Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/12 E. 2023/310 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/12 Esas
KARAR NO :2023/310

DAVA:İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:16/09/2014
KARAR TARİHİ:04/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin iş yerinde kasasında bulunan 10 adet çekin çalınmasına ilişkin çek iptali davası açtıklarını, iş bu davaya konu 4 adet çekin davalı tarafından ibrazı üzerine …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında istirdat davası açılması yönünde kendilerine süre verildiğini, … A.Ş. … şubesine ait 24/03/2014 tarih ve 15.000,00-TL bedelli, … İnş. Tur ve Teks. San. Dış. Tic. Ltd. Şti. Keşideli … seri nolu, … … Şubesine ait 16/02/2014 tarih ve 4.000-TL bedelli keşidecisi … … seri nolu, … A.Ş. … Şubesine ait 30/12/2013 tarih ve 2.000-TL bedelli … keşideli … seri nolu, … Bankası A.Ş. … Şubesine ait 28/02/2014 tarih ve 12.000-TL bedelli … İnş. Taah. Lim. San. Ve Tic. Ltd. Şti. Keşideli … seri nolu 4 adet çeki elinde bulunduran ve yetkili hamil olduğundan bahisle davalı …Ş.’nin …. Asliye Ticaret Mahkemesine başvurduğunu, çeklerin müvekkilinin iş yerinde çalındığına ilişkin hırsızlık eyleminin … Cumhuriyet Başsavcılığının … esas sayısında devam ettiği, çeklerin müvekkilinin kasasında çalınması nedeniyle çekte müvekkiline ait olduğu iddia edilen ciro, kaşe ve imzanın müvekkiline ait olmadığını, yapılacak yargılama sonucunda yetkili hamil iken şirket elinden çalının çeklerin istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile … San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti. Arasında genel faktoring sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeye istinaden müşteri … …. Ltd. Şti.’nin bazı çekleri müvekkiline tevdi ettiği ve faktoring işleminin gerçekleştiğini, davaya konu çeklerinde müşteri tarafından müvekkil şirkete faktoring işlemi ile devredildiğini, müvekkilinin çek bedellerini müşteriye ödediğini, çeklere ilişkin faktoring işlemi yapılırken kanunlara, yönetmeliklere ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından yayınlanan genelge ve yönetmeliklere uyulduğunu, müvekkilinin iyi niyetli 3. Kişi olduğunu, hırsızlı olayının 22/09/2013 tarihinde meydana geldiğini, faktoring işleminin olaydan 3 gün sonra 25/09/2013 ve 5 gün sonra 27/09/2013 tarihinde yapıldığı, bu süre zarfında davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, davacının meşru hamil olduğunu usulüne uygun belgelerle ispatlaması gerektiğini, belirtilen nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlgili yerlere müzekkereler yazılmış, cevabı yazılar dosya arasına alınmıştır.
Yargıtay bozma ilamına uyulmuş, bozma ilamı gereği gerekli araştırmalar yapılarak bilirkişi raporu aldırılmış, alınan rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
GEREKÇE:
Dava davacının rızası dışında elinde çıkan çeklerin iadesinin istemine ilişkindir.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyulmuş, bozma ilamı ışığında eksikler tamamlanmış, yeniden bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Davanın niteliği gereği davacının öncelikle kambiyo senedinin elinden rızası hilafına çıktığı ve ardı sıra ciro yolu ile temlik alanların kötüniyetle iktisap ettiklerinin ispatı gerekmektedir.
TTK 687 – 1. maddesinde de “Poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğerki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.
(2) Alacağın temliki yoluyla yapılan devirlere ilişkin hükümler saklıdır” düzenlemeleri mevcuttur.
Anılan TTK hükümleri çerçevesinde konu ele alındığında, kambiyo ilişkisinde üçüncü kişi olmaları hasebiyle davalı … şirketinin ancak ve ancak kötüniyetli hamil olmaları halinde senedi iadeyle yükümlü olacakları sabittir.
Burada hamil faktoring şirketi olduğuna göre vakıanın ayrıca Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanununun (FKFFŞK) 9/2 ve 9/3 maddeleri çerçevesinde tartışılması ve dolayısıyla meşru hamil olup olmadığının irdelenmesi gerekmektedir.
“Faktoring şirketi Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz veya tahsilini üstlenemez. Aynı faturaya dayalı birden çok faktoring şirketine yapılan kısmi temliklerin toplam tutarı fatura tutarını aşamaz” (FKFFŞK Madde 9/2)
Davalı … şirketi tarafından dosyaya sunulan fatura ve sair belgeler incelendiğinde; bir önceki cirantalarla hukuki ilişkinin faturalarla tevsik edildiği ve dolayısıyla temlik edilen alacak tutarının çek tutarlarını aşmadığı görülmektedir.
Faktoring işlemlerinde, kambiyo senedi refakatinde tevdi edilen faturaların gerçek bir mal veya hizmet satımına ilişkin olup olmadığının denetimi ancak davacının da hukuki işlemin tarafı olması halinde mümkündür.
Şayet, davalı … şirketi alacağı, davacıdan bir sonraki cirantadan temlik alsaydı, faktoring şirketinin meşru hamil olmadığı defii alacağın temliki hükümlerine göre faktoring şirketine karşı da ileri sürebilecekti. Ancak burada bazı çekler birkaç cirodan sonra davalı … şirketine temlik edilmiştir.
Dolayısıyla davalı … şirketinin dava konusu çeki faktoring işlemi kapsamında temlik aldığı ve alırken de kanunun 9/2 maddesinde yer alan yasaklayıcı hükümlere riayet ettiği dosyadaki belgelerden anlaşılmaktadır. Aksi durumun yani Faktoring yönetmeliğinin 22/2 maddesinde yazılı olan özen yükümlülüğünün layıkıyla yerine getirilmediğinin ispat yükü davacı taraftadır. Kötü niyetli olduğu ispatlanamayan davalıya daha ağır vecibeler yüklemek faktoring müessesesini fiilen işlevsiz hale getirmekle eşdeğer sonuçlar doğuracaktır.
Keza, FKFFŞK’un 9/3 maddesinde de: “Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktoring şirketine devri hâlinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri faktoring şirketine karşı ileri süremez; meğerki, faktoring şirketi kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun” denilmek suretiyle bir bakıma TTK’nın 687. maddesiyle paralel bir düzenlemeye yer verilmiştir.
Gerek bozma ilamı öncesi alınan bilirkişi raporu gerekse de sonra alınan bilirkişi raporlarında “Sadece açık kaynaklardan ve banka sistemi üzerinden istihbarat imkanına sahip olan ,Merkezi Fatura Kaydı Sisteminin henüz kurulmadığı bir dönemde faturanın sahihliğinin araştırılması yönünde davalı …Ş. ne kusur ve sorumluluk izafe edilemeyeceği, bir önceki cirantalarla hukuki ilişkilerin faturalarla tevsik edilmesine göre yetkili hamil olan davalı Şirket’in işbu 4 adet çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğunun da kanıtlanamadığı mütalaa olunmaktadır.” şeklinde olup, gerek yukarıda yapılan tespitler ve yine bozma ilamı sonrası bozma ilamına uyulup eksikler tamamlandıktan sonra dosya kapsamına alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davalı şirketin 4 adet çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğunun da kanıtlanamadığı anlaşılmakla açılan davanın reddine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 563,60-TL den 179,90 -TL nispi karar harcının mahsubu ile kalan 383,70 -TL. harcın tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 9.200-TL nispi vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı tarafça yapılan 35,40 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi sonrası yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal süresi içeresinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/04/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır