Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/849 E. 2023/662 K. 07.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/313 Esas
KARAR NO:2023/679

DAVA:Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti
DAVA TARİHİ:01/10/2018
KARAR TARİHİ:12/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil ile … A.Ş. Arasında Müvekkile ait 22/01/2013 tarihinde … Yetkili Servisinde “…” marka ürünlerin kullanılması ve satılması hususunda anlaşmaya varıldığını, bu sözleşme kapsamında Müvekkil 5 yıl içinde 60 ton yağ satacağını taahhüt ettiğini, 2016 yılı itibari ile bu taahhüt yerine getirilmediğinden sözleşme yenilenerek aynı hüküm ve koşullarda16.08.2019 tarihine kadar yürürlükte ve geçerli olması konusunda mutabık kalındığı, müvekkilin cari olarak … A.Ş. Ne dava tarihi itibari ile hiçbir borcu bulunmamakta olduğunu, ayrıca müvekkilin taahhüdünü gerçekleştirmek için süresi taraflar arasında sözleşme gereği 16/08/2019 olduğunu, müvekkil taraflar arasındaki sözleşme gereği davalının zarar ve alacaklarına karşılık olmak üzere 04/03/2015 tarihli 240.000-TL tutarlı … Bankası … Şubesine ait teminat mektubunu verdiğini, müvekkilin davalıya karşı teminat mektubunun paraya çevrilmesini gerektirir bir kusur, borcu vs. yoktur. Teminat mektubunun paraya çevirme koşulları oluşmadığını, edinilen bilgiye göre davalı tarafından … Bankası … Şubesine ait teminat mektubu paraya çevrilmek üzere bankaya ibraz edildiğini, banka tarafından bu tür durumlarda teminat mektubunun kati olması sebebi ile Davalıdan bir cari hesap ekstresi dahi istemeyeceği bilinmekte olunduğunu, bu halde dahi paraya çevirme başvurusu Müvekkilin bankalar nezdinde itibarının sarsılmasına sebep olduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya ve faize ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile öncelikle teminat mektubunun kati olması sebebi ile paraya çevrilmesi halinde Müvekkil ve banka için geri dönülmesi zor zararlar doğmasına engel olabilmek için … Bankası … şubesine ait 04.3.2015 tarihli 240.000-TL bedelli … mektup nolu teminat mektubu üzerine ödenemez şerhi konulması için tedbir konulmasına bu konuda ilgili banka şubesine müzekkere yazılmasına, Sözleşme ve ticari kayıtlara göre dava tarihi itibari ile Müvekkilin davalı tarafa herhangi bir borcunun (vadesi gelmiş) bulunmadığının tespiti ile sözleşme kapsamında Davalı tarafa verilmiş teminat mektubunun parayı çevrilmesine yer olmadığına karar verilmesi dolayısı ile taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi, bu esnada banka teminat mektubu paraya çevrilmiş ise paraya çevrilme tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi işletilerek bedelin müvekkile iadesine, yargılama gideri ve vekillik ücretinin karşı tarafa Yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Müvekkil ile davacı şirket arasında 22.01.2013 tarihinde “Madeni Yağ Bayilik Anlaşması” ve16.08.2016 tarihli Zeyilname imzalandığını, müvekkili ile davacı arasında akdedilmiş Anlaşma ile davacı taraf, servisinde münhasıran … den veya … nin gösterdiği yerden satın alacağı ürünleri kullanmayı ve/veya sair borç bedellerini tediye şartlarına uygun olarak zamanında ödemeyi yüklendiğini, anlaşmanın 5. maddesi uyarınca, müvekkili şirket davacı tarafa anlaşmaya konu servisteki ticari faaliyetinin ve satışlarının geliştirilmesi, söz konusu servisteki hizmet kalitesinin iyileştirilmesine yönelik ekipmanların temin edilmesi, yenilenmesi amacıyla ve davacının anlaşma süresince yerine getireceği ürün alımlarının -60 ton- tümüne şamil olmak üzere toplam 320.000 TL+KDV tutarında “Peşin Satış Geliştirme Teşvik Prim Avansı” ödendiğini, anlaşmanın 5. maddesinin iii. bendine göre davacı teşvik priminin 60 ton ürün miktarına tekabül ettiğini ve her eksik kalan ton başına 5.333,3 TL yi fatura karşılığında müvekkil şirkete iade edeceğini ve böyle bir durumda … nin nezdinde bulunan teminatları nakde çevirme hakkına haiz bulunduğunu kabul ve taahhüt ettiğini, anlaşmanın 5. maddesinin (b) fıkrasında eksik kalan ton başına yapılacak hesaplamanın ne şekilde olacağı detaylı biçimde gösterildiğini, anlaşma süresince toplam 60 ton alım yapmayı kabul ettiğini, ancak anlaşmanın üzerinden 5,5 yıl geçtiği 06.07.2018 tarihine kadar ancak 18.210 KG ürün alımı yapıldığını, anlaşmanın başlangıcından 06.07.2018 tarihine değin alım taahhüdünün küçük bir kısmının yerine getirilmesi, bayinin tamamlaması gereken 41.790 KG alım yükümlülüğünü yerine getirmesinin mümkün olmadığını göstertiğini, bu süreç boyunca müvekkil şirket gerek sözlü gerek yazılı olarak bayinin ürün alımında bulunması gerektiğini bildirdiğini, ancak bayi ürün alımını durdurarak ve müvekkil borçlarını vadesinde ödemeyerek Anlaşmayı ihlal ettiğini, anlaşmanın 5. Maddesinin c. Bendinde eksik ürün alımı sebebiyle anlaşmanın süresinden önce feshedilmesine sebebiyet verilmesi durumunda, müvekkil şirketin anlaşmayı haklı olarak feshedebileceği ve toplam ürün alım taahhüdü ile gerçekleşen ürün alım taahhüdü arasındaki farkın “Peşin Satış Geliştirme Teşvik PrimAvansı” düşülerek … ye iade edileceği, … nin nezdinde bulunan teminatları nakde çevirme hakkı bulunduğu yer almakta olduğunu, davacının Anlaşma hükümlerini İhlal etmesi nedeniyle müvckkil tarafından keşide edilen … 15. Noterliğinin 06.07.2018 tarih vc … yevmiye nolu ihtarnamesi ile Anlaşma müvekkil tarafindan haklı olarak feshedilmiştir ve muaccel hale gelen müvekkil alacaklarının ödenmesi ihtar edildiğini, davacı tarafından alımı gerçekleştirilmeyen ürün miktarına tekabül eden “Peşin Salış Geliştirme Teşvik Prim Avansı” için müvekkil tarafından düzenlenen 12.10.2018 tarihli 262.998,40 TL tutarlı faturaya konu edildiğini, davacının müvekkil nezdinde doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatının teşkil eden … Bankası … şubesine ait 04.03.2015 tarihli ve 225.000,00 TL tutarında banka Teminat Mektubu davacının borçlarına karşılık nakde çevrilmiş olup, hali hazırda tenıinat mektubu bedeli dışında davacının müvekkil şirkete fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 37.998,40 TL borcu bulunmakta olduğunu, açıklanan nedenlerle ve fazlaya dair her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı yanın hukuki ve maddi dayanaktan yoksun, usul ve yasaya aykırı davasının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep etmiştir.
Mahkememizce yazılan talimat uyarınca … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/108 Talimat sayılı dosyasından mali müşavir bilirkişi olarak görevlendirilen … tarafından bilirkişi raporu özetle;
-Taraflar arasında bayilik anlaşması ve zeyilnamenin sözleşmesinin bulunduğu,
-Davacı firmanın, davalı firmadan KDV dahil 282.134,97 TL tutarında mal/hizmet alımında bulunduğu, ayrıca davalı firmaya 2017 yılından devreden 15.352,99TL borcu olduğu ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, karşılığında 34.275,00 TL tutarında banka yoluyla ödeme yaptığı, 278.986,09 TL dava dışı firmalardaki alacaklarıyla (belgesiz-muhasebe kayıtları doğrultusunda) ödediği, neticede 2018 yılı kapanış işlemlerinde davalı firmaya borcunun/alacağının olduğuna dair muhasebe kaydının olmadığı,
Aksi takdirde, 278.986,09TL’lık ödemenin geçersizliğinin kabulü halinde, davacının 278.986,09TL borcunun olabileceği, tespit edildiği belirtilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen … tarafından sunulan 04/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
İncelenen davalı şirkete ait 2013-2014-2015-2016-2017-2018-2019 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdik/beratlarının yasal süresinde yaptırılmış olduğu, 2019 yılı yevmiye kapanış beratı oluşturma yasal süresinin henüz dolmadığı, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu,
Davalı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 30.09.2018 mutabakat tarihi itibarıyla davacı yandan herhangi bir alacağının bulunmadığı, bu tarihten sonra davalı yanın keşide ettiği 12.10.2018 tarih, 197 numaralı, KDV dahil 262.998,40 TL bedelli, “peşin ödenen satış geliştirme teşvik primi avans iadesi faturası ile 225.000,00 TL tutarındaki teminat mektubu tahsilatı neticesinde, 01.10.2018 dava tarihi itibarıyla bakiyesine göre ise davalı yandan 37.998,40 TL alacaklı olduğu,
Sözleşmenin yürürlükte kaldığı süre içerisinde davacı yanın alım yaptığı akaryakıt miktarının 18.210 kg olduğu, bu durumda davacının ödemiş olduğu satış geliştirme teşvik primi avansının 60.000 – 18.210 = 41.790 kg lık kısmının karşılıksız kaldığı, sözleşmenin 5.b maddesinde yer aldığı şekli ile davacı yanın eksik alım miktarı için ton başına 5.333,33 TL geri ödeme yapması gerektiğinden, iade tutarının 41,79 x 5.333,33 =222.880,00 TL + KDV = 262.998,40 TL olacağı,
Taraflar arasında 22.01.2013 tarihli 5 yıl süreli “Madeni yağ bayilik anlaşması” akdedildikten sonra, 16.08.2016 tarihli, 3 yıl süreli, aynı hüküm ve koşullarla geçerli olacak “zeyilname” nin akdedilmiş olması, buna rağmen sözleşmenin 06.07.2018 tarihinde fesih edilmiş olması karşısında, sözleşmenin normal hitam süresinden (15.08.2019) tarihinden 1 yıl 40 gün önce sonlandırıldığı,
Davalı yanın bu durumu, bayinin kalan süre zarfında alım taahhüdünü yerine getiremeyeceği kanısının kuvvetlenmesine ve davacı bayinin alımı durdurmasına dayandırdığı görülmekle, davalı yan ürün teslim ekstresinde göre davacı yanın son ürün alım tarihinin 20.02.2018 olduğu ve 06.07.2018 ihtarname tarihine kadar başkaca ürün alımı da yapmadığı dikkate alındığında, sözleşmenin 5.c maddesinde yer alan “madeni yağ satış faaliyetlerinin her ne sebeple olursa olsun durması” düzenlemesi çerçevesinde davalı yanın sözleşmeyi haklı olarak fesih etmiş olduğu,
Netice itibarıyla davalı yanın teminat mektubunu paraya çevirmesinin, sözleşme hükümlerine uygun olduğu, buna dayalı olarak davacı yanın teminat mektubunun iadesini talep edemeyeceği belirtilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, bayilik sözleşmesi kapsamında verilen teminat mektubunun haksız yere paraya çevrildiği iddiasıyla teminat mektubu bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Alınan bilirkişi raporu, sunulan deliller tüm dosya kapsamıyla birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 22.01.2013 tarihli 5 yıl süreli “Madeni Yağ Bayilik Anlaşması” imzalandığı, sözleşmeden sonra 16.08.2016 tarihli, 3 yıl süreli, aynı hüküm ve koşullarla geçerli olacak “zeyilname” nin düzenlendiği, buna rağmen sözleşmenin 06.07.2018 tarihinde fesih edilmiş olması karşısında, sözleşmenin normal süresinden (15.08.2019) tarihinden 1 yıl 40 gün önce sonlandırıldığı, davalı yanın bu durumu, bayinin kalan süre zarfında alım taahhüdünü yerine getiremeyeceği kanısının kuvvetlenmesine ve davacı bayinin alımı durdurmasına dayandırdığı görülmekle, davalı yan ürün teslim ekstresine göre davacı yanın son ürün alım tarihinin 20.02.2018 olduğu ve 06.07.2018 ihtarname tarihine kadar başkaca ürün alımı da yapmadığı dikkate alındığında, sözleşmenin 5.c maddesinde yer alan “madeni yağ satış faaliyetlerinin her ne sebeple olursa olsun durması” düzenlemesi çerçevesinde davalı yanın sözleşmeyi haklı olarak fesih etmiş olduğu, bu nedenle davalının teminat mektubunu paraya çevirmesinin sözleşme hükümlerine uygun olduğu, buna dayalı olarak davacı yanın teminat mektubu bedelini talep edemeyeceği anlaşıldığından, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince maktu olarak hesaplanan 269,85 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 3.842,47 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 3.572,62 TL harcın istek halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine.
3-Davalı … …Şirketi lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 34.500,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır