Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/321 E. 2023/906 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/321 Esas
KARAR NO : 2023/906
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/01/2016
KARAR TARİHİ : 28/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilnin …’de … Fabrikası’nın sahibi olduğunu, müvekkiline ait fabrikaya 23/08/2015 tarihinde hırsız girmesi sonucu müvekkilinin hamilindeki 24 adet çek, bir miktar nakit para ve 3 adet munzam senedin çalındığını, İş bu hırsızlıkla ilgili olarak … Cumhuriyet Başsavcılığı 2015/… Sor. Nolu dosya ile soruşturma açıldığını ve hırsızlığa konu çek ve senetlerle ilgili olarak … Sulh Ceza Mahkemesi 2015/… D.iş sayılı dosyası ile el koyma kararı verildiğini, … Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/… E. sayılı dosyası ile 24 adet çekin iptali için çek iptal davası açtıklarını ve … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 24 adet çek ile ilgili olarak tedbir kararı verilerek ödemenden men yasağı konulduğunu, İş bu çek iptali dosyasında hırsızlığa konu çek ve munzam senetler için Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde gerekli ilanlar yapıldığını ve tedbir kararı da ilgili banka şubelerine bildirilmiş olup hırsızlığa konu çeklerle ilgili olarak tedbir kararları uygulamaya konulduğunu, Ancak … Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/… E. sayılı dosyası ile; halkbank… şubesi … seri nolu 24.11.2015 tarihli … a.ş.’ye ait 2.999,68-tl bedelli, … şubesi … seri nolu 16.12.2015 tarihli … a.ş.’ye ait 6.662,08-tl bedelli, halkbank… şubesi … seri nolu 03.01.2016 tarihli … a.ş.’ye ait 3.357,20-tl bedelli, … şubesi … seri nolu 15.12.2015 tarihli …’a ait 9.000-tl bedelli çeklerin davalı ….’nin uhdesinde çıkmış olup … Cumhuriyet Başsavcılığı 2015/… sor. Nolu dosyasındaki el koyma kararma istinaden iş bu dört çek davalı ….’den görevli memurlar tarafından … Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim edildiğini ve adli emanete alındığını, … Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/… E sayılı dosyasının 08/12/2015 tarihli duruşmasında iptali talep edilen 24 adet çek ile ilgili olarak taraf teşkili sağlayan çeklere ilişkin TTK 758. maddesine dayanarak istirdat davası açmak üzere taraflarına süre verildiğini ve huzurdaki iş bu dava bu nedenlerle açıldığını, Müvekkilinin çekin keşidecisi değil, yetkili hamili olduğunu, Kaldı ki keşideciler tarafından müvekkiline yazılan bu dört adet çekin arkasına müvekkilin işyerine ait sahte kaşe basılarak müvekkili adına sahte imza atılarak cirolandığını ve çeklerin piyasada kullanıldığını, müvekkili ve keşideciler arasında yapılan ticari ilişki nedeniyle iş bu çeklerin alındığını ve müvekkilinin ve keşidecilerin ticari defter ve tutanakları incelendiğinde bu durumun tespit olunacağını, Davaya konu çek müvekkilin elinden rızası dışında çıktığını, müvekkilinin … A.Ş’YE AİT 2.999,68-TL 6.662,08-TL ve 3.357,20 TL bedelli çeklerle ilgili olarak … A.Ş dışındaki, çekin arkasında cirosu bulunan … ’la hiçbir ticari ilişkisi olmadığı gibi … San. Tic. ltd. Şti ve … Serigrafı San Tic Ltd. Şti ve davalı … ile de hiçbir ticari bağı bulunmadığını ve bu şirketleri tanımadığını, Bu nedenlerle …-… (sahte kaşe ve imza) cirosundan sonraki tüm cirantalar ve iş bu çekin hamili olduğunu iddia eden davalı … kötü niyetli olduğunu, Davalı şirket … Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/… E. sayılı dosyasına sunmuş olduğu dilekçesi ile davaya konu çekleri 26/08/2015 tarihinde kırdığını iddia etmekle, 25/08/2015 tarihli faturalar ibraz ettiğini, Ancak davalı şirket davaya konu çekleri teslim almadan önce üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmeyerek Kötü niyetli hareket ettiğini ve iş bu 4 adet çeki ilgili bankalardan sormayarak teslim aldığını ve çekleri kırdırdığını, Davaya konu çeklere ilişkin ödeme yasağı kararları 25/08/2015 tarihinde alınmış olup … Faktoring tarafından 26/08/2015 tarihinde fatura kesildiği iddiası ile çekler kırıldığını ve bu faturalar … Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/… E. sayılı dosyasına sunulduğunu, Ancak davalı şirket 25/08/2015 tarihli ödeme yasağı kararını ilgili banka şubelerinden sormayarak kötü niyetli hareket ettiğini ve 26/08/2015 tarihinde çekleri kırdığını ve üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile; davalı şirketin elindeki … şubesi … seri nolu 24/11/2015 tarihli … sanayi a.ş’ye 2.999,68-TL bedelli … şubesi … seri nolu 16/12/2015 tarihli … a.ş’ye ait 6.662,08-TL bedelli; … şubesi … seri nolu 03/01/2016 tarihli … a.ş’ye ait 3.357,20-TL bedelli … şubesi … seri nolu 15/12/2015 tarihli …’a ait 9.000-TL bedelli çeklerin müvekkile iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkili şirket, bahse konu 4 çeke ilişkin faktoring işleminde Faktoring Kanunu’nun üzerine yüklemiş olduğu tüm sorumlulukları yerine getirdiğini, Dava konusu çekleri faktoring işlemi gereği müvekkil şirkete cirolayan … San. Ve Tic. Ltd. Şti. ile 26.08.2015 tarihinde faktoring sözleşmesi imzaladığını, İşbu sözleşmenin akabinde 4 adet çeke ilişkin olarak … San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından ciro silsilesinde bir üstündeki … Tic. Ltd.’ne kesilmiş … seri sıra nolu 24.190 TL bedelli fatura temlik alınmış ve alacak bildirim formu ile Çek Tevdi Bordrosu … San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından imzalandığını, Faktoring Kanunu’nun ve ilgili mevzuatın müvekkil şirkete yüklemiş olduğu sözleşme yapılması, fatura ile tevsik edilmiş alacak olması gibi zorunlulukların yerine getirilmesinin ve buna ilişkin evrakların alınmasının akabinde çekler faktoring işlemi gereği … Tic. Ltd. Şti. tarafından müvekkil şirkete cirolarmış ve faktoring işlemi tamamlandığını, Müvekkil şirketin Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen çeke ilişkin tüm şekil şartlarını taşıyan, usulüne uygun bir ciro zinciri neticesinde müvekkil şirkete kadar gelen çeki usulüne uygun şekilde faktoring işlemi gereği aldığını, İzah edildiği üzere müvekkil şirket faktoring işleminin tüm usul ve esaslarını yerine getirdiğini, Bu noktada müvekkil şirketin kötü niyet veya ağır kusurunun ötesinde hafif ihtimalinden dahi bahsedilemeyeceğini, zira çeklerin çalıntı olduğu müvekkil şirketçe bilinmediğini, müvekkil şirketçe işlem yapılan … Ltd. Şti.’nin ilk işlemi olduğu gerekçesiyle çekler bankadan da sorulmuş ancak banka tarafından bilgi verilmediğini, Faktoring şirketlerini Faktoring Kanunu ve Yönetmeliği’nde yer almayan ve uygulamada da bankaların tutumları gerekçesiyle mümkün olmayan bu şekilde ağır bir yükümlülük altına sokmak faktoring işlemini yapılamaz hale getireceğini, Davacı tarafça çeklerin çaldırıldığına ilişkin müvekkil şirkete, faktoring şirketlerine ya da faktoring derneğine herhangi bir yazılı sözlü bildirim, ihtar ya da faks dahi gönderilmemiş iken bu hususun tarafınca tespit edilmesi ve bilinmesi gerektiğini ileri sürmek açıkça hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu, bu nedenlerle çeklerin tüm şekil şartlarını taşıdığı, usulüne uygun bir ciro zinciri neticesinde müvekkili şirkete cirolandığı, faktoring işlemlerinde aranan fatura ile tevsik edilmiş olması ve sair esaslara uygun olduğu, çalınma hususunun tarafımızca bilinebilmesinin mümkün olmadığı göz önüne alındığında müvekkil şirket açıkça iyi niyetli ve yetkili hamil konumunda olduğunu, bu nedenlerle davacı tarafın haksız talep ve davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 05/02/2019 tarihli, 2016/ … E ve 2019/ … K sayılı kararı ile ”Davanın reddine” dair karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine … BAM … Hukuk Dairesi’nin 31/03/2023 tarihli, 2020/ … E ve 2023/ … K sayılı ilamında; ”Somut uyuşmazlığın, TTK’nın kambiyo senetlerine ilişkin genel hükümlerine nazaran faktoring işlemleri bakımından özel bir hüküm niteliğinde olan ve uyuşmazlığın çözümünde öncelikle uygulanması gereken 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ve buna ilişkin Yönetmelik ile BDDK Genelgeleri çerçevesinde değerlendirilip, çözüme kavuşturulması gerekmektedir. 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9/2. maddesine göre, faktoring şirketi Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz veya tahsilini üstlenemez. Aynı faturaya dayalı birden çok faktoring şirketine yapılan kısmi temliklerin toplam tutarı fatura tutarını aşamaz. Aynı Kanun’un 9/2. maddesinin yollamasıyla somut olaya uygulanması gereken … sayılı Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5/1. maddesi ise; “Kuruluş tarafından müşteriyi yeteri kadar tanıyacak şekilde istihbarat çalışmalarının yapılması, sadece müşterilerin beyanı veya sözlü teyidi ile işlem yapılmaması gerekir. İstihbarat çalışması;a) Öncelikle ilgili mevzuatta yer alan faturanın tarifi, şekli ve nizamına ilişkin düzenlemeler de dikkate alınarak faturadaki bilgilerin kontrol edilmesi,b) İç kontrol sisteminin devralınan faturalara ilişkin gerekli istihbarat ve araştırma yapılmasını sağlayacak ve Merkezi Fatura Kaydı Sisteminde bu faturaların mükerrer olmadığının kontrolü tamamlanmaksızın kullandırım yapılamayacak şekilde oluşturulması,c) Müşterilerin mali durumlarının değerlendirilerek bunların itibarı ve işlem geçmişleri de dikkate alınmak suretiyle gerektiğinde fatura borçlusu ve kambiyo senedi veya diğer senedin keşidecisine de başvurularak borcun teyit edilmesini sağlayacak yöntemler geliştirilmesi ve ulaşılabilmesi mümkün olan ilgili veritabanlarından yararlanılması yoluna gidilmesi hususları dâhil olmak üzere asgari olarak yukarıda belirtilen usul ve esasları içerecek şekilde yapılır ve bunların yetersiz kalması durumunda ilave yöntemlere başvurulur.” hükmünü haizdir.
Bu itibarla, ilk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri çerçevesinde somut olayın ele alınması, bu doğrultuda, davalı … şirketinin dava konusu çekleri alırken gerekli istihbarat çalışmasını yapıp yapmadığı, şirketin mali durumlarına ilişkin değerlendirme yapıp yapmadığı ve diğer yükümlülükleri yerine getirip getirmediği hususlarında araştırma yapılarak, faktöring şirketinin çeki iktisabında ağır kusurlu veya kötüniyetli olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme neticesinde karar verildiği anlaşılmıştır.” gerekçesi ile kararın kaldırılmasına karar verilmiş olup, mahkememizce yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce dosya kapsamı ve BAM’ın açık ilamı nazara alınarak gerekli tespit ve değerlendirmeler yapılarak rapor tanzim edilmesi için alınan 24/06/2023 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında;
”T.C. … Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin bozma ilamı doğrultusunda Davalı firma vekilinden mail ortamında talep edilmiş olup Davalı vekilinin 09.06.2023 tarihli mailinde “… Faktoring şirketi faktoring faaliyetlerini sonlandırdığından talep ettiğiniz ekran görüntülerini temin edebilecek sistemlere de giremeyeceklerini ilettiler.” Paylaşımı yapmıştır. Mevcut paylaşımlar ve BAM bozma kararı doğrultusunda,
Davalı … şirketinin dava konusu çekleri alırken gerekli istihbarat çalışmasını yapıp yapmadığı, şirketin mali durumlarına ilişkin değerlendirme yapıp yapmadığı ve diğer yükümlülükleri yerine getirip getirmediği hususlarında belge paylaşımı yapmadığı,
Mevcut durumda Davalının mevzuat hükümleri çerçevesinde yapması gereken sorumlulukları yerine getirdiğine dair belge paylaşmadığından, Davalının 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ve buna ilişkin Yönetmelik ile BDDK Genelgeleri çerçevesinde değerlendirilip, çözüme kavuşturulmadığı”
Tespit, değerlendirme ve Kanaatine varılmış olmakla birlikte, Yapılan değerlendirmeler sadece usul ekonomisine hizmet etme amacı taşımaktadır, herhangi bir şekilde hukuki görüş beyanı içermemektedir.” şeklinde mütalaa da bulunulmuştur.
Mahkememizce taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda alınan 06/11/2023 tarihli ek raporun sonuç kısmında;
”Davalı … şirketinin Fatura Kayıt Merkezine bildirimde bulunduğu,
Davalı … şirketinin, Dava dışı firma ile faktoring sözleşmesi yaptığı ve Dava dışı firma ile yaptığı Faktoring sözleşmesi kapsamında çekleri elinde bulundurduğu ve çek faktoringi kapsamında Dava dışı firmaya banka kanalı ile ödeme yaptığı,
Davacıya ait iş yerinde 23.08.2015 tarihinde hırsızlık olayının meydana geldiği davacı tarafından çek zayi ve iptali davasının … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/… Esas sayılı dosyasında dava konusu çeklerle ilgili 25.08.2015 tarihinde ödemeden men yasağı verildiği, faturanın 26.08.2015 tarihli olduğu dikkate alındığında,
Davalı … şirketinin dava konusu çekleri alırken Davalı şirket tarafından paylaşılan belgeler ışığında gerekli istihbarat çalışmasını yapmadığı,
Paylaşılan “Iskonto Ön ödeme çalışması” ve “Borçlu Cari ön Ödeme Çalışması” da belgelerinde imzası yer aldığı paylaşılan, Genel Müdür olarak yer alan Sn. … iki belgedeki imzasının çıplak gözle birbirini tutmadığı,
Davalı … şirketinin Dava dışı firmadan çekleri alıp Faktoring yapan Davalı şirketin, Dava dışı “… firması” ‘nın mali durumlarına ilişkin Davalı şirket tarafından paylaşılan belgeler ışığında değerlendirme yapmadığı ve mali risk değerlendirme ile ilgili diğer yükümlülükleri yerine getirmediği ve bu hususlara ait belge paylaşımı yapmadığı,
“29257 sayılı Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5/1. maddesi ise;
c) Müşterilerin mali durumlarının değerlendirilerek bunların itibarı ve işlem geçmişleri de dikkate alınmak suretiyle gerektiğinde fatura borçlusu ve kambiyo senedi veya diğer senedin keşidecisine de başvurularak borcun teyit edilmesini sağlayacak yöntemler geliştirilmesi ve ulaşılabilmesi mümkün olan ilgili veri tabanlarından yararlanılması yoluna gidilmesi hususları dâhil olmak üzere asgari olarak yukarıda belirtilen usul ve esasları içerecek şekilde yapılır ve bunların yetersiz kalması durumunda ilave yöntemlere başvurulur.” Hükmüne uygun işlemler dava dosyasına paylaşılmamıştır.
Davalı tarafın “6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ve buna ilişkin Yönetmelik ile BDDK Genelgeleri” kapsamında faktoring işlemlerine başlamakla beraber, Dava dosyasına sunulan belgeler ışığında davaya konu edilen çeklerle ilgili İstihbarat çalışması, KKB (kredi Kayıt Bürosu) ne ait kontrol/sorgulamalar ile Dava dışı faktoring işlemi yapan firmanın mali durumlarına ilişkin belgeler (Vergi Lehvası, Kurumlar Vergisi Beyannamesi, Son 3 yıla ait Bilanço ve Gelir tablosu vd.) üzerinden Kredi çalışmasına ait belgeler olmaması nedeni ile ilgili uygulamaları yapmadığı tespit edilmiştir.
DEFTER ve BELGELERİN SAKLANMA SÜRELERİ:
– VUK’a Göre Defter ve Belgelerin Saklanması ve Süreler belirlenmiş olup, Vergileme ile ilgili defter ve belgeler VUK’nun 253’üncü maddesine göre, “Bu kanuna göre defter tutmak mecburiyetinde olanlar, tuttukları defterlerle düzenleyerek verdikleri ve aldıkları belgelerin bir örneğini, ilgili bulundukları yılı takip eden takvim yılından başlayarak beş yıl süre ile muhafaza etmeye mecburdurlar.” Bu süre içinde yetkili makam ve memurların talebi üzerine ibraz ve inceleme için arz etmek zorunludur.
– Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 17.nci maddesi birinci fıkrasının (ç) bendine göre, bir yıldan fazla süren tasfiyelerde tarh zaman aşımı, tasfiyenin sona erdiği yılı izleyen yılın başından başlar. Bu tarihten itibaren beş yıl süre ile defter ve belgelerin muhafazası gerekir. Tasfiye iki yılda tamamlanmışsa tasfiyenin başladığı yılın defter ve belgeleri de muhafaza ve incelemeye yetkililerce istendiğinde ibrazı gerekir.
– Türk Ticaret Kanunu’nda defter ve belgelerin saklanma süresi 10 yıl olarak belirlenmiştir. Açılabilecek ticari davalarda delil olması bakımından defter ve belgelerin varlığı önemlidir.
Davalı firmanın faaliyette bulunduğu Finans sektörü özelinde tüm işlemlerinin her zaman, faaliyetine son verdiği zaman diliminde açılmış ve daha sonra da açılacak davalar kapsamında kanuni defter ve belgeler ile faaliyet kapsamında yer aldığı sektöre özel Kanun / Yönetmelik / Genelgeler kapsamında istenebileceğini bilmesi “basiretli Tacir” gereği olup, ilgili belgeleri kanunla öngörülen süreler içinde muhafaza etmesi ve istenildiğinde sunması gerekmektedir.
Tespit, değerlendirme ve Kanaatine varılmış olmakla birlikte, Yapılan değerlendirmeler sadece usul ekonomisine hizmet etme amacı taşımaktadır, herhangi bir şekilde hukuki görüş beyanı içermemektedir.” sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE:
Dava; davacının rızası dışında elinden çıktığını iddia ettiği çekin davalıdan iadesi, ödenmesi halinde bedelinin istirdatı talebine ilişkindir.
Mahkememizin 2016/ …E, 2019/ … K sayılı kararı ile davacı tarafından çekin çalıntı olduğu ve bu hususunda davalı tarafından bilinebileceği, buna rağmen bile bile çekin devir alınarak tahsil için bankaya ibraz edildiği, dolayısıyla da bir kötü niyetin bulunduğu hususları geçerli deliller ile ispat edilemediği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş, mahkememizin verdiği karar … BAM … Hukuk Dairesi’nin 2020/ …E, 2023/ … K sayılı kararı ile davalı … şirketinin dava konusu çekleri alırken gerekli istihbarat çalışmasını yapıp yapmadığı, şirketin mali durumlarına ilişkin değerlendirme yapıp yapmadığı ve diğer yükümlülükleri yerinde getirip getirmediği hususlarında araştırma yapılarak, faktoring şirketinin çekin iktisabında ağır kusurlu ve kötü niyetli olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekçe gösterilerek mahkememizin vermiş olduğu kararın HMK 353/1-A-6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmesi neticesinde, İstinafın kaldırma kararı doğrultusunda dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi incelemesi hüküm vermeye yeterli görülmüş, bilirkişi incelemesi ile de davalı … şirketinin dava konusu çekleri alırken davalı şirket tarafından paylaşılan belgeler ışığında gerekli istihbarat çalışmasını yapmadığı, paylaşılan iskonto ön ödeme çalışması ve borçlu cari ön ödeme çalışması da belgelerinde imzası yer aldığı paylaşılan genel müdür olarak yer alan … ‘ın 2 belgedeki imzasının çıplak gözle dahi birbirini tutmadığı, neticeten davalı şirketin paylaşılan belgeler ışığında değerlendirme yapmadığı, mali risk değerlendirme ve ilgili diğer yükümlülükleri yerine getirmediği, bu hususlara ait belge paylaşımı yapmadığı, basiretli bir tacir gibi davranmadığı hususları değerlendirilerek davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının sübut bulan davasının kabulü ile davalı şirketin elinde bulunan … Bankası… Şubesi … seri nolu, 24/11/2015 tarihli, … San. A.Ş.’ne ait 2.999,68-TL bedelli,
2-… Bankası… Şubesi … seri nolu, 16/12/2015 tarihli, … San. A.Ş.’ne ait 6.662,08-TL bedelli,
3-… Bankası… Şubesi … seri nolu, 03/01/2016 tarihli, … San. A.Ş.’ne ait 3.357,20-TL bedelli,
4-… Bankası … Şubesi … seri nolu, 15/12/2015 tarihli, …’a ait 9.000-TL bedelli çeklerin davacıya iadesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.504,12-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan harcın mahsubu ile bakiye 1.128,09-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 17.900-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan ilk gider, bilirkişi, tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 5.398,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*