Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/118 E. 2023/733 K. 05.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/118 Esas
KARAR NO : 2023/733
DAVA : Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin)
DAVA TARİHİ : 17/02/2023
KARAR TARİHİ : 05/09/2023

Mahkememizde görülen davada taraf vekillerinin sunduğu dilekçelerin incelenmesi sonunda dosya res’en ele alındı
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA / Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle
Müvekkili şirket … … ve Gayrımenkul Yatırımları AŞ ile davalı … … arasında bir pay devir anlaşması bulunduğunu, devralan müvekkili ile devreden … …, birlikte, devre konu hisselerin ait olduğu iki no.lu davalı … ve İnşaat AŞ.’ye ihtarname keşide ederek, açıkça payların devredildiğini bildirdiklerini ve bu devrin pay defterinde … … adına kaydedilmesini talep ettiklerini, Davalı … AŞ’nin pay defterine kayıttan imtina ettiğini,
Müvekkili şirketin, uzun süre meselenin dava açılmadan çözülmesi yönünde çaba sarf ettiğini, ancak meydana gelen yeni bir gelişme, müvekkilinin devraldığı payları ve bu payların ait olduğu davalı … AŞ’nin en önemli varlığı olan ve …’da bulunan taşınmazın her an hisse devri ile birlikte devredilmesinin söz konusu olduğunu ve müvekkilinin hakkının tehlikede olduğunu gösterdiğini,
Davadışı … AŞ, geliştirdiği ve piyasada paylaştığı sunumla …’nın hisselerinin yüzde yüzünün satın alınması ve bu suretle …’nın taşınmazının devri suretiyle projenin gerçekleştirileceğini açıkça belirttiğini,
Müvekkilinin taraflarının uzlaşmasıyla çözebileceği sorunu mahkeme zeminine taşımasına yol açtığını, ihtiyati tedbir kararı tesis edilmediği takdirde, müvekkili … … AŞ adına pay defterine kaydedilmesi gereken paylar halihazırda, bu payları elinde bulunduran ancak gerçek hak sahibi olmayan davalı … … ve diğer paysahipleri tarafından üçüncü kişilere devredilecek; üçüncü kişilerden müvekkilinin bu payları edinmesi bir daha mümkün olmayacağını, projede açık açık belirtildiği üzere, bir seçenek de, şirketin yegane varlığı olan taşınmazın devridir ki, bu olasılıkta da müvekkilinin üzerinde hak sahibi olduğu payların içi boşaltılmış olacağını beyanla;
Davacı … … AŞ’nin davalı şirketteki paylarının devrinin ve şirketin yegane varlığı olan taşınmazın devrinin, taşınmaz üzerinde bir ayni hak ya da kuvvetlendirilmiş bir şahsi hak tesis edilmesinin ihtiyati tedbir yoluyla yasaklanmasını,
Davalı … …’nun davalı şirketteki paylarını davacı şirkete devrettiğinin tesbitini ve vaki olan pay devrinin, davalı şirketin pay defterine TTK.m. 490 ve 499/3 hükümleri uyarınca yazımını ve bu suretle davacı … … AŞ’nin davalı şirket nezdinde paysahipliği sıfatını kazandığının hükme bağlanmasını, terditli olarak, pay devir sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle pay senetlerinin veya ilmühaberlerin varlığının tespit edilmesi halinde, pay devir sözleşmesinin bir devir vaadi hükmünde olmasından hareketle, devre yanaşmayan … …’nun payları devrettiğine hükmetmesini ve işbu hükmen devir kararı uyarınca payların deftere yazılmasına karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine kararı verilmesini, talep etmiştir.
Davacı … … A.Ş. Vekili 25/05/2023 tarihli ihtiyati haciz talepli dilekçesinde özetle ;
Davalı Şirketin sunmuş olduğu 22.3.2023 tarihli cevap dilekçesinin 2. Sayfasında;
“1-16.06.2014 tarihli … Noterliği’nin … yevmiye sayılı ihtarname ile … … ile … … A.Ş arasında bir devir işleminin gerçekleştiği ve bu hususun Müvekkil Şirket pay defterine işlenmesi bildirilmiştir”şeklindeki beyanıyla, Müvekkili Şirket ile Davalı … … arasındaki pay devrine ilişkin sözleşmenin, dava konusu payların müvekkil Şirket’e devredilmesine ve bu devrin Davalı Şirket’in pay defterine kaydedilmesine ilişkin tarafların ortak iradesini ortaya koyan hukuki işlemin kendisine bildirildiği vakıasını ikrar ettiğini, pay defterine kayıt talebini reddetmesine dair hiçbir geçerli gerekçe sunamadığını,
Müvekkili Şirket’in dava konusu payları Davalı … …’ndan devraldığı ve devrin Davalı Şirket’e usulünce bildirilmiş olduğu Hukuk Muhakemeleri Kanunu (“HMK”) m. 200/1 uyarınca senet (kesin delil) hükmündeki Davalı … …’nun imzasını taşıyan 16.6.2014 tarihli ihbarname ve davalı şirketin ikrarıyla kesin şekilde ispat edildiğini, davalı şirket gayrimenkullerinin satışının önlenmemesi halinde, müvekkil şirkete satılmış olan hisseleri değersiz kalacağı ve huzurdaki davanın anlamını yitirmiş olacağını belirterek ;
1- Arsa, 118 ada 2 parsel, … mahalle, Muğla/…
2- Arsa, 126 ada 1 parsel, … mahalle, Muğla/…
3-Arsa, 125 ada 1 parsel, … mahalle, Muğla/…
4-Arsa, 124 ada 1 parsel, … mahalle, Muğla/…
5- Arsa, 119 ada 1 parsel, … mahalle, … mevkii, Muğla/…
6- Arsa, 136 ada 1 parsel, … mahalle, … mevkii, Muğla/… davalı Şirket gayrimenkullerine ilişkin ihtiyati haciz kararı verilmesine, potansiyel alıcıların mevcut durumu anlayabilmesi ve ileride açılacak davalara hazırlıklı olması açısından iş bu davanın … Tapu Müdürlüğü’ne bildirerek davalı şirket gayrimenkullerine şerh edilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili Av. …. 05/09/2023 havale tarihli dilekçesinde özetle
Tarafların karşılıklı olarak haricen sulh olması sebebiyle, davacı olarak davadaki tüm hak ve alacaklar ile tüm ferilerinden ve tüm taleplerinden gayri kabili rücu kaydıyla feragat ettiklerini, vekalet ücreti ve masraf talebinin bulunmadığını bildirmiştir.
CEVAP /
Davalı … VE İNŞAAT AŞ. vekili verdiği cevap dilekçesinde özetle;
16.06.2014 tarihli … Noterliği’nin … yevmiye sayılı ihtarname ile … … ile … … A.Ş arasında bir devir işleminin gerçekleştiği ve bu hususun Müvekkil Şirket pay defterine işlenmesinin bildirildiğini, bu tarihte Şirketin kredi sözleşmesinde müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunan … …’nun nama yazılı hisseleri ciro ederek …’ya teslim etmeden sadece şirketteki hislerini devrettiğine ilişkin beyanı yeterli olmadığından ve pay devrine ilişkin işlemin hukuken geçerliği şüpheli olduğundan Türk Ticaret Kanunu’nun 493’üncü maddesi kapsamında kayıttan imtina edildiğinin bildirildiğini, 22.12.2015 tarihli haciz talebi ile … İcra Müdürlüğü’nün 2014/… E. Sayılı dosyasında Davalı … …’dan alacaklı olan Davacı … … A.Ş. tarafından kendisine devredildiğini iddia ettiği hisseler üzerine haciz konulduğunu, davacının beyanları ve işlemleri şüpheli olup, diğer davalının kendisine devrettiğini iddia ettiği hisseler üzerine davalıdan olan alacağı için haciz koydurmasının çelişkili olduğunu, hisse devrine ilişkin iddiadan 2 sene sonra 2016 yılında Davalı … … tarafından … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2016/… E. Sayılı dosya ile müvekkil … ve İnşaat A.Ş karşı tasfiye/ ortaklıktan çıkma Davası açıldığını, davalının bu davayı açması da göstermektedir ki, gerçek ve geçerli bir hisse devrinin sözkonusu olmadığını, 2014 yılından 2022 yılına kadar bütün Genel Kurullara Davalı … …’nun katıldığını, bu da Davalı … …’nun hisseleri devretmediğini gösterdiğini, 02.01.2023 tarih ve 58 yevmiye sayılı ihtarname ile Davacı 7 sene sonra tekrar Davalı …’nun hislerini kendisine devrettiği iddiası ile … ve İnşaat A.Ş ihtarname gönderdiğini, ihtarnamede yer alan “Müvekkili Şirket’in kendisine devredilen ancak devir merasimi tamamlanmamış hisselerin” ifadesinden, hisselere haciz konulduğuna dair açıklamalardan, ve nama yazılı hisse senetleri ciro edilmediğinden Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca hukuken geçerli bir pay devri bulunmadığından pay defterine işlenememiş olup, … ve İnşaat A.Ş hakkındaki davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve İnşaat A.Ş vekili Av. … 05/09/2023 havale tarihli dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sulh çerçevesinde , davadan feragat ettiklerini, vekalet ücreti, yargılama gideri, benzeri bir taleplerinin olmadığını,davacı tarafın feragat beyanını kabul ettiklerini bildirmiştir.
Davalı … … 07/04/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle ;
Müvekkili davalı … A.Ş’ine şirketine ortak olmadan evvel; Dava dışı … A.Ş., 10.09.2007 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı’nda alınan kararla Muğla İli, … İlçesi, … Belediyesi, … Mevkii 9/1-5 paftada bulunan toplam 152.364,35 m2 yüzölçümlü arazi üzerinde, “36 Odalı Amanresort Oteli” ve “32 adet Amanresort Otel Suiti”ni gerçekleştirmek üzere, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19/b maddesi hükümlerine uygun olarak şirketin kısmi olarak bölünmesine karar verdiğini, Bu üç şirkette de davalı … A.Ş %50 hissedar olarak kaldığını,
… A.Ş.’ye 47.961,13 m2 yüzölçümlü, Muğla İli, … İlçesi, … Belediyesi, … Mevkii 9/1-5 paftada bulunan … ve … numaralı dört parsel,
… … A.Ş.’ye 39.443,30 m2 yüzölçümlü, … İli, … İlçesi, … Belediyesi, … Mevkii 9/1-5 paftada bulunan 1045, 1463, 1413 numaralı üç parsel,
… A.Ş.’ye 64.959,92 m2 yüzölçümlü, Muğla İli, … İlçesi, … Belediyesi, … Mevkii 9/1-5 paftada bulunan 1462, 1053, 1052, 1037 numaralı dört parsel. Şeklinde bu üç Şirketin malvarlığı haline geldiğini, Ama davalı şirket üzerinde de yine Muğla İli, … İlçesi, … Mahallesinde 1050, 1055, 1056, 1057, 1058, 1059, 1060, 1063, 1030, 1031, 1036, 1038, 1039, 1041, 1044, 1239, 1414, 1418 ve 1480 no’lu parseller kaldığını,müvekkiline projenin başlangıcında … A.Ş’nin işleyişi ve problemleri hakkında davalı … A.Ş yönetimi tarafından hiçbir bilgi verilmediğini, ancak, dava dışı … ailesinin davalı şirket … A.Ş’ye açtığı yukarıda bahsi geçen davanın aleyhe sonuçlanması üzerine 2010 yılında … Yönetimi tarafından müvekkilimize açıklama yapılmış ve müvekkilimiz ancak o zaman 53.673 m2 arazinin şirket malvarlığından çıkmaması için hisseleri satın almak zorunda kaldığını
Müvekkil … … adına, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… Esas, 2020/… karar ve 15/10/2020 tarihli ilamına dayanılarak … icra müdürlüğü’nün 2021/… esas sayılı dosyası ile diğer davalı şirket … ve İnş. A.Ş’i aleyhine icra takibi başlatıldığını,
Müvekkil … … herhangi bir şekilde herhangi bir kişi yada kuruma diğer davalı … ve inşaat a.ş.’nin 627.451 adet şirketin %12,54902 sine tekabül eden hisselerini devir ve temlik etmediğini,
Müvekkil … … olarak şahsına ait turistik yatırımlar ve inşaat a.ş’nin hisselerini herhangi bir kişi yada kuruma satmadığını, davacı işbu davayı açarak hak arama özgürlüğünü kötüye kullanmıştır. bu durum açıkça dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu, davacı tarafın kötü niyetli hareket ederek dava açmış olduğu açık ve aşikâr olup; müvekkili … lehine 6100 sayılı HMK. 329/1. Maddesi uyarınca müvekkil ile bu davanın takibi için yapılan vekâlet ücreti sözleşmesi uyarınca vekâlet ücretinin tahsiline karar verilmesini talep ettiklerini, Ayrıca HMK.329/2. Maddesi uyarınca da davalı taraf kötü niyetli ve hiçbir haklı nedeni olmadığını bile bile bu davayı açtıklarını , belirterek fazlaya ilişkin her türlü dava, talep ve şikâyet haklarımız saklı kalmak kaydıyla;
Müvekkil … … herhangi bir şekilde herhangi bir kişi yada kuruma diğer davalı … Ve İnşaat A.Ş.’nin 627.451 adet şirketin %12,54902 sine tekabül eden hisselerini devir ve temlik etmiş değildir. Huzurdaki dava açıkça kötiniyetle açılmış bir dava olduğundan; Her halükârda haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … vekili Av….-Av…. 05/09/2023 havale tarihli dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sulh çerçevesinde , davadan feragat ettiklerini, vekalet ücreti, yargılama gideri, benzeri bir taleplerinin olmadığını,davacı tarafın feragat beyanını kabul ettiklerini bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; Anonim şirket hisse devrinin tespiti ve devrin pay defterine yazılması istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ; “davalı … …’nun davalı … ve İnşaat A.Ş de bulunan 627.451 adet ve şirketin % 12,54902 sine tekabül eden paylarının
-davacı … … AŞ ye devrettiğinin tespiti ve pay devrinin, davalı şirketin pay defterine TTK.m. 490 ve 499/3 hükümleri uyarınca yazılması, davacı şirketin davalı … ve İnşaat A.Ş de paysahibi sıfatını kazandığının hükme bağlanması
– terditli olarak, pay devir sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle pay senetlerinin veya ilmühaberlerinin varlığının tespiti, pay devir sözleşmesinin bir devir vaadi hükmünde olması nedeniyle devre yanaşmayan davalı … …’nun payları devrettiğine mahkemece hükmedilerek, hükmen devrin pay defterine yazılması istemi” olarak tespit edilmiştir.
Taraflarca bildirilen deliller dosya içine alınmıştır.
Davacı vekili Av. … 05/09/2023 havale tarihli dilekçe ile tarafların karşılıklı olarak haricen sulh olması sebebiyle, davacı olarak davadaki tüm hak ve alacaklar ile tüm ferilerinden ve tüm taleplerinden gayri kabili rücu kaydıyla feragat ettiklerini, vekalet ücreti ve masraf talebinin bulunmadığını bildirmiştir.
Davalı … … vekili Av….-Av…. 05/09/2023 havale tarihli dilekçesi ile taraflar arasındaki sulh çerçevesinde , davadan feragat ettiklerini, vekalet ücreti, yargılama gideri, benzeri bir taleplerinin olmadığını,davacı tarafın feragat beyanını kabulü ile feragat ettiklerini bildirmiştir.
Davalı … A.Ş vekili Av. … 05/09/2023 havale tarihli dilekçesi ile taraflar arasındaki sulh çerçevesinde , davadan feragat ettiklerini, vekalet ücreti, yargılama gideri, benzeri bir taleplerinin olmadığını,davacı tarafın feragat beyanını kabulü ile feragat ettiklerini bildirmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Davadan feragat H.M.K. nun 307. maddesi hükümü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. H.M.K. nun 309. Maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragata yetkili olduğu saptanmaktadır. Feragat bildirimi de H.M.K. nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tesbit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan ve alınması gereken 179,90 TL peşin harcın davacı tarafından yatırılan harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına
3-Talep edilmediğinden taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına , bakiye gider avanslarının kararın kesinleşmesinden sonra yatıran taraflara iadesine ,vekalet ücreti takdirine yer olmadığına
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/09/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır