Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/446 E. 2022/866 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/446 Esas
KARAR NO : 2022/866
DAVA : Ticari Şirket
DAVA TARİHİ : 17/06/2022
KARAR TARİHİ : 10/11/2022

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA / Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Davalı …, diğer davalı şirket … Ticaret Limited Şirketinde bulunan beheri 25,00-TL değerinde 9600 adet payını 240.000,00-TL bedel karşılığında davacı müvekkilinin eşi …’e … Noterliğinin 30.06.2021 Tarih ve … yevmiye numaralı Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile birlikte devrettiğini
Davalı şirketin tek ortaklı bir limited şirket olması nedeniyle pay devri yapan davalı …, davalı şirketin genel kurulunu tek başına oluşturmakta ve ayrıca davalı şirketi münferiden temsile yetkili müdür olduğunu, Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesini kendi özgür iradesiyle imzalayan Davalı … in, aynı zamanda Pay Devri Sözleşmesini de onaylayan Limited Şirket Genel Kurulu konumunda olduğunu, Pay Devri Sözleşmesi ile Limited Şirketteki hisselerini devreden Davalı … ile Limited Şirket Genel Kurulunu oluşturan Davalı …’in iradesinin birbirinden ayrı olduğu düşünülemeyecğini
Kabul anlamına gelmemekle birlikte limited şirket genel kurulu onayının gerçekleşmediği davalı tarafça iddia edilse bile mezkur şirketin dava dışı … adına tescili gerektiğini, TTK 595/7 hükmü ile Limited Şirket Pay Devrinin, Limited Şirket Genel Kurulunun karar alamaması sonucu sürüncemede bırakılması Kanun Koyucu tarafından engellendiğini “başvurunun gerçekleştirilmesinden itibaren üç aylık süre içerisinde genel kurul ret kararı vermediği takdirde devre onay vermiş sayılır” diyerek, başvuru işleminden ve başvurudan itibaren üç aylık süresi içerisinde Genel Kurul ret kararı vermediği takdirde, devri kabul ettiği sonucuna bağlayan bir zımni rıza sistemi tesis edildiğini
Söz konusu başvuru, dava dışı … tarafından, Noterde düzenlenmiş Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile davalı Şirketin münferiden temsile yetkili müdürüne yöneltildiğini, Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi 30 Haziran 2021 tarihinde imzalanmış olmasına, devir sözlemesinin üzerinden bir yıla süre geçmesine rağmen Davalı Şirket … ve Temizlik Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin Genel Kurulundan ret cevabı gelmediğini ve böylece Türk Ticaret Kanunu 595/7 de belirtilen şartlarının oluştuğunu, bu nedenle mezkur pay devri sözleşmesi uyarınca davalı şirketin dava dışı … adına tescili gerektiğini,
Davalı …’in usulüne uygun şekilde düzenlenmiş pay devri sözleşmesine rağmen davalı şirketi dava dışı müvekkilin eşi … adına teslim etmemesi nedeniyle müvekkili …’in hem evlilik birliğinden kaynaklanan katılma alacağı hem de miras payının aktifi zarara uğratıldığını aradan geçen bir yıla yakın bir sürede davalı şirket müdürü … tarafından dava konusu şirketin dava dışı … adına tescil edilmemesi sebebiyle müvekkil … ve eşi … davalı şirketin gelirlerinden mahrum kaldığını ve ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini,
Müvekkil …’in üzerine kayıtlı herhangi bir taşınır/taşınmaz mal varlığı bulunmamakla birlikte eşi …’in emekli maaşı dışında herhangi bir gelire de sahip olmadığını belirterek ;
Adli yardım talebinin kabulüne ,davalı … Sanayi Limited Şirketinin davalı …’ tarafından şirketin aktif mal varlığını tasfiye etmesinin, şirketi borca batık hale getirmesinin ve davalı şirketi başkalarına devretmesinin engellemesi için teminatsız olarak ihtiyat-i tedbir kararı verilmesini, davanın kabulüne, davalı … Sanayi Limited Şirketinin tüm paylarının dava dışı …’e devredildiğine ilişkin ortaklar kurulu kararının alınarak ticaret siciline tescile ve ilanına , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /Davalılar … ve … ve … Sanayi Ticaret Limited Şirket vekili 19/07/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde ve özetle;
Davacı tarafın müvekkili babası …’in ikinci evliliğindeki eşi olup, … halihazırda hayatta olup vesayet altına da alınmadığını, dava dışı … ile … halihazırda hem evli hem de …’in hayatta olduğunu, …’e henüz vasi tayin işlemi yapılmadığını, davacının hukuki yararına konu ettiği iddiasının henüz doğmadığını, davacının aktif husumet ehliyeti olmadığını
Dava açıldığı andaki koşul ve şartlara göre değerlendirilmekte olup, hukuki yararın da davanın açıldığı anda var olması gerektiğini, sonradan davacı taraf …’in vasisi olsa dahi davanın başındaki ehliyet eksikliği sonradan tamamlanabilir nitelikte olmadığını, davacının şirketin ortaklık yapısına ilişkin iddiaları, haklı bir sebebi olması halinde ancak mirasçılık/alacaklı sıfatını kazanması ile doğması muhtemel bir hak olduğunu,
Davacının aktif husumet ehliyeti olmaksızın dava açması dava şartı noksanlığı niteliğinde olup davasının reddi gerektiğini, davacının dava konusuna ilişkin talepleri zaman aşımına uğradığını, zaman aşımına uğrayan bir talebin ileri sürülmesi mümkün olmadığını,
… ve … arasında pay devri hususunda anlaşma sağlanmış olup, pay devri ücretlerinin ödenmemesi üzerine taraflarca pay devri işleminden, işlem gerçekleştirilmeksizin vazgeçildiğini, tarafların hür iradesi ile tescilden ve devirden vazgeçtiklerini, davacının dava açarak tescile zorlamasının mümkün olmadığını,
Şirketin tasfiyesine ilişkin iddialar ise gerçek dışı olup, müvekkili şirket davacı …’in … adlı işyerini kurarak, rakip şirketi faaliyete geçirmesi, akabinde şirkete ait müşterileri kendi şirketine çekmesi ve şirketin demirbaşlarını kendi şirketine götürmesi ile mali açıdan zor bir duruma düşürdüğünü, henüz davacı … ile evli olup, … hayatta ve sağ durumda olduğunu, herhangi bir vesayet tedbiri de olmadığını, Dolayısıyla davacı mirasçılık sıfatı olmadığı gibi katılma alacaklısı yahut vasi olmadığını bu nedenle dava konusu talepleri ileri sürmesi mümkün olmadığını belirterek ; aktif husumet ehliyeti olmaması nedeniyle davasının usulden ve taleplerin haksızlığı nedeniyle esastan reddine,zamanaşımına uğrayan taleplerin reddine, davacının tescil ve ilan talebinin reddine, yargılama giderlerinim davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı … ne usulüne uygun şekilde dava dilekçesi ve tensip tutanağı tebliğ edilmiş, dosyaya cevap dilekçesi sunulmamış ve duruşma günü tebliğine rağmen duruşmaya katılım olmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava limited şirkette pay devrine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan 10/11/2022 tarihli duruşmada taraflar arasındaki uyuşmazlık ; … ve … arasında … Noterliği nin … yevmiye numaralı ve 30/06/2021 tarihinde yapılan … San Tic Ltd Şti nin 240.000 TL değerindeki 9600 adet hissesinin devrine ilişkin sözleşme nedeniyle davacı … in hisselerin … e devredildiğine ilişkin ortaklar kurulu kararı alınarak ticaret siciline tescil ve ilan talebi konusunda olduğu şeklinde tespit edilmiştir.
Dosya içine davalı … ve … Sanayi Ticaret Limited Şirketinin ticaret sicil kaydı , limited şirket pay devri sözleşmesi, … ‘in 12/05/2022 tarihli … Hastanesi durum bildirir tek hekim sağlık raporu ve taraflarca bildirilen deliller alınmıştır.
… Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/… Esas numaralı dosyası uyap üzerinden getirtilerek incelenmiş , davanın … ‘in vesayet altına alınmasına ilişkin olduğu , davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı … in hisse devir sözleşmesinin tarafı olan … in eşi olduğu, … in dava tarihi itibariyle vesayet altına alınmadığı, … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/… Esas numaralı dosyasında görülen vesayet davasının yetkisizlik nedeniyle reddedildiği, davacı … in vasi sıfatı bulunmadığı sabittir.Davacının dava tarihi itibariyle aktif dava ehliyeti/taraf sıfatı bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı davayı açmakta hukuki yararı olduğunu iddia etmiş ise de; eşler arasındaki mal rejimi TMK hükümleri gereğince ancak eşlerden birinin ölümü yada boşanma ile sona erebilir. Davacının evliliğinin devam ettiği, boşanma olmadığı, eş … in de sağ olduğu anlaşılmakla davacının, dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce davanın dava şartı yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulen reddine
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 4.098,60-TL den 80,70-TL. nispi karar harcının mahsubu ile kalan 4.017,9 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar … ve … ve … Sanayi Ticaret Limited Şirket vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 9.200-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
5-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde …nbul BAM da istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/11/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır