Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/235 E. 2023/72 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/848 Esas
KARAR NO : 2023/29
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 11/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Taraflar arasında 30.04.2018 tarihinde varlık devir sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre Antalya Muratpaşa ilçesi … Caddesi No: … de bulunan … … işletmesinin stoklarının, demirbaşlarının, işletmenin ve bu işletmeye ait idari izinlerin davalı şirketten alınması konusunda 425.000,00 Euro bedelden anlaştıkları halde davalı şirketin üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmeyerek kendilerine borçlandığını ödeme yaptıkları halde devrin gerçekleşmediğini ve ödemenin iade edilmediğini, önce 50.000 Euro avans ödediklerini fakat sadece 27.000 euro iade ettiklerini TBK nun 112,118 ve 125. maddesine göre haklı olduklarını, Yargıtay’ın da bu görüşte olduğunu ileri sürerek şimdilik 1000 Euronun yabancı paralara uygulanan en yüksek faiz oranı ile beraber davacıya iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Olayda zaman aşımı gerçekleştiğini, davalının sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirdiğini, imzaladıkları sözleşmeye göre … tarafından lisans sözleşmesi imzalanmasına dair ön önayın gönderilmesinden itibaren en geç 7 gün içinde sözleşme bedelini ödemesi gerektiğini, ancak davacının … isimli firmaya başvuruda dahi bulunmadığını, bunun üzerine davacı firma ile yapılan görüşmelerde ödenen meblağın cayma bedeli olarak kabulünü istediğini ve kendilerine 27.000 euro ödenerek helalleşilmiş olup bu davayı açmasının kötü niyet olduğunu, davacının kendi edimini yerine getirmeden bu istekte bulunduğunu ileri sürerek davanı reddine karar verilmesini talep etmiştir.
16.02.2022 tarihli bilirkişi raporu özetle; Davacının davalı şirkete gönderdiği bir mektup veya ihtarname ibraz edilmediği gibi, davacı şirketin ibraz ettiği Whatsapp yazışmalarında davalı şirketinde bu sözleşmeden zarar ettiğinin ve ancak iade edilecek meblağın toplam 27.000 Euro alarak tespit edildiği pazarlığın bu şekilde sonuçlandığı ve paranın da 27.000 Euro olarak geri ödendiği görülmekte olduğundan davacının başkaca bir alacak talep edemeyeceğini görüş ve beyan etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında yapılan Varlık Devir-Satış Sözleşmesinin uygulanamadığından bahisle davalı yana ödenen 23.000 Euro’nun 30.12.2021 dava tarihinden itibaren faiziyle tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davacı tarafından … ‘a lisans sözleşmesinin yapılacağı bir şirket bulunamamış olması nedeniyle ön onayın davalı yana gönderilemediğini belirterek sözleşmenin 8. maddesine ve gabin hükümlerine dayanarak iade talep etmiş olup, davalı vekili gönderilen paranın cayma bedeli olduğunu ve whatsapp yazışması ile tarafların helalleştiğini savunmuştur.
Somut olayda, davacı ile davalı arasında Varlık Devir-Satış Sözleşmesi imzalandığı, davacının avans olarak davalıya 50.000 euro gönderdiği, bunun 27.000 eurosunun iade edildiği, sözleşmenin 5/8 maddesi uyarınca … ‘a lisans sözleşmesinin yapılacağı bir şirket bulunamamış olması nedeniyle ön onayın davalı yana gönderilemediği bu nedenle sözleşmenin fiilen uygulanamadığı hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık yoktur.
Taraflar arasındaki uyuşamazlık, davalı yana gönderilen paranın pey akçesi mi cayma parası mı olduğu ve davacının davalıyı ibra edip etmediği noktasında toplanmaktadır.
TBK’nın 177/1. maddesi uyarınca, sözleşme yapılırken alıcının verdiği para, cayma parası olarak değil sözleşmenin yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır ve aksine sözleşme veya yerel âdet olmadıkça, bağlanma parası esas alacaktan düşülür. Taraflar arasındaki satış sözleşmesi kapsamında, verilen paranın cayma parası olduğuna dair bir hüküm bulunmadığına göre davacı tarafından davalıya gönderilen paranın TBK’nın 177. maddesinde düzenlenen bağlanma parası olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca Whatsapp yazışmasında da alınan paranın kaparo olduğu belirtilmiş olup, davalı yan alınan paranın cayma parası olduğunu ispat edememiştir.
Davalı, bağlanma parasını iade etmeme nedeni olarak zarara uğradığını, ibra edildiklerini helalleştiklerini olarak belirtilmiştir. Somut olayda davacının sözleşmeden döndüğü dikkate alındığında, davalı zararı bulunduğu yönündeki iddiasını da ispatlayamamıştır.
Davalı şirketin mali müşaviri … ile davacının Whatsapp yazışması ve ‘ın tanık olarak verdiği beyanı incelendiğinde; davacının ekonomik olarak zor durumda olduğunun anlaşıldığı, davacıya 15.000 euro helalleşme teklifi sunulduğunun yazıldığı, davacının 18.000 euro istediği, mali müşavirin “hakkını helal et” yazması üzerine davacının ” helal olsun hepimiz zor durumda olmasak problem olacak rakamlar değil bunlar ” yazdığı, bu yazının davacının ibra iradesinde bulunduğu anlamına gelmeyeceği, hâl böyle olunca, sözleşmeden dönme nedeniyle davacının ödediği bağlanma parasının iade edilmesi gerektiği anlaşıldığından, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 23.000 Euro’nun 30.12.2021 dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni faiz ve temerrüt faizi hakkında kanunun 4/A maddesi uyarınca kamu bankalarınca bu yabancı para borçlarına uygulanan en yüksek faizi oranında faiz uygulanarak davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 30.807,13-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 9.256,17-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 21.550,96-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 66.138,60-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 9.315,47-TL ilk gider, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 134,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 10.449,47-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … BAM ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı karar verildi. 11/01/2023

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)