Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/64 E. 2021/1069 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/64 Esas
KARAR NO : 2021/1069
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 27/01/2021
KARAR TARİHİ : 21/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil banka ile davalı borçlular arasında akdedilen Temel Bankacılık Sözleşmesi gereği kredi kullanıldığını, kredi borcunun vadesinde ödenmemesi üzerine … 1. Noterliğinin … yevmiye numaralı 06.02.2020 tarihli ihtarnamesiyle borçlulara kredi hesabının kapatıldığı ve ilgili borcun ödenmesi konusunda ihtarda bulunulduğunu, davalı borçlular tarafından borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını ve ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davalı borçluların haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı borçlular tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalıların alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesi özetle; Öncelikle davacının davasını yetkisiz mahkemede açtığını, … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, Genel Kredi Sözleşmesinin niteliği itibariyle ticari sözleşme vasfı taşımadığından davacının davasının görevsizlik nedeniyle Tüketici Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla sözleşmelerin alt kısımlarında 1, 2 vd. sayfalarında müvekkillerinin imzalarının olmadığını, imza taşımayan kısımlarda yer alan faiz, cezai şart vd. yükümlülüklerden müvekkillerin sorumlu tutulması kabul edilemeyeceğini, davacı her ne kadar sözleşmeyi Genel Kredi Sözleşmesi olarak adlandırmış ise de ortada Tüketici Kredi Sözleşmesi mevcut olup uyuşmazlığım Tüketici Kanuna göre çözümlenmesi gerekli olduğunu, kat ihtarı itibarı ile müvekkilinin 143.423,53 TL borcu da bulunmadığını, davacı yanca keşide edilen ihtarnamenin davalı …’a hiçbir şekilde tebliğ edilmediğini, keşide edilen ihtarnamede 17/10/2019, 17/11/2019, 17/12/2019, 17/01/2020 tarihli taksit tutarlarının belirtilerek ödenmesi gereken tutarın bildirilmesi 30 gün ödeme süresi verilmesi 30 günlük sürenin dolmasından sonra hesabın kat edilmesi gerekli olduğunu ancak davacı yanın usulüne uygun bir muacceliyet ihbarında bulunmadığından vadesi gelmeyen taksit tutarlarını müvekkilinden istemesinin hatalı olduğu gibi asıl müşteriye usulüne uygun kat ihtarı yapılmadan takibe başlanmasının hatalı olduğunu, …’ın 400,000,00 TL kefil olarak imzasının alındığını, TBK.nun 583. Maddesi uyarınca Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmayacağını, müvekkili …’ın kendi el yazısı ile yazılmadığını ve müvekkilinin diğer sözleşme sayfalarında imzasının bulunmadığını, davacı yanca talep edilen faiz oranı ve faiz miktarının fahiş olduğunu ve davacı bankanın tek taraflı faiz belirlemesine itiraz ettiklerini, tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep dava etmiştir.
Davalı …’a usulüne uygun davetiye tebliğ edildiği, vekil olarak Av….’nin cevap dilekçesi verdiği ancak vekaletnamenin dosyaya sunulmadığı anlaşıldı.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalıların vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davacı tarafça delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyası, Temel Bankacılık Sözleşmesi, ihtarname, banka kayıtları, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 20/02/2020 tarihinde 113.905,42-TL asıl alacak, 20.952,37-TL işlemiş faiz, 9.775,73-TL işlemiş temerrüt faizi, 488,79-TL vergiler ve 245,19-TL masraf olmak üzere toplam 145.367,50-TL üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 27/02/2020 tarihinde davalı borçlulara şirkete tebliğ edildiği, davalı borçlular vekili tarafından 02/03/2020 tarihinde tüm borca, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve tüm fer’îlerine itiraz ettiği, yapılan itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı hususunda bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, Em.Banka Müdürü/Müfettişi bilirkişi … tarafından sunulan 09/08/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”Dava konusu alacak tutarının davacı banka ile davalı … arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden davalıya kullandırılan Taksitli Ticari Kredi borcundan kaynaklandığı, takip tarihi itibariyle yapılan hesaplama sonucunda davacı bankanın davalı asıl borçludan 113.905,42 TL’lik kısmı asıl alacak tutarı olmak üzere toplam 144.314,58 TL alacak tutarının bulunduğu, takip talebinde ise 145.367,50 TL talep edildiği, bu durumda tespiti aşan fazla talebin yerinde olmadığı, davalı …’ın taraflar arasında imzalanan 14/02/2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinde 400.000,00 TL’lik geçerli kefaletinin bulunduğu, davalı kefile kat ihtarnamesi takip tarihinde sonra 18/02/2020 tarihinde tebliğ edildiğinden adı geçenin takiple temerrüde düştüğü, bu sebeple asıl alacak tutarına takip tarihine kadar akdi faiz oranı üzerinden yapılan hesaplama sonucunda, davalı kefilin toplam 144.242,82 TL borçtan sorumlu tutulabileceği, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 12.2 maddesi uyarınca davacı banka tarafından takipten itibaren asıl alacak tutarı için yıllık %21,60 akdi faiz oranının 2 katı olan %43,20 faiz oranı üzerinden temerrüt faizi talep edilebileceği” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davacı … ile davalı … arasında 08.02.2016 tarihinde 300.000,00-TL tutarında ve 14.02.2017 tarihinde 400.000,00-TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, söz konusu sözleşmelerden 14.02.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinde diğer davalı …’ın 400.000,00-TL’lik kefalet imzasının bulunduğu, sözleşmenin kefalet bölümünün Türk Borçlar Kanunu’nun 583’ncü maddesindeki şartlara göre düzenlendiği, sözleşmelere istinaden davalı asıl borçlu …’a Taksitli Ticari Kredi kullandırıldığı, asıl borçlu tarafından 17.03.2019, 17.10.2019, 17.11.2019, 17.12.2019 ve 17.01.2020 tarihli taksitlerin ödenmemesi üzerine davacı bankaca hesabın kat edildiği, bilirkişi incelemesi sonucu davacı tarafın icra takip tarihe itibariyle asıl borçlu ve kefilden talep edebileceği asıl alacak, işlemiş faiz, temerrüt faizi ve ihtarname masrafı toplamının hesaplandığı, davalı Naime Özcan vekilinin müvekkili adına atılan imzayı inkar etmediği sadece tespitini istediği, davalı …’ın bir dönem kısıtlı kalmasının borçtan sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, davalılarca likit ve bilinebilir borca ödeme yapılmadığı halde haksız olarak itiraz edildiğinden icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalıların …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazın kısmen iptali ile takibin 113.905,42 TL asıl alacak, 20.952,37 TL kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 8.735,64 TL (davalı/borçlu … yönünden 8.667,30 TL) işlemiş temerrüt faizi, 436,78 TL (davalı/borçlu … yönünden 433,36 TL) gecikme faizinin BSMV’si ve 245,19 TL masraf olmak üzere toplam 144.275,4‬0 TL üzerinden aynen devamına,
Asıl alacak 113.905,42 TL’nin %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 9.855,45-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 1.218,38-TL peşin harç ve 543,00-TL tamamlama harcı toplamı 1.761,38-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 8.094,07-TL harcın davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL’nin davalılardan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 1.218,38-TL peşin harç ve 543,00-TL tamamlama harcı toplamı 1.761,38-TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 17.656,16-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.092,10-TL nispi vekalet ücretinin davacı alınarak kendisini vekille temsil eden davalı …’a verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 1.218,38-TL peşin harç, 543,00-TL tamamlama harcı, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 73,75-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplamı 2.894,43-TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 2.886,36-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır¸

Hakim …
¸e-imzalıdır¸