Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/683 E. 2022/1019 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/683 Esas
KARAR NO : 2022/1019
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/10/2021
KARAR TARİHİ : 27/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle;. Müvekkilinin plakası belli olmayan bir aracın çarpması neticesinde zarara uğradığını, iş bu sebeple davalının tazmin sorumluluğunun bulunduğunu beyanla; 800,00 TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatı, 50,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00-TL geçici bakıcı masrafı ve 100,00 TL sürekli bakıcı masrafı, 50,00 TL tedavi masrafı olmak üzere toplam 6.100,00 TL tazminatın davalı …’na başvuru tarihi olan 09.02.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tazmini ile ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlgili yerlere müzekkereler yazılmış, cevabi yazılar dosya arasına alınmıştır.
Kusur, zarar ve maluliyet üzerine bilirkişi incelemesi yapılmış, hazırlanan raporlar taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekilince bilirkişi raporunda saptanan miktar üzerinden talep arttırım dilekçesi sunulmuş iş bu dilekçe davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlığın konusunun Sigortası bulunmayan aracın karıştığı trafik kazası nedeni ile cismani zarara uğrayan davacının davalıdan kusur durumuna göre tazminat olacağı olup olmadığı ve miktarı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Davacı yan iş bu davayı davalı yana, zarara sebebiyet veren aracın plakasının belli olmaması sebebi ile ikame etmiş olup, bu meyanda kazanının husule gelip gelmediği, kazanın plakası belli olmayan araçtan kaynaklı olup olup olmadığının tespitinin gerekeceği, dosya kapsamı itibari ile yapılan incelemede; kazanın meydana gelip gelmediği hususunda ispata elverişli hiçbir delil bulunmadığı, kaza anında tutulan tutanak olmadığı, davacının kazanın olduğunu iddia ettiği tarihten 3 gün sonra kolluk nezdinde ifade verdiği, olaya dair yürütülen soruşturma dosyası incelendiğinde, kaza yerine ilişkin kamera kaydının da bulunmadığı, soruşturma dosyasında olaya şahit olan tanık olmadığı gibi davacı yanca da olaya dair tanık bildirilmediği ve yine soruşturma dosyası incelendiğinde görüldüğü üzere, davacı yanca tarif edilen araç modeline ilişkin kolluk birimince yapılan etraflı araştırmada Tarsus ilçesi PTS çalışması sonucunda 5 adet araç plakası tespit edilmiş, davacı yana gösterilmiş, davacı tespit edilen kişiler olmadığını beyan etmiş olup, bu durumda kazanın olup olmadığı var ise de plakası belli olmayan araç ile yapılıp yapılmadığı hususlarında davacının ispat külfetini yerine getiremediği, dosya kapsamına alınan bilirkişi raporunda her ne kadar kusur tespiti yapılmış ise de; bilirkişi açıkça tespitin salt davacı beyanına göre yapıldığını, dosya kapsamında kazaya dair kusur tespitine yarar delil bulunmadığını açıkça ifade etmiş, bu tespit yönünden de davacının rapora itirazı olmamış olup, davalı yönünden kazanılmış hakkın da oluştuğu, hülasa davacının davasını ispat edemediği, mahkememizin yapmış olduğu tespitlere bire bir uyan yüksek mahkeme kararlarında da;
“…Mahkemece, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre kazanın iddia edilen şekilde plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen bir aracın davacının kullandığı motora arkadan çarpması sonucu meydana geldiğinin ve bu suretle davacının bedensel zararlarının …’nın sorumluluğunda olduğunun ispatlanamadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ……….usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına…kaza türünün engel cisim ile çarpışma şeklinde belirtildiğinin anlaşılmasına göre…hükmün onanmasına..” (Yargıtay 17. HD. E.2017/3197, K.2019/9519 T. 16.10.2019)
“Davacı taraf her ne kadar, müvekkilinin içerisinde yolcu olarak bulunduğu …….. plakalı motosiklete, 13.08.2016 tarihinde plakası tespit edilemeyen bir aracın arkadan çarpıp kaçtığını iddia etmişse de; motosiklet sürücüsü ile motosiklette yolcu olan davacı ve diğer müştekilerin olaydan yaklaşık 4-5 ay sonra aynı gün ifade vermeleri ve …kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi ile kararın gerekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde, dava konusu trafik kazasının, davalı …’nın sorumluluğu doğacak şekilde, plakası tespit edilemeyen bir aracın, davacının yolcu olarak bulunduğu motosiklete çarptığı şeklinde gerçekleştiğinin, davacı tarafça ispatlanamadığı kanısına varıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusundaki iddia ve itirazları yerinde görülmemiştir. ” (İstanbul BAM 40. HD. E.2019/2145, K.2021/658 T. 22.04.2021)
“Davacı vekili dava dilekçesinde her ne kadar 20/11/2015 günü müvekkilinin sevk ve idaresindeki elektrikli bisiklet aracıyla seyir halinde iken, plakası tespit edilemeyen bir aracın aniden sola kırması sonucu yaralamalı trafik kazasının meydana geldigini, müvekkilinin müvekkilinin kaza sebebi ile ciddi mahiyette kalıcı maluliyete ugradıgını belirterek maddi tazminat isteminde bulunmus ise de, davacı kazanın plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen bir aracın sebebiyet verdigine, kazanın bu sekilde olustuguna iliskin olarak herhangi bir delil göstermemis bu konuda tanık ifadesi sunmamıstır. Bu sekilde davacı tarafından olayın trafik kazası oldugu ve ikinci bir aracın kazaya sebebiyet verdigi hususunun kanıtlanamadığı anlasılmıstır. Mahkemece sadece davacının beyanına dayanılarak davanın kabulüne karar verilmis ise de, davacının kendisine çarpması neticesinde kazanın meydana geldigi hususunda yeterli delil bulunmamakta davacı sigortalısı tespit edilemeyen bir aracın kusurlu davranışı nedeni ile meydana gelen trafik kazası nedeni ile yaralandıgını dosyadaki mevcut delil durumu ile ispatlayamamıstır. Bu nedenle davacı tarafından ispatlanamayan davanın tümden reddine karar verilmesi gerektigi halde kabulü yönünde karar verilmesinin hatalı olduğu” (Adana BAM 3. HD. E.2020/1060, K.2021/1110 T. 22.06.2021)
“…davacının meydana gelen kazada plakası belli olmayan siyah renkte bir aracın çarpması sonucu yaralandıgı iddiasını yeterince ispatlayamadıgı, davacının vücudunda meydana gelen yaralanmalarının ciddiyetine (yüzünde ve belindeki izler, bel kırılması) rağmen hastanede doktorun dikkate almayıp sadece igne yapıp göndermis olmasının ve hastane polisinin olaya müdahil olmamıs olmasının hayatın olagan akısına uygun olmadıgı, Cumhuriyet savcılığına ait sorusturma dosyasına sunulan kazalı motorun kaza sonrası bulundugu yolun mahkemecesince kesif yapıldıgı yere uymaması, davacının iddia ettigi gibi kazaya sebebiyet verdigi iddia olunan aracın motorun dikiz aynasının çarpması ihtimalinin bulunmadıgı, bu durumun bilirkisi raporu ile de sabit oldugu, kesif esnasında dinlenen tanıkların olay anını görmemesi de nazara alınarak kazaya plakası tespit edilemeyen aracın sebep oldugunun ispatlanamaması kanaatine varılarak ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir yanlıslık bulunmadığı..” (Adana BAM 3. HD. E.2020/135, K.2021/172 T. 26.01.2021) ifade edilmiş olup, anılan sebepler ve somut olaya uyan yüksek mahkeme kararları nazara alınarak davanın reddine dair aşağıdaki hali ile hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihindeki tarifeye göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalıya verilmesine,
4-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL ile tamamlama harcı 182,00 TL’nin toplamı olan 241,30 TL’nin mahsubu ile fazla yatan 160,60 TL’nin talebi halinde davacıya iadesine,
5-Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile yatıran tarafa iadesine,
6-1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*