Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/801 E. 2023/447 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/801 Esas
KARAR NO : 2023/447

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2022
KARAR TARİHİ : 09/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; dava konusu kaza sebebiyle zarara uğradığı iddia olunan aracın … plakalı ticari bir araç olduğu, 2016 model … marka olduğunu, aracın kaza sebebiyle hasara uğradığı, karşı tarafın tam kusurlu olduğu, hasar bedelinin davalı tarafça karşılanmadığını ayrıca zararın dava konusu araçta değer kaybına sebebiyet verdiğini, değer kaybı tazminatına hak kazandığını beyanla; 100-TL hasar bedeli, 100 TL değer kaybı olmak üzere 200 TL üzerinden iş bu davayı ikame etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlgili yerlere müzekkereler yazılmış, cevabı yazılar dosya arasına alınmıştır.
Dosya kapsamı itibari ile bilirkişi incelemesi yapılmış, alınan rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlığın konusunun meydana gelen trafik kazasına bağlı olarak dava konusu araçta meydana gelen değer kaybı ve hasar bedelinin tazminine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan incelemede; dava konusu zarara uğradığı iddia olunan aracın … plakalı ticari bir araç olduğu, 2016 model … marka olan aracın 737.000 km seviyesinde olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda kusur yönü ile değerlendirme yapılmış, alınan raporda davalının sigortalısı %100 kusurlu bulunmuş, rapora karşı davalı taraf itirazda bulunmamıştır. Bu durumda davalı şirketinin sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu noktasında davacı lehine kazanılmış hak oluşmuş olup, mahkememizce de davalının sigortalısı olan araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Davacının talepleri araçta meydana gelen hasar ve değer kaybına ilişkin olup, dosya kapsamında aracın kazalı halini gösterir fotoğrafların bulunduğu, aracın … nezdinde tramer ve hasar kayıt bilgilerinin celbedilerek dosyaya alındığı ve yine davacı yanca yapılan ekspertiz incelemesine konu rapor ile davalı şirkete ait hasar dosyasının dosyamız arasına alındığı incelemeye esas tüm delillerin toplanıldığı, alanında uzman bilirkişiler marifetiyle bilirkişi raporu aldırılmış olup, dosya kapsamına alınan 27/01/2023 tarihli Makine Mühendisi … ve sigorta uzmanı … tarafından hazırlanan bilirkişi raporu ile davacının değer kaybı ve hasar bedeli alacağının bulunmadığı tespit edilmiş olup, alınan raporun mahkememizce yerinde bulunduğu, araca ilişkin yapılan … hasar ekspertiz raporu incelendiğinde aracın ekspertiz incelemesi sırasında kazalı halinin görülüp görülmediğinin belli olmadığı gibi raporda belirtilen parça seçimlerinin aracın nitelik ve durumu itibari ile uygun olmadığı bu sebeple yüksek tutar belirlendiği anlaşılmakta olup, söz konusu ekspertiz raporunun yerinde olmadığı yine dosya kapsamında bulunan … Ekspertiz şirketi tarafından yapılan incelemede tespiti yapılan parça ve işçilik bilgilerinin kaza tanımı ve kazaya dair fotoğraflardaki hasar ile uyumlu olduğu, servis sahibinin mutabakatı ve onayı ile saptanan onarım şekli ve fiyatlandırmanın ticari aracın yaşı, kilometresi, niteliği, geçmiş kazaları ve durumu incelendiğinde kaza tarihindeki piyasa koşullarına uygun olduğu, dava konusu aracın hasar onarım bedelinin KDV dahil 8.850,23 TL olduğu, davalı tarafından hasar kaybına ilişkin olarak 8.950,00 TL ödeme yapıldığı bu durumda davacının hasar bedeli alacağının bulunmadığı mahkememizce değerlendirilmiş anılan sebeple hasar bedeli yönünden ikame edilen davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf dava konusu araçta 5.000 TL civarında değer kaybı olduğunu iddia etmekte olup, mahkememizce bu yönde inceleme yapılmış, davacıya 1.770 TL değer kaybı ödemesinin yapıldığı, bakiye değer kaybı olup olmadığı hususunda alınan bilirkişi raporunda dava konusu aracın değer kaybına uğramadığı yönünde tespitin yer aldığı, 28/01/2023 tarihli Makine Mühendisi …ve sigorta uzmanı … tarafından hazırlanan bilirkişi raporunun yerinde olduğu şöyle ki; fiber, mekanik, elektronik, cam, döşeme vb parça ve işçilikler, onarılmış araç üzerinden tespit edilemeyeceğinden ve bu parça ve işçiliklerinin ülkemizde değer kaybı algısında önemli bir yeri olmamakta ve bu nedenle araçta değer kaybı oluşturmamaktadır. Davaya konu aracın sunulan fotoğraflar incelendiğinde sağ ön-yan ve arka kısımlardan hasar aldığı bu hasarın giderilmesi için sağ ön çamurluk değişim ve boyama, bagaj bölgesinde onarım ve boyama işlemi gerektirdiği ve başkaca bir işleme gerek olmadığı, aracın iş bu kaza öncesinde 15 adet geçmiş hasar kaydının bulunduğu ve geçmiş kazalar incelendiğinde hasara konu yerlerin daha önce de darbe aldığı, hasarlandığı ve işlem gördüğü anlaşılmakta olup anılan sebeplerle; gerek aracın 737.00 üstü km sahip olması gerek işlem gören yerin daha öncede hasar görüp işlem yapılması, değer kaybının daha önceki hasarlarda meydana gelmesi söz konusu hasarın yeni bir değer kaybına sebebiyet vermediği, değer kaybı talebinin mükerrirlik arz etmesi sebebi ile davacının değer kaybı tazminatı talebinin yerinde olmadığı anlaşılmış, anılan sebeple değer kaybı yönünde açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Dava değeri 200 TL olup, kesinlik sınırı altında olduğu, alacağın geneline bakıldığında ise davacının taleplerinin tamamen haklı görülüp kabul edilmesi halinde davacının dayandığı ekspertiz raporu ile bakiye hasar kaybı alacağı yapılan ödeme mahsup edildiğinde hasar bedelinin 9.957,16 TL olduğu, nitekim davalı şirkete başvuru yapıldığında da bu miktar üzerinden talepte bulunulduğu ve yine dava konusu aracın davacının iddia ettiği şekilde değer kaybına uğradığı kabul edilse idi; bizatihi davacı tarafça sunulan rapora itiraz dilekçesinde yer alan karşılaştırmalı araç bilgisinde değer kaybının(hasarlı ve hasarsız araç fiyatı değer farkı) 5.000 TL olduğu, davacı vekilinin de açıkça değer kaybının 5.000 TL civarında olacağına ilişkin beyanı da bulunduğu, bu durumda davacının iddialarının kabulü ile hareket edilmesi halinde da alacağın genel miktarının 14.957,16 TL olacağı, ve bu çıkan miktardan değer kaybına ilişkin yapılan ödemenin de mahsup edilmediği, sonuç itibari ile gerek dava değerinin gerekse de davacının tamamen haklı çıkması ihtimalinde alacağın ulaşacağı genel miktarın kesinlik sınırı altında olması sebebiyle kesin olmak üzere karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın reddine,
2-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 99,20 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki tarife gereğince hesaplanan 200 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
6-1.560 TL zorunlu arabuluculuk ücreti giderinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/05/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*