Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/800 E. 2023/224 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/800 Esas
KARAR NO : 2023/224

HAKİM

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2022
KARAR TARİHİ : 08/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili aleyhine, davalının 1 adet kambiyo senedine istinaden İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattığını, icra dosyasına konu bono üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığı ve sahte olduğunu, mahkememizin yetkili olduğunu ve menfi tespit davalarının arabuluculuğa tabi olmadığını, müvekkilinin adına borç takibi açılan istanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas dosyasından imzanın kendisine ait olmadığının tespiti ile borçlu olmadığının tespitini, davalı yan lehtar olarak usulüne uygun düzenlenmesi gereken ticari defter ve kayıtlarında müvekkilinin borcunun olup olmadığını bilmekle yükümlü olmasından dolayı davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekilin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması davası şartı olduğunu, davacı tarafından söz konusu şart yerine getirilmemiş olup bu yönüyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiğini, huzurdaki davaya konu bonoda, keşideci…, lehtarı ise … olduğunu, bono üzerinde, keşideci …’ın adres ve kimlik bilgileri bulunurken …’ın ise herhangi bir adres ve kimlik bilgisi bulunmadığını, büroda takip programında borçlu bilgileri girilirken, borçlu bölümüne … yazıldığında eski kayıtlar içerisinde yer alan davacının adının çıktığını ve sehven borçlu olarak eklendiğini, bono üzerinde borçlu, …’ın herhangi bir kimlik bilgisi olmadığından, yapılan hata farkedilememiş, ancak dava açıldıktan sonra yapılan incelemede bono keşidecisinin adresinin Afyonkarahisar olması, bono keşidecisi … ile bono borçlusu … arasında akrabalık ilişkisinin olabileceğini bu nedenle de dava …’ın isim benzerliği sebebiyle takip dosyasına borçlu olarak eklendiği tespit edildiğini, dava konusu takip dosyasından borçluya gönderilen ödeme emri 04.06.2018 tarihinde tebliğ edildiğini ancak davacı tarafından dosyaya herhangi bir beyanda bulunulmadığı gibi imza inkarına yönelik bir dava da açılmadığını, davacı tarafından İcra Hukuk Mahkemesi’nde açılacak bir dava ile kendisi yönünden takibi iptal ettirme imkanı var iken dava açılmamış keza tarafları ile iletişime geçip durumu belirtmesi halinde taraflarınca söz konusu hata giderebilecek iken tarafımızla iletişim de kurulmadığını, bu hususlar değerlendirildiğinde iş bu davanın açılmasında müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, arz ve izah olunan nedenlerle öncelikli olarak dava şartı yokluğundan davanın reddini, aksi halde davacı, takip dosyasında sehven borçlu gösterildiğinden ve bu husus tarafımızca icra dosyasına beyan edileceğinden ve bu sebeple dava açılmasında hukuki yarar olmadığından davanın reddini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacının İstanbul … İcra Dairesinin…Esas sayılı dosyası nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin menfi tespit davasıdır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı hakkında sehven icra takibi yapıldığını belirtmiştir.
Davacı hakkındaki takibin maddi hata ile yapıldığı bu nedenle davacının davalıya borçlu olmadığı anlaşıldığından, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız olduğu sabit ise de, davalı vekilinin cevap dilekçesinde hata sonucu davacı hakkında takip başlatıldığını belirttiği, icra dairesine de bu hususta dilekçe sunduğu, davalı tarafın davacının borçlu olduğu iddiasında direnmediği bu nedenle davalının kötü niyetinden söz edilemeyeceği anlaşıldığından, tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davacının İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası nedeniyle davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 544,38-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 136,10-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 408,28-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.969,27-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 216,80-TL ilk gider ve 130,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 346,80-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda davanın miktarı ve niteliği itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 08/03/2023

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)