Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/562 E. 2022/329 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/562
KARAR NO : 2022/329
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 19/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Banka tarafından dava dışı Kredi borçlusu … Anonim Şirketi lehine ve davalı … ile … müşterek borçlu ve müteselsil kefaletiyle genel kredi sözleşmelerine istinaden kullandırılan kredi hesabı 21/04/2021 tarihinde kat edildiğini, bunun üzerine borçlulara …. Noterliğinin 21/04/2021 tarih ve … yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesinin gönderildiğini, borçlulara gönderilen hesap kat ihtarnamesine rağmen kredi borcunun ödenmemesi üzerine bu defa …. İcra Müdürlüğünün 2021/… E. Sayılı dosyasından borçlu aleyhine tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla icra takibine geçildiğini, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu beyanla davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; asıl borçlu … A.Ş. tarafından … Asliye Ticaret mahkemesi’nin 2021/… Esas sayılı dosyası ile konkordato tasdiki davası açıldığını, 16.04.2021 tarihinde şirketin konkordato sürecine ilişkin geçici mühlet kararı ve 09.09.2021 tarihinde ise kesin mühlet kararı verildiğini, Konkordato sürecinde geçici mühlet ve kesin mühletin sonuçları değerlendirildiğinde açıkça görülmektedir ki asıl borçlu … A.Ş., İİK. m. 285 vd. uyarınca koruma altına alınarak, sürecin yönetimi için konkordato komiseri atandığını, nitekim kesin mühlet kararı verilmesi nedeniyle, davacı yanın talep ettiği alacakların proje kapsamında olup olmadığının araştırılması huzurdaki dava bakımından önem arz ettiğini, bu hususta davaya konu edilen kefaletin şekil şartlarına uygun yapıldığını kabul etmediklerini, kefilden asıl borç muaccel olmadan talepte bulunulamayacağının açık olduğunu, nitekim asıl borçlu dava dışı … A.Ş., 16.04.2021 tarihinde geçici mühlet kararı almış olması ile borç kendiliğinden muaccel hale gelmediğini, mevcut durum itibariyle dava dışı asıl borçlu şirketin, davacı yanın alacak iddiası bakımından temerrüde düştüğünün de söylenemeyeceğini, borçlunun taraf olduğu sözleşmelerde yer alan borçlunun konkordato talebinde bulunmuş olmasının borçlunun borcunu muaccel hale getireceğine ilişkin koşullar da geçersiz/hükümsüz sayılacağını, kefaletin feriliği, kefilin borcunun asıl borçtan daha önce muaccel olmasına engel olduğunu, bu kapsamda müvekkilinden huzurdaki davaya konu edilen alacak, asıl borçlu bakımından muaccel olmadan müvekkilden talep edildiğini ve bu nedenle kabulünün mümkün olmadığını beyanla haksız davanın reddine, haksız ve kötü niyetli davacı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davalıların müteselsil kefil olduğu Genel Kredi Sözleşmesine dayalı bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Dosyaya UYAP üzerinden bir örneği getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 250.000-TL asıl alacak, 416,67-TL temerrüt faizi ve 20,83-TL BSMV olmak üzere toplam 250.437,50-TL alacağın tahsili amacıyla 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller, icra takip dosyası üzerinde inceleme yapılarak davacının davalılardan alacağının bulunup bulunmadığı, alacaklı ise miktarının belirlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, Em. Banka Müdürü Bilirkişi … tarafından sunulan 08/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı Banka nakdi alacağının hesap kesim ve takip tarihi itibariyle; 908.611,62 TL asıl alacak ve 1.282,84 TL faiz, komisyon ve BSMV olmak üzere 909.894,46 TL, çek garanti bedellerinden oluşan gayrinakdi kredi alacağının ise 32.040,00 TL olduğu, buna göre; Banka’nın hesap kesim ve takip tarihi itibariyle toplam alacağının da 941.934,46 TL olarak tespit edildiği, Davacı Banka’nın 28.04.2021 takip tarihi itibariyle; davalılardan, 250.000,00 TL asıl alacak, 416,67 TL (26.04.2021-27.04.2021 arası için) % 60 oranı üzerinden temerrüt faizi ve 20,83 TL de temerrüt faizinin % 5’i BSMV olmak üzere toplam 250.437,50 TL’lik talepte bulunduğu, davacı talebi olan 250.000 TL’inin takipte istenilen 26.04.2021-27.04.2021 tarihleri arasındaki faiz ve yasal eklentisinin; 138,89 TL akdi faiz ve 6,94 TL de BSMV olarak hesaplandığı, dolayısıyla takip tarihi itibariyle Banka alacağının; 250.000 TL asıl alacak, 138,89 TL akdi faiz ve 6,94 TL de akdi faizin % 5′, BSMV olmak üzere toplam 250.145,83 TL olarak hesaplandığı, hesaplamaların üzerinde kalan tutarların yerinde olmadığı, Davacı Banka tarafından aynı dönemde uygulanan en yüksek faiz oranının yıllık % 24 olduğu, dolayısıyla uygulanabilecek temerrüt faiz oranın-% 50 fazlası ile- yıllık % 36 olabileceği kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları nazara alınarak dosyanın bilirkişiye tevdi ile tarafların itirazlarının karşılandığı ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 16/03/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda; Taraf itiraz ve beyanlarının incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda, kök raporda değişikliğe neden olabilecek herhangi bir hususun bulunmadığı kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu, bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı Banka ile dava dışı Kredi borçlusu … Anonim Şirketi lehine ve davalı … ile … müşterek borçlu ve müteselsil kefaletiyle genel kredi sözleşmelerine istinaden kullandırılan kredi hesabı 21/04/2021 tarihinde kat edilerek … Noterliğinin 21/04/2021 tarih ve … yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesinin gönderildiği borçlulara gönderilen hesap kat ihtarnamesine rağmen kredi borcunun ödenmemesi üzerine bu defa …. İcra Müdürlüğünün 2021/… E. Sayılı dosyasından borçlu aleyhine tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla icra takibine geçildiği anlaşılmıştır.
Genel Kredi Sözleşmesinin her iki davalı-kefil tarafından 2.000.000 TL limitle imzalanmış olup, Kefiller kefalet limitlerini el yazıları yazmışlar, el yazıları ile sözleşmeye “sözleşme tarihi” ve “müteselsil kefil oldukları kabul beyanlarını” yazmış oldukları görülmekle geçerli bir kefalet ilişkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı banka tarafından 28.04.2021 takip tarihi itibariyle; davalılardan, 250.000,00 TL asıl alacak, 416,67 TL (26.04.2021-27.04.2021 arası için) % 60 oranı üzerinden temerrüt faizi ve 20,83 TL de temerrüt faizinin % 5’i BSMV olmak üzere toplam 250.437,50 TL’lik talepte bulunmuş olup, ibraz edilen bilirkişi raporu ile davacı Banka’nın hesap kesim tarihi olan 21.04.2021 tarihi itibariyle toplam nakdi alacağının 908.611,62 TL asıl alacak ve 1.282,84 TL faiz, komisyon ve BSMV olmak üzere 909.894,46 TL, Çek garanti bedellerinden oluşan gayrinakdi kredi alacağı ise 32.040,00 TL olmak üzere 941.934,46 TL toplam alacağı olduğunun tespit edildiği, davacı Bankanın, ödeme emrinde çek garanti bedellerinden oluşan gayrinakdi riskleri için talebinin olmadığı görülmüş anılan durum karşısında takip tarihi itibariyle Banka alacağının 250.000 TL asıl alacak, 138,89 TL akdi faiz ve 6,94 TL de akdi faizin % 5′, BSMV olmak üzere toplam 250.145,83 TLolduğu
Davacı Bankanın, takip tarihinden borcun ödeneceği tarihe kadar asıl alacak üzerinden yıllık % 60 oranında temerrüt faizi talebinde bulunmuş ise de ;
Genel kredi sözleşmesinin 2.7. maddesi; “Müşteri, temerrüdün doğduğu tarihten itibaren fiili ödemeyi gerçekleştirdiği güne kadar geçecek günler için, temerrüt tarihinde aynı tür Türk Lirası krediler ve hesaplar için Banka’nın TC Merkez Bankası’na bildirmiş olduğu kısa, orta veya uzun vadeli cari kredi faizlerinden en yüksek olanının %50 fazlası olarak hesaplanacak oranda temerrüt faizi ödemeyi kabul eder.”, hükmünde olduğu,
Ancak, Yargıtay içtihatları gereğince temerrüt faizinin aynı tür kredilere fiilen uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden tespiti gerektiğinden aynı dönemde bankaca uygulanan en yüksek faiz oranının yıllık % 24 olduğu dolayısıyla uygulanabilecek temerrüt faiz oranın (24+24x% 50=) 36 olabileceği anlaşılmakla …. İcra Müdürlüğünün 2021/… esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın kısmen kabulü ile takibin 250.000-TL asıl alacak, 138,89-TL akdi faiz ve 6,94-TL BSMV olmak üzere toplam 250.145,83-TL üzerinden devamı gerektiği anlaşılmış, takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
…. İcra Müdürlüğünün 2021/… esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın kısmen kabulü ile takibin 250.000-TL asıl alacak, 138,89-TL akdi faiz ve 6,94-TL BSMV olmak üzere toplam 250.145,83-TL üzerinden devamına, fazla istemin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %36 faiz ve BSMV’nin uygulanmasına,
Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %20 si olan 50.029,20-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 17.087,46-TL Harçtan peşin alınan 4.277,88-TL harcın mahsubu ile bakiye 12.809,58-TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 25.960,21-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 291,67-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 4.337,18-TL ilk gider, 154,50-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 1.300-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.791,68-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 5.789,99-TL sinin davalılardan tahsili davacıya verilmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır