Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/96 E. 2023/182 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/96 Esas
KARAR NO : 2023/182
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/01/2015
KARAR TARİHİ : 21/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin 16.05.2006-22.07.2007 tarihleri arasındaki ihale dönemlerinde … dağıtım ihalesini alarak hizmetini üstlendiğini, iş akdinin sona ermesini müteakip … adlı personelin … İş Mahkemesinin 2010/… E. sayılı dosyası ile açtığı işçilik alacakları davası sonucunda, … İcra Müdürlüğünün 2012/… E. sayılı dosyasına 15.998,90 TL ödendiğini, anılan personelin … Genel Müdürlüğünde 15.09.1999-22.07.2007 tarihleri arasında çalıştığını, buna karşılık davacı şirkette sadece 16.05.2006-22.07.2007 tarihleri arasında çalıştığını, işçilerin statüsüne, işe alınmalarına, yılık izinlerine ve özlük haklarına davalı idareye bağlı yöneticilerin karar verdiğini, bu nedenle işçinin başlangıçtan itibaren asıl işveren …’nin işçisi kabulü kabulü gerektiğini, diğer yandan 29.04.2009 tarihli 5893 Sayılı Yasanın 1’nci maddesi ile posta dağıtım ve ayrım işinin ihale yoluyla 3. kişilere yaptırılabileceği düzenlenip yasal hale geldiğinden bu tarihten önce çalışan işçilerin başlangıçtan itibaren asıl işveren …’nin işçisi olduğunun kabul edilmesi gerektiğini, BK’nın 167’nci maddesi ile bu konudaki Yargıtay kararlarına göre davacı şirketin her bir borçluya payları oranında rücu hakkı bulunduğunu, Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 6’ncı maddesine göre işçilerin kıdem ve ihbar tazminatlarından davalı idarenin sorumlu olduğunu, 10.09.2014 tarih ve 6552 Sayılı Yasa ile İş Kanununun bazı maddelerinde yapılan değişiklikten sonra kıdem tazminatının asıl işveren olan idareler tarafından ödenmesi gerektiğini, kaldı ki, kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarının teklif fiyata dahil olmadığı için davalı idare tarafından davacı yükleniciye kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarına karşılık hiçbir ödeme yapılmadığından, ödenen işçilik alacaklarının tamamından davalı idarenin sorumlu tutulması gerektiğini, davacı yüklenicinin ödediği işçilik alacaklarının tamamının davalılardan tahsiline ilişkin istemin kabul edilmemesi durumunda dahi davacı yüklenicinin kendi dönemi dışındaki işçilik alacaklarından sorumlu olamayacağından, kendi dönemi dışında kalan hizmet süresine ilişkin ödemeler için davalılara rücu hakkı bulunduğunu beyan edip, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 15.998,90 TL’nin her bir davalının kendi dönemi ile sınırlı olmak üzere ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; iddianın genişletilmesine muvafakat etmediklerini, dava dilekçesinde davalı şirketin ünvanına ilişkin yanlışlığın düzeltilmesi gerektiğini, uyuşmazlığın şirketler arasındaki ticari işten kaynaklanması nedeniyle görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, husumetin … Ltd.Şti.ne yöneltilmesi gerektiğini, Sözleşmenin 30. maddesine göre ihale dokümanının sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olduğunu, İdari Şartnamenin 45. maddesine göre istihdam edilen işçinin işvereni, muhatabı ve sorumlusu yüklenici olup idarenin kesinlikle işvereni, muhatabı ve sorumlusu olmadığını, teknik Şartnamenin 9.28. maddesine göre Kurumun 4857 Sayılı İş Kanununun 2. maddesi gereğince asıl işveren sıfatıyla yüklenicinin çalıştırdığı işçilere ödemek zorunda kalacağı her türlü ödemelere ilişkin rücu hakkının yüklenici tarafından kabul edildiğini, bu nedenle davacı yüklenicinin iş akdi nedeniyle işçisine ödediği meblağa ilişkin sorumluluğun kendisine ait bulunduğunu, davacının kendisinden önceki dönem ile ilgili olarak yaptığı ödemeyi … Ltd.Şti.nden talep etmesi gerektiğini, ihale makamının işveren gibi sorumlu tutulamayacağını, anılan işçi tarafından hem davacı şirkete hem de davalı asıl işverene husumet yöneltilip icra takibi başlatıldığını ve takip konusu borcun davacı yüklenici şirket tarafından ödendiğini, kendisinden önceki döneme ilişkin ödeme için diğer davalıya husumet yöneltmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Ltd.Şti.’ usulüne uygun tebligat çıkartılmış ancak, dava dilekçesine herhangi bir cevap vermemiştir.
DELİLLER
İddia, savunma ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
… asliye hukuk mahkemesi 2021/… E., 2021/… K. Sayılı ilamı ile davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilerek mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
Yargılama devam ederken davacı şirketin ticari sicil kaydının incelenmesinde sicilden terkin olduğu anlaşılmakla ihya davası açılması için davacı tarafa süre verilmiş ve buna göre açılan … atm 2022/… E. Sayılı ihya davası sonucunda atana temsilciye ihtaratlı tebligat yapıldığı anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi raporunda özetle, 1. Seçenekte» sözleşmenin bir parçası olan Teknik Şartnamenin 8 (1, 9.23 ve 9.28. maddeleri gereğince ödenen tüm işçilik hak vc alacaklarından kendi dönemleri ile sınırlı olmak üzere yüklenicilerin (alt işverenlerin) sorumlu olacakının ve asıl işverenlerin kıdem tazminatı da dahil olmak üzere isçilik hak ve alacaklarından sorumlu olmayacağının kabulü halinde; Davacı alt işverenin toplam 10.661,68 TLMik rücu alacağının devreden davalı alt işveren … Ltd.Şti.ııden ödeme tarihi olan 10.09.2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili gerektiği, Bu seçeneğe itibar olunması durumunda, davalı asıl işveren … A.Ş.nin rücu sorumluluğu bulunmadığı, 2. Seçenekte, davacı alt işverenin dava dilekçesindeki beyanlarına itibar olunarak, bu işçilik hak vc alacaklarının teklif fiyata dahil olmaması ve asıl işveren tarafından yükleniciye ödenmemiş olması, yüklenici firmaların davalı idare tarafından hazırlanan tip sözleşmeleri imzalamak zorunda kalması, asıl işveren ali işveren ilişkisinin muvazaaya dayanması gibi nedenlerde Teknik Şartnamenin işçilik hak ve alacaklarından yüklenicilerin sorumlu olduğuna ilişkin hükümlerinin geçersiz olduğunun ve giderek 6098 Salılı Türk Borçlar Kanununun 167/1. maddesi gereğince davalı asıl işverenin işçilik hak ve alacaklarının yarısından (1/2’sindcn) sorumlu olacağının kabulü halinde, davacı alt işverenin toplam 13.330,30 TL olarak hesaplanan rücu alacağının; 5.330,85 TL lik bölümünün davalı alt işveren … Dağıtım Taş. şirketinden 7.999,45 TL’lik bölümünün davalı asıl işveren Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş’den ödeme tarihi olan 10.09.2014 tarihinden itibaren işlyecek avans faizi ile birlikte tahsili gerektiği beliritlmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE
Mahkememizde açılan dava; “Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesine dayanan rücuen alacak” istemine ilişkindir.
Davacı ile davalılardan, asıl işveren … Genel Müdürlüğü arasındaki ilişki sözleşmesel olup, bir hizmet sözleşmesidir.
Davacı ile, davalılardan …… Ltd. Şti. alt işveren olup, davalı … Genel Müdürlüğü ile yaptıkları sözleşme gereği üstlendikleri işleri görmek üzere işçi çalıştırmış, sosyal haklarından kaynaklanan sorun nedeniyle, işçi tarafından açılan davada, işçinin hak ettiği tazminatı davacı alt işveren ödemiştir.
Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici tarafından yerine getirilecektir.. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir. (Yargıtay 23. HD’nin 2017/2497 Esas, 2020/2808 Karara sayılı kararı)
Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin eki niteliğindeki teknik şartnamenin 8.11 maddesi; ” İdare; 4857 Sayılı iş Kanununun 2. maddesi uyarınca asıl işveren sıfatı ile yüklenicinin çalıştırdığı işçiler ile sözleşme konusu işle ilgili ödemek zorunda kalacağı her türlü ödemeleri yükleniciye rücu eder.” hükmünü düzenlemektedir.
Teknik Şartnamenin 9.23.maddesine göre, “Yüklenici;….İhale konusu işin bitiminde veya herhangi bir nedenle işten ayrılan işçinin/işçilerin her türlü ücret ve sosyal haklarını, hafta ve genel tatil ücretlerine ait fazla mesai ücretlerini, yıllık izin ücretlerini, ihbar ve kıdem tazminatlarını öder..” ve Teknik Şartnamenin 9.28.maddesine göre ” Yüklenici:….Kurumun.. 4857 Saydı İş Kanununun 2. maddesi uyarınca asıl işveren sıfatı ile yüklenicinin çalıştırdığı işçiler ile sözleşme konusu işle ilgili ödemek zorunda kalacaeı her türlü ödemeler hakkındaki rücu hakkını kabul eder.” hükmünü düzenlemektedir.
Teknik şartnamedeki bu düzenlemelerden, dava konusu kıdem tazminatı ile fazla mesai vc izin ücretinden iç ilişkide (rücu ilişkisinde) yüklenicilerin (alt işverenlerin) sorumlu oldukları, şayet 4857 Sayılı İş Kanununun 2. maddesinde düzenlenen asıl işveren sıfatıyla idare tarafından ödenmesi durumunda da yüklenicilere rücu edeceği belirtilmiştir.
Bu duruma göre, ödenen işçilik hak ve alacaklarının tamamından yüklenicilerin sorumlu olacağı ve davacı alt işverenin davalı asıl işverene rücu edemeyeceği, diğer davalı devreden alt işverenin dönemine isabet eden işçilik hak ve alacakları için devreden davalı alt işverene rücu edebileceği sözleşmenin bir parçası olan teknik Şartnamenin anılan hükümlerinden açık biçimde anlaşılmaktadır.
Somut olayda, dava dışı işçinin davacı yüklenici ile davalı … aleyhine işçilik alacaklarının tahsili için dava açtıkları, iş mahkemesince hükmedilen alacakların da takibe konulduğu, davacı yüklenicinin işçilik alacaklarını ödediği görülmektedir. Taraflar arasında düzenlenen sözleşme ve eki niteliğindeki şartnamelerde işçilik alacaklarından davacı yüklenicinin sorumlu tutulduğu sabit olmakla davalı … yönünden sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Diğer taraftan dava dışı işçinin hizmet süresi dikkate alınarak davacı şirkette çalıştığı dönem dışında kalan alacağın hesaplanması bakımından (davalı alt işverenin sorumlu olduğu süreler bakımından) alınan bilirkişi raporu uyarınca hesaplanan toplam rücu alacağı 10.661,68 TL (hesaplanan 3.988,41 TL kıdem tazminatı, 1.173,62 TL izin ücreti, 3.019,57 TL faiz ve 2.480,00 TL yargılama gideri ve icra takip giderleri olmak üzere toplam 10.661,68 TL) olmakla bu bedelin ödenme tarihi olan 10/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile alınması gerektiği kanaati ile davanın davalı … … Şirketi yönünden kabulüne, davalı …… A.Ş aleyhine açılan davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davanın REDDİNE,
2-Davalı … dağıtım şirketi yönünden ise açılan davanın KISMEN KABULÜ ile, hesaplanan 10.661,68 TL rücu alacağının ödenme tarihi olan 10/09/2014 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken harç 728,29 TL olmakla peşin ve karar harcın mahsubu ile 419,16 TL harcın davalı … şirketinden alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan toplam 1.209,43 TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 805,48 TL sinin davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … tarafından yapılan toplam 100 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Davacı davasını vekille takip ettiğinden, Av.Asg.Üc.Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı … Ltd. Şti’den tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı … davayı vekille takip ettiğinden, Av.Asg.Üc.Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı vekilince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, HMK nun 333. maddesi gereğince davacıya iadesine,
Dair,gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal sürede, … Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkca okunup usulen anlatıldı. 21/02/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*