Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/100 E. 2023/577 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/100 Esas
KARAR NO : 2023/577
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/03/2017
KARAR TARİHİ : 06/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06/04/2016 tarihinde … plakalı aracın sebebiyet verdiği tek taraflı trafik kazasında yaya olan müvekkillerinin ağır yaralanarak malul kaldıklarını, sürücünün olay yerini terk etmesi nedeniyle kaza tespit tutanağının düzenlenemediğini, yaya müvekkillerinin kazanın meydana gelmesinde hiçbir kusurunun bulunmadığını, müvekkili …’nin kaza nedeni ile femur boyun kırığı, kaburga kırığı, sağ kalçasında kırık meydana geldiğini, müvekkilinin hayati tehlikeyi atlattığını,birden fazla operasyon geçirmiş olmasına rağmen iyileşmediğini ve malul kaldığını, diğer müvekkili … …’nın kaza nedeni ile omuz kırığı oluştuğunu, kulağı dahil yüzünün muhtelif yerlerinden cam parçaları çıkarıldığını, yüzünde derin yaralanma ve sıyrıklar meydana geldiğini ve malul kaldığını, müvekkillerinin maluliyetine sebep olan … plakalı aracın kaza tarihi itibari ile geçerli bir zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi bulunmadığını, meydana gelen kaza ile ilgili olarak davalı şirkete 19/09/2016 tarihinde başvurulduğunu, ancak davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenlerle müvekkili …’nin sakatlık, geçici ve sürekli iş göremezlik maddi tazminatına mahsuben şimdilik 10.000-TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 30/09/2016 tarihinden itibaren hesaplanacak artan oranlardaki avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, diğer Müvekkili … …’ın sakatlık, geçici ve sürekli iş göremezlik maddi tazminatına mahsuben şimdilik 2.000-TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 30/09/2016 tarihinden itibaren hesaplanacak artan oranlardaki avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların dava konusu kazanın beyanlarındaki şekilde gerçekleştiğini hiçbir şekilde şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatlamalarının gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili kurumun zorunlu mali mesuliyet sigortası teminat limitleri ve plakası tespit edilmediği beyan edilen aracın kusur oranı ile sınırlı sorumlu olduğunu, bu nedenle kazanın beyan edilen şekilde gerçekleştiğini kabul anlamına gelmemek kaydıyla adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesinden kusur inceleme yapılmasını ve kazanın gerçekleşmesinde beyan edilen aracın kusurunun bulunmaması nedeniyle davanın reddini talep ettiklerini, maluliyet oranının kaza sonucu oluşan arazların kaza ile illiyetlerinin de tespit edilmek suretiyle belirlenmesinin gerektiğini, bunun için Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesinden rapor alınmasını talep ettiklerini, davacıların maddi zararının ancak aktüeryal inceleme sonucu tespit edilebileceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, trafik sigortası olmayan aracın kusuru ile meydana gelen kazada davacıların yaralandığı ve bu şekilde malul kaldığı iddiası ile uğranılan maluliyet tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Kazaya ilişkin soruşturma dosyası, Adli Tıp Raporu, sigorta poliçesi, trafik kayıtları ve sair tüm evrak getirtilerek dosya arasında alınmıştır.
Mahkememizce kaldırma ilamı öncesi; davacıların dava konusu kaza sonucu maluliyetinin hesaplanması için … Adli Tıp Şube Müdürlüğünden alınan Maluliyet Raporunda; … kızı, 07/05/2010 doğmlu … … …’in 06/04/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 2 (iki) aya kadar uzayabileceği, … kızı, 27/07/1949 doğumlu … …’in 06/04/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr 1 XII (11Baaa……30) A %34 E cetveline göre: %43 (yüzdekırküç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, 2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği kanaati bildirilmiştir.
Kaldırma ilamı sonrası Bam ilamında bahsi geçen yönetmeliğe göre yapılan maluliyet incelemesinde; davacı …’nin %25 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, 2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği kanaati bildirilmiş, davacı …’in ise sürekli maluliyetinin olmadığı eçici iş göremezlik süresinin ise 2 ay olduğu bildirilmiştir. Söz konusu maluliyet raporu dosya kapsamına ve bam ilamına uygun olup, mahkememizce hüküm için esas alınmıştır.
