Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/209 E. 2023/521 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/209
KARAR NO : 2023/521
DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 21/03/2022
KARAR TARİHİ : 24/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın 30.03.2016 tarihli fatura ile davalı satıcıdan
… plaka nolu, … şase … motor no’lu 2016 model …
Beyaz otomatik aracı -0- km olarak satın aldığını, satın
alma sonrasında çok sayıda arıza ortaya çıktığını, bütün bakımlarının yetkili servislerde
yapıldığını, otomobilin ayıplı mal olarak değerlendirilmesi gerektiğini iddia ederek, dava konusu
otomobilin faturasında gösterilen tüm ek donanımlarla birlikte -0- km ayıpsız misli ile
değiştirilmesine, araç için yapılan yağ ekleme ve tamirat masraflarına karşılık olmak üzere
şimdilik 1000-TL, müvekkilin araçtan mahrum kaldığı (serviste kaldığı) tüm günlerin araba kirası
karşılığı hesaplanarak araç mahrumiyeti tazminatı olarak şimdilik 1.000 TL’nin ihtarname
tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ederek dava açmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı taraf dava dilekçesinde özetle, … plakalı aracın alındığı günden bu yana sürekli yağ yakma problemi olduğunu, bütün bakımlarının düzenli yapıldığını, defalarca yolda kaldığını iddia ederek aracın satıcıya iadesi ile ayıpsız misli ile değişim ve başkaca zararlarının tazmini talep edildiğini, bu taleplerin reddinin gerektiğini, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacı tarafın yasanın öngördüğü ayıp ve ihbar yükümlülüğüne uygun davranmadığını, bu nedenle de dava hakkı ortadan kalktığını, dava konusu araçta üretim hatasından kaynaklanan herhangi bir ayıp olmadığını, davacı tarafın karşılaştığını öne sürdüğü problem sonrasında araç yetkili servise getirildiğini, yetkili servis tarafından davacının araca ilişkin bakımları gereği gibi yapıldığını, ayrıca beyan ettiği şikayetler doğrultusunda da araç kontrol edildiğini ve sorunsuz olarak davacıya teslim edildiğini, gizli ayıplı bir aracın 6 yıl boyunca sorunsuz bir şekilde kullanılmasının ve 120.000 KM yol yapmasının mümkün olmadığını, misli ile değişim kararı verilmesinin hakkaniyete aykırı olacağını, davacının araç kiralama bedeli ve tamirat bedeli taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, bu nedenlerle davanın yetkili mahkemede açılmaması nedeniyle reddine, zaman aşımı süresi geçmiş olmakla davanın zaman aşımı nedeniyle reddine, esas yönünden haksız ve mesnetsiz olan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
01/12/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle; davacı … San. ve
Tic. Ltd. Şti.’ne ait … plakalı, … marka, … tipi, 2016 model,
…* şasi numaralı otomobilin üretim kaynaklı GİZLİ AYIPLI MAL
kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davacı yanın uğramış olduğu zararın dava tarihi itibariyle
toplamda 48.416,42-TL olduğu görüşlerini bildirdiği görülmüştür.
31.03.2023 tarihli ek raporda; kök rapordaki kanaatte değişiklik olmadığı, davacının uğramış olduğu toplam zararın dava tarihi itibariyle 48.966,42-TL olduğu görüşü belirtilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davalıdan satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasıyla aracın ayıpsız misli ile değişimi ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce uyuşmazlığa konu araç üzerinde üç kişilik teknik bilirkişi heyetiyle keşif yapılarak rapor alınmış, alınan raporda; uyuşmazlığa konu araçtaki yağ eksiltme probleminin üretimden kaynaklı olduğu ve aracın gizli ayıplı mal kapsamında değerlendirilmesi gerektiği tespit edilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 23/1-c maddesi uyarınca ticari satışlarda; “malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içerisinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme soncunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, TBK’nun 223. maddesinin 2. fıkrası uygulanır” hükmüne yer verilmiştir.
TBK’nun 223. maddesinin 2. fıkrasında ise; “Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak satılanda olağan bir gözden geçirme ile ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa hemen satıcıya bildirilmelidir. Bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır” şeklidedir.
TBK’nın 225. maddesi gereğince ağır kusurlu olan satıcı, satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulamayacaktır.
Satıcının ağır kusurlu olmadığı durumlarda tacirler arası satış sözleşmelerinde ayıp ihbarının yapıldığının ispatı ise TTK 18. maddesinin 3. fıkrası uyarınca noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılır.
Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hallerde alıcı TBK’nın 227. maddesinde düzenlenen seçimlik haklarından birini kullanabilecektir.
Alıcının sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanması halinde ise TBK’nın 229. maddesi uyarınca, alıcı satıcıdan, ödemiş olduğu satış bedelinin, faiziyle birlikte geri verilmesi, satılanın tamamen zaptında olduğu gibi, yargılama giderleri ile satılan için yapmış olduğu giderlerin ödenmesi, ayıplı maldan doğan doğrudan zararının giderilmesini isteyebileceği gibi ayrıca satıcı, kendisine hiçbir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alıcının diğer zararlarını da gidermekle yükümlüdür.
Yapılan açıklamalar kapsamında somut olay ele alındığında, taraflar arasında uyuşmazlığa konu otomobile ilişkin satış sözleşmesi yapıldığı, aracın 30.03.2016 tarihinde davacıya teslim edildiği ve bu satışa konu araçta oluşan arızaların davalı şirket yetkili servisinde giderildiği, taraflarca davaya konu araçta meydana geldiğini iddia ettiği arızalara ilişkin servis işlemlerine yönelik servis formlarının dosyaya delil olarak sunulduğu, sözkonusu aracın tesliminden sonra 22.03.2018 tarihinden itibaren yağ problemi nedeniyle birçok kez servise gittiği, davacının bir çok kez servise başvurmasına karşın söz konusu arızanın giderilemediği anlaşılmaktadır.
Öncelikle ayıp ihbarı bakımından Yargıtay yerleşik içtihatlarından da anlaşılacağı üzere aracın ayıp niteliğinde olduğu iddia edilen arızaya ilişkin olarak yetkili servise götürülmesi, hukuki olarak ayıp ihbarı olarak değerlendirilmekte olup, gizli ayıplı araçta ayıp ihbar süresine uyulmuştur.
Üç kişilik teknik bilirkişi heyetiyle keşif yapılarak alınan raporda, uyuşmazlığa konu araçtaki yağ eksiltme probleminin üretimden kaynaklı olduğu ve aracın gizli ayıplı mal olduğunun tespit edildiği, bu nedenle imalattan kaynaklanan arızaların davacı/alıcının kullanım amacı bakımından beklediği faydaları ortadan kaldıran ve değerini azaltan ayıp olduğu, davacının seçimlik haklarından misli ile değişim hakkını kullanmak istediği anlaşıldığından, aracın ayıpsız misli ile değişime karar vermek gerekmiştir.
Davacı ayrıca araç mahrumiyet tazminatı ile yağ ekleme ve tamirat masrafları talep etmiş olup; bilirkişi heyeti tarafından, 6/7/2019 … kapsamında değerlendirilmesi gereken onarım 1833.03 TL, 29/03/2021 … kapsamında değerlendirilmesi gereken onarım 14651.36 TL,30/11/2021 … kapsamında değerlendirilmesi gereken onarım 1089.9 TL olmak üzere toplam 17.574,29 TL hesaplanmış, 29.03.2021 tarihinde otomobilin bir günlük süre ile kullanılamayacağı ve kiralama bedelinin 550, 00 TL (dava dilekçesinde 1000,00 TL talep edilmiştir) olacağı belirtildiğinden, davalının bu zarardan da sorumlu olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin ıslah dilekçesi de dikkate alınarak 18.124,29-TL’nin 15.09.2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen KABULÜ ile, … plakalı … şase … motor no’lu, 2016 model … otomatik aracın davalıya iadesi ile aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesine,
2-18.124,29-TL’nin 15.09.2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 10.998,93-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 2.774,50-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 8.224,43-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.360,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 25.152,43-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 450,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 2.855,20-TL ilk gider, 192,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 3.600,00-TL bilirkişi ücreti ve 571,90-TL keşif harcı olmak üzere toplam 7.219,60-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 7.207,44-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
8-HMK. 333. md. uyarınca davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası taraflara iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … BAM ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda karar verildi. 24/05/2023

Katip …

Hakim …

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*