Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/363 E. 2023/506 K. 23.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/363 Esas
KARAR NO : 2023/506
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2022
KARAR TARİHİ : 23/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket …’ın 16.12.2020 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/…E. Sayılı dosyasında takip talebinde alacağa dayanak herhangi bir belgeden bahsetmeksizin ve dosyasına ibraz etmeksizin davacılar aleyhine icra takibi başlattığını, başlatılan icra takibinin hukuki bir dayanağının bulunmadığını, davacılardan … ‘in abonelik işlemlerinin yapıldığı yerde kiracı olarak bulunduğunu, mal sahibinin kira sözleşmesine binaen müvekkilleri aleyhine icra takibi başlattığını, ilgili yer hakkında tahliye kararı alınması neticesinde mecuru 30.04.2019 tarihinde tahliye ettiklerini, tahliye edildikten sonra mal sahibinin başka bir kiracı ile sözleşme akdettiğini, bu nedenle 01.05.2019 tarihinden sonra ilgili abonelikten kaynaklı müvekkillerinin herhangi bir kullanım ve borçlarının bulunmadığını, müvekkil şirketin asıl borçluyu tespit etmeyerek davacılar aleyhine icra takibi başlatmasının haksız olduğunu, usulüne uygun tebligat yapılmadığından icra takibinin kesinleştiğini, müvekkilleri hakkında haciz işlemlerinin yapıldığını, bu nedenle de işbu davayı açmak zorunda kaldıklarını, müvekkil şirketin bu tutumunun haksız olduğunu, müvekkillerinin bu haksız işlemler nedeniyle zarar gördüğünü, bu nedenle İİK 72/4 maddesi gereği takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere müvekkilin tazminata hükmedilmesini, icra takibinin teminatsız durdurulmasını, aksi halde teminatın sunularak durdurulmasını netice itibariyle icra dosyası yönünden borçlu olmadıklarının tespiti ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini Mahkememizden talep ve dava ettiği görüldü.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açılmış olduğunu, görev hususunun resen dikkate alınarak görevsizlik kararı verilmesinin gerektiğini, huzurdaki davanın ticarethanede kaçak elektrik kullanımı sebebi ile ikame edildiğini ancak dava açılmadan önce zorunlu arabuluculuk başvurusunun yapılmış olması gerektiğini ancak usulce zorunlu olan arabuluculuk başvurusunun yapılmamış olması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddini, davacı adına tanzim edilen kaçak kullanım faturası nın mevzuat hükümlerine uygun tahakkuk ettirildiğini ve davacının iddialarının mesnetsiz olduğunu belirterek ihtiyati tedbirin kaldırılmasını, davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini Mahkememizden talep ettiği görüldü.
İlgili yerlere müzekkereler yazılmış, cevabı yazılar dosya arasına alınmıştır.
GEREKÇE:
Dosya incelendiğinde davanın menfi tespit talebinden ibaret olduğu, davacılar( … şirketi hariç) aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasında elektrik kullanım borcunun ödenmediğinden takip başlatıldığı, dava devam ederken davacılar(… şirketi hariç)16/02/2022 tarihinde 49.262,56 TL ödeme yapıldığı, davanın istirdat davası olarak devam ettiği, davacı vekili 49.262,56 TL üzerinden eksik kalan harcı da ikmal ettiği örülmüştür.
Dava, menfi tespit istemli olarak açılmış olup, menfi tespit davaları dava tarihi itibari ile zorunlu arabuluculuk kapsamında olmayıp, davalı tarafın bu yöndeki itirazı yerinde görülmemiştir.
Yapılan incelemede, Davacı şirket …LTD. ŞTİ.’nin dava konusu ihtilafın muhatabı olmadığı, dava ile ilgisinin bulunmadığı, istirdata konu ödemeyi yapan kişilerden de olmadığı gibi takipte borçlu sıfatının da yer almadığı anlaşıldığından iş bu davacının ikame ettiği davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı yan cevap dilekçesinde dava konusu yere ilişkin olarak elektrik borcunun ödenmemesine bağlı olarak elektrik enerjisinin kesildiğini, enerji kesintisi yapıldıktan sonra davacı tarafın enerjiyi açarak kullandığını, buna bağlı olarak 18.09.2020-10.11.2020 ve 19.01.2021 tarihlerinde kaçak elektrik kullanımından kaynaklı faturaların tanzim edildiğini beyan etmiş olup, yapılan incelemede bizatihi davalı şirket tarafından sunulan 07.01.2022 kontrol tarihli çevre araştırılması bültenininde her ne kadar çevre araştırması yapıldığı beyan edilmiş ise de çevre araştırması yapıldığını gösterir hiç bir ibare yer almadığı, kimlere sorulduğunun da yazılı olmadığı gibi yapılan incelemede bizatihi davalı tarafın personelleri tarafından söz konusu yerin 1-1.5 yıl kadar boş olduğu, öncesinde de davacılar ile dava dışı yabancı şahsın kullandığı yazılı olup, iş bu tespite göre de 07.01.2022 tarihinden geriye 1.5 yıl gidildiğinde davacı tarafın 2020 yılı haziran ayı sonrasına tekabül eden kullanımı olmayıp, kaçak elektrik kullanımına konu faturaların ise bizatihi davalı teknik ekibin boş olduğunu söylediği tarihe denk geldiği bu durumda tutulan tutanaklara göre davacıların kaçak elektrik kullanımında bulunduğu hususu tespit edilememiş olup mahkememizce kendi içinde çelişki ihtiva eden davacıların kaçak elektrik kullanımında bulunduğu hususunda geçerli bir tespit içermeyen tutanaklar ile yetinilmeyerek kapsamlı araştırma yapılmış, dosya kapsamına sunulu …. İcra Hukuk Mahkemesi’nde görülen 2018/… Esas sayılı dava ile davacı yanın dava konusu yerden tahliyesine karar verildiği, karar tarihinin 18/10/2018 olduğu, kararın 03/11/2018 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme şerhinin de dosya kapsamında bulunduğu ve yine kiracı ile kiralayan arasında 03/04/2019 tarihinde tahliye protokolü imzalandığı, 30/04/2019 tarihinde de söz konusu yerden davacı tarafın tahliye olduğu, bu durumun kesinleşmiş mahkeme kararı ile de sabit olduğu, dolayısı ile tahliye işleminin hukuken yapıldığı sabit olmakla birlikte tanık olarak dinlenen dava konusu yeri kiralayan aynı zamanda dava konusu yere ilişkin tahliye davasını konu alan kesinleşmiş mahkeme kararında davacı sıfatı bulunan … mahkememize tanık olarak yemin etmek suretiyle vermiş olduğu ifadesinde 2019 yılı Mart ayında tahliye işleminin gerçekleştiğini, dava konusu yerin 2019 yılı Nisan ayında başka bir kişinin devraldığını, 2019 yılı Nisan ayından sonra da dava konusu yeri yeni kiralayan kişinin kullandığını beyan etmiş olup, yine dosya kapsamında tanık olarak ifade veren Mehmet ise söz konusu yeri davacılardan sonra kiralayan Mehri isimli kişinin mali müşaviri olduğunu, 2019 yılı Nisan ayından sonra söz konusu yeri bu kişinin kullandığını açıkça ifade etmiş olup, bir diğer tanık … ise söz konusu yerden 2019 yılı Nisan ayından itibaren davacıların hiçbir faaliyetinin olmadığını beyan etmiş olup, mahkememizce yapılan kolluk araştırmasında söz konusu yerin 2007 yılından bu yana bina görevlisi olan TC kimlik numarası ve imzası tutanakta yer alan … vermiş olduğu yazılı beyanda 2019 yılı başlarında pandemiden önce davacı tarafın dava konusu yeri devrettiğini, yabancı uyruklu bir şahsın ev yemekleri üzerine yer açtığını ve davacı tarafın dava konusu yere gelmediğini, faaliyette bulunmadığını beyan etmiş olup, dinlenen tüm tanık anlatımları ile davacı tarafın dava konusu edilen dönemden çok uzun zaman önce dava konusu yer ile bağlantısını kestiğini açık bir şekilde ifade etmiş olup, tanıkların dava konusu kişileri ve dava konusu yeri yakınen bilen kişiler olması hasebiyle tanık olarak verdikleri ifadeler hükme esas alınmış ayrıca tanık ifadelerinin dosya kapsamına sunulu kesinleşmiş tahliye kararı ve icra dosyası ile de bağdaştığı gibi kolluk araştırması ile tespiti yapılan duruma da bire bir uyduğu, Vergi Dairesi’nden gelen yazı cevabında da davacı tarafın nakil işlemini 2020 yılı Ocak ayında gerçekleştirdiğinin yazılı olduğu, dava konusu kaçak elektrik kullanımının ise bizatihi davalı beyanına göre 25.03.2020 tarihinden sonrasına ilişkin olduğuna göre (fatura ödenmemesine bağlı olarak 25/03/2020 tarihinde kesilen enerjinin sonrasında yeniden açıldığı iddiası) kaçak elektrik kullanımının esasını oluşturmaktadır.) olduğuna göre Vergi Dairesi’nden gelen yazı cevabı ile de davacı tarafın, davaya konu edilen dönemde dava konusu yer ile bağlantısının bulunmadığı bu durumda gerek kesinleşen tahliye dosyası ile bununla bağlantılı icra dosyası gerek dinlenen tanık anlatımları, kolluk araştırma tutanağı ile bizatihi davalı tarafça sunulan davacı tarafın esasen kullanımda bulunmadığını gösteren tutanaklar nazara alındığında davacı tarafın dava konusu edilen dönemde kaçak elektrik kullanmadığı anlaşılmakla davacı şirket … LTD. ŞTİ. tarafından ikame edilen davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davacılar yönünden ikame edilen davanın kabulü ile …. İcra Müdürlüğünün 2020/…E sayılı takibe konu alacak iddiaları sebebiyle davacıların davalıya borçlu olmadığının tespitine, yargılama devam ederken icra baskısı ile ödenen 49.262,52-TL’nin ödeme tarihi olan 16/02/2022( davacılar vekili en son sunmuş olduğu beyan dilekçesi ile yasal faiz talep etmiş olup taleple bağlı kalınarak) tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile bahsi geçen( davacı Star Point hariç) davacılara ödenmesine dair aşağıdaki hali ile hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı şirket … LTD. ŞTİ. tarafından ikame edilen davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2-Diğer davacılar yönünden ikame edilen davanın kabulü ile …. İcra Müdürlüğünün 2020/…E sayılı takibe konu alacak iddiaları sebebiyle davacıların davalıya borçlu olmadığının tespitine,
3-Yargılama devam ederken icra baskısı ile ödenen 49.262,52-TL’nin ödeme tarihi olan 16/02/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile bahsi geçen davacılara ödenmesine,
4-Davanın kabulünü konu değer üzerinden alınması gereken 3.365,12 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 572,96 TL peşin harç ile 268,32 TL tamamlama harcının toplamı olan 841,28 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 2.523,84 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, diğer davacılar tarafından yapılan başvurma harcı, peşin harç, tamamlama harcı ve posta masraflarından oluşan 1.053,48 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile bahsi geçen davacı tarafa ödenmesine, davalı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Bir kısım davacılar( … şirketi hariç) kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki tarife gereğince hesaplanan 9.200 TL tek vekalet ücretinin davalıdan alınarak, … şirketi haricinde kalan diğer davacılara verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki tarife( AAÜT 7/2 maddesi) nazara alınarak 7.882 TL vekalet ücretinin davacı … LTD. ŞTİ’nden alınarak davalıya verilmesine,
8-Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*