuluculuk” başlığıyla eklenen 18/A maddesinde, “İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir…” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde arabuluculuğa başvurduğuna dair bilgi vermemiş olup ekte de buna dair belge sunmamıştır.
Somut olayda, davalı Sigorta A.Ş yönünden bir miktar paranın ödenmesi istemine havi olacak şekilde talepte bulunmuş olup, davanın zorunlu arabuluculuk kapsamında olduğu tartışmasızdır. Buna göre dava açılmadan önce arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği anlaşıldığından, Yukarıda belirtilen Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesi uyarınca, Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartıdır. Dava açılmadan önce arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği anlaşıldığından, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-2 maddesi hükmü gereğince, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK ‘nun 114/2 delaletiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A-1, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun 18/A-2 ve HMK’nın 115/2 maddeleri gereğince arabuluculuğa yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 179,90-TL karar ve ilam harcından peşin harcın mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki tarifeye göre AAÜT 7/2 maddesi gereğince dava değeri üzerinden hesaplanan 4.800,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi.25/04/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*