Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/416 E. 2022/852 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/416 Esas
KARAR NO : 2022/852

DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2022
KARAR TARİHİ : 08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle;Tarafların arasındaki sözleşmenin müvekkile sözleşmenin Ek 4’ünde tanımlanan ve davalının maliki olduğu demirbaş eşyalar ve ofis ekipmanlarıyla birlikte Sözleşme Ek-1’inde belirtilen hak ve yükümlülükler çerçevesinde ofis alanın kullanma yetkisi verilmesi, ofis kullanım hizmeti verilmesi, bunun karşılığında ise müvekkilin yasal adres barındırma hizmet bedeli ödeyerek “Ofis Kullanım Kuralları” çerçevesinde faydalanması olduğunu, işbu sözleşmenin her iki tarafa da borç yükleyen bir sözleşme olduğunu, söz konusu sözleşmede davalı … Ltd. Şti. “ofisi günlük olarak düzenli tutmayı ve kullanıma hazır tutmayı” taahhüt etmiş olmakla beraber bu borcun ifasını yerine getirmekle yükümlü tutulduğunu, mevcut ısınma sorunları ve yağmur sonrası tavandan akan sulardan sebep, sözleşmenin konusu olan ofis zarar görmüş, çalışmaya elverişten uzak bir hal almış olmakla beraber, müvekkilin ticari faaliyetlerini yürütmesini de engel teşkil edecek bir durumun ortaya çıkmasına sebebiyet verdiğini, dolayısıyla somut olayda davalı, sözleşmede taahhüt ettiği edimleri yerine getirmemiş ve bundan ötürü, müvekkilin ticari faaliyetlerini yürüttüğü taşınmazdaki ticari faaliyetlerin kesintiye uğramasına sebebiyet olduğunu, Bundan ötürü, davacı müvekkil ticari faaliyetlerini yürütme imkanından mahrum bırakıldığını ve bu süre zarfı boyunca elde edebileceği kardan da yoksun kaldığını, bu nedenle Ayıptan kaynaklı olarak haklı fesih sebebiyle müspet zararın tazmini ile fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1000 TL müspet zararın ödeme tarihlerinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte Davalıdan alınıp Davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; dosyanın görevli mahkemesi olan sulh hukuk mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.
GEREKÇE
Dava, ofis kullanım sözleşmesinden kaynaklı haklı fesih sebebiyle müspet zararın tazmini istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6100 sayılı HMK’nın 4/I-a maddesinde ise; kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilâmsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda; 6098 sayılı yasa 341 maddesi uyarınca konut ve çatı işyeri kiralarında sözleşmede aksi öngörülmemiş ise yerel adet yok ise kiracının ısınma, aydınlatma ve su gibi kullanma giderlerine katlanma yükümlülüğü olduğu belirtilmekle bir takım hizmetlerin sunulması bunun kira sözleşme olduğunu değiştirmeyeceğinden taraflar arasında bir kira sözleşmesi yapıldığı ve uyuşmazlığında bu sözleşmeden kaynaklı olduğu dikkate alınarak uyuşmazlığın çözümünde kira sözleşmesi hükümlerinin de uygulanacağı anlaşıldığından davanın sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği kanaati ile (İstanbul BAM 35. H.D. 2016/57E., 2016/61K. Sayılı ilamı) mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. maddesi uyarınca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince, taraflardan birince süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle dava dosyasının görevli SULH HUKUK MAHKEMESİ’ne gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca tebliği müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
4-Davaya yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/11/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır
*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*