Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/829 E. 2022/934 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/829 Esas
KARAR NO : 2022/934
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2021
KARAR TARİHİ : 08/12/2022

Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Müvekkilleri … … ve … …ın, diğer müvekkili olan … A.Ş.’nin ortağı ve müşterek imza ile temsil-ilzama yetkili yönetim kurulu üyesi olduğunu, hiçbir zaman … A.Ş. Firmasının tek imza ile temsil ilzam edilmediğini, bu durumun … … ve icraya koyan avukat tarafından bilindiğini, … …, … … ve … arasında vaki “Kat karşılığı İnşaat sözleşmesi ” gereği, müvekkili …’nın hem inşaatı yaptığını hem de sözleşme gereği aylık taksitler halinde … … ve … …’e ödemeler yaptığını, kat karşılığı sözleşme yapılırken … … ve … …’in önce teminat senedi talep ettiklerini, avukat …’in senedi bizzat kendisinin yazdığını, müvekkili … … a imzalattıklarını, diğer müvekkili … … imzalamadığından senetin ortada ve bedelsiz kaldığını ve … …’in eline geçtiğini, senet teminatından karşılıklı olarak vazgeçildiği için de, müvekkillerinin karşılıklı güven esasına dayanarak senedin peşine düşmediklerini, 2 yıldır kısa COVID Salgın dönemi hariç düzenli ödeme yaptıklarını, senedin sadece … açısından değil, müvekkili … … açısından da geçersiz olduğunu, … …’ün imzasının olmadığını, aleyhine tespit istenenin bu hususu ve senedi geçersiz kılan diğer hususları bilmemesinin mümkün olmadığını, evrakın kambiyo senedi olarak takibe konulduğunu, ancak 6102 sayılı TTK’nın 776.maddesinde yazılı unsurların mevcut olmadığını, senet evrakının aslı geçersiz olduğundan aval ya da kefaletin de geçersiz olduğunu, tarihsiz olan geçersiz senet belgesinin 21.01.2019 tarihinden sonraki 1 yıllık süre olan 20.01.2020 tarihinde geçersiz hale dönüştüğünü, icra müdürünün de hata yaparak icra talebini tensip ettiğini, şikayet yoluna gidilip, … İcra Hukuk Mahkemesi nin 2021/… E sayılı dosyasında İcranın durdurulmasına karar verildiğini, senedin üzerinde kurucu unsurlardan “malen ya da nakden, ya da teminat ifadesi” yazılması gerektiğini, bu senedin üzerinde böyle bir ibare olmadığını, müvekkili firma …’nın çift imza ile temsil ve ilzam edilebilirken, çift imzanın olmamasının ve müvekkili … …’ ün de senette imzası olmaması sonucu senedin “yasal unsurlarının oluşmadığını, TBK 13 gereğince senedin geçersiz olduğunu, … Asliye Ticaret Mahkemesi nin 2021/… D.İş sayılı dosyasında 18.11.2021 günlü celsede, … açısından ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına rağmen, hukuki hata ile müvekkili … … ve müvekkili … … hakkında ihtiyati haciz kararının kaldırılmadığını, kararı istinaf edeceklerini belirterek ; HMK 208 ve 209 (Adi bir senetteki yazı veya imza inkâr edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz.) uyarınca senetle ilgili her türlü işlemin (İhtiyati haciz, icra, vd) dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına, …. İcra Müdürlüğü nezdinde 2021/… sayılı dosyada bulunan 10.000.000.-TL bedelli senedin her müvekkili için ayrı ayrı “geçerli senet olmadığı”nın tespitine, senet üzerindeki yazıların müvekkillerine ait olmadığının tespitine ve davalı taraf hakkında %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP /Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle;
Müvekkili … … Eren, dava dışı alacaklı … … ve … arasında; “İstanbul, …, … Mahallesine kain, … pafta, … Ada 20 Parsel Sayılı” gayrimenkul ile ilgili olarak … Noterliği’nin 02.09.2015 tarih ve … yevmiye numarası ile “Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi” tanzim edildiğini, … … ile … … ün hem … adına hem de kendi adlarına ilgili sözleşmeyi imzaladığını, akabinde, davacılar tarafından ödemelerin düzenli yapılmaması üzerine, aynı taraflar arasında … Noterliği’nin 18.01.2019 tarih ve … yevmiye numarası ile düzenleme şeklinde tadil sözleşmesi akdedildiğini, 18.01.2019 tarihli tadil sözleşmesinin 2.1. Maddesinde; borçlu …’nın tadil sözleşmesinin imza tarihi itibarıyla 7.500.000,00- USD bakiye ana para borcu olduğu, bu borcun 5.500.000,00- USD tutarının nakden, 2.000.000,00- USD tutarının daire verilmek suretiyle ödeneceğinin kararlaştırıldığını, tadil sözleşmesinin 2.1. maddesinde belirtilen nakit alacak tutarı olan 5.500.000,00- USD’nin ödenmesi için 30.000.000,00- TL tutarında ipoteğin tapu nezdinde tesis edildiğini, yine 5.500.000,00- USD alacak için davacılar tarafından 10.000.000,00- TL meblağlı 2 (iki) adet senet düzenlendiğini, senet bordrosu tanzim edildiğini, … tarafından ödemelerin sözleşmeye uygun bir şekilde gerçekleştirilmemesi sebebi ile müvekkilinin muaccel olan 1.750.000,00- USD ana para borcunun ve borca işleyen gecikme tazminatının ödenmesine yönelik 23.10.2020 tarihli, … Noterliğinin … Yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, bu ihtarname sürecinden netice alınamaması ve davacı / borçlular tarafından muaccel borcun ödenmemesi sebebi ile; ilgili sözleşme kapsamında bu defa müvekkili … … ‘in kardeşi … … tarafından tekrar … Noterliği, … Yevmiye numaralı, 11.12.2020 tarihli ihtarnamenin keşide edildiğini ve 1.750.000,00- USD ana para borcunun ve borca işleyen gecikme tazminatının ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde ödenmesinin talep edildiğini, ise de borçlular tarafından keşide edilen ihtarnameye cevap verilmediğini, keşide edilen ihtarnamelere rağmen 18.09.2019 tarihli tadil sözleşmesinde yer alan ödeme planına uygun bir şekilde ödemelerin gerçekleştirilmemesi ve muaccel borçların ödenmemesi sebebi ile 02.09.2015 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin diğer alacaklısı dava dışı … … tarafından tekrar; 1.650.000,00- USD ana para borcunun ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde ödenmesini 03.09.2021 tarihinde … . Noterliği, … Yevmiye numaralı ihtarname ile talep edildiğini, Keşide edilen ihtarnameye … tarafından 24.09.2021 tarihli, … Noterliği, … yevmiye numaralı ihtarname ile cevap verildiğini ve … tarafından “Salgın hastalık döneminde devlet dahi icraları durdurmuş iken, ticari faaliyet felç olmuş iken, firmalar satış yapamamış iken ve ciro yapamamış iken, bu dönem (18 ay) ile ilgili olarak faiz tahakkuku yapılmaması ve yeni ödeme planı ile devam edilmesi” talep edildiğini, …, … … ve … … borçlarını ve temerrüde düştüklerini inkar etmediklerini, aksine, borçlarını süresi içerisinde, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olarak ödemediklerini ikrar ettiklerini, senedin geçersiz olduğu iddiasının yersiz olduğunu, ihtilafa konu senedin TTK m.776’da yer alan tüm şekil şartlarını taşıyan bono niteliğine haiz olduğunu belirterek, mahkemenin 24.12.2021 tarihli tensip zaptının 12 (dört) no’lu ara kararından rücu edilmesine, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE/
Dava; İİK 72 gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; ” …. İcra Müdürlüğü nün 2021/… sayılı dosyasında takibe konan 10.000.000.-TL bedelli 21/01/2019 düzenleme tarihli bononun,-yasal unsurları -tarihsiz, malen ya da nakden ibaresiz, sirkülerde ve Ticaret Sicil Gazetesinde yazan 2. İmzasız, isim hatalı, süresi geçkin, – taşımaması nedeniyle ve davacı bono avalisti … …ın aval verme ve kambiyo senedi düzenleme özel yetkisi olmaması nedeniyle davacı … … , davacı … … ve davacı … San Ve Tic AŞ için ayrı ayrı “geçerli senet olmadığı” nın tespit edilmesi,
-Senet üzerindeki yazıların davacılara ait olmadığının tespit edilmesi,
-Davacıların borçlu olmadığının tespit edilmesi,
-Tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı istemi” olarak tespit edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile HMK 208 ve 209 gereğince dava konusu senetle ilgili dava sonuçlanıncaya kadar her türlü işlemi için durdurulmasına karar verilmesini talep etmiş,
Mahkememizce 05/05/2022 tarihli ara karar ile;
“İhtiyati tedbir talebinin İİK 72/3 maddesi gereğince kabulüne, mahkememiz dosyasına %15, icra dosyasına senet bedelinin %100 teminatın yatırılması veya kesin ve süresiz teminat mektubunun ibrazı ve dekontun mahkememiz dosyasına ibraz edilmesi halinde İİK’nun 72/3 maddesi gereğince icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmemesi için İİK 72/3 uyarınca ihtiyati tedbir konulmasına, ” karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir ara kararının davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş,
… Mahkemesi … HD nin 29/09/2022 tarih 2022/… esas 2022/… karar sayılı ilamında;
“İİK 72/3 maddesinde “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir “ hükmü yer almaktadır.
HMK’nın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece davanın takipten sonra açıldığı gözetilerek İİK 72/3 maddesinde düzenlendiği şekilde icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmiş olup, ara kararın ilgili kanun maddesindeki düzenlemeye uygun ve dosya kapsamına göre talep ve karar tarihi itibarı ile mübrez delillerin HMK 390/3 maddesinde düzenlenen yaklaşık ispat için yeterli olduğu anlaşılmaktadır. Mahkeme takdirine göre belirlenen teminat miktarı ise İİK’nın 72/3 madde hükmüne uygundur. Ayrıca davalının itirazları mahkemece değerlendirilmiş olup, itirazların reddine dair açıklanan gerekçede bir eksiklik bulunmamaktadır. Sair istinaf sebepleri ise, HMK’nın 394. maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbire itiraz nedenleri arasında yer almayıp, geçici hukuki koruma tedbirlerinin yargılama sırasında değişen delil durumuna göre her zaman değiştirilmesi veya kaldırılmasının mümkün olduğu gözetildiğinde mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararı ve itirazın reddine dair ara karar usul ve yasaya uygundur. ” gerekçesi ile davalının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
10.000.000.-TL bedelli 21/01/2019 düzenleme tarihli, keşidecisi … San Ve Tic AŞ, avalisti … … olan bono nedeniyle davacıların talebi;
Bono üzerindeki yazıların davacılar … …, … ve … San Ve Tic AŞ ye ait olmadığının tespit edilmesi, davacıların borçlu olmadığının tespit edilmesidir.
Mahkememizde 29/09/2022 tarihli duruşmada dinlenen davalı tanığı … ; “Bonodaki elle yazılan rakamlar ,yazılar , alacaklı kişi adı, bana aittir ancak düzenleme yerinin alt kısmında … … karşısındaki yazı ve imzalar bana ait değildir, ayrıca sağdaki … yazısı da bana ait değildir, kaşede bana ait değildir, İstanbul yazısının altındaki … AŞ yazısı ve kaşesi ile yine düzenleme yeri kısmının altındaki harfler ve imza bana ait değildir , gösterilen bu bono … … ‘ın elinden sadır olmuştur, ayrıca senet bordrosu hazırlamıştım” Şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı … … vekili bono üzerinde … … adına atılan imzayı kabul ettiklerini, bu imzanın … … a ait olmadığı konusunda bir iddiaları olmadığını yargılama aşamalarında, duruşma beyanında tekrarlamıştır.
Mahkememizce Bono üzerindeki İstanbul yazısının altındaki … AŞ yazısı ve kaşesi ile yine düzenleme yeri kısmının altındaki harfler ve imzaların davacı … … a ait olduğu sabit bulunmuştur.
Vadesi gösterilmemiş olan dava konusu bono TTK 777/2 m. Uyarınca görüldüğünde ödenecek borç sayılır. Hamilin müracaat hakkını kaybettiği hallerde dahi bonoyu düzenleyen dolayısıyla aval veren TTK 678.md uyarınca ( temsile yetkili olmadığı hâlde bir kişinin temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye imzasını koyan) o poliçeden dolayı bizzat sorumlu olacaktır. Somut olayda aval veren … … borçtan sorumlu olacaktır
Bununla birlikte TTK’nın 702. maddesinin 2. fıkrası gereğince avalistin sorumluluğu ancak kambiyo senedinde şekle dair bir eksiklik olması hâlinde ortadan kalkar. Takibe dayanak bono şeklen de olsa TTK’nın 776. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi uyarınca şeklen noksanlık taşımamaktadır.
Davacılar vekili bono üzerinde davacı … … ün imzası bulunmadığını iddia etmiş olup; incelenen bonoda davacının imzası olmadığı görülmüş, dinlenen tanıkta bono imzalanırken … … ün orada bulunmadığını açıklamıştır.Bono üzerinde davacı Münür … ün imza ve yazısı bulunmadığı sabit olmuştur.
Davacı … San Ve Tic AŞ adına bono üzerinde kaşe ve kaşe üzerinde tek imza bulunduğu görülmüştür. Bu imzanın davacı … … tarafından atıldığı bono üzerindeki imzaların aynı olduğu, tanık tarafından beyan edilmiş,mahkememizce gözlemlenmiştir.
Davacı şirket imza sirküleri ve … kaydına göre davacı şirket ancak çift imza ile temsil edilebilecektir. Müştereken yetkili müdürleri … … ve … … tür. Kaşe üzerinde tek … … ın imzası bulunduğundan ve … … ün imzası eksik olduğundan; senedin düzenleme tarihinde şirket adına tek imza ile imzalanmış başkaca çek veya senet, olup olmadığı, veya imza atan şahsın borçlu şirketi tek başına temsile yönelik vekaleti olup olmadığı hususu mahkememizce araştırılmıştır.
Bu konuda bankalara, … ya, ipotek işlemini yapan tapu dairesine müzekkereler yazılmış, ipotek ve tapu işlemlerinde davacı şirket … un ortak vekalet ile temsil edildiği, banka, çek ve tüm senet işlemlerinin müşterek ve iki imza ile yapıldığı tespit edilmiştir. Bu nedenle dava konusu bono üzerindeki tek imzanın davacı … San Ve Tic AŞ yi bağlamayacağı sabit bulunmuştur.
…. İcra Müdürlüğü nün 2021/… sayılı icra takibi … ATM nin verdiği 2021/…-724 d.iş sayılı ihtiyati haciz kararı ile başlatılmıştır. Bu karara karşı yapılan itirazın reddi üzerine … Mahkemesi … HD 10/02/2022 tarih ve 2022/… sayılı ilamını vermiştir. Açıklanan bu ilam mahkememizce hüküm kurulurken dikkate alınmıştır.
Mahkememizce davacılar … … ve … Ticaret Anonim Şirketi yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
İİK 72 gereğince dava konusu bononun bedeli 10.000.000.-TL nin %20 si oranında kötü niyet tazminatının davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacı … … yönünden; davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı … … yönünden ihtiyati tedbir kararı uygulandığından dava konusu bononun bedeli 10.000.000.-TL nin %20 si oranında kötü niyet tazminatının davacı … … dan tahsili ile davalılara verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın davacılar … … ve … Ticaret Anonim Şirketi yönünden kabulü ile; …. İcra Müdürlüğü nün 2021/… sayılı dosyasında takibe konan 10.000.000.-TL bedelli 21/01/2019 düzenleme tarihli bono nun “geçerli senet olmadığı” nın tespit edilmesine, senet üzerindeki yazıların davacılara ait olmadığının tespit edilmesine, davacıların borçlu olmadığının tespit edilmesine
10.000.000.-TL nin %20 si oranında kötü niyet tazminatının davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine
Davacı … … ın davasının ve taleplerinin reddine, davacı yönünden ihtiyati tedbir kararı uygulandığı gözetilerek 10.000.000.-TL nin %20 si oranında kötü niyet tazminatının davacı … … dan tahsili ile davalılara verilmesine,
2-Lehine dava kabul edilen davacılar … Ticaret Anonim Şirketi ve … … yönünden;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 338.000,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılar … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ve … …’e verilmesine,
Davacılar tarafından yapılan 578,90 TL tebligat vs yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılar … Ticaret Anonim Şirketi ve … …’e verilmesine,
3-Aleyhine dava reddedilen davacı … … yönünden;
Karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 338.000-TL nispi vekalet ücretinin davacı … …dan tahsili ile davalıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 683.100,00-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 170.775,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 512.325,00-TL harcın davacı … … dan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalının yaptığı tebligat ve müzekkere gideri 392-TL nin davacı … …dan alınarak davalıya verilmesine,
4-HMK. 333. md. uyarınca yatırılan ve bakiye kalan gider avanslarının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde yatıran taraflara iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde … BAM da istinaf yolu açık olmak üzere, oybirliğiyle karar verildi.08/12/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır