Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/564 E. 2022/730 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2021/564 Esas
KARAR NO:2022/730

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/09/2021
KARAR TARİHİ:04/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davacının, Davalı borçludan olan toplamda 6.422,97 TL takibe konu faturalara dayalı alacağının tahsili amacı ile …. İcra Dairesinin …/… esas sayılı dosyası ile icra takibine başladığını, davalı taraf iş bu takibe konu borca itiraz etmiş olup haksız olan bu itiraz nedeni ile icra takibi durmuş olduğunu, Müvekkil şirket ile Davalı şirket arasındaki ticari ilişki sebebi ile Davalı firma müvekkil şirketten ürün almış ve almış olduğu ürünlere istinaden müvekkil şirket tarafından fatura kesilmiş ve kesilen faturaya Davalı itiraz etmediği gibi ödemesini de yapmadığını, Cari hesap ekstresinde de görüleceği üzere taraflar arasındaki ticari ilişki sabit olup, alınan ürünlere ilişkin kesilen fatura bedellerinden bir kısım ödeme yaptığını, kalan bakiyenin ödemesini yapmadığını, Müvekkil şirket ile davalı arasında “mesafeli satış sözleşmesi” yapılmış olup Davalı yanca atılmış olan bir ıslak imza söz konusu olmadığını, Yukarıda açıklanan sebeplerle öncelikli olarak icra takip miktarı üzerinden İhtiyati Haciz Kararı verilmesini, Borçlunun icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, takip konusu borcun faizi ile beraber Davalıdan tahsiline, kötü niyetle yapılan itiraz nedeniyle takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödenmesine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı tarafa usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı ve davanın esasına ilişkin herhangi bir cevap vermediği anlaşıldı.
DELİLLER
Davacı tarafça delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, sözleşme, cari hesap ekstresi, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 17/06/2020 tarihinde 3.5126.422,9704- TL asıl alacak üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 22/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekili tarafından 23/06/2020 tarihinde ödeme emrine, borca, işlemiş ve işleyecek faize ve borcun tüm fer’îlerine itiraz edildiği, itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacı tarafın iddiaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak dava konusu alacak açısından bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, SMMM bilirkişi Hasan Kaya tarafından sunulan 09/05/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”Davacının düzenlediği mal satış faturalarının toplamı; 18.189,47 TL, buna istinaden yapılan cari ödemelerin toplamı ve iade faturaları ile birlikte; 11.766,50 TL aradaki fark; 6.422,97 TL Davacı tarafın alacaklı olduğu görülmüştür.
Davacının inkâr tazminatı talebinin de likit ve muaccel fatura alacakları bakiyesi olguları gözetilerek sayın mahkemece değerlendirilebileceği sonuç ve kanaatlerine varılmıştır.” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçluların itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçluların icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davacı tarafın iddia ve beyanları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davacının alacak mesnedi, farklı tarihlerde 14 adet faturaya dayanmakta olup bu faturalar ofis tüketim malzemeleri ürünleri satışı ile ilgili düzenlenmiştir. Mevcut görülen cari hesap alacağına istinaden farklı tarihlerde ödemeler görülmekle bu durum taraflar arasında ticari bir ilişkiyi göstermektedir. Bu alacak rakamı Davacı tarafın cari hesaplarında ve resmi defter kayıtlarında gözükmekte olup mevcut düzenlenen mal satış faturalarının toplamı; 18.189,47 TL, buna istinaden yapılan cari ödemelerin toplamı ve iade faturaları ile birlikte; 11.766,50 TL aradaki fark; 6.422,97 TL olduğundan ve davalı Borçlu … Tic. Ltd. Şti.’nin ilgili 2019-2020 dönemine ait ticari defterlerini ve ilgili evrakları ibraz etmediğinden dolayı gerekli incelemeler yapılamayıp Davalı şirkete ait defterlerin sahibi lehine delil niteliğine haiz olmadığı anlaşıldığından davacının düzenlediği mal satış faturalarının toplamı; 18.189,47 TL olup buna istinaden yapılan cari ödemelerin toplamı ve iade faturaları ile birlikte; 11.766,50 TL ile aradaki fark kadar olan 6.422,97 TL Davacı tarafın alacaklı olduğu ispat edildiğinden davanın kabulüne, yapılacak ödeme miktarı bilindiğinden likit ve bilinebilir alacağa ödeme yapılmadığı halde haksız olarak itiraz edildiğinden icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacak 6.422,97 TL’nin %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 438,75-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan harçtan mahsubu ile eksik kalan 361,17-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.422,97-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 1.443,88 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine
Dair, davanın miktarı ve niteliği itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/10/2022

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır