Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/629 E. 2023/743 K. 13.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/629 Esas
KARAR NO : 2023/743
DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)
DAVA TARİHİ : 12/09/2022
KARAR TARİHİ : 13/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkilinin müteahhitlik mesleği ile uğraştığını, müvekkilinin … mah. … Sok. No: … /İSTANBUL adresinde … ada, … parselde bulunan maliki olduğu taşınmazı üzerinde hukuka uygun olarak apartman inşaa ettiğini, arsa için tapu senedi, yapı ruhsatı, yapı kullanma izin belgesinin mevcut olduğunu, müvekkilinin arsa üzerindeki inşaatının 2020 yılının başında tamamlandığını, binanın tamamlanmasının ardından müvekkilinin belediyeden iskan belgesi aldığını, binaya doğal gaz ve su bağlantısının yapılmasını sağladığını ancak hakkı olan elektrik hizmetinden yararlandırılmadığını, müvekkilinin 24/02/2020 tarihinde bağlantı anlaşması talep formu doldurduğunu, 02/09/2020 tarihinde dağıtım sistemine bağlantı anlaşması yapıldığını, müvekkilinin istenilen teminatı yatırdığını ancak bu anlaşmanın ve yatırılan teminatın aksine taşınmaza … AŞ tarafından elektrik bağlantısı yapılmadığını, müvekkilinin zor durumda kaldığını, binaya elektrik bağlanmaması dolayısıyla binanın bağımsız bölümlerini satamadığı, kiralayamadığı, tasarruf yetkisinin oldukça kısıtlandığını, yapının 2020 yılının başında tamamlanmasından davanın açıldığı tarihe kadar müvekkilinin yetkili birimlere yönelik elektrik bağlantısının sağlanması için bir çok girişimde bulunduğunu, dilekçeler yazdığını ancak bir sonuç alamadığını, yaşanılan sıkıntıdan dolayı müvekkilinin büyük maddi bir zararı ayrıca müşteri ve prestij kaybı nedeniyle manevi zararının söz konusu olduğunu, müvekkil ile … AŞ temsilcileri ile arabuluculuk görüşmeleri gerçekleştirildiğini, görüşmelerden olumlu bir netice alınamadığını, zarar kalemleri tam olarak hesaplanamadığından şimdilik maddi ve manevi zarar olarak 1.000 TL’nin bilirkişi marifetiyle hesaplandıktan sonra gerekli harç ve giderlerin müvekkil tarafından yatırılacağını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmasına dair karar verilmesini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla hukuka, usule ve yasaya aykırı olarak müvekkilinin … mah. … Sok. No:… /İSTANBUL adresinde … ada, … parselde bulunan taşınmazına gerekli elektrik bağlantılarının yapılmamasından dolayı uğramış olduğu maddi ve manevi zararlarının tazminatının tarafına ödenmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı yanın maddi ve manevi zarara uğradığından bahisle şimdilik 1.000 TL’nin tahsiline karar verilmesini istediğini, ancak dilekçede istenilen miktarın ne kadarının maddi ne kadarının manevi tazminat karşılığı olarak istenildiği belirtilmediği gibi özellikle maddi tazminat kalemlerinin neler olduğu, hangi nedene dayalı olarak ne kadar tazminat istenildiğinin belirtilmediğini, belirsiz alacak davası şeklinde açılmasında hukuki yarar bulunmayan huzurdaki davanın usulden reddi gerektiğini, malik sıfatı bulunmaması halinde davacı asilin aktif husumet ehliyeti bulunmayacağından huzurdaki davanın usulden reddi gerektiğini, davalı müvekkil şirket ile dava dışı …AŞ arasında imzalanan işletme hakkı devir sözleşmesi hükümleri gereğince dağıtım tesislerinin mülkiyeti …AŞ’a ait olduğundan husumetin müvekkil şirkete yöneltilmesinin doğru olmadığını, davacının ivedilikle enerji bağlantısının yapılmasına ilişkin olarak açtığı muarazının men’i davasının dava tarihinden önce enerji tesisi yapılmakla reddedilmesi gerektiğini, davacının dava konusu dağıtım tesisinin süresinde yapılmadığına ilişkin iddiasının yerinde olmadığını, haksız ve mesnetsiz davanın reddi gerektiğini, iş bu davanın tazminat istemli olup, zararın varlığı ve miktarını ispat yükü davacıya ait olduğunu, davacının ispat yükünü yerine getirmediği gibi maddi ve manevi tazminat isteyebilmesinin hukuki şartları işbu davada hiç bir suretle gerçekleşmemiş olduğunu, maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın öncelikle aktif ve pasif husumetten hukuki yarar yokluğundan ve zaman aşımından usulden, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
-08/05/2023 tarihli bilirkişi raporu özetle; davacı tarafın zarar ettiğini iddia ettiği zarar kalemlerinin ayrı ayrı ve miktarları ile beyan etmesi gerektiği, bu kalemlere ilişkin herhangi bir detayın dosyada bulunmadığı, davalı kurumun işin tamamlandığını iddia ettiği tarihin 18/10/2021 tarihi olduğunu belirtir somut bir belge sunmasının yararlı olacağı, dosyadaki mevcut belgeler ışığında taraflara yönelik herhangi bir görüş ve kanaat bildirmenin hatalara neden olabileceği kanaati bildirilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacının taşınmazına gerekli elektrik bağlantılarının zamanında yapılmadığı iddiasıyla maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Alınan bilirkişi raporu, tarafların dosyaya sundukları tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda, davacı ile davalı arasında 02/09/2020 tarihinde Dağıtım Bağlantı Anlaşması imzalandığı, söz konusu enerji talebinin karşılanmasına yönelik yapılacak bağlantı hattı tesisi için kablo kanal kazısı yapılması gerektiği, bu sebeple belediyeye kazı izin başvurusu yapıldığı, kazı izin başvurularının onaylanmadığı, 2021 yılında yapılan … numaralı kazı izin başvurusunun onaylanması sonucu saha çalışmalarına başlanıldığı ve 18.10.2021 tarihinde enerji verildiği, Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliğinin 10/A maddesine istinaden, bağlantı için gerekli tesislere ilişkin olarak kazı izni gereken durumlarda süreye iki ay ilave edileceği, varsa kazı yasağı uygulanan dönemin bağlantı tarihinin belirlenmesinde dikkate alınacağı, ilgili belediyenin başvuruyu sonuçlandırma tarihinin/gecikme süresinin de mevcut süreye eklenmesi gerektiği, bu nedenle somut olayda davalının kusurundan kaynaklı gecikme olmadığının anlaşıldığı, ayrıca davacının maddi zarar kalemlerini açıklamadığı, maddi zararını ispatlayacak belge sunmadığı, yine manevi zarar istemini de müşteri ve prestij kaybı olarak soyut şekilde açıkladığı buna ilişkin delillerini de ibraz etmediği anlaşıldığından, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 80,70-TL nin 179,90-TL nispi karar harcından mahsubu ile kalan 99,20-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.560,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 2.000-TL (1000,00 TL maddi ve 1000,00 TL manevi olmak üzere) vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası taraflara iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … BAM ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.13/09/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*