Dava konusu kaza ile ilgili yürütülen … Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/… esas sayılı dosyasında alınan kusur raporunda; … plakalı aracın sürücüsünün olayın oluşumunda asli ve tam kusurlu olduğu, davacılar … … ve … … …’in yayalara ait yaya yolunda bulundukları, yayalara ait kural ihlali yapmadıkları görülmekle kusurlarının olmadığı kanaati bildirilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; olayın,06/04/2016 tarihinde İstanbul İli, … İlçesi … Caddesi üzerinde geri manevra yaptığı esnada doğrultu değiştirme manevrasını yanlış yaparak yönetimindeki … plakalı aracın arka kısmını kaldırma çıkartan sürücü … ‘ in aracının arka kısmı ile davacılara çarparak yaralaması şeklide meydana geldiği kanaatine varılmıştır. Kaza esnasında davacı yayaların yol üzerinde yürüyor olması durumunda aracın altında kalmaları gerektiği göz önüne alındığında, davacıların yaya kaldırımı üzerinde yürümekte oldukları esnada … plakalı aracın yaya kaldırımı üzerine çıkarak davacılar … … ve … …’ e çarpması sonucu yaralanmalarına sebebiyet verdiği,
kaldırım üzerinde yürümekte olan davacı yayalara çarparak yaralanmalarına neden olan … trafik kurallarına aykırı, dikkatsiz ve tedbirsiz davranışlarıyla olayda asli ve tam kusurlu, davacı yayalar … … kusursuz, … … …’ in davranışlarının kaza oluşumuna etkisi bulunmadığı, … plakalı aracın 06.04.2016 kaza tarihinde geçerli ZMSS poliçesi bulunmamakta olup 5684 sayılı Sigorta Kanununun 14/2/b maddesinde “Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için,” … hesabına başvuru yapılacağı düzenlenmiştir. … Hesabına yapılan başvurular sebebiyle yapılacak tazminat ödemelerinde “ilgili zorunlu sigortanın” teminat miktarları dikkate alınmaktadır.
Davalı … Hesabına yapılan müracat sonucunda ödeme yapılmadığı, ibraz edilen bilirkişi raporu ile; davacıların kusurunun bulunmadığı, … plakalı aracın sürücüsünün ise %100 oranında kusurlu olduğu, Adalet Bakanlığı, Adli Tıp Kurumu, raporunda, … … …’in maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, … …’in yer alan meslekte kazanma gücünden azalma oranı üzerinden, Meslekte kazanma gücünden azalma oranının %25 olduğu, Tıbbi iyileşme süresinin (9) ay olduğu belirtildiği, bu maluliyet oranı üzerinden yapılan en son alınan ek rapordaki aktüerya hesabına göre davacı … …’ in nihai ve gerçek gecici is göremezlik maddi zararın 10.615,80 TL, Davacı … …’in nihai ve gerçek sürekli is göremezlik maddi zararının 253.172,48-TL olduğu ve dava konusu olayda söz konusu olan zorunlu poliçe, Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi olup, Kaza tarihi itibarı ile Hazine Müsteşarlığınca belirlenmiş olan ZMSS poliçe limitleri ölüm halinde 310.000,00 TL dır. davacı … …’in geçici işgöremezlik nedeniyle maddi zararı 10.615,80 TL olup, 310.000,00 TL tutarındaki tedavi gideri teminat limitinin altında kalmaktadır. Davacı … …’ in sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi zararı 253.172,48 TL olup, 310.000,00 TL tutarındaki sakatlık teminat limitinin altında kaldığı bu nedenle davalı sigorta şirketinin hesap edilen tazminat alacağından sorumlu olduğu, bilirkişi her ne kadar kaldırma ilamı sonrası alınan ilk raporda kaldırma ilamı öncesi alınan ilk rapor tarihindeki veriler üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini ifade etmiş ise de; asgari ücret üzerinden yapılan değişikliklerin hesaplamaya dahil edilmesinin kamu düzenine ilişkin olduğu, rapor tarihi ve sonrası arasında yaklaşık 4 yıl olduğu, yargılamanın uzamasının davacıdan kaynaklı olmadığı, değişen asgari ücret şartlarına göre yeni bir hesaplama yapılmasının kazanılmış hakka aykırılık teşkil etmediği aksine hakkaniyetin gereği olduğu nitekim yüksek mahkeme kararlarının da bu şekilde olduğu, dolayısı ile 05.04.2023 tarihli aktüerya raporunun yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Dava dosyasında mevcut Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun raporuna göre davacı …’in sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı: iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren (2) aya kadar uzayabileceği belirtilmiş olup Yargıtay 17 HD’ nin 17.2.2017 T., 2014/17502 E. , 2017/1121 K. sayılı kararında özetle; “Somut olayda davacı küçük… yaralanıp sakat kaldığından bahisle maddi tazminat isteminde bulunulmuştur. Davacı… kaza tarihinde 6 yaşında oIup…%8.1 oranında daimi malul kaldığı, iş ve güçten kalma süresinin 45 gün olduğu tespit edilmiştir. Hesap bilirkişisi tarafından küçük İbrahim için daimi maluliyet tazminatı yanında, kaza tarihinden itibaren 45 gün için geçici işgöremezlik tazminatı hesabı da yapılmış, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davacı… bakımından davanın kabulü ile toplam 15.186,72 TL maluliyet nedeniyle maddi tazminata hükmedilmiştir. Küçük İbrahim kaza tarihinde henüz 6 yasında olup aelir getiren bir iste çalışması söz konusu olmadığı…” şeklinde karar verildiği nazara alındığında Yargıtay 17 HD’ nin yukarıda anılan 17.2.2017 T., 2014/17502 E. , 2017/1121 K. sayılı kararı dikkate alınarak kaza tarihinde 6 yaşında olan davacı küçük … … … yönünden 2 aylık geçici iş göremezlik süresinin davacının çalışma hayatına yahut okul hayatının aksamasına yol açabilecek mahiyetinin bulunmadığı dolayısı ile geçici iş göremezlik maddi zarar alacağı olmadığı, nitekim kaldırma ilamında da bu yönde kararın da bulunmadığı davacı küçük … … … yönünden ikame edilen davanın reddine karar verilmiştir.
Anılan durum karşısında davanın, Davacı … … yönünden bilirkişi raporu ile güncel verilere göre hesap edilen 10.615,80-TL geçici işgörmezlik,253.172,48-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 263.788,28-TL maddi tazminatın 30/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, 30/09/2016( başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası olan tarih) temerrüt tarihinden itibaren işleyen yasal faiz ( faiz türüne ilişkin davacının istinafı olmaması ve davacıların tacir olmaması kazaya sebebiyet veren aracın ticari olmaması hususları nazara alınarak)ile birlikte kabulü gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı … … yönünden ikame edilen davanın tam kabulü ile 10.615,80-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 253.172,48-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 263.788,28-TL maddi tazminatın 30/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
2-Davacı … … … yönünden ikame edilen davanın reddine,
3-Davanın kabulüne konu kısım üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 18.019,37 TL harçtan peşin alınan 40,99 -TL peşin harç ile sonradan alınan kaldırma ilamı öncesi yatırılan 364 TL ıslah harcı ile kaldırma ilamı sonrası ıslah harcı olarak yatırılan 504,17 TL’nin toplamı olan 909,16 TL harcın mahsubu ile bakiye 17.110,21 -TL karar ve ilam harcının tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 39.930,35 TL nispi vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davalıdan tahsili ile davacı …’ye ödenmesine,
5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 2.355,92 TL nispi vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davacı …’den(redde konu kısım …’in talebine ilişkin olması sebebiyle) tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından kaldırma ilamı öncesi ve sonrası yapılan başvurma harcı, peşin harç, ıslah harçları, posta masrafları, bilirkişi ücretleri ve ATK fatura ücretlerinden oluşan 8.001,16 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili yargılama giderine yapan davacı …’ye verilmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı ve davalı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider ve deli avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*